Erdoğan: "Bakınız Bir ingiliz gazetesi ne diyor biliyor musunuz? Tam Batılaşmamış yoksul Müslümanların kendi ülkesini yönetmelerine izin verilemez. Sen kimsin ya? Sen kimsin, terbiyesiz. Haddini bil. Ne zamandan beri size böyle bir yetki verildi. Türkiye artık mandaların egemen olduğu bir Türkiye değil. O tarih oldu tarih. Artık bu milletin gerçek evlatları bu ülkeyi yönetiyor.”
Washington Post'un notu: Erdoğan’ın eleştirisi Guardian’da yer alan bir yorum yazısına. Gazetenin daha sonra altını çizdiği gibi Erdoğan’ın eleştirisi, gazetenin yorum köşesinde yer alan değil, Cumhurbaşkanı’na yakın bir köşe yazarı tarafından uydurulan bir alıntıya dayanıyor.
Erdoğan: “Bunların patronları belli. Maalesef Yahudi sermayesi.”
(Erdoğan, New York Times’ta yer alan bir Türkiye haberine açıklama getiriyor.)
Erdoğan: “Bunlar kudurdu.”
(Erdoğan, İstanbul’da 3’üncü havalimanı yapılmasına dair Alman gazetesi Die Zeit'te yer alan eleştirel haberi böyle reddediyor.)
Erdoğan: "Bu haberi yapan kişi bunun bedelini ağır ödeyecek öyle bırakmam onu."
(Erdoğan’ın mesajı, Türkiye’nin istihbarat teşkilatı tarafından Suriye’ye sokulan silah ve mühimmatı gösterdiği iddia edilen fotoğrafları yayınlayan Cumhuriyet gazetesi çalışanına. Erdoğan’ın daha sonra Cumhuriyet Yayın Yönetmeni Can Dündar hakkında ömür boyu hapis cezası isteyen bir dava açtığı haberleştirildi.)
Erdoğan: "Darbeci Doğan medyası derseniz en büyük müttefikleri. Ermeni lobisi, eşcinseller, Ali'siz Alevilik bütün bu fitne temsilcileri bunların baş tacı."
(Posta ve Hürriyet gibi gazetelerin sahibi olan Doğan Medya, başkaca gruplarla birlikte Erdoğan tarafından Halkların Demokratik Partisi’ne (HDP) desten veren “fitneciler” olarak anılıyor.)
Erdoğan: "Bence yer değiştirin, hiç durma oralarda."
(Basın toplantısı sırasında Erdoğan’dan Zaman gazetesi muhabiri Tuğba Mezararkalı’ya.)
Erdoğan: “Türkiye’yi sömürgeleri olarak gören bazı yabancı medya organlarının da desteğini aldılar.”
(HDP’ye destekle ilgili başka bir yorum.)
Erdoğan: “Kandil'dekilerin elinde silah var. Bunların da en önemli silahı ellerindeki kalemleri.”
(Erdoğan'ın, hükümeti eleştiren Türk gazetecilerin işlerini, birçok ülke tarafından terör örgütü olarak kabul edilen bir grupla kıyaslaması.)
Erdoğan: “Ya sen bir gazetesin, haddini bileceksin."
(Liderliğini eleştiren “Türkiye üzerindeki kara bulutlar” başlıklı bir başyazı yayınlayan New York Times’a Erdoğan’ın cevabı.)
Erdoğan: “Utanmaz, ahlaksız, vatan haini.”
(Erdoğan’ın, New York Times muhabiri Ceylan Yeğinsu’nun IŞİD’e katılan Türk vatandaşları hakkındaki haberinin ardından söyledikleri.)
Erdoğan: “Bunların böyle hani özgür tarafsız bağımsız basın diye bir şeyleri yok. Bunlar görevli görevli, bunlar adeta ajan görevi icra ediyorlar.”
(CNN’den Ivan Watson, İstanbul’daki Gezi Parkı protestolarından canlı yayın yaparken tutuklandıktan sonra Erdoğan, bağlantının provakatif olduğunu iddia ediyor.)
Erdoğan: "Eğer böyle gazetecilik yapacaksan, batsın senin gazeteciliğin."
(Erdoğan’dan Milliyet gazetesine.)
Erdoğan: “Edepsiz bir kadın. Gazeteci kılıklı bir militan.”
(Erdoğan, the Economist’in Türkiye muhabiri Amberin Zaman’ı, bir televizyon programında Türkiye’de İslam üzerine yaptığı yorumlar sonrası böyle tanımladı.)
Erdoğan: “Kendi ülkesine karşı bir komplonun içinde.”
(BCC’nin hükümet baskısını eleştirmesinin ardından BBC Türkçe Servisi’nin sunucusu Selin Girit’e yönelik suçlama.)
Erdoğan: "Bomba kullanmak suçtur, bombanın yapılacağı maddeleri kullanmak da suçtur."
(Erdoğan, araştırmacı gazeteci Ahmet Şık’ın gözaltına alınmasını ve yayınlanmamış kitap taslağına el konmasını yorumluyor.)
Erdoğan: “İddia ile konuşuyorum. Ne Avrupa ’sında ne de diğer ülkelerinde, Türkiye’deki basın kadar özgür bir medya yoktur.”
(Cumhurbaşkanı’nın Türkiye’de basın özgürlüğüne ilişkin yorumu.)
Erdoğan: “Kaynakları yanlış.”
(Erdoğan’ın Türkiye’de baskı gördüklerini iddia eden gazeteciler hakkında haber yapan dış basınla ilgili görüşü.)
(hürriyet.com.tr
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder