MHP'den grup başkanvekilliğinden istifa eden Oktay Vural, kararının nedenini anlattı, 'Meral Akşener'i destekleyip desteklemeyeceğine' ilişkin soruyu yanıtladı.
Oktay Vural neden MHP Grup Başkanvekilliği'nden istifa ettiniz sorusuna şu yanıtı verdi: "Bu yaşadığımız süreçle ilgili görüş ve düşüncelerimi herhangi bir makam, mevki ya da şahsi ikbal arayışı olmaksızın camiama iletebilmek için bu safhada istifa etmem gerektiğini gördüm, Ben her türlü gelişme karşısındaki tavrımı açıkça ortaya koyan ve savunan biriyim. Fakat grup başkanvekili olarak temsil ettiğim makam, bu gelişmeler karşısında tavrımı net bir şekilde ortaya koymamı engelliyordu. MHP’nin genel başkanvekili yoktur ama grup başkanvekili vardır. Bu makam güvene dayalıdır. Söyleyeceğim sözler yanlış anlaşılabilirdi. Bu kaygıyla biraz daha bekledim. 10 Temmuz kararıyla kadrolar yenilenecek. Bu bir fırsattır. Herkesin eli açık olsun, demokratik bir ortam içinde düşüncelerimizi paylaşalım istedim. Bu konularla ilgili meseleye hesabi olarak bakmıyorum. Attığım adım, bir plan sonucunda değil"
KOPUŞU GETİREN NE OLDU?
Habertürk'ten Kübra Par'a konuşan Vural'ın "Peki sizi kopuş noktasına getiren ne oldu?" sorusu üzerine şöyle konuştu: "Bu süreç içinde tercihte bulunanların üsluplarının kırıcı noktaya gelmesi, dedikodular ve bizim dışımızdakilerin bu durumu tetiklemesi beni rahatsız etti. Davamızın yıprandığını düşünüyorum. Bu kırılganlıkların kendi aramızdaki hukuku koparmasını, fay hatlarını daha fazla derinleştirmesini istemem. Kamuoyu bu gidişat konusunda benden fikrimi beyan etmemi bekliyordu. Kimseyi kırıp dökmeden, saygınlığımı muhafaza ederek bu beklentilere cevap verdim. Bu bir ihtiyaçtı. Gazetecilerle konuşurken “MHP ile ilgili soru sormayın” demek zorunda kalıyordum. Oysa benim gibi birisinin partisinin gidişatı konusunda fikrinin olması gerekiyordu. Mesela 15 Mayıs’ta Yargıtay kararının beklenmesi gerektiğini düşünüyordum. Saat 16.00’da icra hâkimi bir karar veriyor, 20.00’de başka bir hâkim o kararı bozuyor. Saat başı karar değişiyordu. İnanın bu gelişmelerden rahatsız oldum ama bir tavır ortaya koyamadım çünkü kararı etkilemek istemedim. Artık bundan sonra bir şeyin olmasına ya da olmamasına etki edemem ama karar verecek olanların nasıl karar verebileceğine etki edebilirim.
Vural, bundan sonra ne yapacağına henüz karar vermediğini söyledi.
MERAL AKŞENER’İ DESTEKLEYECEK Mİ?
Vural, "Aday olmayacağınız ve Meral Akşener’e destek vereceğiniz iddiası doğru mu?" sorusu üzerine de şöyle konuştu:
Beklentisi olanlar bu değerlendirmeleri yapıyorlar ama ben tavrımı başkalarının değerlendirmeleriyle yapacak değilim. Bu süreçlerin nasıl başarıya ulaşacağını değerlendirip akıl süzgecinden geçirerek bir karar vereceğim. Bu kararı verince de samimi fikrimi açıklamış olacağım. Hangi kararı vermiş olursam olayım, o karar bu hareketin korunmasına yönelik olacaktır. Herkes bundan emin olabilir. 10 Temmuz’da kadrolar değişecek. Yeni bir şeyler olacak. Şimdi istifa etmemin sebebi, bu ortam içinde neler yapılması gerektiğini ifade edebilmektir. Söylediğimiz sözler makam için zannedilebiliyor ama ikbal arayışında değilim. Allah’ıma hamdolsun ki bakan, genel başkan yardımcısı, grup başkanvekili oldum. Partimi iyi temsil ettiğime inanıyorum. Mücadeleci bir insanım. Güven sağladım. Yenilenme sürecine katkı sağlamak istiyorum. Herkes rahat olsun.
ÖNCE EŞİMİN MEZARINA GİTTİM
Vural, "Grup başkanvekilliğinden ayrılma kararımı salı günü aldım. Kimseye söylemedim çünkü o gün genel başkanın grup toplantısında konuşması vardı, önüne geçmek istemedim. Çarşamba günü eşimin mezarını ziyarete gittim. “Böyle böyle oldu” dedim, biraz hasbihal ettim. Sonra çalışma arkadaşlarımı toplayıp kararımı onlara da açıkladım. Milletvekillerini de arayacaktım çünkü grup başkanvekillerinin istifasını basından öğrenmeleri doğru olmazdı ama o sırada haber patladı.”
oktay vural etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
oktay vural etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
26 Haziran 2016 Pazar
22 Haziran 2016 Çarşamba
Oktay Vural istifa etti
Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Oktay Vural, sürpriz bir kararla bu görevinden istifa etti.
Oktay Vural kendisine telefonla ulaşan gazetecilere yaptığı ilk açıklamada, “Ayrıntılı bir değerlendirme yapacağım. Ancak süreçle ilgili bir değerlendirme yaptım. Bu değerlendirmem de istifada etkili oldu” dedi.
18 NİSAN 1999’DA MECLİS’E GİRMİŞTİ
Akademisyen kökenli olan Oktay Vural 18 Nisan 1999 seçimlerinde İzmir milletvekili olarak Meclis’e girdi. 21. dönemin ardından 23, 24 ve 25’inci dönemlerde de milletvekili seçilen Vural 2001 yılında Enis Öksüz’ün istifası üzerine Ulaştırma Bakanlığı görevine getirilmişti. Vural; 23. dönemden itibaren de MHP’nin grupbaşkanvekiliydi.
BAHÇELİ İLE TERS DÜŞTÜ İDDİALARI
Vural’ın ismi geçtiğimiz ay MHP lideri Devlet Bahçeli ile ‘kırgınlık’ yaşadığı iddialarıyla gündeme gelmişti.
BAHÇELİ’NİN ‘SÜRPRİZ’İ OKTAY VURAL MI?
Salı günü MHP grup toplantısının ardından basın mensuplarına kısa bir açıklama yapan Devlet Bahçeli, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan bir iptal beklenip beklenmeyeceği sorusu üzerine, “Sürprizlerimiz olacak bekleyin biraz” yanıtını vermişti. Ankara kulislerinde, Bahçeli’nin bu açıklamasından sonra Vural’ın istifa etmesi bahsedilen sürprizin bu olduğu iddialarını gündeme getirdi.
OKTAY VURAL KİMDİR?
Dr. Oktay Vural, 1956 yılında Diyarbakır'da doğdu. İlk ve orta eğitimini Diyarbakır'da tamamladı. 1979 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu.
Çalışma hayatına 1980 yılında Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatı'nda başlayan Oktay Vural, Haziran 1981′de Ege Üniversitesi İktisat Fakültesi'nde öğretim elemanı oldu. Yüksek Lisansını ise aynı Üniversitede Maliye Dalında 1983 yılında tamamladı. Doktora çalışmalarını 1984-85 döneminde Birleşmiş Milletler Bursuyla gittiği ABD'nin Pennsylvania Üniversitesi'nde yapmış ve 1987 yılında İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi'nde İktisat Bilim Dalında Doktor ünvanını aldı.
Vatani görevini 1988 yılında Denizli'de tamamladıktan sonra 4 Mayıs 1988 tarihinde Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümüne Yardımcı Doçent olarak atandı.
1988 tarihinde Başbakanlıkta Danışmanlık yapan Dr. Oktay Vural 1989 yılında BOTAŞ-Boru Hatları ile Petrol Taşıma A.Ş. Genel Müdür Yardımcılığına, bilahare Genel Müdürlüğü ve Yönetim Kurulu Başkanlığına atandı. İki yıl sürdürdüğü görevinden ayrıldıktan sonra 14 Şubat 1992′de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müşavirliğine atandı.
1992 93 yıllarında Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu üyeliği yaptı.
1995 yılında Milletvekili seçimlerinde Ankara 2. Bölge 1. sıra Milliyetçi Hareket Partisi Milletvekili adayı oldu.
15 Ağustos 1997'de TÜGSAŞ, Türkiye Gübre Sanayii A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanlığı ve Genel Müdürlüğüne atandı.
6 Temmuz 1998 tarihinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Bakanlık Müşavirliği'ne atandı.
18 Nisan 1999 seçimlerinde İzmir 1. Bölgeden Milliyetçi Hareket Partisi Milletvekili seçildi.
Oktay Vural kendisine telefonla ulaşan gazetecilere yaptığı ilk açıklamada, “Ayrıntılı bir değerlendirme yapacağım. Ancak süreçle ilgili bir değerlendirme yaptım. Bu değerlendirmem de istifada etkili oldu” dedi.
18 NİSAN 1999’DA MECLİS’E GİRMİŞTİ
Akademisyen kökenli olan Oktay Vural 18 Nisan 1999 seçimlerinde İzmir milletvekili olarak Meclis’e girdi. 21. dönemin ardından 23, 24 ve 25’inci dönemlerde de milletvekili seçilen Vural 2001 yılında Enis Öksüz’ün istifası üzerine Ulaştırma Bakanlığı görevine getirilmişti. Vural; 23. dönemden itibaren de MHP’nin grupbaşkanvekiliydi.
BAHÇELİ İLE TERS DÜŞTÜ İDDİALARI
Vural’ın ismi geçtiğimiz ay MHP lideri Devlet Bahçeli ile ‘kırgınlık’ yaşadığı iddialarıyla gündeme gelmişti.
BAHÇELİ’NİN ‘SÜRPRİZ’İ OKTAY VURAL MI?
Salı günü MHP grup toplantısının ardından basın mensuplarına kısa bir açıklama yapan Devlet Bahçeli, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan bir iptal beklenip beklenmeyeceği sorusu üzerine, “Sürprizlerimiz olacak bekleyin biraz” yanıtını vermişti. Ankara kulislerinde, Bahçeli’nin bu açıklamasından sonra Vural’ın istifa etmesi bahsedilen sürprizin bu olduğu iddialarını gündeme getirdi.
OKTAY VURAL KİMDİR?
Dr. Oktay Vural, 1956 yılında Diyarbakır'da doğdu. İlk ve orta eğitimini Diyarbakır'da tamamladı. 1979 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu.
Çalışma hayatına 1980 yılında Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatı'nda başlayan Oktay Vural, Haziran 1981′de Ege Üniversitesi İktisat Fakültesi'nde öğretim elemanı oldu. Yüksek Lisansını ise aynı Üniversitede Maliye Dalında 1983 yılında tamamladı. Doktora çalışmalarını 1984-85 döneminde Birleşmiş Milletler Bursuyla gittiği ABD'nin Pennsylvania Üniversitesi'nde yapmış ve 1987 yılında İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi'nde İktisat Bilim Dalında Doktor ünvanını aldı.
Vatani görevini 1988 yılında Denizli'de tamamladıktan sonra 4 Mayıs 1988 tarihinde Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümüne Yardımcı Doçent olarak atandı.
1988 tarihinde Başbakanlıkta Danışmanlık yapan Dr. Oktay Vural 1989 yılında BOTAŞ-Boru Hatları ile Petrol Taşıma A.Ş. Genel Müdür Yardımcılığına, bilahare Genel Müdürlüğü ve Yönetim Kurulu Başkanlığına atandı. İki yıl sürdürdüğü görevinden ayrıldıktan sonra 14 Şubat 1992′de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müşavirliğine atandı.
1992 93 yıllarında Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu üyeliği yaptı.
1995 yılında Milletvekili seçimlerinde Ankara 2. Bölge 1. sıra Milliyetçi Hareket Partisi Milletvekili adayı oldu.
15 Ağustos 1997'de TÜGSAŞ, Türkiye Gübre Sanayii A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanlığı ve Genel Müdürlüğüne atandı.
6 Temmuz 1998 tarihinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Bakanlık Müşavirliği'ne atandı.
18 Nisan 1999 seçimlerinde İzmir 1. Bölgeden Milliyetçi Hareket Partisi Milletvekili seçildi.
7 Mayıs 2015 Perşembe
Oktay Vural: Cumhurbaşkanı olacaksan ol
MHP İzmir Milletvekili Oktay Vural, 9 Mayıs Cumartesi günü MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin İzmir mitingini yapacağı gün, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da İzmir'de toplu açılış töreni yapacak olmasına sert tepki gösterdi. Vural, “Kendi partilerinin genel başkanlarını bile sıfırlayan bu zihniyete karşı İzmirliler'i, 'Otur oturduğun yerde, cumhurbaşkanı olacaksan ol' demeye davet ediyoruz. Ortada bir hükümet ve başbakan olmadığı açık ve net. Cumhurbaşkanı bir başkası için oy isteyecek noktaya geldiyse Davutoğlu taşeron bir başbakanlık yapıyor demektir" dedi.
MHP İzmir Milletvekili Oktay Vural, partisinin İl Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın görevini yapmadığını, Ak Parti'nin paralel mitinglerini organize ettiğini ileri sürerek, "Bugün MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 9 Mayıs'ta İzmir'de miting yapacağı 21 Nisan'da yapılmış bir başvuru ile kesinleşmişti. Ancak cumhurbaşkanının korsan, paralel miting kararı aldığı görülüyor. Anketler AKP oylarının giderek düştüğünü MHP'nin giderek yükseldiğini gösteriyor.
Anlaşılan o ki AKP'yi, MHP korkusu sarmıştır. Korkunun ecele faydası yoktur. Cumhurbaşkanı görevini yapmaktan ziyade AKP'nin paralel mitinglerini düzenleme organizatörlüğünü yapıyor. Bir cumhurbaşkanı milletine muhalefet yapmaz. Milletine muhalefet yapan bir cumhurbaşkanı cumhurun sıfatı olma hakkını kaybetmiş demektir. 16 Türk devletinin forsuyla cumhurbaşkanlığı makamını kullanmak suretiyle muhalefete karşı operasyon yapıyor. Bu millet iradesini ayaklar altına almaktır" diye konuştu.
"BURASI TAYYİBAN CUMHURİYETİ DEĞİL"
Vural, ilçe milli eğitim müdürlerinin velileri ve öğrencileri Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın mitingine çağırdığını, katılacakların AK Parti ilçe teşkilatları ile irtibata geçmelerinin istendiğini öne sürerek, şöyle konuştu: “Cumhurbaşkanı toplu açılışlar için İzmir'de yazılı pankartlar açıyorlar. Kim davet ediyor? Yüreğiniz varsa açıklayın. Toplu açılış bahanesiyle bir miting düzenlediğini ortaya koyuyor. Davet sahibi kim? Düzenleyen kim? Biz Gündoğdu Meydanı'nın MHP mitingi için tahsisini istedik ve aldık. Başbakan, Bakanlar Kurulu nerededir? Göstermelik toplu açılış adı altında korsan miting düzenleniyor.
Seçimin adil bir şekilde tecelli etmesini engelleyecek şekilde Cumhurbaşkanı miting düzenliyor. İlçe milli eğitim müdürlükleri, velileri öğretmenleri bu açılışa çağırıyor, AKP ilçe teşkilatları ile irtibata geçmelerini istiyor. Bu nasıl bir rezalettir? Hukuk, anayasa tanımayan bir cumhurbaşkanı olduğu gibi bir parti devleti sıfatıyla parti mitingini devletin organize ettiği bu noktada hukuk devleti arıyoruz. Burası parti devleti değil. Tayyiban cumhuriyeti değil."
“İZMİR SİZDEN NE GÖRDÜ Kİ"
MHP İzmir Milletvekili Oktay Vural, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın toplu açılış yapmasını da eleştirerek, AK Parti'nin 100 veren İzmir'e ancak 3 yatırım yaptığını ileri sürdü. Vural şunları söyledi:
“Gündoğdu Meydanı'na gelecek vatandaşlarımızın yolunu, cumhurbaşkanının yapacağı toplu açılış nedeniyle kapatırsanız, engellerseniz, ey vali ey emniyet müdürü, haddinizi bileceksiniz. Biz devletimizle devletin kurumlarıyla rekabet değil millete hizmet için seçim çalışması yapıyoruz. Hukuka aykırı davranan kim varsa 7 Haziran'da hesap sorulacağı açık ve nettir.
Mitinge gelişimizi çıkışımızı engellemek, karmaşa oluşturmak adına bir komplo peşindeyseniz sizi uyarıyorum. Neyin açılışını yapacaksınız? Neyi açacaksınız? İzmir sizden ne gördü ki? İzmir 100 verdi siz 3 yatırım yaptınız. Kamu kurumları aracılığıyla velilere öğrencilere baskı yapılması kamu kurumlarını talimatla miting alanına çağırması, muhalefet lideri gibi milletin bir kısmını hedef alan bir miting yapması hukuka bağlı İzmirliler'i, AKP'ye oy verenleri de rencide edeceği açık ve nettir."
"SEN MHP'YE DÜŞMAN MISIN?"
MHP İzmir Milletvekili Oktay Vural, seçime cumhurbaşkanı ile değil AK Parti ile girildiğini dile getirerek, şöyle konuştu: “Atatürk Stadı'nda toplu açılış için aynı günün seçilmesinin amacı televizyonları işgal etmektir. Her gün televizyonlar, AKP'nin cumhurbaşkanı başkanlığında yaptığı korsan açılışları veriyor. Biz AKP ile seçime giriyoruz, cumhurbaşkanı ile seçime girmiyoruz. Meydan savaşlarında İzmir'e meydan okuyarak İzmir'in huzurunu bozmak, seçim güvenliliğini ortadan kaldırmak, haksız rekabet oluşturmak doğru değil. Sen MHP'ye düşman mısın?
Milletin bir kısmını karşına alarak nasıl miting düzenlersin. Milletimiz İzmir Marşı'yla neleri söyleyeceğini gayet iyi biliyor. İzmirli Gündoğdu'da haykıracak, cumhurbaşkanı da dinleyecek. Genel başkanımız 'Türk milleti', 'Türkiye Cumhuriyeti' diyecek, inancımızın istismar edilmesine, PKK ile müzakereye 'hayır' diyecek. İzmir haykıracak. Senin valin, Diyarbakır'ı Kürdistan'ın başkenti gösteren valine karşı, başkent Ankara'dır diyecek. Madem öyle işte böyle."
"OTUR OTURDUĞUN YERDE"
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun kimsenin ciddiye almadığın öne süren Oktay Vural, “Davutoğlu'nu kimse ciddiye almıyor. Kendi seçmeni bile. Saray vesayetini kırıp vatandaşla buluşmayı bile beceremiyor. İzin vermiyor. Sarayın izni olmadan cümle kuramıyor. Kendi partilerinin genel başkanlarını bile sıfırlayan bu zihniyete karşı İzmirliler'i, 'Otur oturduğun yerde, cumhurbaşkanı olacaksan ol' demeye davet ediyoruz. Ortada bir hükümet ve başbakan olmadığı açık ve net. Cumhurbaşkanı bir başkası için oy isteyecek noktaya geldiyse Davutoğlu taşeron bir başbakanlık yapıyor demektir" dedi. (Kaynak:Hürriyet)
MHP İzmir Milletvekili Oktay Vural, partisinin İl Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın görevini yapmadığını, Ak Parti'nin paralel mitinglerini organize ettiğini ileri sürerek, "Bugün MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 9 Mayıs'ta İzmir'de miting yapacağı 21 Nisan'da yapılmış bir başvuru ile kesinleşmişti. Ancak cumhurbaşkanının korsan, paralel miting kararı aldığı görülüyor. Anketler AKP oylarının giderek düştüğünü MHP'nin giderek yükseldiğini gösteriyor.
Anlaşılan o ki AKP'yi, MHP korkusu sarmıştır. Korkunun ecele faydası yoktur. Cumhurbaşkanı görevini yapmaktan ziyade AKP'nin paralel mitinglerini düzenleme organizatörlüğünü yapıyor. Bir cumhurbaşkanı milletine muhalefet yapmaz. Milletine muhalefet yapan bir cumhurbaşkanı cumhurun sıfatı olma hakkını kaybetmiş demektir. 16 Türk devletinin forsuyla cumhurbaşkanlığı makamını kullanmak suretiyle muhalefete karşı operasyon yapıyor. Bu millet iradesini ayaklar altına almaktır" diye konuştu.
"BURASI TAYYİBAN CUMHURİYETİ DEĞİL"
Vural, ilçe milli eğitim müdürlerinin velileri ve öğrencileri Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın mitingine çağırdığını, katılacakların AK Parti ilçe teşkilatları ile irtibata geçmelerinin istendiğini öne sürerek, şöyle konuştu: “Cumhurbaşkanı toplu açılışlar için İzmir'de yazılı pankartlar açıyorlar. Kim davet ediyor? Yüreğiniz varsa açıklayın. Toplu açılış bahanesiyle bir miting düzenlediğini ortaya koyuyor. Davet sahibi kim? Düzenleyen kim? Biz Gündoğdu Meydanı'nın MHP mitingi için tahsisini istedik ve aldık. Başbakan, Bakanlar Kurulu nerededir? Göstermelik toplu açılış adı altında korsan miting düzenleniyor.
Seçimin adil bir şekilde tecelli etmesini engelleyecek şekilde Cumhurbaşkanı miting düzenliyor. İlçe milli eğitim müdürlükleri, velileri öğretmenleri bu açılışa çağırıyor, AKP ilçe teşkilatları ile irtibata geçmelerini istiyor. Bu nasıl bir rezalettir? Hukuk, anayasa tanımayan bir cumhurbaşkanı olduğu gibi bir parti devleti sıfatıyla parti mitingini devletin organize ettiği bu noktada hukuk devleti arıyoruz. Burası parti devleti değil. Tayyiban cumhuriyeti değil."
“İZMİR SİZDEN NE GÖRDÜ Kİ"
MHP İzmir Milletvekili Oktay Vural, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın toplu açılış yapmasını da eleştirerek, AK Parti'nin 100 veren İzmir'e ancak 3 yatırım yaptığını ileri sürdü. Vural şunları söyledi:
“Gündoğdu Meydanı'na gelecek vatandaşlarımızın yolunu, cumhurbaşkanının yapacağı toplu açılış nedeniyle kapatırsanız, engellerseniz, ey vali ey emniyet müdürü, haddinizi bileceksiniz. Biz devletimizle devletin kurumlarıyla rekabet değil millete hizmet için seçim çalışması yapıyoruz. Hukuka aykırı davranan kim varsa 7 Haziran'da hesap sorulacağı açık ve nettir.
Mitinge gelişimizi çıkışımızı engellemek, karmaşa oluşturmak adına bir komplo peşindeyseniz sizi uyarıyorum. Neyin açılışını yapacaksınız? Neyi açacaksınız? İzmir sizden ne gördü ki? İzmir 100 verdi siz 3 yatırım yaptınız. Kamu kurumları aracılığıyla velilere öğrencilere baskı yapılması kamu kurumlarını talimatla miting alanına çağırması, muhalefet lideri gibi milletin bir kısmını hedef alan bir miting yapması hukuka bağlı İzmirliler'i, AKP'ye oy verenleri de rencide edeceği açık ve nettir."
"SEN MHP'YE DÜŞMAN MISIN?"
MHP İzmir Milletvekili Oktay Vural, seçime cumhurbaşkanı ile değil AK Parti ile girildiğini dile getirerek, şöyle konuştu: “Atatürk Stadı'nda toplu açılış için aynı günün seçilmesinin amacı televizyonları işgal etmektir. Her gün televizyonlar, AKP'nin cumhurbaşkanı başkanlığında yaptığı korsan açılışları veriyor. Biz AKP ile seçime giriyoruz, cumhurbaşkanı ile seçime girmiyoruz. Meydan savaşlarında İzmir'e meydan okuyarak İzmir'in huzurunu bozmak, seçim güvenliliğini ortadan kaldırmak, haksız rekabet oluşturmak doğru değil. Sen MHP'ye düşman mısın?
Milletin bir kısmını karşına alarak nasıl miting düzenlersin. Milletimiz İzmir Marşı'yla neleri söyleyeceğini gayet iyi biliyor. İzmirli Gündoğdu'da haykıracak, cumhurbaşkanı da dinleyecek. Genel başkanımız 'Türk milleti', 'Türkiye Cumhuriyeti' diyecek, inancımızın istismar edilmesine, PKK ile müzakereye 'hayır' diyecek. İzmir haykıracak. Senin valin, Diyarbakır'ı Kürdistan'ın başkenti gösteren valine karşı, başkent Ankara'dır diyecek. Madem öyle işte böyle."
"OTUR OTURDUĞUN YERDE"
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun kimsenin ciddiye almadığın öne süren Oktay Vural, “Davutoğlu'nu kimse ciddiye almıyor. Kendi seçmeni bile. Saray vesayetini kırıp vatandaşla buluşmayı bile beceremiyor. İzin vermiyor. Sarayın izni olmadan cümle kuramıyor. Kendi partilerinin genel başkanlarını bile sıfırlayan bu zihniyete karşı İzmirliler'i, 'Otur oturduğun yerde, cumhurbaşkanı olacaksan ol' demeye davet ediyoruz. Ortada bir hükümet ve başbakan olmadığı açık ve net. Cumhurbaşkanı bir başkası için oy isteyecek noktaya geldiyse Davutoğlu taşeron bir başbakanlık yapıyor demektir" dedi. (Kaynak:Hürriyet)
21 Şubat 2015 Cumartesi
Oktay Vural'dan bomba iddia!
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) İzmir İl Başkanlığı’nda basın toplantısı düzenleyen MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, daha önce de okulda yaşanan olaylardan örnekler vererek, Çakıroğlu’nun hedef gösterildiğini söyledi.
MHP Grup Başkanvekili ve İzmir MilletvekiliOktay Vural, partisinin il binasında basın toplantısı düzenledi. Dün Ege Üniversitesi’nde çıkan olaylarda karşıt gruptan öğrenciler tarafından öldürüldüğü iddia edilen Fırat Çakıroğlu’nu anarak sözlerine başlayan Vural, “Cennet bakışlı kardeşimin mekanı cennet olsun” dedi.
Üniversitelerde PKK’nın gençlik yapılanması tarafından okula giden gençlerin terörize edildiğini savunan Vural, “Bunları defalarca dile getirdik. Bunlarla ilgili çadırlar kuruluyor. Yani burası Ege Üniversitesi. Terörist başının resimleriyle günler düzenleniyor. Burası Kandil değil Ege Üniversitesi. Türk bayrağı taşıyan öğrenciler saldırıya uğruyor. Kimlik kontrolü yapmaya kadar cesaret edenler kalabalık, gruplar halinde saldırmakta, emniyet duyarsız kalmaktadır” ifadelerinin kullanırken, Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi önünde, terörist başı Abdullah Öcalan’ın afişlerini açan grubun fotoğraflarını gösterdi.
OLAY ANI
Fırat Çakıroğlu’nun hayatını kaybettiği olayı anlatan Vural, “Fırat’ın formasyon derslerinde imza atması gerekiyor. Bu olay meydana gelmeden önce darp ediliyor. Tekrar fakültede imza atıyor. İmza attıktan sonra Edebiyat Fakültesi’nden çıkarken, organize bir grup saldırıyor. Bu gruptan kaçanlardan birkaç kişi Fırat’ı kantinde bıçaklıyor” dedi.
“KİMLİK KONTROLÜ YAPILIYOR”
Ege Üniversitesi’nde daha önce meydana gelen olaylardan da örnekler veren Vural, şöyle konuştu; “18 Kasım 2013 tarihinde Ege Üniversitesi Merkez Kütüphanesi’ne giren 3 kişi, baskı ve şiddet yoluyla kütüphaneden alınıyor. Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ne getiriliyor. Rehin tutuluyor. Kimlik kontrolü yapılıyor. ‘Sen misin Apo’ya karşı olan?’ diye yapılıyor. Burası Kandil değil burası Ege Üniversitesi. Ondan beri sınavlara giremiyorlar.”
Fırat Çakıroğlu’nun okuldan atılmamak için formasyon dersine imza atmaya gittiğini anlatan Vural, “Kan kaybından ölüyor. Kampus içerisindehastane herhalde 700-800 metre. 16.50’de arandığı ambulansın geldiği saatin 17.30 olduğu söyleniyor. Bu nasıl bir şeydir ki beş ambulans birlikte geliyor. Birbirini mi bekledi bunlar?” diye konuştu.
“DAHA ÖNCE DE HEDEF ALINDI”
Dün çıkan olaylarda hayatını kaybeden Fırat Çakıroğlu’nun daha önce de hedef alındığını söyleyen Vural, “Fotoğrafları üniversitenin çeşitli yerlerine asılıp hedef gösterildi. 22 Ekim 2014 tarihinde ‘Ege’de faşist provokasyon var. O havaya kaldırdığını sopayı tutan ellerden de, o en öndeki beyaz gömlekli Tarih 4. sınıf öğrencisi sınavlara polis korumasıyla giden reis Fırat Çakıroğlu’ndan da soracak hesabımız’ var diyor. Öğrenci toplulukları Türk bayraklarıyla yürüyor sadece” ifadelerini kullandı. Medyafaresi
16 Kasım 2014 Pazar
Oktay Vural yıkıldı
MHP Grupbaşkanvekili Oktay Vural'ın acı günü... Vural, hayatını kaybeden eşi Prof. Dr. Tuba Vural'ı son yolculuğuna uğurlarken gözyaşı döktü.
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural'ın eşi Tuba Vural, Kocatepe Camisi'nde kılınan cenaze namazının ardından son yolculuğuna uğurlandı.
Tuba Vural'ın Kocatepe Camisi'nde ikindi namazına müteakip kılınan cenaze namazına, Oktay Vural, çocukları Yavuz ve Oğuz Vural ile yakınlarının yanı sıra TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Anadolu Partisi Genel Başkanı Emine Ülker Tarhan, AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, CHP Grup Başkanvekilleri Akif Hamza Çebi ve Engin Altay, BBP Genel Sekreteri Üzeyir Tunç, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ile milletvekilleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Oktay Vural'ın taziyeleri kabul ettiği cenaze namazı sonrasında, Arınç ve Bahçeli'nin de bulunduğu kalabalık Tuba Vural'ın cenazesini omuzladı. Tuba Vural, toprağa verilmek üzere Gölbaşı Mezarlığına götürüldü.
GATA'da bir süredir kanser tedavisi gören Gazi Üniversitesi Mesleki eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tuba Vural, dün hayatını kaybetmişti.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN ARADI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da eşi Prof. Dr. Tuba Vural’ın vefat etmesi nedeniyle MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural’ı telefonla arayarak başsağlığı dileğinde bulundu. Erdoğan, Tuba Vural’ın vefatından duyduğu üzüntüyü belirterek, Tuba Vural’a rahmet, geride kalan aile bireylerine de sabır ve metanet dileğinde bulundu.
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural'ın eşi Tuba Vural, Kocatepe Camisi'nde kılınan cenaze namazının ardından son yolculuğuna uğurlandı.
Tuba Vural'ın Kocatepe Camisi'nde ikindi namazına müteakip kılınan cenaze namazına, Oktay Vural, çocukları Yavuz ve Oğuz Vural ile yakınlarının yanı sıra TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Anadolu Partisi Genel Başkanı Emine Ülker Tarhan, AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, CHP Grup Başkanvekilleri Akif Hamza Çebi ve Engin Altay, BBP Genel Sekreteri Üzeyir Tunç, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ile milletvekilleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Oktay Vural'ın taziyeleri kabul ettiği cenaze namazı sonrasında, Arınç ve Bahçeli'nin de bulunduğu kalabalık Tuba Vural'ın cenazesini omuzladı. Tuba Vural, toprağa verilmek üzere Gölbaşı Mezarlığına götürüldü.
GATA'da bir süredir kanser tedavisi gören Gazi Üniversitesi Mesleki eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tuba Vural, dün hayatını kaybetmişti.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN ARADI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da eşi Prof. Dr. Tuba Vural’ın vefat etmesi nedeniyle MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural’ı telefonla arayarak başsağlığı dileğinde bulundu. Erdoğan, Tuba Vural’ın vefatından duyduğu üzüntüyü belirterek, Tuba Vural’a rahmet, geride kalan aile bireylerine de sabır ve metanet dileğinde bulundu.
DIŞI SİZİ, İÇİ BENİ YAKAR DEMİŞTİ
Oktay Vural'ın 1988'de evlendiği eşi Prof. Dr. Tuba Vural kanser tedavisi görüyordu. Oktay Vural, ekim ayında verdiği bir röportajda 'Bıraktığınız o sakalların altında derin bir hüzün mü yatıyor?' sorusuna şu yanıtı vermişti: Dışı seni içi beni yakar... İmaj olsun diye bırakmadım. Zorlu bir süreç geçiriyorum. Kişisel bakım yapmaya, her gün tıraş olmaya fırsatım olmadı. İlgi odağınız farklı. Darmadağınık olmaktansa sakal bırakayım dedim.İçinde bulunduğumuz ortamın sonucu, spontane gelişti.
Vural, eşinin sağlık durumunu şöyle anlatmıştı.
İlk kez 2011 seçimleri öncesinde rahatsızlandı. O kemoterapi görürken ben seçim kampanyası için çalışıyordum. Tuba Hanım çok güçlü bir kadındır. “Mücadelene devam edeceksin” diyordu. Hastalığını grip, nezle gibi görüyordu. Tabii hastalıkların bir seyri var. Belli bir safhadan sonra başka türlü tebarüz ediyor, elinizde değil... Her şey iyi gidiyor derken böyle gelişti...
Oktay Vural "Meme kanserini atlattı derken metastaz mı yaptı?" sorusuna da şu yanıtı verdi:
Evet, nedenini bilmediğimiz bir şekilde tekrar nüksetti. Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra büyük oğlum askere gitti. Tuba Hanım o günlerde de sıkıntılı bir dönem yaşıyordu. Birlikte Kastamonu’ya gidip onu birliğine teslim ettik. Sonra süreç daha kötüleşti maalesef. Oğlumuzun yemin törenine gidemedik. Şimdi tedavisi devam ediyor. (Bir süre duraksıyor...) Allah’a şükür.. (Milliyet)
Oktay Vural'ın acı günü
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural’ın kanser tedavisi gören eşi Tuba Vural, 52 yaşında vefat etti. Prof. Dr. Tuba Vural'ın cenazesi yarın Kocatepe’de ikindi namazına müteakip Gölbaşı Mezarlığı’nda toprağa verilecek.
GATA’da tedavi gören Tuba Vural, bu akşam 20.45’te hayatını kaybetti. Meme kanseri olan Vural’ın hastalığının belirtisi ilk olarak 2011 seçimleri öncesinde ortaya çıkmıştı. Bir dönem hastalığı iyileşme gösterirken, geçen yaz büyük oğlunun askere gitmesinin ardından yaşadığı stres nedeniyle tekrar kötü bir sürece girdi. Tedavi için Amerika’ya da giden Vural’ın son olarak tedavisi GATA’da devam etmişti.
Vural çiftinin mutluluğu objektife böyle yansımıştı.
EVİN SAHİBESİNİ BEKLİYORUZ
Kamuoyu Tuba Vural’ın rahatsızlığını Oktay Vural’ın uzayan sakalları nedeniyle öğrenmişti. Sakallarıyla ilgili olarak, “Zorlu bir süreç geçiriyorum. Kişisel bakım yapmaya, her gün tıraş olmaya fırsatım olmadı” diyen Vural, eşinin rahatsızlığı ile ilgili söylediği şu cümlelerle de dikkat çekmişti:
“Akşamları dışarı çıkmayı sevmezdim, bir an önce eve gideyim isterdim. ‘Tuba bir çay koy’ derdim. Ama o şu anda yok. Epey uzunca bir süredir eve sadece yatmaya gidiyoruz. Evin sahibesini bekliyoruz.”
GATA’da tedavi gören Tuba Vural, bu akşam 20.45’te hayatını kaybetti. Meme kanseri olan Vural’ın hastalığının belirtisi ilk olarak 2011 seçimleri öncesinde ortaya çıkmıştı. Bir dönem hastalığı iyileşme gösterirken, geçen yaz büyük oğlunun askere gitmesinin ardından yaşadığı stres nedeniyle tekrar kötü bir sürece girdi. Tedavi için Amerika’ya da giden Vural’ın son olarak tedavisi GATA’da devam etmişti.
Vural çiftinin mutluluğu objektife böyle yansımıştı.
EVİN SAHİBESİNİ BEKLİYORUZ
Kamuoyu Tuba Vural’ın rahatsızlığını Oktay Vural’ın uzayan sakalları nedeniyle öğrenmişti. Sakallarıyla ilgili olarak, “Zorlu bir süreç geçiriyorum. Kişisel bakım yapmaya, her gün tıraş olmaya fırsatım olmadı” diyen Vural, eşinin rahatsızlığı ile ilgili söylediği şu cümlelerle de dikkat çekmişti:
“Akşamları dışarı çıkmayı sevmezdim, bir an önce eve gideyim isterdim. ‘Tuba bir çay koy’ derdim. Ama o şu anda yok. Epey uzunca bir süredir eve sadece yatmaya gidiyoruz. Evin sahibesini bekliyoruz.”
26 Ekim 2014 Pazar
Vural'ın sakallarının altında derin bir hüzün var...
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural'ın sakal bırakmasının sırrı çözüldü. Vural, yaşadığı zorlu günleri anlattı.
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural’ın eşi Prof. Dr. Tuba Vural kanserle yaşam mücadelesi veriyor.
Habertürk'ten Kübra Par'a konuşan Vural'ın eşi 3.5 yıl önce meme kanseri geçirmiş, 2 memesi alınmıştı. Hayat onlara kötü bir sürpriz yaptı ve tümörün metastaz yaptığını, nüksettiğini öğrendiler. Her türlü tedaviyi denediler, yurtdışında çare aradılar ama işler pek yolunda gitmedi. Tuba Hanım, büyük oğlu Oğuz’u askere teslim ettikten sonra hastaneye yatmak durumunda kaldı.
GATA’da radyoterapi sonrası yurtdışına gitti ve Kurban Bayramı’ndan bir hafta önce döndü. Bayramın 3. gününden beri Ankara GATA’da onkoloji servisinde tedavi görüyor. Klinik durumu kritik bir süreçte.
Oktay Vural, 'Bıraktığınız o sakalların altında derin bir hüzün mü yatıyor?' sorusuna şu yanıtı verdi:Dışı seni içi beni yakar... İmaj olsun diye bırakmadım. Zorlu bir süreç geçiriyorum. Kişisel bakım yapmaya, her gün tıraş olmaya fırsatım olmadı. İlgi odağınız farklı. Darmadağınık olmaktansa sakal bırakayım dedim.İçinde bulunduğumuz ortamın sonucu, spontane gelişti.
Vural, eşinin sağlık durumunu şöyle anlattı:
İlk kez 2011 seçimleri öncesinde rahatsızlandı. O kemoterapi görürken ben seçim kampanyası için çalışıyordum. Tuba Hanım çok güçlü bir kadındır. “Mücadelene devam edeceksin” diyordu. Hastalığını grip, nezle gibi görüyordu. Tabii hastalıkların bir seyri var. Belli bir safhadan sonra başka türlü tebarüz ediyor, elinizde değil... Her şey iyi gidiyor derken böyle gelişti...
Oktay Vural "Meme kanserini atlattı derken metastaz mı yaptı?" sorusuna da şu yanıtı verdi:
Evet, nedenini bilmediğimiz bir şekilde tekrar nüksetti. Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra büyük oğlum askere gitti. Tuba Hanım o günlerde de sıkıntılı bir dönem yaşıyordu. Birlikte Kastamonu’ya gidip onu birliğine teslim ettik. Sonra süreç daha kötüleşti maalesef. Oğlumuzun yemin törenine gidemedik. Şimdi tedavisi devam ediyor. (Bir süre duraksıyor...) Allah’a şükür...
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural’ın eşi Prof. Dr. Tuba Vural kanserle yaşam mücadelesi veriyor.
Habertürk'ten Kübra Par'a konuşan Vural'ın eşi 3.5 yıl önce meme kanseri geçirmiş, 2 memesi alınmıştı. Hayat onlara kötü bir sürpriz yaptı ve tümörün metastaz yaptığını, nüksettiğini öğrendiler. Her türlü tedaviyi denediler, yurtdışında çare aradılar ama işler pek yolunda gitmedi. Tuba Hanım, büyük oğlu Oğuz’u askere teslim ettikten sonra hastaneye yatmak durumunda kaldı.
GATA’da radyoterapi sonrası yurtdışına gitti ve Kurban Bayramı’ndan bir hafta önce döndü. Bayramın 3. gününden beri Ankara GATA’da onkoloji servisinde tedavi görüyor. Klinik durumu kritik bir süreçte.
Oktay Vural, 'Bıraktığınız o sakalların altında derin bir hüzün mü yatıyor?' sorusuna şu yanıtı verdi:Dışı seni içi beni yakar... İmaj olsun diye bırakmadım. Zorlu bir süreç geçiriyorum. Kişisel bakım yapmaya, her gün tıraş olmaya fırsatım olmadı. İlgi odağınız farklı. Darmadağınık olmaktansa sakal bırakayım dedim.İçinde bulunduğumuz ortamın sonucu, spontane gelişti.
Vural, eşinin sağlık durumunu şöyle anlattı:
İlk kez 2011 seçimleri öncesinde rahatsızlandı. O kemoterapi görürken ben seçim kampanyası için çalışıyordum. Tuba Hanım çok güçlü bir kadındır. “Mücadelene devam edeceksin” diyordu. Hastalığını grip, nezle gibi görüyordu. Tabii hastalıkların bir seyri var. Belli bir safhadan sonra başka türlü tebarüz ediyor, elinizde değil... Her şey iyi gidiyor derken böyle gelişti...
Oktay Vural "Meme kanserini atlattı derken metastaz mı yaptı?" sorusuna da şu yanıtı verdi:
Evet, nedenini bilmediğimiz bir şekilde tekrar nüksetti. Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra büyük oğlum askere gitti. Tuba Hanım o günlerde de sıkıntılı bir dönem yaşıyordu. Birlikte Kastamonu’ya gidip onu birliğine teslim ettik. Sonra süreç daha kötüleşti maalesef. Oğlumuzun yemin törenine gidemedik. Şimdi tedavisi devam ediyor. (Bir süre duraksıyor...) Allah’a şükür...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)