İstanbul'da taksicilerin en çok, trafik yoğunluğunu gördüğünde araçtan inen, bozuk parası olmayan, trafik kurallarının ihlalini isteyen ve aşırı alkollü müşteriler ile araçlarında öpüşen çiftlerden şikayet ettikleri ortaya çıktı.
İstanbul Taksiciler Esnaf Odası (İTEO) ileİstanbul Psikoloji Okulu işbirliğiyle düzenlenen ve Haliç Üniversitesi Psikoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Sevda Bıkmaz ve Prof. Dr. Arşaluys Kayır tarafından verilen psikoloji eğitimlerinde taksiciler şikayetlerini dile getirdi.
Eğitim programı içerisinde taksicilerden gelen şikayetleri değerlendiren proje grubu, İstanbul'daki taksicilerin en sevmediği şeyin, bazı çiftlerin araçlarında öpüşmesi olduğunu belirledi.
Araştırmada, trafik yoğunluğunu gördüğünde taksiden inen, bozuk parası olmayan, agresif, uygun olmayan yerlerde binmek veya inmek isteyen, acelesi olduğu için trafik kurallarının ihlalini isteyen, aracını aşırı kirleten ve hayvanlarını kafessiz bir şekilde taksiye alan ya da aşırı alkollü müşterilerin de taksicilerin sevmediği diğer müşteri tipleri olduğu tespit edildi.
Anadolu Ajansı muhabirine araştırma sonucunu değerlendiren İTEO Başkanı Yahya Uğur, oda olarak yaptıkları tüm çalışmaların, hizmet kalitesini artırmaya yönelik olduğunu belirterek, vardıkları sonucun kendilerini memnun ettiğini söyledi.
Uğur, bugüne kadar yolcularına daha kaliteli hizmet verebilmek için pek çok eğitim çalışması düzenlediklerini anlatarak, "Belli aralıklarla müşterilerimize yönelik araştırmalar yaptık ve taksiciler ile ilgili görüşlerini aldık. Böylece müşterilerimizin bize olan bakış açısını gördük ve çalışmalarımıza bu doğrultuda yön verdik. Son yaptığımız çalışmada ise meslektaşlarımızın gözünden müşterilerimizi değerlendirdik. Bilindiği üzere bizler 24 saat trafikteyiz. Bu sebeple her türlü müşteri davranışı ile karşılaşmamız mümkün.
Müşteri davranışlarını özellikle araştırmak istememizin sebebi bu bilgileri yolcularımızla paylaşırsak onların da bizlere karşı daha anlayışlı davranacağını düşündük" diye konuştu.
Taksinin bir toplu taşıma aracı olmadığını dile getiren Uğur, ancak meslektaşlarının dar bir alanda ve günün her saati birçok kişiye hizmet verilen bir araçta çalıştıkları için, müşterilerin de bazı konulara hassasiyet göstermesini istediklerini kaydetti.
Uğur, karşılıklı hassasiyetin yolculuğun kalitesini daha da artıracağını ifade ederek, şöyle devam etti:
"Yaptığımız çalışmanın sonucunda taksilerimizin içinde fazlasıyla rahat davranışlar sergileyen ve bizlerin ahlak yapısıyla uygunluk göstermeyen hareketlerin esnafımızı en çok rahatsız eden konu olduğunu tespit ettik.
Yine taksicilerimizi yoğun trafik bölgesine yönlendiren ama trafiği görünce taksiden inen müşterilerimiz de esnafımızı zor durumda bırakıyor. İnanıyoruz ki taksi müşterilerimiz kendilerini meslektaşlarımızın yerine koyup empati ile yaklaştıklarında bizleri daha iyi anlayacak ve onlara gösterdiğimiz saygıyı onlar da bizlere gösterecek."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder