Uğur Dündar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Uğur Dündar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

19 Mayıs 2016 Perşembe

Muazzez İlmiye Çığ’dan Hulusi Akar’a mektup var

Profesör Muazzez İlmiye Çığ, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kızı Sümeyye'nin düğününde nikah şahitliği yaparak gündeme gelen Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'a mektup yazdı.


Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın, 8 şehidin verildiği bir günde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın kızı Sümeyye Erdoğan'ın nikah şahitliği yapması tepkilere neden oldu. Toplumun birçok kesiminden Akar’a eleştiriler geldi. TSK’nın bir numarasına en çarpıcı eleştirisi ise Cumhuriyet kadını Profesör Muazzez İlmiye Çığ’dan geldi.

UĞUR DÜNDAR KÖŞESİNE TAŞIDI

Çığ, Akar’a hitaben kaleme aldığı mektubunda “her gün şehit haberleriyle yüreğimiz yanarken, Devlet Başkanı’nın yaptığı bu muhteşem düğüne yas tutmak yerine gitmenizi ve şahit olmanızı, benim gibi düşünen halkımız adına  tüm kalbimle kınıyorum” dedi.  Duayen gazeteci Uğur Dündar, Çığ’ın o mektubunu bugünkü köşesine taşıdı.


İşte Çığ’ın Akar’a hitaben kaleme aldığı o mektup;

Orgeneral Sayın Hulusi Akar

Genelkurmay Başkanı-Ankara

“100 yaşını geçmiş, ülkesini çok seven, Atatürk ilkelerine yürekten bağlı bir kadınım. Size bu mektubu yazmak zorunda kaldığım için çok çok üzgünüm.

AKP Hükümeti Güneydoğu illerimizi terör karargahı haline getirdikten sonra, her adım başında neyin nereden patlayacağı bilinmeyen bir cepheye askerlerimizi ve güvenlik güçlerimizi seferber edip her gün şehit haberleriyle yüreğimizi yakarken, Devlet Başkanı”nın yaptığı bu muhteşem düğüne yas tutmak yerine gitmenizi ve şahit olmanızı, benim gibi düşünen halkımız adına  tüm kalbimle kınıyorum. Yazıklar olsun…”

Muazzez İlmiye Çığ

13 Mart 2016 Pazar

VIP baskında 1 numaralı şüpheli Fethullah Gülen

İstanbul merkezli 15 ilde 24 istihbaratçıya yakalama kararı verildi...


Birçok ünlü işadamı ve gazeteciyi, İBDA-C ve organize suç örgütleriyle bağlantılı göstererek dinlediği iddia edilen istihbaratçı polislere operasyon yapıldı. Soruşturmada 1 numaralı şüphelinin Fethullah Gülen olduğu öğrenildi. İki müfettişin hazırladığı rapor doğrultusunda düğmeye basıldı.

İstanbul merkezli 15 ilde 24 istihbaratçıya yakalama kararı verildi…
İstanbul Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Hasan Yılmaz’ın yürüttüğü soruşturma çerçevesinde 45 şüpheli için adreslerinde arama ve gözaltı kararı çıkarıldı. İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri dün sabah saatlerinde, işadamları ve gazetecileri, 2007-2008-2009 yılları arasında, İBDA-C ve organize suç örgütleriyle ilişkilendirip ‘baskı altına alabilmek’ amacıyla telefonlarını dinlediği iddia edilen istihbaratçı polislerin adreslerinde arama yaptı. 

İşte ‘telekulak’ operasyonunun ayrıntıları:

UĞUR DÜNDAR, ALİ KOÇ, FERİT ŞAHENK…

Savcılıkça 24 kişi hakkında gözaltı kararı alınırken, başka suçlardan tutuklu aralarında emniyet eski müdürleri Ali Fuat Yılmazer, Erol Demirhan, Mesut Yılmaz, Hayati Başdağ’ın da bulunduğu 16 şüphelinin ifadesine başvurulacağı, 1 numaralı şüphelinin ise Fethullah Gülen olduğu öğrenildi. Aralarında Ali Koç, Ferit Şahenk, , Mehmet Emin Karamehmet gibi işadamları ile SÖZCÜ yazarları Uğur Dündar, Yılmaz Özdil, Can Dündar, İsmail Küçükkaya gibi ünlü gazetecilerin de bulunduğu 59 mağduru çeşitli terör örgütleri ve organize suç şebekeleri ile sahte evraklarla ilintilendirip dinledikleri ileri sürülen müdür ve amir konumunda bulunan eski İstanbul İstihbarat Şube Müdürlüğü personelleri hakkında gözaltı kararı çıkarıldı.

İKİ MÜFETTİŞ İSTİHBARAT ŞUBE’DE ARAŞTIRDI

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturmanın düğmesine 5 Aralık 2014 yılında bastığı, İçişleri Bakanlığı’nın da müfettişler Turgay Alpman ve Selim Kutkan’ı görevlendirdiği öğrenildi. İki müfettişin yaklaşık 1.5 yıl boyunca İstanbul İstihbarat Şube’de çalışma yaptıkları, şüphelilerin gerçekte hiçbir suç örgütü ile irtibatları olmayan ünlü işadamı ve gazetecileri sanki suç örgütleri ile irtibatı varmış gibi 3 boyunca izledikleri ortaya çıkarıldı.

SAHTE İSİM VE IMEİ ÜZERİNDEN TAKİP

İddialara göre gözaltına alınan isimlerin, 59 kişinin telefonlarını IMEİ üzerinden sahte isim ya da sadece isim ve soyadları ile karar almak suretiyle kayıt altına aldıkları ve bunu da söz konusu isimleri baskı ve ‘sessizleştirmek’ amacıyla gerçekleştirdikleri öne sürüldü. Savcılık, polislerin bu dinleme ve izlemeleri 2013 yılının sonunda planladıkları operasyonlara alt yapı hazırlamak için yaptıklarını tespit etti. Bu dinlemelerin yapıldığı dönemde İstanbul Emniyeti İstihbarat Şubesi’nin başında Ali Fuat Yılmazer görev yapıyordu. Yılmazer, daha önce ortaya çıkarılan yasadışı telefon dinlemeleriyle ilgili iddialar çerçevesinde halen tutuklu bulunuyor.

SUÇLAMA: SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜ KURMA

İstanbul Emniyet Müdürlüğü, yasadışı dinlemelerle ilgili 15 ilde 24 şüphelinin yakalanması için operasyon başlatıldığını açıkladı. Emniyet’ten yapılan açıklamada şöyle denildi: “İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nce; 2014 yılında kamuoyunda ‘Dinlenen VIP İsimler’ ve ‘VIP Kulak” olarak haberlere konu olan 2007, 2008, 2009 yıllarında ülkemiz ekonomisinde önde gelen iş adamlarının, eğitim dalında yatırımcıların, televizyoncu, gazeteci ve yazarların usulsüz dinlemeleri ile ilgili olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca ‘Silahlı Terör Örgütü Kurma ve Yönetme’, ‘Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma’, ‘Örgüt Faaliyetleri Kapsamında Resmi Belgede Sahtecilik’, “Görevi Kötüye Kullanma’, ‘Haberleşmenin Gizliliğini İhlal’, ‘Kişiler Arasındaki Konuşmaların Dinlenmesi ve Kayda Alınması’, “Özel Hayatın Gizliliğini İhlal’ ve “Kişisel Verilerin Kaydedilmesi’ suçlarından İstanbul merkez ve 15 farklı ilde eş zamanlı olarak toplam 24 şüphelinin yakalanmasına yönelik operasyon başlatılmıştır.”

‘DİNLEMELER PLANLI VE ORGANİZE…’

Bu arada soruşturmayla ilgili dikkat çekici bir not da şu: Operasyonun düğmesine basılmasına neden olan çalışmayı yapan iki müfettiş, İstanbul’da yasadışı telefon dinleme olaylarına yönelik olarak daha önce de bir rapor hazırlamıştı. Raporda da dinleme eylemlerinin ‘sistematik, planlı ve organize’ bir görünüm sergilediğine dikkat çekilmiş, yapılan dinlemelerin ‘belirli bir amacı gerçekleştirmeye yönelik’ olduğunun altı çizilmişti.

İşte dinlenen o ünlü isimler

Aralarında iş adamı ve gazetecilerin de olduğu dinlenen 59 kişinin ismi şöyle: Ali Koç, Ferit Şahenk, Caroline Nicole Koç, Mustafa Süzer, Mehmet Emin Karamehmet, Melih Türker, Fevzi Bülent Özaydınlı, Atalay Şahinoğlu, Erol Altaca, Mehmet Yörük, Dursun Ali Yılmaz, Ahmet Topsoy, Ali İhsan Karacan, Yener Şenok, Süleyman Kocakaya, Memduh Karakullukçu, Sezai Çanakçı, İbrahim Çağlar, Uğur Dündar, Ömer Lütfi Karagöz, Cemal Tanık Küçük, Tufan Türenç, Murat Yetkin, Zafer Mutlu, Yılmaz Özdil, Can Dündar, Aslı Aydıntaşbaş, Mehmet Faraç, İsmail Küçükkaya, Mirgün Cabas, İbrahim Özay Şendir, İbrahim Yıldız, Amberin Zaman, Şirin Payzın, Nihat Genç, Rasih Yılmaz, Selahattin Sadıkoğlu, Ergün Diler, Cengiz Semercioğlu, Engin Ardıç, Bedri Baykam, Melih Meriç, Metin Yüksel, Saner Ayar, Recep Tepeli, Ruhat Mengi, Bülent Çöltekin, Rıdvan Bıyık, Mustafa Şekeroğlu, Nuri Çolakoğlu, Faruk Bildirici, Suna Vidinli, Arslan Bulut, Özdemir İnce, Mehmet Emin Darendeliler, Ahmet Altınel, Hüseyin Özalp, Metin Yavuz Yalçın.

Kaynak:sözcü.com.tr

10 Şubat 2016 Çarşamba

Türkiye’nin en çok güvendiği isim Uğur Dündar

Gezici Araştırma şirketi, halkın 'en çok güven duyduğu' isim araştırmasını yayınladı. Listenin 1. sırasında Uğur Dündar yer aldı.


4 bin 860 kişiyle yüz yüze görüşülerek yapılan araştırmada, halkın en çok güvendiği ilk üç isim Uğur Dündar, Fatih Terim ve Acun Ilıcalı oldu.

Gezici araştırma şirketi, en güvenilir isimleri araştırdı. Araştırma, Türkiye genelinde 14 Aralık 2015 ile 15 Ocak 2016 tarihleri arasında 7 coğrafi bölgede, 38 il ve 89 ilçede, bunlara bağlı 114 mahalle ve köyde, 18 yaş ve üstü seçmen nüfusunu temsil eden 2 bin 430’u kadın toplam 4 bin 860 denekle, yüz yüze görüşme metoduyla yapıldı.

Sorular açık uçlu ve şık verilmeden soruldu. Araştırma; Adana, Ankara, Antalya, Aydın, Batman, Bolu, Bursa, Balıkesir, Bingöl, Çanakkale, Çorum, Denizli, Diyarbakır, Edirne, Eskişehir, Erzurum, Gaziantep, Gümüşhane, Hatay, Mersin, İstanbul, İzmir, Kayseri, Kütahya, Kahramanmaraş, Konya, Malatya, Manisa, Mardin, Ordu, Rize, Samsun, Sinop, Sivas, Trabzon, Van, Yalova ve Zonguldak’ta yapıldı.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, araştırmanın istatistiki hata payı güven sınırları içerisinde artı eksi yüzde 1,2.

TÜRKİYE’NİN EN ÇOK GÜVEN DUYDUĞU İSİMLER

1. Uğur Dündar
2. Fatih Terim
3. Acun Ilıcalı
4. Kıvanç Tatlıtuğ
5. Ahmet Hakan
6. Yılmaz Özdil
7. Aziz Yıldırım
8. Cem Yılmaz
9. Ahmet Kural
10. İsmail Küçükkaya
11. Orhan Gencebay
12. Murat Boz
13. İlber Ortaylı
14. Ertuğrul Özkök
15. Taha Akyol
16. Fatih Portakal
17. Kadir İnanır
18. Seda Sayan
19. Cüneyt Özdemir
20. Şahan Gökbakar
21. Türkan Şoray
22. Fatih Altaylı
23. Hülya Avşar
24. Şirin Payzın
25. Sıla
26. Sibel Can
27. Bekir Çoşkun
28. Yiğit Bulut
29. Gülben Ergen
30. Beyazıt Öztürk

15 Aralık 2015 Salı

‘Puşt’ davasını Uğur Dündar kazandı

AKP İzmir Milletvekili Hüseyin Kocabıyık, Gazeteci Uğur Dündar ve CHP Sözcüsü Haluk Koç’a tazminat ödemeye mahkum oldu.

Uğur Dündar yönetiminde Halk TV’de yayınlanan Halk Arenası programında yolsuzluklar konuşulurken, dönemin Yeni Asır gazetesi yazarı Kocabıyık, Twitter’da “Halk TV adlı kanalda 4 tane puşt Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı’na hakaret ediyor” diye yazmıştı. Mahkemeye taşınan hakarette mahkeme Hüseyin Kocabıyık’ın Uğur Dündar ve Haluk Koç’a 5’er bin TL tazminat ödemesine karar verdi.

AKP İzmir Milletvekili Hüseyin Kocabıyık, CHP Ankara Milletvekili Haluk Koç, CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu ile Gazeteci Nedim Şener’in canlı yayın konuğu olarak katıldığı Uğur Dündar ile Halk Arenası programı ile ilgili olarak, “Dört puşt Cumhurbaşkanı’na hakaret ediyor” demişti. Kocabıyık ayrıca, “Cumhurbaşkanı’na rüşvet aldı diyen puşt oğlu puşttur” diye yazmıştı. Kocabıyık’ın Twitter hesabından yayınladığı bu ifadeler kamuoyunda tepki ile karşılanmıştı.

Haluk Koç ve Uğur Dündar, Kocabıyık hakkında ceza ve manevi tazminat davası açtı. İzmir 7. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki dava tek celsede sonuçlandı. Mahkeme Kocabıyık’a, Koç ve Dündar’a beşer bin lira manevi tazminat verilmesini kararlaştırdı. Koç ve Dündar’ın avukatı Murat Ergün, “Bütün Türkiye’yi rahatsız eden saldırı olmuştu. Hukuk çerçevesinde hak mücadelesi başlatıldı. Yargı manevi tazminata hükmetti. Konu ile ilgili savcılık da iddianame hazırlamıştı. Ancak söz konusu hakaretçi şahıs milletvekili seçilip, dokunulmazlık elde edince ceza yargılaması durdu. Kocabıyık’ın milletvekili olduğunu belirtip, yargılamasının durdurulması için yaptığı başvuruya mahkeme olumlu yanıt verdi. Ben ceza yargılamasında da milletvekilliği dokunulmazlığının kaldırılmasını istedim. Çünkü, hakaret yasama faaliyeti kapsamında değerlendirilemez” dedi. Ergün, Gazeteci Nedim Şener’in de aynı yönde dava açacağını sözlerine ekledi.

10 Ekim 2015 Cumartesi

İki ünlü gazeteciye 'hakaret' cezası

Gazeteci Necati Doğru ile Uğur Dündar'a hapis cezası şoku... Gazeteci yazar Necati Doğru, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açtığı davada 11 ay hapis cezasına, Uğur Dündar ise eski Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'a, köşe yazısında hakaret ettiği gerekçesiyle 11 ay 20 gün hapis cezasına çarptırıldı.

NECATİ DOĞRU'YA 11 AY HAPİS CEZASI
Gazeteci yazar Necati Doğru, Cumhurbaşkanına Erdoğan'ın açtığı davada 11 ay hapis cezası aldı.
Doğru kararı Sözcü Gazetesi'ndeki köşesinden şöyle duyurdu:
"Hakim karşısındaydım. Yazımda hakaret yoktu. Eleştiri yükü kuvvetli, okuyanı düşündürücü, toplum için dikkat çekici, eleştirileni uyaran keskin kelimeler vardı. Beni dava eden davacım özellikle yazının içinden bu uyarıcı kelimeleri cımbızlamış; savcıya bildirmiş, savcı kovuşturmayı davaya dönüştürmüştü. Yazının bütününe bakılmıyordu. Eleştiri dozu yüksek kelimeler öne çıkartılıyordu.
Müşteki: Tayyip Erdoğan.
Sanık: Necati Doğru.
Madde: TCK 299.
1 yıldan 4 yıla kadar hapis.
Beraat bekliyordum.
Mahkeme başladı.
Hakim kararını açıklamaya başladı; “Size 11 ay 20 gün hapis cezası verdim” diyordu, benim aklımdan anında hızlı tren hızında diğer 15 yazı geçmeye başladı. Davacı hep aynı isim; Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dı.
“1 yazıdan 11 ay yediysen 15 yazıdan toplam 15 yıl… 70 yaşındasın… 85 yaşında hapisten çıkarsın… Dayan Necati…” diyordum kendi kendime… Hakim’in “11 ay 20 günlük hapis cezasını para cezasına çevirdim” sözleriyle beynimin hızlı treninden(!) indim."
UĞUR DÜNDAR'A HAPİS CEZASI
Gazeteci Uğur Dündar, eski Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'a, köşe yazısında hakaret ettiği gerekçesiyle 11 ay 20 gün hapis cezasına çarptırıldı.
Küçükçekmece 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, Yıldırım ve Dündar katılmazken, tarafları avukatları temsil etti.
Duruşmada esas hakkındaki beyanı sorulan Dündar'ın avukatı Ceren Yakışır, dava konusu yazının bütün olarak incelendiğinde kamuoyuna yansıyan tape kayıtlarına dayandığının görüldüğünü belirterek, yazıda herhangi bir hakaret içeren ibare bulunmadığını savundu.
Yıldırım'ın avukatı Serkan Bayram ise sanığın cezalandırılmasını talep etti.
Duruşmaya son verdiğini açıklayan mahkeme hakimi, Uğur Dündar'ı Binali Yıldırım'a yönelik basın yoluyla hakaret ettiği gerekçesiyle 1 yıl hapis cezasına çarptırdı.
Dündar'ın hakaret eylemini alenen gerçekleştirdiği gerekçesiyle cezayı 1 yıl 2 aya çıkaran mahkeme hakimi, verilecek cezanın sanığın geleceği üzerindeki olası etkilerini gözeterek, Dündar'ın 11 ay 20 gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına hükmetti.
Mahkeme, sanığın önceden kasıtlı bir suçtan dolayı mahkumiyet kararı olduğu gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasına karar verdi.
Dündar'ın daha önceden 3 aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmemiş olması ve tekrar suç işlemeyeceği yönünde kanaat oluştuğunu belirten mahkeme, hapis cezasının ertelenmesine ve 1 yıl denetim süresi belirlenmesine hükmetti.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Uğur Dündar'ın 5 Nisan 2014 tarihinde Sözcü Gazetesi'nde yazdığı bir köşe yazısında, Binali Yıldırım'a hakaret ettiği iddiasıyla 1 yıldan 2 yıl 4 aya kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti. Hürriyet

9 Ekim 2015 Cuma

Gazeteci Uğur Dündar'a hapis cezası

Gazeteci Uğur Dündar, eski Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'a, köşe yazısında hakaret ettiği gerekçesiyle 11 ay 20 gün hapis cezasına çarptırıldı.


Küçükçekmece 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, Yıldırım ve Dündar katılmazken, tarafları avukatları temsil etti.
Duruşmada esas hakkındaki beyanı sorulan Dündar'ın avukatı Ceren Yakışır, dava konusu yazının bütün olarak incelendiğinde kamuoyuna yansıyan tape kayıtlarına dayandığının görüldüğünü belirterek, yazıda herhangi bir hakaret içeren ibare bulunmadığını savundu.
Yıldırım'ın avukatı Serkan Bayram ise sanığın cezalandırılmasını talep etti.
Duruşmaya son verdiğini açıklayan mahkeme hakimi, Uğur Dündar'ı Binali Yıldırım'a yönelik basın yoluyla hakaret ettiği gerekçesiyle 1 yıl hapis cezasına çarptırdı.
Dündar'ın hakaret eylemini alenen gerçekleştirdiği gerekçesiyle cezayı 1 yıl 2 aya çıkaran mahkeme hakimi, verilecek cezanın sanığın geleceği üzerindeki olası etkilerini gözeterek, Dündar'ın 11 ay 20 gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına hükmetti.
1 yıl denetim süresi
Mahkeme, sanığın önceden kasıtlı bir suçtan dolayı mahkumiyet kararı olduğu gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasına karar verdi.
Dündar'ın daha önceden 3 aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmemiş olması ve tekrar suç işlemeyeceği yönünde kanaat oluştuğunu belirten mahkeme, hapis cezasının ertelenmesine ve 1 yıl denetim süresi belirlenmesine hükmetti.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Uğur Dündar'ın 5 Nisan 2014 tarihinde Sözcü Gazetesi'nde yazdığı bir köşe yazısında, Binali Yıldırım'a hakaret ettiği iddiasıyla 1 yıldan 2 yıl 4 aya kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti. (cnntürk.com.tr)

3 Ekim 2014 Cuma

Uğur Dündar ameliyat oldu

Usta araştırmacı-gazeteci Uğur Dündar bir süredir şikayetçi olduğu göz rahatsızlığı nedeniyle ameliyat masasına yattı.  

Dündar’ın rahatsızlığının “katarakt” olduğu belirtildi. Yoğun çalışma programının ardından Perşembe akşamları gerçekleştirdiği “Uğur Dündar’la Halk Arenası” programını aksatmamak için bayram tatili fırsatını değerlendiren Dündar’ın sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi.