ankara etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ankara etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Mart 2019 Salı

CHP’nin il il, ilçe ilçe 2019 yerel seçim adayları belli oldu!

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) belediye başkan adayları belli oldu. 31 Mart yerel seçimlerinde tüm partilerde olduğu gibi CHP'de il ve ilçe adayları belli oldu. CHP'de İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan adayı Ekrem İmamoğlu, Ankara'da ise Mansur Yavaş oldu. İşte tam liste...

MHP’nin il il, ilçe ilçe 2019 yerel seçim adayları belli oldu!

31 Mart yerel seçimlerinde Cumhur İttifakı adıyla AKP ile bazı bölgelerde seçime birlikte girme kararı alan Devlet Bahçeli liderliğindeki MHP belediye başkan aday belirleme süreci tamamlandı. Milliyetçi Hareket Partisi 2019 yerel seçimine gireceği tüm il ve ilçelerde aday listesini açıkladı. İşte MHP'nin il il, ilçe ilçe 2019 yerel seçim adayları listesi...

İYİ Parti’nin il il, ilçe ilçe 2019 yerel seçim adayları!

İYİ Parti il ve ilçe belediye başkan adayları isim listesi belli oldu. 2019 seçimlerinde İYİ Parti adaylarının kimler olduğunu merak edenler tüm il ve ilçe adaylarının isimlerini haberimizde bulabilirler. CHP ve İYİ Parti 31 Mart yerel seçimlerinde Millet İttifakı adıyla bazı bölgelerde seçime birlikte girme kararı aldı. Partiler adaylarını bu ittifaka göre belirledi. İşte 2019 seçimlerinde İYİ Parti'nin il il, ilçe ilçe belediye başkanı adayları listesi...

21 Şubat 2019 Perşembe

Milli Piyango İdaresi çalışma saatleri 2019

Milli Piyango İdaresi sabah 08:30'da açılır ve akşam kapanış saati olan 17:00’a kadar devam eder. Milli Piyango İdaresi, bir saat öğle molası vermektedir. Milli Piyango İdaresi hafta sonu Cumartesi ve Pazar günleri hizmet vermemektedir. Milli Piyango İdaresi ayrıca Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı ile 1 Mayıs, 19 Mayıs, 23 Nisan, 15 Temmuz, 30 Ağustos, 29 Ekim, 1 Ocak ve Arefe günlerinde hizmet vermez.

25 Kasım 2017 Cumartesi

Türkiye'nin IQ ortalaması en yüksek 20 şehri belli oldu

Zeka Testi Merkezi, internetteki adresinde uyguladığı IQ testinde kullanıcıların beyanına göre bulunduğu kent ve cinsiyetlerini sorarak bir puana ulaşıyor. İnternette 30 dakikalık süre içinde verilen cevaplara göre alınan puanlarla, katılımcıların illere göre de sıralaması belirleniyor. 276 bin 565 kişiden toplanan verilere göre Türkiye’nin IQ ortalaması en yüksek 20 kenti belirlendi. İşte bu endekse göre IQ ortalaması en yüksek 20 kent.


20- Antalya IQ Ortalaması: 108.44
19- Karabük IQ Ortalaması: 108.59
18- Bayburt IQ Ortalaması: 108.68
17- Muğla IQ Ortalaması: 108.80
16- Isparta IQ Ortalaması: 108.81
15- Karaman IQ Ortalaması: 108.85
14- Sakarya IQ Ortalaması: 108.86
13- Gümüşhane IQ Ortalaması: 109.10
12- Balıkesir IQ Ortalaması: 109.33
11- Yalova IQ Ortalaması: 109.35
10- Kocaeli IQ Ortalaması: 109.40
9- Kütahya IQ Ortalaması: 109.42
8- Bartın IQ Ortalaması: 109.47
7- Edirne IQ Ortalaması: 109.54
6- İstanbul IQ Ortalaması: 109.75
5- Trabzon IQ Ortalaması: 110.05
4- İzmir IQ Ortalaması: 110.35
3- Çanakkale IQ Ortalaması: 110.61
2- Eskişehir IQ Ortalaması: 112.08
1- Ankara IQ Ortalaması: 112.16
Bazı küçük illerden katılımcı sayısı az olduğu için, o ilin genel ortalaması çok düşük ya da yüksek çıkabiliyor. İşte beyana dayalı bu sistemle Türkiye’nin IQ ligi...
162 IQ İLE EİNSTEİN'I GEÇMİŞTİ
İngiltere’de 11 yaşındaki Aum Amin, IQ testinde ünlü fizikçiler Albert Einstein ve Stephen Hawking’ten daha fazla puan almayı başarmıştı. Dünyanın en prestijli IQ testlerinden olan Mensa sınavına giren Aum Amin’in IQ’su 162 çıkmıştı.
ntvmsnc.com.tr

23 Kasım 2017 Perşembe

Ankara'nın göbeğinde tepki çeken görüntü

Ankara’nın en ünlü alışveriş merkezlerinden birinde hayvan severlerin tepkisini çeken bir olay yaşanıyor.
AVM’nin alt katındaki akvaryum ve yeni açılan vahşi yaşam alanında ender bulunan bir Serval kedisi Ankara’da AVM’nin içinde cam vitrinde sergileniyor.
Hayvan severler ise bu duruma çok tepkili. Bu kapsamda asıl yaşam alanı Afrika olan kedi için “Hayvanlar cam hapishanelerde sergilenmesin” başlığıyla imza kampanyası başlatıldı.
Ankaranın göbeğinde tepki çeken görüntü
CNN Türk’ün tanınan spikerlerinden Cem Seymen de bu duruma tepki gösterdi. Seymen, Twitter hesabından, “Bu Serval kedisi. Anavatanı Afrika. Ankara’da bir AVM’nin içinde cam vitrinde sergileniyor. Bu nasıl bir acımasızlıktır? Bu nasıl bir vicdani suçtur? İnsanlığa sığmaz böyle bir manzara. Kanun yapıcı bu vicdansızlığı yasaklamalı. @NataVegaOutlet AVM son verin buna. Lütfen” ifadelerini paylaştı.
Ankaranın göbeğinde tepki çeken görüntü
Öte yandan AVM'de Serval kedisinin dışında, Femish Dev Tavşanı, Altın Kafalı Arslan Tamarin, Evcil Dağ Gelinciği, Marmoset, Altuni Sülün, Nil Timsahı, Parma Wallaby gibi çeşitli türlerdeki hayvanlar da sergileniyor. Ayrıca Gila Canavarı, Mojave Çıngıraklı Yılanı, Çöl Engereği, Goliath, Altın Ok Kurbağası, Afrika Dev Kırkayağı, Kafesli Piton gibi hayvanlar da “Adrenalin Dünyası” adıyla alışveriş merkezine gelen ziyaretçilere teşhir ediliyor.


7 Kasım 2017 Salı

Mustafa Tuna kimdir?

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in yerine gelen isim Mustafa Tuna oldu. Peki Mustafa Tuna kimdir? Mustafa Tuna kaç yaşında ve nereli? İşte, bir dönem Ankara'dan milletvekilliği de yapan Mustafa Tuna hakkında bilinmeyenler. Mustafa Tuna hakkında merak edilenler ve Mustafa Tuna'nın hayat hikayesi...

Ankara’da Melih Gökçek’in istifa etmesinin ardından belediye başkanının kim olacağı belli oldu. Yeni Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tuna kimdir? Ankara’nın yeni belediye başkanı Mustafa Tuna oldu. Pek çok yurttaş Mustafa Tuna kimdir? Kaç yılında nerede doğdu? gibi sorularla Google’da arama yapmaya başladı bile. İşte Mustafa Tuna hakkında merak edilenler…
MUSTAFA TUNA KİMDİR?
1957 yılında Şarkışla'ra doğan Tuna, 1980 yılında, İstanbul Teknik Üniversitesi’nden İnşaat Mühendisi olarak mezun oldu. 1982 yılında, İTÜ İnşaat Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü'nden Yüksek Mühendis unvanı aldı.
Tuna'ya 1998 yılında, Su Kirlenmesi ve Kontrolü Bilim Dalında Üniversitelerarası Kurul tarafından doçent unvanı verildi.
Tuna, özel sektördeki uygulama çalışmalarına paralel olarak, çevre teknolojisi, altyapı planlaması ve mühendislik ekonomisi alanlarında da akademik çalışmalarını sürdürdü.
İTÜ Mezunları Eğitim Vakfının kurucu başkanı olan Mustafa Tuna, İnşaat Mühendisleri Odası üyesi, Su Kirlenmesi Araştırmaları ve Kontrolü Türk Milli Komitesi üyesi.
2002 – 2007 yılları arasında Ankara Milletvekili olarak görev yapan Tuna,
29 Mart 2009 ve 2014 yerel seçimlerinde Sincan Belediye Başkanlığı'na seçildi.

Ankara’nın yeni büyükşehir belediye başkanı belli oldu

Melih Gökçek'ten boşalan Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı koltuğu için Ankara Büyükşehir Belediyesi Meclisi'nde seçim yapıldı. Sandıktan ilk turda AKP'nin adayı Sincan Belediye Başkanı Mustafa Tuna çıktı. Mustafa Tuna bu sonuçla, 2019'da yapılacak seçimlere kadar Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini sürdürmeye hak kazandı. Tuna 100 AKP'li üyenin bulunduğu Meclis'ten 104 oy almayı başardı.
Cumhurbaşkanı ve AKP lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın istifasını istediği 6 isimden birisi olan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, 28 Ekim günü yaptığı basın toplantısında “Cumhurbaşkanı tarafından istifam istendi. Cumhurbaşkanı’nın emrine uyarak belediye başkanlığı görevini bırakıyorum.” diyerek 23 yıldır sürdürdüğü görevinden istifa etmişti.
KOLTUĞU İÇİN 3 ADAY BELİRLENMİŞTİ
Önceki günde AKP’de “Melih Gökçek’in yerine kim gelsin?” yoklaması yapılmış ve sandıktan sırasıyla Sincan Belediye Başkanı Mustafa Tuna, Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki ve Kahramankazan Belediye Başkanı Lokman Ertürk çıkmıştı. AKP ise Melih Gökçek'ten boşalan koltuk için Sincan Belediye Başkanı Mustafa Tuna’yı aday göstermişti.
YENİ BAŞKAN MUSTAFA TUNA
Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nde yapılan seçimde, sandıktan beklendiği gibi AKP’nin adayı Mustafa Tuna çıktı. Bu sonuçla Tuna Ankara’nın yeni Büyükşehir Belediye Başkanı oldu.
99 AKP’Lİ VARDI 104 AY ALDI
Büyükşehir Belediye Meclisi’nde yapılan seçimde, Mustafa Tuna 104 oy aldı. Seçimde, 29 boş oy kullanılırken, geçersiz oy sayısı ise 3 oldu. 140 üyeli Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nde AKP’nin 100 (Melih Gökçek ile birlikte), CHP’nin 21, MHP’nin 15, BBP’nin ise  1 üyesi vardı. 3 üye de bağımsızdı. CHP ve MHP ise seçimlerde aday göstermedi.
MUSTAFA TUNA’DAN İLK AÇIKLAMA
Tuna seçilmesinin ardından yaptığı açıklamada, Ankara'ya güzel hizmetler noktasında birlikte çalışmayı düstur edineceğini ifade ederek, “Bütün kişi ve kurumların, herkesin görüşleri, kanaatleri şehrimizin daha iyi noktalara gelmesi için çok önemlidir. Akıl bedava. Herkesin aklına ihtiyacım var. Dolayısıyla ortak akılla güzel hizmetlere vesile olacağımıza inanıyorum. Temel felsefemiz dürüst, şeffaf ve adil bir yönetim. Bu anlayışla hiç kimseye farklı muamele yok, kimseye zulüm de yok, bizim uygulamalarımız bu yöndedir. Sizlerin de desteklerini her zaman yanımda göreceğime inanıyorum. Gösterdiğiniz güvene layık olmaya çalışacağım” dedi.

24 Ekim 2017 Salı

Gökçek'ten veda bülteni...

Ankara Büyükşehir Belediyesi, Melih Gökçek’in istifa tarihi belli olmadan önce belediyenin haftalık bültenini farklı bir formatta hazırladı. Fotoğraflarla 23 yıllık çalışmaları özetleyen bülten Başkentte 'veda bülteni' olarak yorumlandı.

Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin faaliyetleriyle ilçe belediyelerinden haberlerin yer aldığı bültenin 17-24 Ekim tarihleri arasında yayınlanan 654. sayısında, geniş fotoğraflar ve kısa yazılarla Büyükşehir’in 23 yılı özetlendi. Kapakta “Nereden nereye... Ankara köy görüntüsünden marka kente dönüştü” başlığıyla Gökçek’in baretli fotoğrafı yer aldı.
İç sayfalarda da Ankara’daki bazı alanların eski ve yeni fotoğrafları karşılaştırmalı olarak kullanıldı.
VEDA TOPLANTISIYLA İSTİFA EDECEK
Melih Gökçek’in istifasını vereceği, Büyükşehir Belediye Meclisi’nin olağanüstü toplantısı 28 Ekim Cumartesi Günü saat 14.00’da Büyükşehir Belediyesi Konferans Salonu’nda düzenlenecek.
Gökçek, dün gece twitter'dan paylaştığı mesajda “Dört gün boyunca Ankara bürokrasisine ve bazı sivil toplum örgütlerine veda ziyaretleri yapacağım” dedi. (Hürriyet)

20 Ekim 2017 Cuma

Semih Özakça için flaş karar

OHAL KHK’sıyla ihraç edildikleri işlerine dönmek için 226 gün önce açlık grevini başlayan Semih ve Nuriye davasından flaş bir karar çıktı. Tutuklu yargılanan Semih Özakça'nın adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verildi. Aynı davada yargılanan Nuriye Gülmen’in ise tutukluluk halinin devamına karar verildi.

Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi, açlık grevi yapan tutuklu Semih Özakça hakkında sağlık koşullarını gerekçe göstererek tahliye kararı verdi. Nuriye Gülmen hakkında ise tutukluluğa devam kararı çıktı. Özakça hakkındaki tahliye kararı elektronik kelepçe şartıyla verildi.
Akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça, OHAL KHK'sıyla ihraç edildikleri işlerine dönmek için yaptıkları 226 gün önce açlık grevine başlamışlardı.
Nuriye Gülmen'in ise 226 gündür açlık grevinde olan Nuriye ve Semih’in üçüncü duruşması bugün yapıldı. Mahkeme Semih Özakça’ya tahliyesine karar verdi. Nuriye Gülmen'in ise tutukluluk hali devam edecek. Duruşmaya 4 gün kala 16 Ekim'de savcılık kararıyla Gülmen’in ifadesi alınmak istenmiş ancak Gülmen savcıya ifade vermeyi reddederek tahliyesini talep etmişti. Sözcü

14 Ekim 2017 Cumartesi

Melih Gökçek'ten veda gibi sözler

Hakkında ‘istifa edeceği’ yönünde iddialarla gündemde olan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Ankara’nın başkent oluşunun 94. yıldönümü programında yaptığı hizmetlerin sunumunu yaparken “Verilen imkanlarla bunları yaptık. Ankara çok daha güzellerine layıktır. Bundan sonraki yıllarda çok daha güzel şeyler de yapılacaktır” ifadelerini kullandı.

Ankara’nın başkent oluşunun 94. yıldönümü nedeniyle, Ankara Valiliği ve Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde özel program düzenlendi.
Başbakan Binali Yıldırım’ın da katıldığı programda, son günlerde hakkında istifa iddiaları konuşulan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek de “Eski Ankara, Yeni Ankara” isimli bir sunum yaptı.
VERİLEN İMKANLARLA BUNLARI YAPTI
Sunumun sonunda dikkat çekici ifadeler kullanan Gökçek, “Bu hizmetleri gerçekleştirdik, bu hizmetleri gerçekleştirirken özellikle Sayın Cumhurbaşkanıma, Başbakanıma ve hükümetime teşekkürlerimi, şükranlarımı bir kez daha sunuyorum. Herşey imkan demektir, verilen imkanlarla bunları yaptık. Ankara çok daha güzellerine layıktır. Bundan sonraki yıllarda çok daha güzel şeyler de yapılacaktır” dedi.

10 Temmuz 2017 Pazartesi

Maltepe’de tarihi Adalet Buluşması

Türkiye'nin dört bir yanından yüz binlerce insan Maltepe'deki tarihi buluşmaya katılmak için İstanbul'a geldi. CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, son 3 kilometreyi yalnız yürüyeceğini açıkladı ancak vatandaşlar CHP liderini yalnız bırakmadı. Kılıçdaroğlu son 1 kilometreyi tek başına yürüse de milletvekilleri, CHP'liler ve vatandaşlar kaldırımları ve yolun çevresini sararak adeta 'yalnız yürümeyeceksin' mesajı verdi.
15 Haziran Perşembe günü Ankara Güvenpark’tan yola çıkan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu öncülüğündeki Adalet Yürüyüşü bugün Maltepe Sahili’nde düzenlenen Adalet Mitingi ile sona erdi. CHP Lideri Kartal’daki Dragos Sahili’nden Maltepe’ye kadar son etabı tek başına yürüyeceğini açıkladı ama vatandaşlar kendisini yalnız bırakmadı. Adalet Mitingi’ne katılmak için bölgeye gelen vatandaşlar Kılıçdaroğlu’nun çevresini sardı.
CHP Lideri miting alanına 1 kilometre kala kısa bir mola verdi. Moladan sonra çevresindeki milletvekilleri ve vatandaşlar kaldırıma çıkartıldı. Böylelikle Kılıçdaroğlu, 15 Haziran Perşembe günü tek başına çıktığı Adalet Yürüyüşü’nü tek 9 Temmuz Pazar günü tek başına bitirdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Maltepe Parkı’nda gerçekleşen Adalet mitingine çevik kuvvet ordusu eşliğinde girdi. Güvenlik kuvvetleri ‘Adalet’ yazılı döviz taşıyan Kılıçdaroğlu´nun etrafında etten duvar ördü. Kılıçdaroğlu alana yaklaştığında polis ekipleri yol kenarlarında geniş güvenlik önlemi aldı, zırhlı araçlar Kılıçdaroğlu’nun yolunu açarak alana girdi. Kılıçdaroğlu, saat 17:59’de alkışlar eşliğinde miting alanına girdi. Eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile birlikte sahneye çıkan Kılıçdaroğlu, miting alanında bulunanları selamlayarak Adalet Yürüyüşü’ne katılanlara teşekkür etti.
MİTİNG ALANINDA GÜVENLİK ÜST DÜZEYDE
Adalet Mitingi’nin yapıldığı Maltepe Miting Alanı’na girişler 3 noktadan sağlandı. Bu 3 nokta da mitinge gelenler 200 metre arayla iki kez arandı. Çantalar X-RAY cihazlarından geçirildi. Arama bölgelerinde Özel Harekat Timleri de elleri tetikte nöbet tuttu. Minarelere ve yüksek bölgelere keskin nişancılar konuşlandırıldı.

SANATÇILAR DESTEK
Adalet Mitingi’ne Bedri Baykam, Eşber Yağmurdereli, Sumru Yavrucuk, İbrahim Kaboğlu, Rutkay Aziz, Nasuh Mahruki, Meltem Cumbul, Özgür Mumcu, Melika Demirağ, Kardeş Türküler, Erdal Erzincan, Levent Bozok, Orhan Alkaya, Atilla Atasoy, Ege, Kenan Kocatürk, Mustafa Alabora, Dilek Türkan, Gülriz Sururi ve Genco Erkal’ın da aralarında olduğu sanatçılar kürsüye davet edildi. Alandaki topluluğu selamlayan sanatçılar, hep bir ağızdan ‘Arkadaş’ şarkısını ve ‘Gençlik Marşı’nı seslendirdi. Miting Zülfü Livaneli ve Onur Akın mini birer konser verdi.
DENİZ BAYKAL: BU BİR DÖNÜM NOKTASI
CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal Adalet Mitingi’ne katılmak için Maltepe’ye geldi. Baykal, Adalet Mitingi için ‘bu bir dönüm noktasıdır. Tarihi bir gün yaşıyoruz’ dedi.

EMNİYET 1.6 MİLYON OLARAK AÇIKLADI
CHP Parti Meclisi üyesi Mehmet Ali Çelebi polisin verdiği resmi rakamlara göre adalet yürüyüşüne 1.6 milyon kişinin katıldığını söyledi.
‘HAK, HUKUK, ADALET’
15 Haziran günü Ankara Güvenpark'tan yola çıkan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu miting alanına elinde ‘adalet’ pankartıyla geldi. Kılıçdaroğlu, sahneye eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile birlikte çıktı. Miting alanını dolduran yaklaşık 2 milyon insanın attığı ‘hak, hukuk, adalet’ sloganına eşlik etti.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Ankara’dan İstanbul’a başlattığı ‘Adalet Yürüyüşü’nün bugün son etabının ardından düzenlenecek ‘Adalet Buluşması’ için gelenler Maltepe’deki miting alanını doldurdu. Yaklaşık 2 milyon kişinin doldurduğu miting alanında yer kalmadığı, güvenlik görevlilerinin mitinge gelenleri alan çevresine yerleştirdiği öğrenildi. (sözcü.com.tr)

27 Mayıs 2017 Cumartesi

Ankara yakınlarında yolcu otobüsü devrildi: 8 ölü, 34 yaralı

Kastamonu'dan Ankara'ya giden yolcu otobüsünün Kalecik ilçesinde devrilmesi sonucu meydana gelen trafik kazasında 8 kişi hayatını kaybetti, 11'i ağır 34 kişi yaralandı. Kazaya otobüs şoförünün uyumasının neden olduğu belirtildi.

Kaza, sabah saat 06:00 sıralarında Kalecik ilçesi Çankırı-Çandır yol ayrımında meydana geldi. Kastamonu’dan Ankara’ya giden Sedat Gürer idaresindeki 06 FR 0311 plakalı yolcu otobüsü, sürücüsünün uyuması sonrası kontrolden çıkarak yolun sağ tarafında bulunan ağaçlara çarparak şarampole devrildi. Feci kazada 8 kişi olay yerinde hayatını kaybetti, 11'i ağır 34 kişi ise yaralandı.
Kaza sonrası bölgeye çok sayıda ambulans, polis ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Kaza yerine giden ekipler ilk olarak yaralı kişileri otobüs içerisinden çıkarttı. Ardından yaralılar ambulanslarla çevredeki hastanelere kaldırıldı. Feci kaza sonrası jandarma ve savcı tarafından inceleme yapıldı. Yapılan inceleme sonrası cenazeler olay yerinden alınarak cenaze araçları ile kaldırıldı. İçerisinde 42 kişinin bulunduğu otobüste jandarma ekipleri tarafından inceleme sürüyor.
VALİLİK AÇIKLADI: SÜRÜCÜ UYUMUŞ
Ankara Valiliği’nin kazaya ilişkin yaptığı yazılı açıklama şöyle:
"27.05.2017 Cumartesi günü saat 06.00 sularında, Kastamonu-Ankara seferini yapan bir yolcu otobüsü, Çankırı-Çandır yol ayrımında, sürücüsünün uyuması sonucu kaza yapmıştır. İlk tespitlere göre 8 vatandaşımız olay yerinde hayatını kaybetmiş, 11'i ağır yaralı olmak üzere 32 vatandaşımız yaralanmıştır. Yaralılar, hastanelere nakledilerek tedavi altına alınmıştır. Kaza ile ilgili olarak soruşturma başlatılmıştır. Kazada hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allahtan rahmet, yaralı vatandaşlarımıza da acil şifalar dileriz. Kamuoyuna saygıyla duyurulur."
KİMLİKLERİ BELLİ OLDU
İlk belirlemelere göre kazada hayatını kaybeden 4 kişinin İlknur Bideci (26), İlhan Özdemir (42), Ali Yıldız (19) ve Gamze Duru (25) olduğu, ölen diğer yolcuların kimlik tespitine çalışıldığı bildirildi. (hürriyet.com.tr)

4 Mayıs 2017 Perşembe

12 Eylül Darbe davası düşürüldü

Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, 12 Eylül askeri darbesine ilişkin, dönemin Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Evren ile eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Şahinkaya hakkındaki davanın, sanıkların ölmüş olmaları nedeniyle düşürülmesine karar verildi.

Ankara 10.Ağır Ceza Mahkemesince, 12 Eylül askeri darbesine ilişkin, dönemin Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Ali Tahsin Şahinkaya'nın yargılandığı davanın, sanıkların ölmeleri nedeniyle düşürülmesi kararlaştırıldı.
Yargıtayın, Evren ve Şahinkaya hakkında verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin kararı bozmasının ardından tekrar görülmeye başlanan davada karar çıktı. Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, müdahillerin son beyanlarını, sanık avukatlarının esas hakkındaki savunmalarını almasının ardından, Evren ve Şahinkaya hakkındaki davanın düşürülmesine karar verildiğini açıkladı.
'Bari apoletlerini sökün'
Müştekilerin avukatları da yaptıkları son savunmada iki sanığın hayatını kaybettiğini, 1632 sayılı Askeri Kanun uyarınca en azından rütbelerinin sökülmesi talebinde bulundu. Verilen aranın ardından mahkeme iki sanık hakkındaki davanın düşürülmesine karar verirken; sanık generaller Evren ve Şahinkaya'nın rütbesinin sökülmesi talebini reddetti.

19 Nisan 2017 Çarşamba

CHP Anayasa Mahkemesi’ne gidiyor

Ankara'da CHP Yüksek Seçim Kurulu üyesi Mehmet Hadimi Yakuoğlu, YSK'nın referandumun iptaline ilişkin başvuruları reddetmesinin ardından önce Anayasa Mahkemesi'ne ardından ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvuracaklarını söyledi.

CHP Yüksek Seçim Kurulu üyesi Mehmet Hadimi Yakuoğlu, YSK’nın referandumun iptaline ilişkin başvuruları reddetmesinin ardından çıkışta açıklamalarda bulundu.
YSK’nın Cumhuriyet Halk Partisi, Halkların Demokratik Partisi ve Vatan Partisi’nin referandumun iptal istemini 10’a karşı 1 oy ile reddettiğini söyleyerek, “Ancak gerekçeli kararın yazılması elbette ki zaman alacaktır. Öncelikle Anayasa Mahkemesi, ondan sonrada Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine kadar bunu götürmek zorundayız. Çünkü biz ‘hayır’a oy veren yüzde 49 seçmenin tüm sorumluluğunu taşıyoruz” dedi.  DHA

6 Nisan 2017 Perşembe

Uçan balondaki helyum gazı 9 yaşındaki çocuğu öldürdü

Ankara'nın Gölbaşı ilçesinde 9 yaşındaki Muhammed Eymen Bayram, uçan balondaki helyum gazını soluması sonucu hayatını kaybetti.

Bayram, 2 Nisan günü doğum günü kutlamasında uçan balondaki helyum gazını soludu.
Bu sırada bayılan Bayram, ailesi tarafından kaldırıldığı özel bir hastanedeki ilk müdahalenin ardından Gazi Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesine sevk edildi.
Yoğun bakıma alınan Bayram, yapılan müdahaleye rağmen hayatını kaybetti.
Hastane raporunda, Muhammed Eymen Bayram'ın ölüm nedeni, "Helyum zehirlenmesine bağlı septik şok." olarak belirtildi.
Bayram'ın cenazesi Gölbaşı ilçesindeki Hacıhasan Mahallesi Camisi'ndeki kılınan cenaze namazının ardından mahalle mezarlığında toprağa verildi.
Cenazeye Bayram'ın ailesi, öğretmenleri ve arkadaşları katıldı. Baba Turgay Bayram, cenaze namazı sırasında gözyaşlarına hakim olamadı.
"Yoğun bakımda 2-3 gün mücadele etti"
Amca Göktay Bayram yaptığı açıklamada, yeğenini kaybetmekten duydukları üzüntüyü dile getirdi.
"Doğum günü partisinden kalan bir tane uçan balon içinde ses değiştiren gazdan çektikçe çocuk komik hale geldiğini düşünüyor. Daha sonra düşüyor. Hastaneye kaldırıldığında kalbi durmuştu." diyen Bayram, bu sırada babanın uyuduğunu, annenin ise mutfakta olduğunu belirtti.
Bayram, "Belli bir zaman geçiyor. Onlar da ne kadar zaman geçtiğinin farkında değil. Hastanede çocuğu hayata döndürdüler. Daha sonra yoğun bakım ünitesinde 2-3 gün mücadele etti ama vefat etti." dedi.
"Helyum gazı ile yapılan özendirici uygulamalara son verilmeli'
Bayram'ın yakınlarından Bülent Şimşek, televizyon programlarında helyum gazı ile yapılan özendirici uygulamalara son verilmesini istediklerini belirterek, bu tür olayların başka ailelerin başına gelmemesi için gereken önlemlerin alınmasını beklediklerini kaydetti.
Öte yandan hastane raporunda, Bayram'ın ölüm nedeni, "Helyum zehirlenmesine bağlı septik şok." olarak belirtildi. cnntürk

18 Mart 2017 Cumartesi

İşte rakamlarla 15 Temmuz darbe girişimi

FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili 221 şüpheli hakkında hazırlanan çatı iddianamesinde 15 Temmuz gecesiyle ilgili çarpıcı rakamlara yer verildi.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili 221 şüpheli hakkında hazırlanan çatı iddianamesine göre, 15 Temmuz gecesi TSK içerisindeki FETÖ üyelerinin 8 binden fazla askeri personeli görevlendirdiği, 35 uçak, 37 helikopter, 74 tank, 246 zırhlı araç ve 4 bine yakın hafif silah kullanıldığı tespit edildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanarak, Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen darbe girişiminin çatı iddianamesinde, darbe teşebbüsüne katılan askerlerin sayısı ve kullanılan silahlara ilişkin bilgilere yer verildi.

İddianameye göre, demokratik anayasal düzeni, cebir ve şiddet kullanarak ortadan kaldırmaya çalışan darbeciler, 35 uçak, 37 helikopter, 74 tank, 246 zırhlı araç ve 4 bine yakın hafif silah kullandı, darbe teşebbüsünde 8 binden fazla askeri personel görevlendirdi.
Milli iradenin hedef alınarak, başta Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve TBMM olmak üzere, Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik 8değerleri ve kurumlarına ait binaların bombalanarak ülkenin teslim alınmaya çalışıldığı kaydedilen iddianamede, "FETÖ, yabancı dostlarının da bilgisi ve yardımı dahilinde, örgüt mensuplarının adeta istilasına uğrayan milli ordumuzu kullanarak, 15 Temmuz 2016 gecesi darbe girişiminde bulunmak suretiyle, ihanette sınır tanımadığını göstermiştir." ifadelerine yer verildi.

İddianamede, sözde "Yurtta Sulh Konseyi" üyeleri arasında ismi geçen eski Kuzey Deniz Saha Komutanlığı Kurmay Başkanı Tuğamiral Ömer Faruk Harmancık'ın, Deniz Kuvvetleri ile ilgili darbe girişimine yönelik genel anlamdaki planlamaları Sinan Sürer ile yaptığı belirtildi. Harmancık'ın, hazırlanan atama listesinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı göreviyle terfi ettirilmek istendiği kaydedildi.

