Fethullah Gülen hakkında “terör örgütü kurma ve yönetme” suçlamasıyla yakalama kararı çıkartılmasının ardından gözler ABD’ye döndü.
Ancak Washington, 1999 yılından beri Pennsylvania eyaletinde yaşayan Gülen’in iade edilip edilmeyeceği ile ilgili soruları yine yanıtsız bıraktı. Beyaz Saray kaynakları Milliyet’in bu konudaki sorularını Dışişleri Bakanlığı’na yönlendirdi. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Jen Psaki ise cuma günü basın brifinginde “(Tutuklama kararı çıkarıldığı) yönündeki haberleri gördük. Uzun süredir devam eden bir politika olarak iade taleplerini ne doğruluyor ne de yalanlıyoruz. Daha çok detay için sizi Türkiye hükümetine yönlendiririm” dedi.
Beyaz Saray yalanlamıştı
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başbakan olduğu dönemde ABD Başkanı Barack Obama ile Gülen’in iadesi ile ilgili konuştuğunu söylemişti. İki liderin 19 Şubat 2014’te yaptığı telefon görüşmesinin ardından Erdoğan, “Ben sayın Obama ile de bu konuyu görüştüm, ondan da umutluyum. ‘Ülkemdeki huzursuzluğun kaynağı oradadır ve sizden gerekeni bekliyorum’ dedim. ‘Amerika’nın iç güvenliğini tehdit edenleri nasıl benden istiyorsanız ben de sizden bu konuda yardım istiyorum’ dedim ve o da olumlu baktı. Yani ‘Mesaj alındı’ dedi” ifadelerini kullanmıştı. Ancak Beyaz Saray bu ifadeleri yalanlamıştı.
İade anlaşması var ama...
Türkiye ile ABD arasında suçluların iadesi anlaşması var. Ancak her talep otomatik olarak hayata geçirilmiyor. İadesi istenen kişinin dosyasını önce ABD Dışişleri Bakanlığı inceliyor. Kişinin neyle suçlandığı, delillerin inandırıcı olup olmadığı, suçun ABD yasalarında da mevcut olup olmadığı inceleniyor. Politik suçlar iade kapsamına alınmıyor. Dosya daha sonra mahkemeye gidiyor. Yargı da kişinin iade edilebileceğine onay verdikten sonra son kararı Dışişleri Bakanı veriyor. Özellikle Fethullan Gülen gibi bir kişini iadesi ile ilgili alınacak karar bu nedenle diplomatik ve siyasi bir nitelik taşıyor. (Milliyet)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder