Cumhurbaşkanı Erdoğan katıldığı canlı yayında 15 Temmuz gecesi yaşananları anlattı ve ilerki günlerde atılacak adımlar hakkında da bilgi verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, A Haber-ATV ortak yayınına katıldı.
İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları;
'Hande Hanım ile ilk görüşmeyi yaptım'
"Demokrasi nöbetinde olanları selamlıyorum. Dünyanın hiçbir yerinde demokrasi mücadelesini bu kadar şanlı veren başka bir ülke tanımadım. O akşam dört televizyon kanalına malum cep telefonuyla bağlandım. Hande Hanım ile ilk görüşmeyi yaptım. Dört kanala bağlantılarla birlikte tüm vatandaşları meydanlara, havalimanlarına davet edişimiz, halkımızın akın akın meydanlara yürüyüşü demokrasi mücadelesini verecek yiğitlerin olduğunu gösterdiler."
'Katar Emiri'ni zikretmem gerekiyor. Sürekli aradı'
"Şehit haberleri geldikçe daha fazla duygulandım. Şehitler tepesi boş değil. Bu millet bunu bir kez daha ispatlamış oldu. Dünyadan birileri arıyor, darbeye karşı verdiğiniz mücadeleden dolayı sizi kutlarız diyor. Ama şu anda ülkemize gelip... Birkaç istisna dışında Katar Emiri'ni zikretmem gerekir. Sürekli aradı. Rusya, sayın Putin aradı. ABD aradı. Kimse ilgili bakanını, yetkilisini buraya gönderme zahmetinde bulunmadı. Darbe girişimi yapılıyor. NATO'nun en önemli ülkelerinden birisi. Böyle bir ülkede böyle bir hareket yapılıyor. 'Tebrik ederiz ama şu anda askerler toplanıyor, yargı toplanıyor, endişeliyiz' diyorlar. Ben bunu ahlaki bulmuyorum. Dürüst olmayacaksanız sizin o darbe girişimlerimiz ile ilgili açtığınız telefonların önemi yok."
'Bir çiftlikte her türlü konforuyla yaşıyor'
Bugüne kadar ABD herhangi bir teröristle ilgili iade talebinde bulunduğu zaman ki onların hepsi bizde cezaevindeydi, göndermişizdir. Bir çiftlikte her türlü konforuyla orada yaşıyor. Ben bir yıl önce bu kişiyi istiyorum. Şu anda bu adam bizim milli güvenlik strateji belgemize giriyor. Belgeleri gönderdik.
Bunun dışında batı ülkeleri... Bakıyorsunuz Afrika'da, başka ülkelerde örgütlenmiş. Bunun kadar yaygın dünyada ikinci bir terör örgütü yok. Her okul bir terör örgütü şubesi görevi görüyor. Okul, eğitim, öğretim... Bunu yaparken de o ülkenin yöneticilerinin de çocukları oralarda eğitildiği için zannediyorlar ki gayet iyi eğitiliyorlar. Fakir ailelerin çocukları da orada. Sonra ananas falan faaliyetleri de görüyorlar.
Tutuklu ve gözaltı sayısı
Biz de bu propagandaya geldik. Bunu itiraf etmem lazım. İyi niyetimizin kurbanı olduk bunu da ifade etmem lazım. Bu olay olmamış olsaydı bunların üzerine bu şekilde gidemeyecektik. Şimdi milletim çok daha iyi tanıma fırsatı buldu. Çok ciddi sayıda bugün itibarıyla gözaltına alınan şahıs 18 bin 699 idi. Tutuklu sayısı 10 bin 137. Şehitlerimizin sayısı 237.
'Ciddi bir istihbarat zafiyeti var'
21.30 gibi eniştem beni arıyor. Daha önce saatleri karıştırdık. Beylerbeyi Sarayı'nın orada bir
hareketlilik var diyor. Bu haberi aldıktan sonra ben inanamadım. Ziya dalga mı geçiyorsun, ne alakası var dedim. Daha sonra MİT Müsteşarı'nı, Genelkurmay Başkanı'nı aradım, ulaşamadım. Sayın Fidan'a ulaşabildiğimde kendisinden bilgileri aldım. Arada özellikle Başbakanımızla irtibat halindeyiz. Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Meclis durumlarını görünce sıkıntı oluyordu. 10'a doğru Fidan'a ulaşma fırsatım oldu. Böyle bir durum olduğunu, kendisinin Genelkurmay'a gittiğini, Genelkurmay'dayken böyle bir durum olmadığını 20.30 gibi gelmiş. MİT'e geldiğinde orası da bombalanmaya başlamış. Bilgileri o anda kendilerinden kabataslak aldık. Bu süreç içinde maalesef bir gerçeği tespit ettik ki burada ciddi bir istihbarat zafiyeti var. Bu saate kadar bu olmazdı. Bir iki saatin çok büyük önemi var. Bütün bunlara rağmen anında bazı müdahaleler yapılabildi. Uçuşu yapanlara karşı bazı karşı tedbirler alınabildi.
'Düşman bile yapamaz'
Bir talihsizliğimiz var TBMM'nin bu tür darbeler karşısında ciddi bir koruması yok. Uçaksavarlar vs. olmuş olsa... Bunu sadece darbe olarak düşünmeyelim. Yabancılara karşı da... Bir musibet bin nasihatten iyidir. Bundan sonra tedbirler de alındı. Meclisimiz olsun, Külliye olsun... Özel Harekat binası bombalanıyor. Kim yapıyor bunu asker kılığına girmiş teröristler yapıyor.
Düşman bile bunu yapmaya muktedir olamaz. Pensilvanya'da yalan makinesi çalışıyor. Daha neyi göreceksiniz. Belgeleriyle, bilgileriyle her şey ortada. Onlara özellikle sesleniyorum, tabanı ibadet dediğim saf kesimler olan insanlar. İhanet içinde olanların zaten ciddi bir kısmı kaçıp gittiler. Bu ülkede olanların kimi ormanda kimi başka yerde saklanıyor. İnlerine gireceğiz, bulup çıkaracağız.
"Pilota "Sen karanlıkta inebilir misin?" dedim"
Bu akşamın en önemli yanı, ailemle beraber, bizi orada 15 dakika gecikmemiz olsa, bunlar Maalesef Nur Mağarası içinde olanları görememişler. Bizi de, orada gelmişler adresi soruyorlar, biz tabii otelde değildik, otele falan gidiyorlar. Bu arada tabii biz yayınımızı yaptık. Helikopterdeki pilotum, yıllardır sağ olsun yanımda. "Buradan Dalaman'a kaç dakikada gideriz?" diye sordum, "15 dakika" dedi. "Güvenliğim nedir?" dedim, "Ben yakınım bitene kadar yakalanmam" dedi, beni rahatlatan o oldu. Ve hemen biz ailecek dolduk, havalandık, kararttık ve, çünkü 4 ayrı noktada hazırlığımız vardı. En yakın Dalaman'dı. Bodrum vardı, Dalaman vardı, Çıldır vardı, İzmir vardı.
Burada tabii İstanbul'la irtibatımız devam ediyor. "Şu anda sana bildirmiyorum ama sen İstanbul ve Ankara arasında git" dedim pilota. Güvenmediğimden değil, yıllardır yanımda.
O pilot benim yıllardır beraber uçtuğumuz pilot. Daha sonra farklı bazı bilgiler geldi ve kendisine oradaki söylediğimiz şeyle şimdiki şey, "Pist karartılmış" dedi, işgal altında. Durum böyle olunca İstanbul Emniyet Müdürü'yle irtibat kurdum "Ne zaman temizleyeceksiniz" dedim, "10-15 dakika içinde" dedi. Kule işgalcilerden temizlendikten sonra hemen pist aydınlatıldı ve biz zaten devam ediyorduk ama kararımız inmekti. Pilota "Sen karanlıkta inebilir misin?" dedim, "İnerim ama sizi riske atamam" dedim. "Bizim uçağımız çok kısa mesafede durabilen bir uçak" dedim, "Riske atamam" dedi. "Sen tur at" dedim. "Gerekirse buraya ineceğiz" dedim. Kendi zaten farlarıyla bunu yapabilecek güçte. Ve aydınlatınca zaten problem kalmadı, indik. İndiğimiz andan itibaren uçaklar üzerimizde alçak uçuş yapıyorlar. Bu alçak uçuşlar ses hızının üzerine çıkınca patlamalar duyuyorsunuz, onunla Devlet Koruma Evi'nin camları kırıldı. Torunlarım yanımda, ürküyorlardı. 3 tane, bir tanesi 9 aylık. Ciddi manada korkuyorlar, buna rağmen Devlet Konuk Evi'nin önünde tüm halkımın, milletimin toplanışları, onların oradaki dik duruşları, o demokrasi nöbetine başlamış olmaları. Gezi olaylarındaki anı bana yaşattı. Orada da Cezayir önünde 100 bin kişi terminalin önünde toplanmıştı.
"Genelkurmay'a Ümit Bey'i atıyoruz dedim"
O andan itibaren duyduk Genelkurmay Başkanı ellerinde rehine diye. Binali Bey'e vekaleten Ümit Bey'i atıyoruz haberin olsun dedim. O andan itibaren Akıncı'daki gelişmeleri takip ettiğimiz gibi "Yapacağımız bir şey var" dedim. Eskişehir Başbakan'dan aldığı talimatı uygulamıyor, "Yazılı belge gönderin" diyorlar. Böyle bir tablonun içerisinde Ümit Paşa'yla gerekli konuşmaları yaptık, talimatı verdi. 12 bomba Akıncı Üssü'ne atıldı. Uçakların oradan kalkma ihtimali kalktı. Bu tabii iyice işi rahatlattı ve Eskişehir'in durumu da o andan itibaren düzeldi.
İş artık lehe dönüşmüştü. O andan itibaren de öyle kolay kolay bir hareket noktası yoktu. Gün ışıdı zaten, daha da bir rahatlama gelmiş oldu. Bazı rehineler bırakılmaya başlandı, işin sıkıntılı kısmı atlatıldıktan sonra Yargı'daki açıklamar zaten... Yargı mensuplarına da teşekkür ediyorum, dik durdular. Anayasa Mahkemesi'nin yaptığı açıklamar çok önemliydi, bazı komutanlarımızın yaptığı açıklamalar çok önemliydi. Hatırlamadığım etkin açıklamalar o andan itibaren gelmeye başlayınca, darbecilerin direnci kırıldı, kaçışmaya başladılar.
Hamd olsun zaten meydanlar, adeta hepsi tankların üzerine gidiyorlardı. Hele hele o hanım kardeşlerimin tanklar karşısında duruşları, gençlerimizin tankların altlarına yatışları... Anlatılır gibi değil...
Biz milletimize aşklarımızla hizmetimizi verdik. Hiç tahmin etmiyorduk, bunlar alçakça bunu yaptı. Bedelini ödeyecekler."
"Askeri okullar kapatılacak"
"Askeri okullar kapatılacak. Askeri okulların kapatılmasıyla birlikte tüm okullardan, liseler, mesleki okullardan rahatlıkla Harp Okullarına giriş olacak. Fakat Harp Okullarının üzerinde bir çatı oluşacak. Milli Savunma Üniversitesi kurulacak. Milli Savunma Üniversitesinin altında Kara Harp Okulu, Hava Harp Okulu, Deniz olacak. Bütün bunlarla beraber bir şey daha olacak. Kurmay, kıdem bunların hepsi gidiyor. Peki ne olacak? Kara, hava, deniz, buralarda okuyanların hepsi lisans öğrencisi. Lisansüstü, kurmaylık yerine geçmiş olacak."
Jandarma Akademisi kuruluyor
"Jandarma Akademisi kurulacak. Bu akademi, ciddi bir eleman yetiştirme merkezi haline gelmiş olacak. Bu süreçte bir başka adım ise bütün askeri hastaneler Sağlık Bakanlığına bağlanacak. Sağlık Bakanlığı, buranın işletmesini ve yönetimini tamamen kendisi ele alacak."
Tersaneler Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanacak
"Tersaneler, hepsi aynı şekilde Milli Savunma Bakanlığına bağlanacak. Asker kendi işini yapsın. Tersaneler vesaire bunları biz özel sektör olarak çok daha başarılı bir şekilde yürütme şansına sahip olduğumuz gibi bunu Milli Savunma Bakanlığı aynı zihniyet, aynı kabiliyetle çok daha başarılı bir şekilde yapar ve dört senede, beş senede bir fırkateyn üreteceğiniz yerde bunu gelir iki senede, iki buçuk senede üretirsiniz."
Genelkurmay ve MİT açıklaması
"Kuvvet komutanlıklarının hepsi Milli Savunma Bakanımıza bağlanacak. Bakanlığa değil, Milli Savunma Bakanımıza kuvvet komutanlarımız bağlanacak. Bu arada şu anda muhalefetteki siyasi partilerin liderleriyle de görüşmeler yapılıyor veya yapılacak, onlarla da küçük anayasa paketi eğer gerçekleştirilebilirse, Genelkurmay Başkanı, MİT, bunlar da Cumhurbaşkanına bağlanacak. Böyle bir adımı atacağız."
'Demokrasi Nöbeti' için tarih verdi
"Bu akşam Sayın Başbakan ile de görüşecektim, şöyle bir teklifim var, 'Biz bu demokrasi nöbetini önümüzdeki hafta pazar günü (7 Ağustos) Yenikapı'da farklı bir şekilde ele alalım' diyorum. Taçlandıralım, orada yapalım. Orada bütün Silahlı Kuvvetlerimizin komuta kademesi, mehterimiz ve bu sürece katkıda bulunan sanatçılarımız, sporcularımızla bir arada olalım. Millet orada bir arada olsun. Tüm siyasi partilerimizin bütün lider kadrolarını da davet
edelim, onlarla orada bir arada olalım ve böylece oradan tüm Türkiye'ye mesajımızı hep birlikte verelim. Normalleşme sürecinin hızlanması da ülkemiz için çok çok önemli."
'Allah bizi affetsin'
Pazartesi geliyor (ABD Genelkurmay Başkanı). Geri adım atıldı. Yanlış anlaşıldım dedi. (ABD'li komutanın 'Muhataplarımız tutuklandı' açıklaması) Bunlara anında haddini bildirmek gerekiyor. Haddini bildirmediğimiz zaman bunlar kendini haklı konuma koyuyorlar. Bir defa stratejik ortağın benim. Sen kalkıp da niye Türkiye'deki muhataplarından biriyle görüşmüyorsun. Burada bir yanlış anlaşılma var deyince tabii bizim açımızdan bir şey yok. Ama en ideal düzeltme bir defa bu adamın teslim edilmesi.
Yani Fetullah Gülen'in teslim edilmesi. Biz sizin iade taleplerinizi yerine getirdik. Bakın 20 sene önce söylenseydi, 15 sene, 10 sene, 3-4 yıl öncesine kadar bile ben inanın bu kadarını düşünmüyordum. Ama ne yazık ki ciddi manada yanılgıya düşmüşüz. Allah bizi affetsin.
Topçu Kışlası açıklaması
"Şu anda Taksim Kışlası'nın olduğu yer... Burada tarihi bir eser var. Burada muhteşem bir eser var. Bunu oraya diktiğimiz anda onunla ilgili gösteri yapanların hepsi onun önünde resim çektirecek. AKM şu anda bir ucube."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder