hayvan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
hayvan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Aralık 2018 Pazar

Turkcell'den sokak hayvanları için yeni proje

Yeni sosyal sorumluluk projesiyle sokak hayvanlarına yardım eli uzatan Turkcell, yeni bir reklam filmi yayınladı.

Turkcell soğuk kış gecelerinde tüm sokak hayvanlarına sıcacık bir yardım eli uzatıyor.
Yeni sosyal sorumluluk projesiyle Turkcell, Türkiye'nin dört bir yanındaki yaklaşık 1500 Turkcell mağazasının kapılarını minik dostlara açıyor. Turkcell’e gelen minik patiler, mağaza önündeki mama ve su kaplarında yemek ve su ihtiyaçlarını giderebiliyor.

SOKAK HAYVANLARINA SES VERDİ
Turkcell, bu yeni projeyi eğlenceli bir reklam filmiyle duyurdu. Sevimli dostların başrolde olduğu filmde, sevimli dostlar acilen Turkcell'e gitmeleri gerektiğini söyleyerek heyecanla koşturuyor.
#birkalpmama etiketiyle yayınlanan reklam filmi, sosyal medyada en çok konuşulan işlerden biri oldu. Film, Twitter’da yayınlandığı ilk gün Trend Topic listesinin üst sıralarında yer aldı.

2 Aralık 2017 Cumartesi

Hindistan’da sekiz eşeğe üç günlük hapis cezası

Hindistan'ın Uttar Pradeş eyaletinde sekiz eşeğe hapis cezası verildi. Yaklaşık 3 bin lira değerindeki bitikiyi talan eden 8 eşek üç günlük hapis cezasını ardından serbest bırakıldı.
Orai Bölge Hapishanesi Yöneticisi Sitaram Sharma yerel medyaya yaptığı açıklamasında, “Swachh Bharat projesi kapsamında hapishane alanına bir ekili alan kurmayı planlıyorduk. Delhi ve Agra’dan bu proje için çeşitli bitkiler getirttik. Fakat son birkaç gün içinde keçiler, eşekler ve inekler, 50 bin rupiyi aşkın değerdeki bitkileri parçaladı. Biz de hayvanların sahiplerini bulup onları iade ettik; ancak, eşeklerin sahibini bulamadık. Bu yüzden sahibi bulunana kadar ve hatalarını anlayana kadar eşekleri hapishane içinde bir alana kapattık” dedi.
Pazartesi günü hapishaneye giden eşeklerin sahibi Kamlesh Kumar, hapishane yöneticisinden eşekler adına af diledi ve eşekler sahibine, hayvanlarını hapishane sınırına yaklaştırmama koşuluyla geri verildi. Hayvanların hapishanede kaldıkları süre boyunca otla beslendiğini söyleyen Sharma, eşeklerin sahibi gelene kadar kaçmamaları için kapatıldıklarını belirtti. DHA

30 Kasım 2017 Perşembe

Hayvanat bahçesindeki aslanın hali yürekleri burktu

Bangladeş’in Comilla şehrindeki hayvanat bahçesinde bulunan aslanın zayıf ve güçsüz hali görenlerin tepkisine neden oldu. 18 yaşındaki aslanın yaşlılıktan ve iyi bakılmamaktan bu hale geldiği öne sürüldü.
Bangladeş'in Comilla şehrindeki hayvanat bahçesinde bulunan aslanın zayıf ve güçsüz hali görenlerin tepkisine neden oldu.
Yuvraj adlı aslan 2004 yılında Comilla Hayvanat Bahçesi'ne getirilmişti. Ancak ziyaretçileri eğlendirmek adına hayvanat bahçesine getirilen Yuvraj, artık insanları eğlendirmek yerine her geçen gün kendi ölümünü bekliyor. Bölgedeki vatandaşlar ise Yuvraj'a gerekli bakımın yapılmadığı ve yeterli yiyeceğin verilmediği için güçsüzleştiğini söylüyor.
Bir ziyaretçi hayvanat bahçesinde Yuvraj'ı ziyaret ettikten sonra, “Aslan kafesinde artık kedi yaşıyor. Biz bu aslanın artık kediye döndüğünü anlayabiliyoruz. Bunun sebebi ise devlet tarafından hayvanat bahçesindeki hayvanlar için ayrılan bütçenin birçoğunun rüşvet yoluyla insanlar tarafından harcanması. O yüzden o insanlar şişmanlamışken aslanın halı budur işte” dedi.
Comilla Vali Yardımcısı Sanjay Kumar Bhowmik ise bu iddiayı reddederek, Yuvraj'ın yaşlanması nedeniyle yıpranmış göründüğünü belirtti. Ayrıca kendisi Yuvraj'ı bakmak için ayrı bir veteriner takımı oluşturulduğunu de bildirdi.
Veteriner Maksudul Hasan Howlader, “Yuvraj artık 18 yaşına geldi. Normalde bu tür aslanlar 15-16 yaşından fazla yaşamıyor. Ancak Yuvraj hala yaşıyor ve biz onu sürekli kontrol ediyoruz. Yuvraj, yavaşça daha da kötü hale dönüyor. Bu bir hastalık değil. Bu yaşamanın bir sürecidir. Onun buradan çıkartılarak ormana götürülüp serbest bırakılması gerekir. Ancak bu yapılmıyor” dedi.
Öte yandan, ziyarete gelen bir vatandaş tarafından çekilen Yuvraj'in videosu, sosyal medyada büyük ilgi topladı. Sosyal medyada çok konuşulan konuya hayvanseverler ise bir hayvana eziyet ettiği için devlet yetkilerini suçluyor ve kısa bir zaman içinde Yuvraj'ın serbest bırakılmasını istiyor. (Sözcü)

26 Kasım 2017 Pazar

Doğa Derneği, flamingolar için uyardı! ‘Projeyi iptal edin’

İzmir Körfezi'ne yapılması planlanan 'Otoban Geçiş Projesi', Gediz Deltası’nda yüz binlerce yıldır yaşayan flamingoları gündeme getirdi. Proje, flamingoların beslenme alanının tam ortasından geçiyor. Doğa Derneği Genel Koordinatörü Dicle Tuba Kılıç, "Otoban projesini flamingolar ve doğa koruma açısından geçerli kılabilecek hiçbir bilimsel neden yok. Bugün de gördüğümüz gibi İzmir’in Gediz Deltası binlerce canlıya yuva olmaya devam ediyor ve bu şehir flamingoların dünyadaki en önemli yaşam alanlarından biri" dedi.
Doğa Derneği ve basın mensupları kışın yaklaşması ile birlikte sayıları daha da artan İzmir'in flamingolarını yerinde ziyaret etti. Karşıyaka Güney Gediz Deltası'nda incelemelerde bulunan ekip, İzmir Körfez Otobanı'nın inşa edilmesi planlanan yer ve flamingoların yaşam alanı arasındaki ilişkiyi doğrudan gözlemledi.
Bölgede 15-20 bin çift flamingonun ürediği anlatılırken, Flamingoların dünyadaki toplam nüfusunun bu alanda yaşadığı aktarıldı. İzmir'in Gediz Deltası'nın bu özelliğinin 158 yıldır bilindiği ve bilimsel literatürde yer aldığı ifade edildi.
Bugüne kadar bu alanla ilgili projelerin kamu yararı ve uluslararası anlaşmalar uyarınca engellendiği belirtilirken, 1998 yılında oluşturulan yeni İzmir Limanı projesinin flamingolar için iptal edildiği hatırlatıldı.

BİLİMSEL BİR NEDEN YOK
Doğa Derneği Genel Koordinatörü Dicle Tuba Kılıç, Gediz Deltası’nın bugüne kadar Türkiye'nin en iyi korunan alanlarında birisi olduğunu belirterek, “Flamingo yaşam alanlarında planlanan, çeşitli kurumlar tarafından doğaya zarar vermeyeceği iddia edilen iki liman projesi, yine bu ülkenin yöneticileri ve kamu vicdanı tarafından durduruldu. Bu projeler iptal edildikten sonra bölgedeki flamingo nüfusu azalmadı, tersine arttı. Dolayısıyla otoban projesini flamingolar ve doğa koruma açısından geçerli kılabilecek hiçbir bilimsel neden yok. Bugün de gördüğümüz gibi İzmir'in Gediz Deltası binlerce canlıya yuva olmaya devam ediyor ve bu şehir flamingoların dünyadaki en önemli yaşam alanlarından biri. Şu an yaşamakta olduğumuz 20 yıl öncekiyle aynı tablo. Yani İzmir'in yönetimi konusunda bir kurumsal hafıza sorunu var. Yöneticiler ve kamuoyu bölgenin önemi konusunda yanlış bilgilendiriliyor. Otoban projesini planlayanlar için burası boş bir arazi. Oysa durum öyle değil. Burası binlerce kuşun, milyonlarca başka canlının yuvası, evi” dedi.
20 YIL GERİYE GİDİLDİ
Gediz Deltası’nın otoban şantiyesine dönüştürülmek istendiğini aktaran Kılıç, “İzmir bu tartışma ile 20 yıl geriye döndü. Dünyanın tüm şehirlerinde köprü yapabilirsiniz ancak flamingolar ile iç içe yaşama şansına yeryüzünde İzmir'den başka hiçbir şehirde sahip değilsiniz. İzmir'in karar vericilerini alanı ve flamingoları gördükten sonra hareket etmeye davet ediyoruz” açıklamasını yaptı. Geçtiğimiz ay, Doğa Derneği, EGEÇEP, TMMOB ve 85 kişi İzmir Körfezi'ne yapılması planlanan otoban bağlantılı köprü projesine dava açarak çevresel etki değerlendirme (ÇED) raporu ‘olumlu’ kararının iptalini istemişti.

23 Kasım 2017 Perşembe

Ankara'nın göbeğinde tepki çeken görüntü

Ankara’nın en ünlü alışveriş merkezlerinden birinde hayvan severlerin tepkisini çeken bir olay yaşanıyor.
AVM’nin alt katındaki akvaryum ve yeni açılan vahşi yaşam alanında ender bulunan bir Serval kedisi Ankara’da AVM’nin içinde cam vitrinde sergileniyor.
Hayvan severler ise bu duruma çok tepkili. Bu kapsamda asıl yaşam alanı Afrika olan kedi için “Hayvanlar cam hapishanelerde sergilenmesin” başlığıyla imza kampanyası başlatıldı.
Ankaranın göbeğinde tepki çeken görüntü
CNN Türk’ün tanınan spikerlerinden Cem Seymen de bu duruma tepki gösterdi. Seymen, Twitter hesabından, “Bu Serval kedisi. Anavatanı Afrika. Ankara’da bir AVM’nin içinde cam vitrinde sergileniyor. Bu nasıl bir acımasızlıktır? Bu nasıl bir vicdani suçtur? İnsanlığa sığmaz böyle bir manzara. Kanun yapıcı bu vicdansızlığı yasaklamalı. @NataVegaOutlet AVM son verin buna. Lütfen” ifadelerini paylaştı.
Ankaranın göbeğinde tepki çeken görüntü
Öte yandan AVM'de Serval kedisinin dışında, Femish Dev Tavşanı, Altın Kafalı Arslan Tamarin, Evcil Dağ Gelinciği, Marmoset, Altuni Sülün, Nil Timsahı, Parma Wallaby gibi çeşitli türlerdeki hayvanlar da sergileniyor. Ayrıca Gila Canavarı, Mojave Çıngıraklı Yılanı, Çöl Engereği, Goliath, Altın Ok Kurbağası, Afrika Dev Kırkayağı, Kafesli Piton gibi hayvanlar da “Adrenalin Dünyası” adıyla alışveriş merkezine gelen ziyaretçilere teşhir ediliyor.


4 Kasım 2017 Cumartesi

Çanakkale'de köpek katliamı

Çanakkale'de merkeze bağlı Işıklar Köyü Dörtyol Mahallesinde kimliği belirlenemeyen kişi veya kişiler 4 köpeği zehirledi. Zehirli tavuk etleriyle katledilen 4 köpeğin 2 tanesinin toplam 11 yavrusunun olduğu, bir tanesinin hamile ve 15 gün sonra doğum yapacağı öğrenildi.
Işıklar Köyü Dörtyol Mahallesindeki mobilya atölyesinde mobilyacılık yapan Mesut Manyas (45) mobilya bahçesinde 2 yıldır 4 sokak köpeğini besliyordu. Mobilya atölyesinin bahçesindeki köpeklerin yanına giden Manyas, köpeklerin cansız şekilde yattığını fark etti. Ağızlarından köpük çıkan köpeklerin zehirli tavuk etleriyle telef edildiğini gören Mesut Manyas’ın atölye bahçesinde beslediği 4 sokak köpeğini kimliği belirlenemeyen kişi veya kişiler zehirli tavuk etleriyle katletti. Zehirli tavuk etleriyle katledilen 4 köpeğin 2 tanesinin toplam 11 yavrusu varken 1 tanesi ise hamileydi ve 15 gün sonra doğum yapacaktı. Zehirli tavuk etleriyle telef olan 2 köpeğin ise 11 yavrusu ortada kaldı. Yavru köpeklerin annelerin etrafında dolaştığı anlar büyük üzüntü oluştururken, bir yavru köpeğin annesine bakışı ise yürek yaktı.

‘ İNSANLIK DIŞI’
Mobilya Atölyesinde zehirlenen sahipsiz köpeklerle ilgilenip, baktıklarını belirten Mesut Manyas, sokak köpeklerinin kimseye bir zararı olmadığını ifade ederek, “Yavruları var. Bunlar 10 günlük annelerini zehirlemişler. Bununda 5 tane yavrusu var. Bunu da zehirlemişler. Encekleri burada kaldı. Et parçasıyla zehirlemişler. Dışarıda da 5-6 tane zehirlenmiş kedi, köpek var. Hepsi zehirlenmiş. Bilmiyoruz, kim yaptıysa iyi bir şey yaptığını sanmıyoruz. İnsanlık dışı. Allah'ta onun cezasını verir diye düşünüyoruz. Hayvanları sevmeyen insanları sevmezmiş diyorum. Bunları yapanların insan olduğunu da sanmıyorum. Bu yavrularda annesiz kaldılar. Gerekli kurumlara yavrulara bakmaları için müracaat edeceğiz. Bakamazlarsa bizde elimizden gelen varsa büyütmek ve yaşamaları için gerekeni yapacağız. Sonuçta bir can, insan üzülüyor. 10 günlük yavrular, gözleri daha yeni açıldı. Annelerini emiyorlardı. Nasıl bakarız bizde bilmiyoruz” dedi.

’15 GÜN SONRA DOĞURACAKTI’
Zehirlenerek ölen köpeğin birine Lucy ismini verdiklerini ifade eden Manyas, “Lucy ismini verdiğimiz sokak köpeği zehirli tavuk eti ile telef oldu. Biz onu sahiplendik. Lucy'de gebeydi. 15 gün sonra doğuracaktı. Zehirli etten etkilenip, telef olmuş” dedi. sözcü




5 Ekim 2017 Perşembe

Hayvanları Koruma Günü’nde katliam

Kan donduran olay 4 Ekim Dünya Hayvan Haklarını Koruma Günü'nde, Antalya’da yaşandı. 1'i patisinden bahçe duvarına çivilenmiş olmak üzere 3 sokak köpeği ölü halde bulundu.
Konyaaltı Gürsu Mahallesi'nde 328 Sokak üzerinde iddiaya göre 3 sokak köpeği zehirlenerek katledildi.
Köpeklerden birinin de sol patisinden bahçe duvarının çitine çivilendiği görüldü. Sabah okul giden çocuklar köpekleri yerde yatar ve asılı şekilde görünce durumu ailelerine bildirdi. Aileler de durumu polise ve belediye ekiplerine haber verdi.
Katledilen hayvanların sorumlularının bulunması için harekete geçen Antalya Candost Derneği Başkanı Arife Yanık, “Antalya'nın çeşitli noktalarında canlarımız hunharca katlediliyor. Biz 4 Ekim Dünya Hayvan Haklarını Koruma Günü'nde canlarımızın haklarını ve yaşam haklarını savunmaya çalışırken, bu katliamla sarsıldık. Kimseye zararı olmayan bu hayvanlar nasıl zehirlendi ve birisi nasıl patisinden çite asıldı. Nasıl bir vicdandır ya da ruh halidir anlayamadık” dedi.
Her noktada güvenlik kamerası olduğu yerde hayvanları katledenlerin bulunmasını isteyen Yanık, “Polis ve savcımızı göreve çağırıyoruz. Bugün köpeğe yapılan, yarın bize çocuklarımıza yapılabilir. Köpeği sevmek zorunda değilsiniz, su veya yemek vermeyin ama bari canlarımızı öldürmeyin. Hayvanların da yaşam hakkı var” diye konuştu.
Yanık, konunun sonuna kadar takipçisi olacaklarını belirterek, savcılığa suç duyurusunda bulunacaklarını kaydetti. Sözcü

27 Eylül 2017 Çarşamba

Toplu ölümler tehlikeli boyutta, köylüler ve balıkçılar endişeli

Bursa'nın Karacabey ilçesinde son dönemde yaşanan balık ölümleri tehlikeli boyuta ulaştı. Fabrikaların zehirli atıklarının neden olduğu öne sürülen balık ölümleriyle ilgili Bursa DOĞADER'in çektiği fotoğraflar ve görüntüler köyülleri ve balıkçıları endişeye sürükledi.
Karacabey ilçesinde fabrika atıkları nedeniyle meydana geldiği iddia edilen toplu balık ölümleri tepkilere neden oluyor. Karacabey'de bu yıl içinde üçüncü kez tekrarlanan toplu balık ölümlerini protesto eden Bursa DOĞADER, geçen hafta sonu ölümlerin yaşandığı öne sürülen Canbalı Deresi'nde basın açıklaması yaptı.
Burada konuşan DOĞADER Mustafakemalpaşa Temsilcisi Seyit Ali Geçici, Karacabey'de hiç bitmeyen doğa katliamı yaşandığını belirtip, "Bizim her yıl tanık olduğumuz doğa katliamları bu kez sınırları aştı. Fabrika atıklarıyla zehir karışan derelerimiz bu yıl içinde 3 kez toplu balık ölümlerine sahne oldu. Çok üzüldük. Türkiye, Karacabey'deki balık ölümlerini konuşuyor. Biz bugün burada derelerimizde yaşanan katliamlara 'dur' demek için toplandık" dedi.
Seyit Ali Geçici, basın açıklamasından sonra Canbalı Deres'nin Marmara Denizi'ne döküldüğü Kocaçay'da toplanan telef olan balıkların toplu görüntüsü çevrecilerin tepkisine neden oldu.
Bu fotoğrafları DOĞADER'in safyasında paylaşan Seyit Ali Geçici, "Ben, balık ölümlerinin nereden kaynaklandığını kendi imkanlarımla aratşıtrdım: Son olarak Susurluk'ta hizmete giren Şeker Fabrikası'nın olduğu bölgeye kadar gittim. Bundan sonra balık ölümü yok. Vatandaşlar, yıllar sonra açılan fabrikadaki temizlik sırasında kimyasal maddelerin dereye bırakıldığını söylüyorlar. Ne kadar doğru bilmiyorum. Bunun araştırılması, balık ölümlerine son verimesi gerekiyor" diye konuştu.
Seyit Ali Geçici bugün ise Canbalı Deresi Deresi'nde 60-70 kilo ağırlığındaki dev balıklarında telef oludğu haberini aldık. Canımız yandı" diye konuştu.
Balık ölümleriyle ilgili olarak Karacabey İlçe Tarım Müdürlüğü'nün başlattığı araştırma ve soruşturma devam ediyor. DHA







24 Eylül 2017 Pazar

Oxford profesörünü Yunanistan'da sokak köpekleri yedi

İngiltere'de yayınlanan The Times gazetesi , Yunanistan'da sokak köpeklerinin emekli bir Oxford Üniversitesi profesörünü yiyerek öldürdüğünü yazdı.

Atina'daki yetkililerin henüz ismini açıklamadığı 63 yaşındaki profesörden Perşembe gününden beri haber alınamıyordu. Ülkenin kuzeydoğusundaki Maronya'da bir arkeolojik alanı gezerken saldırıya uğrayan kadın, saldırıya uğrarken ailesini arayıp haber vermişti.
BBC Türkçe'nin haberine göre ailesinin uyarısı üzerine dağlık bölgede arama çalışmaları başlatılırken Pazar günü profesörden kalan parçalara ulaşıldı.
'Deneyimli adli tıpçılar bile dehşete düştü'
Üst düzey bir polis yetkilisi, "Karşılaştığımız manzara çok trajikti" dedi ve ekledi: "Kadının bedeni paramparça olmuştu. "Deneyimli adli tıpçılarımız bile gördükleri karşısında dehşete düştü." İngiliz profesörden kalan parçaların yanında pasaportu ve kişisel eşyalarının da bulunduğu açıklandı.
Yunanistan'da bir milyondan fazla sokak köpeği olduğu tahmin ediliyor. Hürriyet

9 Haziran 2017 Cuma

Yine bir köpek katliamı!

Balıkesir'in Ayvalık İlçesi'nde kimliği belirsiz kişilerce yine bir köpek katliamı yapıldı. Zehirlenen köpeklerin leşi, ilçe dışına atıldı

Ayvalık ilçe merkezine 6 kilometre uzaklıktaki Teknik Güçbirliği Sitesine giden zeytinlik arazi yanındaki yolda, katledilen 7 köpeğin leşini gören Halil Koç, belediyeye haber verdi. Gelen ekipler, köpeklerin leşini gömülmek üzere götürdü.
Köpeklerden birinin kulağındaki küpenin çıkarıldığını belirten Halil Koç, “Köpeklerin başka yerde zehirlenmiş, buraya atıldığını sanıyorum. O civarda 20’ye yakın köpek var çünkü. Site sakinleri yemek verip besliyorlarmış. Kimler tarafından neden zehirlendiği bulunsun” dedi.
Ayvalık Belediyesi Veteriner İşleri Müdürlüğü de yaptığı yazılı açıklamada, “Küpesiz köpekler bölgeye yeni atılmış. Belediye Veteriner İşleri Müdürlüğü olarak bölgeye hemen intikal ettik. Fakat köpekler için artık çok geçti.Araştırmalarımız sonrası köpeklerin yüksek ihtimalle fare zehriyle zehirlendiği kanısına vardık. İncelemelerimiz bitince sorumlular hakkında yasal işlem başlatacağız ve bu tarz yer değiştirmelerin, atılmaların ve zehirlenmelerin peşini bırakmayacağız” denildi.  DHA

25 Mayıs 2017 Perşembe

Pet Shop'larda kedi ve köpek satılamayacak

Daha önce TBMM Çevre Komisyonu'ndan geçen 'Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı' yeniden TBMM gündemine getirilecek. Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın gündeme sunacağı tasarıyla pet shop’larda kedi ve köpek satışına yasak getirilecek.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, “Kedi Köpek ve Gelinciklerin Kimliklendirilmesi ve Kayıt Altına Alınmasına Dair Yönetmelik” taslağı hazırladı. Buna göre, evde bakılan kedi ve köpeğe pasaport verilecek ve çip takılacak. Bu hayvanlar 15 gün içerisinde veri tabanına kaydedilecek. Mikroçiplerin seri numaraları, hayvan sahiplerinin ad ve soyadları ile adresleri yer alacak. Evde bakımını yaptığı kedi ve köpeği sokağa atarak kaderine terk edenlere para cezası uygulanacak.
Belgeyle bakımı devredilecek
Habertürk gazetesinde yer alan habere göre taslağa göre ev hayvanlarının sahip değişikliğinde bir belge düzenlenecek. Belgede, hayvanın adı, mikroçip numarası, doğum tarihi, cinsiyeti, ırkı, türü, rengi, annesinin adı yer alacak. Söz konusu belgenin altına hayvanın eski ve yeni sahibi imza atacak. Ev hayvanını devralan kişi bu belge ile il müdürlüklerine başvuru yapacak.
Daha önce komisyondan geçmişti
Orman ve Su İşleri Bakanlığı, daha önce TBMM Çevre Komisyonu’ndan geçen ancak kadük olan ‘Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’nı yeniden TBMM gündemine getirmeye hazırlanıyor. Bakanlık kaynaklarından edinilen bilgiye göre, pet shop’ta balık ve bazı kuş türleri dışında hayvan bulundurulması yasaklanıyor. Kedi, köpek gibi hayvanlar ısı ve ışık dengesi olan üretim yerlerinde kalacak. Bu hayvanları almak isteyen kişiler, pet shop’lardaki kataloglardan seçim yapacak.

16 Mayıs 2017 Salı

Sivas'ta Ebabil kuşu bulundu

Sivas’ta buldukları kuşun dünyanın en esrarengiz kuşlarından Ebabil kuşu olduğunu öğrenen vatandaşlar duruma inanmakta güçlük çekti.
Dünyanın en nadir kuşlarından biri olan, kendine has özellikleri ile halen esrarını koruyan Ebabil kuşu Sivas’ta merak uyandırdı.
Ebabil kuşu neredeyse tüm ömrünü uçarak geçirdiği için havada sıklıkla görülse de yerde çok nadir görülebiliyor.
Sami Gül isimli vatandaş, öğle namazının ardından Gaziosmanpaşa Camii’nin bahçesinde hareketsiz duran bir kuş gördü. Kuşun susuz kaldığını düşünen Gül, eline aldığı kuşu su içmesi için bir fiskiyenin başına getirdi. Gül, kuşun kendinden kaçmaması, sağlıklı olmasına rağmen tepki vermemesine bir hayli şaşırdı.
Kuşun cinsinin Ebabil olduğu anlaşılınca ise inanmakta güçlük çekti. Ebabil kuşunu görenlerin bir yıl boyunca sıkıntı yaşamayacağı söylentisini bilenler kuşun yanına gelerek, ona dokunarak incelediler.
Sami Gül, “Namazdan çıktığımda kuş bahçede ağaçların arasında yatıyordu. Su içmesi için alıp buraya getirdim. Ebabil kuşu olduğunu öğrendik. Bu kuş genelde hep havada olurmuş. Yere indiklerinde bir daha uçmazlarmış" dedi.
KUR'AN'DA ADI GEÇİYOR 
Ebabil kuşu Kur'an-ı Kerim’de adından söz edilen ender kuşlardan bir tanesi. 570 yılında Yemen Valisi Ebrehe, Kabe’yi yıkmak için fil ordusu ile Kabe’ye hareket eder. Kabe’nin girişinde Ebabil kuşlarından oluşan sürü gagaları ile taşıdıkları taşları fil sürüsünün üzerine bırakır. Ebrehe’nin fil ordusu atılan taşlarla yenik düşer. Fil suresinde de bu olay anlatılmaktadır.
TÜM ÖMRÜNÜ UÇARAK GEÇİRİYOR 
Ebabil kuşları diğer kuşlardan farklı olarak tüm ömürlerini uçarak geçiriyor. Sadece üremek için yere konuyorlar ve bir daha havalanmıyorlar. Kendilerine has kanat yapısı uçarken aynı zamanda uyumalarını sağlıyor. Tam canlı türlerinden kaçtıkları için nadir görülürler. Halk arasında Ebabil kuşu görenlerin o yıl hiçbir sıkıntı yaşamayacaklarına inanılıyor. ntvmsnc

12 Mayıs 2017 Cuma

Atlara fayton işkencesi

Adalar'da tur yapmak için kullanılan faytonlara koşulan atlar Hayvan Hakları İzleme Komitesi'nin (HAKİM) raporuna göre en fazla iki yıl yaşayabiliyor.
Bianet'ten Çiçek Tahaoğlu'nun haberine göre, atların faytonda çalıştırılması Adalar’a has bir gelenek değil. Antalya, Kuşadası, Eskişehir, İzmir, birçok ilde fayton hala turistik bir ulaşım aracı. Yine de en çok sömürü Adalar’da, Kınalı Ada hariç. Faytona Binme Atlar Ölüyor İnisiyatifi'ne göre, Adalar toplamındaki 272 faytonun yaklaşık 230’u Büyükada’da bulunuyor.
Elif Narin, “Atların ortalama ömrü 20 yıl. Faytonda çalıştırılan atlar ise çalıştırılmaya başladıktan sonra en fazla iki yıl yaşıyor” diyor:
“Adalar’ın çok dik yokuşları var. Asfalt yolda ve dik yokuşlarda koşmak atların doğasına aykırı. Özetle Adalar’da faytonda çalıştırılmak atların doğasına aykırı. Ayrıca asfaltlar parçalandığında, atların ayağı takılıyor ve yaralanıyorlar. Yaralandıklarında da artık koşamayacakları için ölüme terkediliyorlar.”

Aç ve susuz koşmak zorundalar
Elif Narin, koşturulan atların çok fazla yememesi ve su içmemesi gerektiğini söylüyor.
“Atlarda ‘çatlama’ diye bir durum var. Eğer yemek yiyip, su içip üzerine koşarlarsa çatlama yaşayabilirler. Bu nedenle aç ve susuz koşturuluyorlar. Çok acı bir şey bu. İnsanlar da sıraya giriyor, sonra üstlerine binip geziyorlar. Hamile atlar, yeni doğum yapmış atları koşturuyorlar.”
Adalar’a teknelerle taşınıyorlar
Bu atların Adalar’a nasıl getirildiğini Narin şöyle anlatıyor:
“Yurdun çeşitli yerlerinde yetiştirilen atlar önce Kartal’a getiriliyor. Burada teknelere yüklenip Adalar’a taşınıyorlar, köle gibi tıklım tıklım teknelerde… Yaralanmış, koşamayacak durumda olan atların denize atıldığına dair duyumlar da alıyoruz. Bunlar ne kadar doğru bilmiyoruz ama denizin dibinde at cesetlerinin görüntülendiği fotoğrafları gördük.”

“Taksi plakası gibi kiralıyorlar”
Narin, Büyükada’da faytonculuğun tekelleştiğini ve faytonların taksi plakası gibi kiralandığını anlatıyor:
“Büyükada’daki faytonların tümü birkaç kişinin elinde. Taksi plakası kiralandığı gibi faytonlar da kiralanıyor. Mesela 6 aylığına belli bir ücret karşılığında faytonu kiralıyorlar, alan kişi de verdiği parayı çıkartabilmek için atları canı çıkana kadar sömürüyor.
“Atlar faytonu kullanan kişilerle birlikte kalıyor. Kaldıkları yerleri ziyaret ettik ve ne hayvan ne de insan için uygun olmayan yerler olduğunu gördük. İnsan sağlığı için de atlarla beraber yaşam koşulları uygun değil.”

Büyükada’da atlar için sağlık merkezi yok
Narin’in dikkat çektiği bir diğer konu, faytonlarıyla ünlü Adalar’da atlara yönelik bir tedavi merkezi olmaması.
“Her yerde faytonlar var ama atların bakımını yapacak bir merkez, bir veteriner yok. Atlara araç muamelesi yapılıyor, faytonlar İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı ve fiyat tarifeleri belirleniyor ama sağlıklarına dair bir çalışma yok.
“Adalar’ın elektrikli araçlar, bisikletler ve faytonların oluşturduğu keşmekeşinde sürekli fayton kazaları oluyor. At düşüp bacağı kırıldığında, inşaattan kepçe çağrılıyor ve at kepçeyle taşınıp ormana atılıyor. Orada kaderine terkediliyor.”

25 Nisan 2017 Salı

Vurulan köpeğe belediye sahip çıktı

Samsun'un Terme İlçe Belediyesi, kimliği belirsiz bir kişi tarafından tüfekle vurulan yaralı sokak köpeğine, sahip çıktı.

Terme İlçesi Bazlamaç Mahallesi'nde sokak köpeği, kimliği belirsiz bir kişi tarafından tüfekle vuruldu. Bir vatandaşın ihbarı üzerine Terme Belediyesi ekipleri, sokak köpeğine sahip çıktı. Ekipler, yaralı köpeği Büyükşehir Belediyesi’ne ait Sokak Hayvanları Rehabilitasyon Merkezi’ne götürdü.
Köpeğin ciddi yaralar aldığını ve hayati tehlikesinin bulunduğunu ifade eden Terme Belediye Başkanı Şenol Kul, sokak hayvanlarının 5199 sayılı kanunla koruma altına alındığını belirterek, “Doğanın dengesinin korunmasında önemli rolü olan hayvanlar, insanların en büyük yardımcılarıdır. Hayvanlara karşı kötü muamelede bulunmayalım, onların yaşam haklarına saygı gösterelim. Allah'ın emaneti olan bu canlara sahip çıkalım. Yaratılanı sevelim ve koruyalım yaratandan dolayı. Bu canlara ihanet ve işkence etmeyelim” dedi.

31 Mart 2017 Cuma

Endonezya'da 7 metrelik piton insan yuttu

Endonezya'da kaybolan 25 yaşındaki gencin cesedi 7 metrelik bir pitonun karnından çıkarıldı.

Endonezya'nın Sulewasi eyaletinde kaybolan adam, iki gün sonra bir pitonun karnından çıkarıldı.
Palmiye yağı hasatı için iki gün önce evinden çıkan ve geri dönmeyen 25 yaşındaki Akbar Salubiro'nun cesedi 7 metrelik bir pitonun karnında bulundu.
Köylüler, palmiye bahçesinde yakaladıkları pitonun karnın çok büyük olmasından şüphelenerek yılanı öldürdü. Karnı yarılan pitonun midesinden Salubiro'nun cesedi çıktı.
Bir köylünün cep telefonuyla çektiği görüntülerde, yılanın karnından çıkan cesedin üzerinde elbise ve botların bulunması dikkati çekti. ntvmsnc

25 Mart 2017 Cumartesi

15 köpek 80 yerinden ısırdı

Kayseri'nin Talas ilçesinde 15 köpeğin saldırısına uğrayan ve 80 yerinden ısırılan 52 yaşındaki Hatice Uygur, "Tarla içinden gidiyordum. Önce bir köpek bana yaklaştı ve üzerime gelerek havladı. Ardından da tarladaki yaklaşık 15 köpek üzerime saldırdı" dedi.

Olay, Merkez Talas İlçesi Erenköy Mahallesi Komando Caddesi'nde dün meydana geldi. Başıboş 15 köpeğin saldırısına uğrayan ve 80 yerinden ısırılan kadın, çevredekiler tarafından kurtarılarak Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde kuduz tedavisine alındı. 3 çocuk annesi Hatice Uygur, DHA muhabirine, olay anı ve sonrasını şöyle anlattı:
"Oğluma para göndermek için  çıktım. Tarlanın içinden gidiyordum. Önce bir köpek bana yaklaştı ve üzerime gelerek havladı. Ardından da tarladaki yaklaşık 15 köpek saldırdı. Uzaklaştırmaya çalışsam da sonuç alamadım. 'İmdat, can kurtaran yok mu?' diye bağırdım. Köpekler beni defalarca ısırdı. Tarla yakınındaki inşaatlarda çalışan işçiler yardımıma geldi. İşçiler ellerine aldıkları demirlerle köpekleri kovaladı. Çağrılan 112 ekipleri beni hastaneye getirdi. Kafama ve kollarıma dikiş atıldı. Kulaklarım parçalanmış. Bacaklarımı da ısırmışlar. Karnımı parçalayacaklardı. Ama, yüz üstüne yatarak kurtuldum.  Allah'a dua edip, 'Kurtar beni' dedim. Hala şoktayım." DHA

12 Mart 2017 Pazar

Paris'te vahşet! Gergedan boynuzu için öldürüldü

Fransa’da, bir hayvanat bahçesinde gergedanın boynuzu için öldürülmesinin şoku yaşanıyor. Thoiry Hayvanat Bahçesi‘nin müdürü "Gergedanın öldürülmesi karşısında ben ve hayvanat bahçesi çalışanları olarak büyük bir şok yaşadık. Paris’e 45 dakika mesafede bunun yaşanması şaşırtıcı" dedi.

Fransa’nın başkenti Paris yakınlarında, boynuzu için öldürülen gergedanın bulunduğu Thoiry Hayvanat Bahçesinin Müdürü Thierry Duguet “Gergedanın öldürülmesi karşısında ben ve hayvanat bahçesi çalışanları olarak büyük bir şok yaşadık. Paris’e 45 dakika mesafede bunun yaşanması şaşırtıcı.“ dedi.
AA muhabirine konuşan Duguet, gergedana yönelik bir saldırı beklemediklerini belirterek, “3 kapı kırılıp (gergedan) kurşunlanarak öldürülmüş. Genelde bu tür olaylar Afrika’da tabiatta oluyor. Böyle bir vaka Avrupa’da ilk kez gerçekleşti. Buna hazır değildik. Gergedanın öldürülmesi karşısında ben ve hayvanat bahçesi çalışanları olarak büyük bir şok yaşadık. Paris’e 45 dakika uzaklıkta böyle bir olay gerçekleşmesi bizi çok şaşırttı.“ diye konuştu.
Hayvanat bahçesinin güvenliğine ilişkin bir soruşturma yürütüldüğünü söyleyen Duguet, "Henüz bilmiyoruz. Farklı seviyelerde güvenlik önlemlerimiz var. Üç büyük demir kırılarak açılmış. Her yerde kameralar var ve hayvanat bahçesinde yaşayanlar da var. Konuya ilişkin soruşturma sonrası güvenlikteki zafiyetin neler olduğu ortaya çıkacak." ifadelerini kullandı.
Duguet, Avrupa’da birçok meslektaşından büyük destek aldığını vurgulayarak, "Nasıl bir silah kullandılar bilmiyoruz. İlk kez böyle bir saldırıyla karşı karşıya kaldık. Avrupa’da hayvanların güvenliği konusunda bundan sonra yeni bir dönem başlayacaktır. Asya’da bu karaborsanın çok yaygın olduğunu biliyoruz. Boynuzunun tedavi amaçlı kullanıldığı belirtiliyor ancak bunun bilimsel bir dayanağı yok.” şeklinde konuştu.
Pazartesi akşamı Paris’e 50 kilometre uzaklıktaki Thoiry Hayvanat Bahçesine düzenlenen saldırıda Vince adlı beyaz gergedan başında vurularak öldürülmüş ve boynuzlarından birisi testere ile kesilmişti. Olayla ilgili soruşturma sürüyor. cnntürk

3 Mart 2017 Cuma

Parlamento çalışmasına kedi engeli

Fas parlamentosunun ikinci kanadı Danışma Kurulu binasını genişletme projesi, bina sahibi kedi yüzünden durduruldu.

İnternet gazetesi "El-Umk El-Mağribi"nin haberine göre, Avrupa kökenli bir kadının kedisi, parlamentoya bağlı binanın genişletilme projesinin durmasına neden oldu.
Danışma Kurulu ofisi, başkent Rabat'taki binanın genişletilmesine karar verdi. Yan bina eski binaya eklenmek üzere satın alınmak istendiğinde bu yapının sahibinin bir kedi olduğu ortaya çıktı.
Olayla ilgili araştırmada, Avrupalı bir kadının bu binanın sahibi olduğu ve ölmeden önce binanın kedisine bırakılması için vasiyette bulunduğu anlaşıldı.
Önceki danışma kurulunun binanın genişletilmesi projesini aynı nedenle durdurduğu, şu anki Danışma Kurulu Başkanı Hakim Binşmış'ın ise Ekim 2015'te göreve gelmesinin akabinde soruna çözüm bulmak için bir kez daha harekete geçtiği aktarıldı.

Antalya'da aynı yerde ikinci köpek katliamı

Antalya'da daha önce 2 kedi ve 12 köpeğin zehirlenerek öldürüldüğü bölgede bu kez de 2 sokak köpeği av tüfeğiyle öldürülmüş halde bulundu.

Antalya'da geçen Ocak ayında 2 kedi ile 12 köpeğin zehirlenerek öldürüldüğü bölgede, bu kez de 2 köpek av tüfeğiyle öldürülmüş bulundu. Hayvan severleri tedirgin eden olay, sabah saatlerinde Kepez İlçesi Duraliler Mahallesi'nde meydana geldi. Pastane sahibi olan Hüseyin Kılar, 3 gün önce kaybolan Golden cinsi 'Efe' adlı köpeği ile başka bir köpeği, boş bir arazide av tüfeğiyle öldürülmüş halde buldu.
Aynı mahallede sürekli hayvanların öldürüldüğünü dile getiren Kılar, "Komşularımızdan hayvanlarının kaybolduğu ve öldüğünü duyuyorduk. Ancak ilk kez benim başıma geldi. Köpeğimi üç gün boyunca her yerde aradım. Sosyal medyada bulunması için paylaşımlar yaptım. Ancak sonuç alamadım. Sabah saatlerinde ise öldürülmüş buldum. Böyle bir vahşet olamaz. Yetkililer artık buna bir çare bulsun"dedi. 2 ay önce de mahalle sakinleri, aynı bölgede 12 köpek ve 2 kediyi zehirlenerek öldürülmüş halde bulmuştu.

1 Mart 2017 Çarşamba

Kedi katliamında Rus uyruklu bir kişi gözaltında

Antalya'nın Alanya ilçesinde geçen hafta aynı mahallede yaklaşık 30 kedinin zehirlenerek telef edilmesi olayıyla ilgili soruşturmada Rus uyruklu 53 yaşındaki Valery V. gözaltına alındı.


Alanya’nın Mahmutlar Mahallesi Barbaros Caddesi’nde geçen cuma günü yaklaşık 30 sokak kedisi telef edildi.
Bölge halkı ve hayvanseverler kedilerin zehirlendiğini belirtirken, duruma tepki gösterdi. Mahallede araştırma yapan vatandaşlar siteler ve apartmanların güvenlik kamera kayıtlarını inceledi.
Görüntülerde elinde poşetle mahallede dolaşan bir kişi olduğunun fark edilmesi üzerine durum jandarmaya haber verildi.

Mahmutlar Jandarma Karakolu ekipleri kamera görüntülerindeki kişinin aynı mahallede yerleşik yaşayan Rus uyruklu Valery V. adlı erkek olduğunu belirledi. Jandarma şüpheliyi bugün akşam saatlerinde gözaltına aldı. Karakola götürülen şüphelinin sorgusunun sürdüğü belirtildi. DHA