Almanya, yabancı ülke liderlerine hakareti yasaklayan yasayı değiştirerek "olağan hakaret suçu" düzeyine indirme kararı aldı.
Almanya'da Federal Adalet Bakanı Heiko Maas, Bakanlar kurulunun yabancı devlet adamlarına hakareti düzenleyen yasanın iptalini öngören tasarıyı onayladığını twitter hesabından yaptığı paylaşımda duyurdu.
Reuters'ın haberine göre; Bakanların dün aldığı kararla gündeme gelen yasa, Alman komedyen Jan Boehmermann'ın geçen yıl bir televizyon programında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a hakaret eden sözlerinden sonra gündeme gelmişti.
Adalet Bakanı Heiko Maas, "Lese majeste, yani kraliyete karşı işlenen suç kavramına artık ceza hukukumuzda yer yoktur" dedi.
Maas, yabancı bir lidere hakaret etmenin suç olmaya devam edeceğini ancak bunun herhangi bir kişiye hakaretten farklı olmayacağını söyledi.
Bakanlar kurulunun dün aldığı kararın, parlamentonun alt kanadında onaylanması gerekiyor. Erdoğan, söz konusu yasaya dayanarak Boehmermann aleyhinde
Almanya'da savcılığa başvurmuştu.
Savcılık şikayet üzerine yaptığı soruşturmayı kapattı ancak Erdoğan'ın Boehmermann'a karşı açtığı şahsi hakaret davası devam ediyor. Hamburg mahkemesinin Erdoğan'ın Boehmermann'ın hakaret içeren şiiri için yasaklama talebi konusunda 10 Şubat'ta karar
vermesi bekleniyor.
merkel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
merkel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
26 Ocak 2017 Perşembe
16 Aralık 2016 Cuma
Forbes "Dünyanın en güçlü insanları" listesini açıkladı
Dünyaca ünlü ekonomi dergisi Forbes, geleneksel olarak yayınladığı “Dünyanın en güçlü insanları” listesini açıkladı.
Dünyaca ünlü ekonomi dergisi Forbes, geleneksel olarak yayınladığı “Dünyanın en güçlü insanları” listesini açıkladı.
2016 listesinin tepesinde üst üste dördünce yılında da “Dünyanın en güçlü insanı” seçilen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bulunmakta. Rusya'nın global ölçekli etkisini Suriye İç Savaşı’ndan, ABD seçimlerine kadar pek çok yerde artırdığını açıklayan Forbes Dergisi Putin'i “istediğini almayı başaran bir lider” olarak tarif etti.
Putin’i bu sene içerisinde ABD’nin yeni başkanı seçilen Donald Trump ikinci, Almanya Başbakanı Angela Merkel üçüncü, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping dördüncü ve Papa Francis ise beşinci sıradan takip etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise listenin 56. sırasında yer almakta.
İşte "Dünyanın en güçlü insanları" listesi:
70) Filipinler Devlet Başkanı Rodrigo Duterte
69) ABD'nin yeni Başkan Yardımcısı Mike Pence
68) Dangote Group CEO'su Aliko Dangote
67) Walt Disney CEO'su Bob Iger
66) Kanada Başbakanı Justin Trudeau
65) Icahn Capital Management kurucusu Carl Icahn
64) Uber kurucusu ve CEO'su Travis Kalanick
63) Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad
62) General Motors CEO'su Mary Barra
61) IBM CEO'su Ginni Rometty
60) Baidu kurucusu ve CEO'su Robin Li
59) Dalian Wanda Group başkanı Wang Jianlin
58) Metalloinvest kurucusu Alisher Usmanov
57) DAEŞ lideri Ebu Bekir el-Bağdadi
56) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan
55) Bloomberg CEO'su Michael Bloomberg
54) Meksika Devlet Başkanı Enrique Pena Nieto
53) Softbank CEO'su Masayoshi Son
52) Blackstone Group CEO'su Stephen Schwarzman
51) Microsoft CEO'su Satya Nadella
50) Amerika Birleşik Devletleri Yüksek Mahkemesi Başyargıcı John Roberts
49) Suudi Arabistan Enerji, Sanayi ve Maden Kaynakları Bakanı Halid bin Abdulaziz el Falih
48) ABD Başkanı Barack Obama
47) Japonya Merkez Bankası Başkanı Haruhiko Kuroda
46) Dell CEO'su Michael Dell
45) Tencent Holding CEO'su Ma Huateng
44) Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el-Sisi
43) Kuzey Kore Lideri Kim Jong-un
42) Dünya Bankası Başkanı Jim Yong Kim
41) China Investment Corp. Başkanı Ding Xuedong
40) Samsung Başkan Yardımcısı Jay Y. Lee
39) Birleşik Arap Emirlikleri Devlet Başkanı Halife bin Zayid El Nahyan
38) Reliance Industries başkanı Mukesh Ambani
37) Japonya Başbakanı Shinzo Abe
36) Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres
35) News Corp CEO'su Rupert Murdoch
34) BlackRock kurucusu ve CEO'su Larry Fink
33) CK Hutchison Holding Başkanı Li Ka-shing
32) Apple CEO'su Tim Cook
31) Koch Industries CEO'su Charles Koch
30) Alphabet Şirketler Grubu Başkanı Sergey Brin
29) Toyota Motor CEO'su Akio Toyoda
28) Alibaba Group kurucusu ve başkanı Jack Ma
27) Wal-Mart CEO'su Doug McMillon
26) Goldman Sachs Group CEO'su Lloyd Blankfein
25) IMF Direktörü Christine Lagarde
24) ExxonMobil CEO'su Rex Tillerson
23) Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande
22) General Electric CEO'su Jeffrey Immelt
21) Tesla Motors CEO'su Elon Musk
20) İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu
19) JPMorgan Chase Bankası CEO'su Jamie Dimon
18) İran İslam Cumhuriyeti'nin dini lideri Ali Hamaney
17) América Móvil Telekomünikasyon Şirketi Onursal Başkanı Carlos Slim Helu
16) Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz el-Suud
15) ABD'li iş adamı Warren Buffett
14) Amazon.com kurucusu ve CEO'su Jeff Bezos
13) Birleşik Krallık Başbakanı Theresa May
12) Çin Halk Cumhuriyeti Başbakanı Li Keçiang
11) Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi
10) Facebook kurucusu ve CEO'su Mark Zuckerberg
9) Hindistan Başbakanı Narendra Modi
8) Google kurucusu ve Alphabet Şirketler Grubu CEO'su Larry Page
7) Microsoft kurucusu ve başkanı Bill Gates
6) ABD Merkez Bankası Başkanı Janet Yellen
5) Papa Francis
4) Çin Komunist Partisi Genel Sekreteri Şi Cinping
3) Almanya Başbakanı Angela Merkel
2) ABD'nin yeni başkanı Donald Trump
1) Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin
Dünyaca ünlü ekonomi dergisi Forbes, geleneksel olarak yayınladığı “Dünyanın en güçlü insanları” listesini açıkladı.
2016 listesinin tepesinde üst üste dördünce yılında da “Dünyanın en güçlü insanı” seçilen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bulunmakta. Rusya'nın global ölçekli etkisini Suriye İç Savaşı’ndan, ABD seçimlerine kadar pek çok yerde artırdığını açıklayan Forbes Dergisi Putin'i “istediğini almayı başaran bir lider” olarak tarif etti.
Putin’i bu sene içerisinde ABD’nin yeni başkanı seçilen Donald Trump ikinci, Almanya Başbakanı Angela Merkel üçüncü, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping dördüncü ve Papa Francis ise beşinci sıradan takip etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise listenin 56. sırasında yer almakta.
İşte "Dünyanın en güçlü insanları" listesi:
70) Filipinler Devlet Başkanı Rodrigo Duterte
69) ABD'nin yeni Başkan Yardımcısı Mike Pence
68) Dangote Group CEO'su Aliko Dangote
67) Walt Disney CEO'su Bob Iger
66) Kanada Başbakanı Justin Trudeau
65) Icahn Capital Management kurucusu Carl Icahn
64) Uber kurucusu ve CEO'su Travis Kalanick
63) Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad
62) General Motors CEO'su Mary Barra
61) IBM CEO'su Ginni Rometty
60) Baidu kurucusu ve CEO'su Robin Li
59) Dalian Wanda Group başkanı Wang Jianlin
58) Metalloinvest kurucusu Alisher Usmanov
57) DAEŞ lideri Ebu Bekir el-Bağdadi
56) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan
55) Bloomberg CEO'su Michael Bloomberg
54) Meksika Devlet Başkanı Enrique Pena Nieto
53) Softbank CEO'su Masayoshi Son
52) Blackstone Group CEO'su Stephen Schwarzman
51) Microsoft CEO'su Satya Nadella
50) Amerika Birleşik Devletleri Yüksek Mahkemesi Başyargıcı John Roberts
49) Suudi Arabistan Enerji, Sanayi ve Maden Kaynakları Bakanı Halid bin Abdulaziz el Falih
48) ABD Başkanı Barack Obama
47) Japonya Merkez Bankası Başkanı Haruhiko Kuroda
46) Dell CEO'su Michael Dell
45) Tencent Holding CEO'su Ma Huateng
44) Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el-Sisi
43) Kuzey Kore Lideri Kim Jong-un
42) Dünya Bankası Başkanı Jim Yong Kim
41) China Investment Corp. Başkanı Ding Xuedong
40) Samsung Başkan Yardımcısı Jay Y. Lee
39) Birleşik Arap Emirlikleri Devlet Başkanı Halife bin Zayid El Nahyan
38) Reliance Industries başkanı Mukesh Ambani
37) Japonya Başbakanı Shinzo Abe
36) Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres
35) News Corp CEO'su Rupert Murdoch
34) BlackRock kurucusu ve CEO'su Larry Fink
33) CK Hutchison Holding Başkanı Li Ka-shing
32) Apple CEO'su Tim Cook
31) Koch Industries CEO'su Charles Koch
30) Alphabet Şirketler Grubu Başkanı Sergey Brin
29) Toyota Motor CEO'su Akio Toyoda
28) Alibaba Group kurucusu ve başkanı Jack Ma
27) Wal-Mart CEO'su Doug McMillon
26) Goldman Sachs Group CEO'su Lloyd Blankfein
25) IMF Direktörü Christine Lagarde
24) ExxonMobil CEO'su Rex Tillerson
23) Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande
22) General Electric CEO'su Jeffrey Immelt
21) Tesla Motors CEO'su Elon Musk
20) İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu
19) JPMorgan Chase Bankası CEO'su Jamie Dimon
18) İran İslam Cumhuriyeti'nin dini lideri Ali Hamaney
17) América Móvil Telekomünikasyon Şirketi Onursal Başkanı Carlos Slim Helu
16) Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz el-Suud
15) ABD'li iş adamı Warren Buffett
14) Amazon.com kurucusu ve CEO'su Jeff Bezos
13) Birleşik Krallık Başbakanı Theresa May
12) Çin Halk Cumhuriyeti Başbakanı Li Keçiang
11) Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi
10) Facebook kurucusu ve CEO'su Mark Zuckerberg
9) Hindistan Başbakanı Narendra Modi
8) Google kurucusu ve Alphabet Şirketler Grubu CEO'su Larry Page
7) Microsoft kurucusu ve başkanı Bill Gates
6) ABD Merkez Bankası Başkanı Janet Yellen
5) Papa Francis
4) Çin Komunist Partisi Genel Sekreteri Şi Cinping
3) Almanya Başbakanı Angela Merkel
2) ABD'nin yeni başkanı Donald Trump
1) Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin
Etiketler:
haber,
merkel,
putin,
recep tayyip erdoğan,
trump
29 Ağustos 2016 Pazartesi
Merkel'den Almanya'daki Türklere çağrı
Almanya Başbakanı Angela Merkel Alman ARD televizyonuna röportaj verdi. Merkel, Almanya'da yaşayan Türk kökenli vatandaşlara çağrıda bulundu ve 'Türkiye'de yaşanan sorunları Almanya'ya taşımayın' uyarısında bulundu.
Almanya Başbakanı Angela Merkel'den Almanya'da yaşanan Türk kökenli vatandaşlara uyarı geldi. ARD kanalına konuşan Merkel, 'Türkiye'de yaşanan sıkıntıların Almanya'ya taşınmaması en önemli ve öncelikli konu' diye konuştu.
Almanya Başbakanı sözlerini; 'Burada yıllardır yaşayan ve bazıları Almanya vatandaşı da olan bu kişilerin ülkenin gelişmesine katkıda bulunması gerekiyor' diyerek sürdürdü.
Merkel'in bu uyarısı Almanya'daki AK Parti tabanıyla FETÖ yandaşları arasında yer yer yükselen tansiyonun üzerine geldi.
Merkel, Salı günü Passauer Neue Presse gazetesinde yayımlanan röportajında ülkedeki Türklere karşı sarfettiği 'Almanya'da yaşayan Türk kökenli vatandaşların ülkeye karşı daha büyük bir sadakat duymalarını bekliyoruz' sözleriyle tepki çekmişti. cnntürk
Almanya Başbakanı Angela Merkel'den Almanya'da yaşanan Türk kökenli vatandaşlara uyarı geldi. ARD kanalına konuşan Merkel, 'Türkiye'de yaşanan sıkıntıların Almanya'ya taşınmaması en önemli ve öncelikli konu' diye konuştu.
Almanya Başbakanı sözlerini; 'Burada yıllardır yaşayan ve bazıları Almanya vatandaşı da olan bu kişilerin ülkenin gelişmesine katkıda bulunması gerekiyor' diyerek sürdürdü.
Merkel'in bu uyarısı Almanya'daki AK Parti tabanıyla FETÖ yandaşları arasında yer yer yükselen tansiyonun üzerine geldi.
Merkel, Salı günü Passauer Neue Presse gazetesinde yayımlanan röportajında ülkedeki Türklere karşı sarfettiği 'Almanya'da yaşayan Türk kökenli vatandaşların ülkeye karşı daha büyük bir sadakat duymalarını bekliyoruz' sözleriyle tepki çekmişti. cnntürk
2 Haziran 2016 Perşembe
'Ermeni Soykırımı' oylamasının sonucu belli oldu!
Almanya'da Federal Meclis, 1915 olaylarını 'soykırım' olarak niteleyen tasarıyı onayladı. Türkiye'nin sert tepki gösterdiği tasarının oylandığı oturuma Almanya Başbakanı Angela Merkel katılmadı. Sembolik anlam taşıyan karar tasarısı, bir ret ve bir çekimser oyla kabul edildi. Kenya ziyareti sırasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,"Alman parlamentosunun almış olduğu bu karar, Almanya-Türkiye ilişkilerini ciddi manada etkileyebilecek olan bir karardır" dedi.
Alman Federal Meclisi, 1915-1916 yıllarındaki Ermeni tehcir ve olaylarını 'soykırım' olarak nitelendiren karar tasarısını oyladı. İktidardaki Hıristiyan Birlik partileri (CDU/CSU) ile muhalefetteki Yeşiller'in "1915-1916 yıllarında Osmanlı İmparatorluğu'nda Ermenilere ve diğer Hıristiyan azınlıklara uygulanan soykırımın hatırlanması ve anılması" başlıklı karar tasarısının görüşmelerine TSİ 12.25 sularında başladı.
Oylama öncesinde parlamentoda temsil edilen partiler adına söz alan vekillerin konuşmaları 1 saat 15 dakika kadar sürdü. Ardından da karar tasarısı oylandı. Oylamada sadece birer ret ve çekimser oy çıktı.
ERDOĞAN'DAN İLK TEPKİ
Nairobi'de Kenya Cumhurbaşkanı Uhuru Kenyatta ile düzenlediği ortak basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan,"Az önce Sayın Başbakan’la da bir telefon görüşmem oldu. Ortak kanaatimiz ilk adımımız büyükelçiyi istişarelerde bulunmak üzere Türkiye çağırmak. Alman parlamentosunun almış olduğu bu karar Almanya-Türkiye ilişkilerini ciddi manada etkileyebilecek olan bir karardır. Döndükten sonra bunların değerlendirmesini yapacağız. Nasıl bir adım atacağız bakacağız. Ondan sonra da asıl atmamız gereken adımları atacağız. Gidene kadar Dışişleri’ndeki arkadaşlarımız da gerekli çalışmaları yapacaklar ve ondan sonra atmamız gereken adımları atacağız" dedi.
ONAYLANMASINA KESİN GÖZÜYLE BAKILIYORDU
Taslak metnin başlığının yanında iki ayrı yerde de 'soykırım' kelimesine yer veriliyor. Hıristiyan Birlik, SPD meclis gruplarından yapılan açıklamada ve Alman basınınn haberlerinde oylamada milletvekillerinden önemli bir fire beklenmediği bildirilmişti.
Almanya Başbakanı Angela Merkel, Başbakan Yardımcısı Sigmar Gabriel ve Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier programları nedeniyle oylamaya katılmadı.
BAKANLARIN ÇOĞU KATILMIYOR
Tasarının tartışıldığı oturumda hükümet sıralarının çoğu boş kaldı.
Toplantıyı Türkiye adına Berlin Büyükelçiliği Müsteşar Yardımcısı Gül Özge Kaya izliyor.
Tasarının onaylanması halinde Türkiye'nin Berlin Büyükelçisi Hüseyin Avni Karslıoğlu'nu Ankara'ya çağırabileceği belirtiliyordu.
Oturum, geçen yıl 1915 olaylarını “soykırım” olarak nitelendiren Federal Meclis Başkanı Norbert Lammert'in konuşmasıyla başladı.
Alman İmparatorluğunun da suç ortaklığı yaptığını belirten Lammert, "100 yıl önce yaşananlardan bugünkü Türk hükümeti sorumlu değil. Ama gelecek için sorumluluk taşıyor" dedi.
Lammert, Alman parlamentosu ve parlamenterlere yönelik tehditlerin kabul edilemeyeceğini söyledi ve "Tehditleri kabul etmeyeceğiz ve yılmayacağız" diye konuştu.
Oturumda konuşan Sosyal Demokrat Parti dış politika sözcüsü Rolf Mützenich ise, "Nereden gelirse gelsin. Bizi tehditlerle sindirmelerine izin vermeyiz" dedi. 1915 olaylarını "soykırım" diye niteleyen Mützenich, "kıyımın savaş esnasında olmasının soykırımı dışlamayacağını" savundu. Mützenich Almanya'nın "suç ortaklığını" da vurguladı.
TASARIDA NELER VAR
“Alman Parlamentosu, Osmanlı İmparatorluğu’nda Ermeni ve öteki Hıristiyan azınlıklara karşı 100 yılı aşkın bir süre önce başlanan tehcir ve katliamın kurbanlarının anısı önünde saygıyla eğiliyor” denilen metinde, şu ifadeler yer alıyor:
”Dönemin Jön Türkler rejiminin talimatıyla 24 Nisan 1915’te Osmanlı Konstantinopolis’inde 1 milyonu aşkın etnik Ermeni’nin sistematik tehcir ve kıyımı başladı. Onların kaderi 20’nci yüzyılda yaşanan korkunç kitlesel kıyımların, etnik temizliklerin, tehcirlerin ve hatta evet soykırımların bir örneği.”
Osmanlı İmparatorluğu’nun müttefiki Alman İmparatorluğu’nun yaşananlardaki rolü için “utanç verici” ifadesi kullanılan metinde, Alman diplomatik temsilcileri ve misyonerlerin açıkça uyarmasına rağmen Almanya’nın o dönem bu insanlık suçunu durdurmayı denemediğine dikkat çekiliyor. Parlamentoya sunulan ortak metinde ayrıca, Osmanlı İmparatorlu’ndaki Asuriler, Süryaniler ve Keldaniler gibi Hıristiyan azınlığın da soykırıma uğradığı iddia ediliyor.
Soykırım iddialarının Almanya’da okulların müfredatlarına konulması ve gelecek kuşaklara aktarılması da istenirken, bunun Almanya’da yaşayan Türk ve Ermeni kökenlilerin uyumuna katkı sağlayacağı belirtiliyor. Alman hükümetinden ayrıca Ermenistan ve Türkiye arasında uzlaşmaya dönük çabaları teşvik etmesi ve desteklemesi de talep ediliyor.
ERMENİSTAN MEMNUN
Alman parlamentosunun kararı Ermenistan’da memnuniyet yarattı. Ermenistan Dışişleri Bakanı Edvard Nalbandyan, “Alman Parlamentosu’nun Ermeni ve diğer Hıristiyanlara karşı işlenen soykırımı tanımasını memnuniyetle karşılıyoruz” dedi.Almanya’daki oylamadan kısa bir süre sonra yayınlanan Nalbandyan açıklamasında ayrıca şu ifadelere yer verildi:
“Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck’un soykırımın 100’üncü yılında söyledikleri ve şimdi Almanya Federal Meclisi Bundestag’ın oylaması Almanya’nın üzerine düşeni yaptığını göstermiştir. Almanya’da bugün alınan karar soykırımın uluslararası düzeyde tanınması ve kınanması sürecine büyük katkı sağlayacaktır. İleride insanlığa karşı böyle bir suçun bir daha işlenmemesine katkıda bulunacaktır”. (Kaynak:hürriyet.com.tr)
Alman Federal Meclisi, 1915-1916 yıllarındaki Ermeni tehcir ve olaylarını 'soykırım' olarak nitelendiren karar tasarısını oyladı. İktidardaki Hıristiyan Birlik partileri (CDU/CSU) ile muhalefetteki Yeşiller'in "1915-1916 yıllarında Osmanlı İmparatorluğu'nda Ermenilere ve diğer Hıristiyan azınlıklara uygulanan soykırımın hatırlanması ve anılması" başlıklı karar tasarısının görüşmelerine TSİ 12.25 sularında başladı.
Oylama öncesinde parlamentoda temsil edilen partiler adına söz alan vekillerin konuşmaları 1 saat 15 dakika kadar sürdü. Ardından da karar tasarısı oylandı. Oylamada sadece birer ret ve çekimser oy çıktı.
ERDOĞAN'DAN İLK TEPKİ
Nairobi'de Kenya Cumhurbaşkanı Uhuru Kenyatta ile düzenlediği ortak basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan,"Az önce Sayın Başbakan’la da bir telefon görüşmem oldu. Ortak kanaatimiz ilk adımımız büyükelçiyi istişarelerde bulunmak üzere Türkiye çağırmak. Alman parlamentosunun almış olduğu bu karar Almanya-Türkiye ilişkilerini ciddi manada etkileyebilecek olan bir karardır. Döndükten sonra bunların değerlendirmesini yapacağız. Nasıl bir adım atacağız bakacağız. Ondan sonra da asıl atmamız gereken adımları atacağız. Gidene kadar Dışişleri’ndeki arkadaşlarımız da gerekli çalışmaları yapacaklar ve ondan sonra atmamız gereken adımları atacağız" dedi.
ONAYLANMASINA KESİN GÖZÜYLE BAKILIYORDU
Taslak metnin başlığının yanında iki ayrı yerde de 'soykırım' kelimesine yer veriliyor. Hıristiyan Birlik, SPD meclis gruplarından yapılan açıklamada ve Alman basınınn haberlerinde oylamada milletvekillerinden önemli bir fire beklenmediği bildirilmişti.
Almanya Başbakanı Angela Merkel, Başbakan Yardımcısı Sigmar Gabriel ve Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier programları nedeniyle oylamaya katılmadı.
BAKANLARIN ÇOĞU KATILMIYOR
Tasarının tartışıldığı oturumda hükümet sıralarının çoğu boş kaldı.
Toplantıyı Türkiye adına Berlin Büyükelçiliği Müsteşar Yardımcısı Gül Özge Kaya izliyor.
Tasarının onaylanması halinde Türkiye'nin Berlin Büyükelçisi Hüseyin Avni Karslıoğlu'nu Ankara'ya çağırabileceği belirtiliyordu.
Oturum, geçen yıl 1915 olaylarını “soykırım” olarak nitelendiren Federal Meclis Başkanı Norbert Lammert'in konuşmasıyla başladı.
Alman İmparatorluğunun da suç ortaklığı yaptığını belirten Lammert, "100 yıl önce yaşananlardan bugünkü Türk hükümeti sorumlu değil. Ama gelecek için sorumluluk taşıyor" dedi.
Lammert, Alman parlamentosu ve parlamenterlere yönelik tehditlerin kabul edilemeyeceğini söyledi ve "Tehditleri kabul etmeyeceğiz ve yılmayacağız" diye konuştu.
Oturumda konuşan Sosyal Demokrat Parti dış politika sözcüsü Rolf Mützenich ise, "Nereden gelirse gelsin. Bizi tehditlerle sindirmelerine izin vermeyiz" dedi. 1915 olaylarını "soykırım" diye niteleyen Mützenich, "kıyımın savaş esnasında olmasının soykırımı dışlamayacağını" savundu. Mützenich Almanya'nın "suç ortaklığını" da vurguladı.
TASARIDA NELER VAR
“Alman Parlamentosu, Osmanlı İmparatorluğu’nda Ermeni ve öteki Hıristiyan azınlıklara karşı 100 yılı aşkın bir süre önce başlanan tehcir ve katliamın kurbanlarının anısı önünde saygıyla eğiliyor” denilen metinde, şu ifadeler yer alıyor:
”Dönemin Jön Türkler rejiminin talimatıyla 24 Nisan 1915’te Osmanlı Konstantinopolis’inde 1 milyonu aşkın etnik Ermeni’nin sistematik tehcir ve kıyımı başladı. Onların kaderi 20’nci yüzyılda yaşanan korkunç kitlesel kıyımların, etnik temizliklerin, tehcirlerin ve hatta evet soykırımların bir örneği.”
Osmanlı İmparatorluğu’nun müttefiki Alman İmparatorluğu’nun yaşananlardaki rolü için “utanç verici” ifadesi kullanılan metinde, Alman diplomatik temsilcileri ve misyonerlerin açıkça uyarmasına rağmen Almanya’nın o dönem bu insanlık suçunu durdurmayı denemediğine dikkat çekiliyor. Parlamentoya sunulan ortak metinde ayrıca, Osmanlı İmparatorlu’ndaki Asuriler, Süryaniler ve Keldaniler gibi Hıristiyan azınlığın da soykırıma uğradığı iddia ediliyor.
Soykırım iddialarının Almanya’da okulların müfredatlarına konulması ve gelecek kuşaklara aktarılması da istenirken, bunun Almanya’da yaşayan Türk ve Ermeni kökenlilerin uyumuna katkı sağlayacağı belirtiliyor. Alman hükümetinden ayrıca Ermenistan ve Türkiye arasında uzlaşmaya dönük çabaları teşvik etmesi ve desteklemesi de talep ediliyor.
ERMENİSTAN MEMNUN
Alman parlamentosunun kararı Ermenistan’da memnuniyet yarattı. Ermenistan Dışişleri Bakanı Edvard Nalbandyan, “Alman Parlamentosu’nun Ermeni ve diğer Hıristiyanlara karşı işlenen soykırımı tanımasını memnuniyetle karşılıyoruz” dedi.Almanya’daki oylamadan kısa bir süre sonra yayınlanan Nalbandyan açıklamasında ayrıca şu ifadelere yer verildi:
“Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck’un soykırımın 100’üncü yılında söyledikleri ve şimdi Almanya Federal Meclisi Bundestag’ın oylaması Almanya’nın üzerine düşeni yaptığını göstermiştir. Almanya’da bugün alınan karar soykırımın uluslararası düzeyde tanınması ve kınanması sürecine büyük katkı sağlayacaktır. İleride insanlığa karşı böyle bir suçun bir daha işlenmemesine katkıda bulunacaktır”. (Kaynak:hürriyet.com.tr)
31 Mayıs 2016 Salı
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Almanya Başbakanı Merkel’e telefon
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Almanya Başbakanı Angela Merkel'e telefon açıp, 2 Haziran'da Alman Parlamentosu'nda görüşülecek 1915 Olayları'na ilişkin tasarısıyla ilgili "Almanya sağduyulu bir yaklaşım sergilemeli" dedi.
Almanya Parlamentosu’nda perşembe günü 1915 Olayları’nı ‘soykırım’ olarak nitelendiren tasarı görüşülecek.
Söz konusu tasarı, Hıristiyan Birlik (CDU/CSU), Sosyal Demokrat Parti (SPD) ile muhalefet partisi Yeşiller tarafından hazırlandı.
Dört parti grubunun onayından geçen ve perşembe günü tartışılarak oylanacak olan tasarıda 1915 Olayları resmen ‘soykırım' olarak niteleniyor.
Sadece Ermeniler değil, Osmanlı’da Hıristiyan azınlık Asuriler, Süryaniler ve Keldanilerin de soykırıma uğradığı iddia ediliyor.
Tasarıda Osmanlı İmparatorluğu’nun o zamanki askeri müttefiki Alman İmparatorluğu’nun rolü “utanç verici” olarak niteleniyor ve Alman Parlamentosu’nun bundan büyük üzüntü duyduğu vurgulanıyor. Sözcü
Almanya Parlamentosu’nda perşembe günü 1915 Olayları’nı ‘soykırım’ olarak nitelendiren tasarı görüşülecek.
Söz konusu tasarı, Hıristiyan Birlik (CDU/CSU), Sosyal Demokrat Parti (SPD) ile muhalefet partisi Yeşiller tarafından hazırlandı.
Dört parti grubunun onayından geçen ve perşembe günü tartışılarak oylanacak olan tasarıda 1915 Olayları resmen ‘soykırım' olarak niteleniyor.
Sadece Ermeniler değil, Osmanlı’da Hıristiyan azınlık Asuriler, Süryaniler ve Keldanilerin de soykırıma uğradığı iddia ediliyor.
Tasarıda Osmanlı İmparatorluğu’nun o zamanki askeri müttefiki Alman İmparatorluğu’nun rolü “utanç verici” olarak niteleniyor ve Alman Parlamentosu’nun bundan büyük üzüntü duyduğu vurgulanıyor. Sözcü
5 Kasım 2015 Perşembe
"Dünyanın en güçlü insanları"
ABD'de yayımlanan Forbes dergisinin açıkladığı "dünyanın en güçlü insanları" listesinde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ilk sırada yer alırken, ABD Başkanı Barack Obama, Almanya Başbakanı Angela Merkel'in ardından üçüncü sırada yer aldı.
Forbes dergisi, "dünyanın en güçlü insanları" listesini açıkladı. Derginin 2009 yılından beri her yıl açıkladığı listeye göre dünyanın en güçlü insanı Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin oldu. İkinci sırada yer alan Almanya Başbakanı Merkel'i, ABD Başkanı Obama takip etti. Obama, altı yıl önce yayınlanan ilk listede birinci sırada yer alırken, sonraki yıllarda da ilk iki sırada bulunmuştu.
Forbes yetkilileri, toplamda 73 kişinin yer aldığı listenin hazırlanmasında şahısların önemli mali kaynakların kontrolünü ellerinde bulundurmalarını, etkiledikleri insanların sayısını ve kendi etki alanlarının ötesinde de güç yayabilmeleri gibi bazı faktörlerin göz önünde bulundurulduğunu bildirdi.
Forbes dergisi, "dünyanın en güçlü insanları" listesini açıkladı. Derginin 2009 yılından beri her yıl açıkladığı listeye göre dünyanın en güçlü insanı Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin oldu. İkinci sırada yer alan Almanya Başbakanı Merkel'i, ABD Başkanı Obama takip etti. Obama, altı yıl önce yayınlanan ilk listede birinci sırada yer alırken, sonraki yıllarda da ilk iki sırada bulunmuştu.
Forbes yetkilileri, toplamda 73 kişinin yer aldığı listenin hazırlanmasında şahısların önemli mali kaynakların kontrolünü ellerinde bulundurmalarını, etkiledikleri insanların sayısını ve kendi etki alanlarının ötesinde de güç yayabilmeleri gibi bazı faktörlerin göz önünde bulundurulduğunu bildirdi.
Listenin ilk 10 ismi şu şekilde sıralanıyor:
1- Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin
2- Almanya Başbakanı Angela Merkel
3- ABD Başkanı Barack Obama
4- Katolik dünyasının ruhani lideri Papa Franciscus
5- Çin Devlet Başkanı Şi Cinping
6- Microsoft'n kurucusu Bill Gates
7- ABD Merkez Bankası Başkanı Janet Yellen
8- İngiltere Başbakanı David Cameron
9- Hindistan Başbakanı Narenda Modi
10- Google'ın kurucularından Larry Page
Listede yer alan diğer isimler arasında göze çarpanlar şöyle:
"11. sırada Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz al-Suud,
16. sırada Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande,
18. sırada İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney,
19. sırada Facebook'un kurucusu Mark Zuckerberg,
40. sırada BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun,
49. sırada Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi,
57. sırada IŞİD lideri Ebubekir el-Bağdadi."
23 Ekim 2014 Perşembe
Angela Merkel'i şok eden Türk
Almanya doğumlu öğretmen Aylin Arabacı Pfah, geçen yıl iktidardaki Hıristiyan Demokrat Parti’nin CDU teşkilatına seçilen ilk Türk kökenli olurken, yabancı düşmanı mektup ve tehditler üzerine partisi de destek çıkmayınca 16 ay sonra istifa etti.
Birkaç gün önce CDU’lu Başbakan Angela Merkel, partisine göçmenleri çekmek için kampanya başlatırken, “Sadece hoşgeldin kültürü yetmez, serbest alanlar sunmak gerekir” diyordu. 81 milyon nüfusunun 15.3 milyonu göçmen kökenli olan Almanya’da göçmenler önemli bir oy potansiyeli. Gelecekte seçimlerin kaderini göçmenler belirleyecek. CDU göçmenlere açılmak istiyor, ancak buna ne kadar hazır? Aylin Arabacı Pfab örneği bu zorluğu gösteriyor.
SANSASYON OLMUŞTU
Almanya’da doğan ve okuyan, öğretmen olarak görev yapan Aylin Arabacı Pfab (38), Baden Württemberg Eyaleti’nin 20 bin nüfuslu Waghaeusel kentinde geçen yıl CDU teşkilat başkanı seçilince, tam bir sansasyon yarattı. CDU, Pfab’ı “Genç, kadın, modern, dövmesi var, iki isimli ve en önemlisi de Türk ve Müslüman biri Hıristiyan Demokrat Parti’de teşkilat başkanı” diye örnek gösterdi. CDU’lu üst düzey politikacılar Aylin Arabacı Pfab ile basına pozlar verdi. Bir çocuk annesi Pfab gördüğü ilgiden başlangıçta etkilendi. Ama çok uzun sürmedi. “Defol Türk”, “Pis domuz” gibi daha ağıza alınmayacak hakaret dolu ırkçı mektuplar, mailler ve tehditler gelmeye başladı. Partisinden destek gelmediği gibi, kendisine karşı oyunlar oynandığını görünce, istifa etti.
Arabacı Pfab, duygularını şöyle açıkladı: “Pişman değilim. Benim için biraz acı da olsa, iyi bir tecrübe oldu. Partide başarılı çalıştım. Partiyi yenilemeye uğraştım. Ama partide kadına bile bakış tarzı çok eski olan eski kafalar var. CDU’nun ‘Hoşgeldin kültürü’ne henüz uzak olduğunu gördüm. Başkanlıktan çekildim ama üye olarak kaldım.” Hürriyet
Birkaç gün önce CDU’lu Başbakan Angela Merkel, partisine göçmenleri çekmek için kampanya başlatırken, “Sadece hoşgeldin kültürü yetmez, serbest alanlar sunmak gerekir” diyordu. 81 milyon nüfusunun 15.3 milyonu göçmen kökenli olan Almanya’da göçmenler önemli bir oy potansiyeli. Gelecekte seçimlerin kaderini göçmenler belirleyecek. CDU göçmenlere açılmak istiyor, ancak buna ne kadar hazır? Aylin Arabacı Pfab örneği bu zorluğu gösteriyor.
SANSASYON OLMUŞTU
Almanya’da doğan ve okuyan, öğretmen olarak görev yapan Aylin Arabacı Pfab (38), Baden Württemberg Eyaleti’nin 20 bin nüfuslu Waghaeusel kentinde geçen yıl CDU teşkilat başkanı seçilince, tam bir sansasyon yarattı. CDU, Pfab’ı “Genç, kadın, modern, dövmesi var, iki isimli ve en önemlisi de Türk ve Müslüman biri Hıristiyan Demokrat Parti’de teşkilat başkanı” diye örnek gösterdi. CDU’lu üst düzey politikacılar Aylin Arabacı Pfab ile basına pozlar verdi. Bir çocuk annesi Pfab gördüğü ilgiden başlangıçta etkilendi. Ama çok uzun sürmedi. “Defol Türk”, “Pis domuz” gibi daha ağıza alınmayacak hakaret dolu ırkçı mektuplar, mailler ve tehditler gelmeye başladı. Partisinden destek gelmediği gibi, kendisine karşı oyunlar oynandığını görünce, istifa etti.
Arabacı Pfab, duygularını şöyle açıkladı: “Pişman değilim. Benim için biraz acı da olsa, iyi bir tecrübe oldu. Partide başarılı çalıştım. Partiyi yenilemeye uğraştım. Ama partide kadına bile bakış tarzı çok eski olan eski kafalar var. CDU’nun ‘Hoşgeldin kültürü’ne henüz uzak olduğunu gördüm. Başkanlıktan çekildim ama üye olarak kaldım.” Hürriyet
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)