Harmancık'ın, Deniz Kuvvetleri ile ilgili darbe girişimine yönelik genel anlamdaki planlamaları, 15 Temmuz'da tuğamiral rütbesiyle Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı 1. İstihbarat Analiz ve Değerlendirme Daire Başkanlığı görevinde bulunan Sinan Sürer ile yaptığı bu planlamalar kapsamında, Türk Donanması'nın yüzde 70'ini oluşturan, fırkateyn, korvet ve hücumbot ve 29 ana muharip gemisinin darbe faaliyetlerine katılmak üzere, hazır hale getirildiği kaydedildi.
Eski Tuğamiral Harmancık, meslekten ihraç edilen ve Almanya'ya kaçtığı belirlenen örgüt mensubu öğretmen tarafından o gece kullanılması için dağıtılan telefon hatlarını kullananlar arasında da yer alıyor.

İddianamede, Harmancık'ın, 6-9 Temmuz arasında, Ankara Konutkent'teki villada, FETÖ'nün "Hava kuvvetleri imamı" olduğu iddia edilen Adil Öksüz "liderliğinde" yapılan darbe planı ile ilgili organizasyonun toplantılarına katıldığı, sevk ve idaresini yapan ekibin içinde bulunduğu belirtilerek, villada yapılan parmak izi incelemesinde Harmancık'ın parmak izine de rastlandığı tespiti yer aldı.
Harmancık'ın darbe girişimi günü izinli ya da raporlu olmamasına rağmen, darbe girişimi kapsamındaki hava harekatının merkezi olan Akıncı Üssü'ne gelerek, bir yandan darbe girişimine yönelik görüşmeler yaparken, diğer yandan derdest edilmek suretiyle Genelkurmay Karargahı'ndan Akıncı Üssü'ne getirilen Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ı, Mehmet Dişli, Kubilay Selçuk ve Hakan Evrim ile darbe girişiminin başına geçmesi için ikna etmeye çalıştığı, sözde darbe bildirisini televizyon kanallarında okuması için zorladığı, Orgeneral Akar'ın ikna olmaması üzerine, kendisini Fetullah Gülen ile görüştürmeyi teklif eden konsey üyeleri içinde yer aldığı belirtildi. (Kaynak:cnntürk.com.tr)

28 Şubat 2017 Salı

Melih Gökçek’ten yeni darbe planı iddiası

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek Twitter hesabından yeni iddialar ortaya attı. FETÖ’nün yeni bir darbe planı olduğunu iddia eden Gökçek “Olay şöyle gerçekleştirilecekmiş; herkes gece yarısı uykuda iken, saat 04-05 sıralarında Ankara ve İstanbul’da 20 ayrı noktaya, diğer vilayetlerde 2-3 noktaya,100-200 askerle ani baskın yapılacak ve hedef kişiler infaz edilecek” diyerek, “Türk ordusunun şerefli subay ve astsubaylarına çağrıda bulunuyorum, darbecileri ihbar edin ki temizlik daha çabuk olsun” dedi.

Gökçek, “Bilinmeli ki bu ordu benim ordum, El-Bab'da çarpışıp şehit olan bu şerefli ordumla gurur duyuyorum” twitlerini attı.
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kahramanlık destanı yazan mücadelesinden çeşitli kareler de paylaşan Başkan Gökçek, “Fotoğraflarını gördüğünüz bu orduyla şeref duymayan dünyanın en şerefsiz insanıdır” tweetini paylaştı.
“Bomba gibi haber”
Gökçek şu mesajlarla devam etti:
“Ancak şimdi size bomba gibi bir haberim var. Duyduğunuzda şok olacaksınız” diyerek twitlerine devam eden Başkan Gökçek, “Tankla topla bundan böyle darbe yapamayacağını anlayan FETÖ’cülerin suikastlarla yola devam edeceğini söylemiştik. Bu konuda değişik çabaların olduğu, ancak devlet erkanının iyi korunması dolayısıyla amaçlarına ulaşamadıkları biliniyor” dedi.
FETÖ’nün, FETÖ’cü subaylara, özellikle AK Parti'ye karşı olan bazı subaylarla işbirliği yapmalarını ve yeni bir anlayışla 'tanksız topsuz bir infaz darbesi' gerçekleştirmelerini talimat olarak verdiğini kaydeden Gökçek, “Olay şöyle gerçekleştirilecekmiş... Herkes gece yarısı uykuda iken saat 04-05 sıralarında Ankara ve İstanbul’da 20 ayrı noktaya, diğer vilayetlerde 2-3 noktaya100-200 askerle ani baskın yapılacak ve hedef kişiler infaz edilecek” uyarılarında bulundu.
Melih Gökçek şu twitleri paylaştı:
“Sevgili twit alemi, sizlere bu gece tarihi bir açıklama yapacağım. Son zamanlarda yaptığım açıklamalar FETÖ camiasında inanılmaz bir paniğe neden oldu. Biliyorsunuz bir tartışma başlatmıştık.Türkiye'de yeniden bir darbe olur mu? Olamaz, çünkü darbe karşıtı olarak meydanlarda darbecilere karşı mücadele eden on binlerce genç şu anda asker. Subaylar, bu askerleri kıtadan çıkarmaya çalışsa, bu askerler o subayların emrini dinlemez, hesap sorar, hatta tehlike görürse çatışır dedim. Hadi birilerini ikna edip sokağa çıksalar, bu kez halkla karşı karşıya gelirler. Halk geçen sefer silah olmadan bedenleriyle karşı çıkmıştı, bu kez silahları ile çıkarlarsa kan dökülür. Çünkü halk arasında inanılmaz bir silahlanma var demiştim. Arkasından şunu ilave etmiştim; Ben bu silahlanmayı kesinlikle tasvip etmiyorum. Ama gerçekleri görmemek için başımızı kuma gömemeyiz. Bunun için tedbir alınmalı ve tüm silahlar devlet tarafından kontrol altına alınmalı dedim.
Son birkaç gün içinde enteresan gelişmeler oldu. İfadelerimin muhatabı kesinlikle FETÖ’cü subaylar iken durumdan vazife çıkaran ve darbe sırasında FETÖ’ye karşı olduğunu bildiğim birilerinden acayip tepki ve yorumlar geldi; "Gökçek halkı orduya karşı silahlandırıyor" diye.
Cevabım şimdi yerine oturacak. ‘Çüşş geri zekalı. Ben senin anlama kabiliyetine tüküreyim. Bilinmeli ki bu ordu benim ordum. El-Bab'da çarpışıp şehit olan bu şerefli ordumla gurur duyuyorum. Aşağıda fotoğraflarını gördüğünüz bu orduyla şeref duymayan dünyanın en şerefsiz insanıdır. Ancak şimdi size bomba gibi bir haberim var. Duyduğunuzda şok olacaksınız. Tankla topla bundan böyle darbe yapamayacağını anlayan FETÖ’cülerin suikastlarla yola devam edeceğini söylemiştik.
Bu konuda değişik çabaların olduğu, ancak devlet erkanının iyi korunması dolayısıyla amaçlarına ulaşamadıkları biliniyor. İşte Feto’nun talimatı ve yeni çabalar. FETÖ; FETÖ’cü subaylara özellikle AK Parti'ye karşı olan bazı subaylarla işbirliği yapmalarını ve yeni bir anlayışla 'tanksız topsuz bir infaz darbesi' gerçekleştirmelerini talimat olarak verdi. Olay şöyle gerçekleştirilecekmiş...Herkes gece yarısı uykuda iken gece yarısı saat 04-05 sıralarında Ankara ve İstanbul’da 20 ayrı noktaya, diğer vilayetlerde 2-3 noktaya,100-200 askerle ani baskın yapılacak ve hedef kişiler infaz edilecek.
Bu suretle halkla karşı karşıya gelmeden mesele halledilecekmiş. Ey darbeciler sizi takip ediyoruz ve bütün tezgahlarınızı öğreniyoruz. Biz sizi gece yarısı operasyonunuzda da bekliyoruz. Gelin ki bu millet size gene dersinizi versin...Gene hezimete uğrayacaksınız. FETÖ’cülerde amaç referandumdan önce son çıkışı yapmak. Çünkü referandumdan evet çıkmasını kendilerinin kesin sonu olarak görüyorlar. Türk ordusunun şerefli subay ve astsubaylarına çağrıda bulunuyorum.
Bu darbecileri ihbar edin ki temizlik daha çabuk olsun. Biz şerefli ordumuzla gurur duyuyoruz. Ama darbecilere bu ordu haram. Yaşasın bu ülkenin birliği için canlarını veren ve vermeye hazır olan şerefli Türk ordusu.”

19 Şubat 2017 Pazar

Ezan sesi artık 80 desibeli aşmayacak

Diyanet İşleri Başkanlığı ezanın usulüne uygun yeni standartları açıkladı. Buna göre artık ezan sesi 80 desibeli aşmayacak.

Diyanet İşleri Başkanlığı, 8 Şubat'ta Ankara'da 'Ezan ve Cami Odaklı Din Hizmetleri Çalıştayı' düzenledi.
Yeni Şafak'ın haberine göre, çalıştayda 85 desibelin üzerindeki ses şiddetinin insan sağlığı açısından tehlikeli olduğu göz önünde bulundurularak camilerde ses cihazı kullanımına makul bir desibel sınırı getirilmesi ve bunun 80 desibel olması kararlaştırıldı.
Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Yavuz Ünal, Diyanet'e gelen şikâyetlerin kahir ekseriyetinin ezanın okunuş biçiminin rahatsız etmesi, yanlış mikrofon kullanımı gibi konularda olduğunu söyledi.

15 Şubat 2017 Çarşamba

Ankara DTCF'de 66 ders hocasız

Üniversitelerden 330 akademisyenin ihraç edilmesiyle ilgili yankılar sürerken Ankara Üniversitesi tarafından yapılan açıklamada Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nde ihraçlar sonucunda 66 dersin hocasız kaldığı belirtildi.

Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde (DTCF) ‘KHK Tasfiyeleri ile Yaratılan Tahribatın Bilançosu’ başlığıyla yapılan açıklamada, 66 dersin hocasız, 38 lisans ve 89 lisansüstü tezin danışmansız kaldığı vurgulandı. Ankara Üniversitesi Psikoloji Bölümü adına yapılan açıklamada ise bölümdeki ihraçlara tepki gösterildi.
'Kabullenmekte zorlanıyoruz'
Hürriyet gazetesinde yer alan habere göre Doç. Dr. Banu Yılmaz, araştırma görevlisi Ercan Şen ve Merve Fidan’ın kamu görevlerinden ihraç edildiği belirtilen açıklamada, “Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Psikoloji Bölümü olarak, yaşananları kabullenmekte zorlanıyoruz. Banu hocamız, gerek yurtiçinde gerek yurtdışında meydana gelen doğal afetlerin ve insan eliyle ortaya çıkarılan travmatik yaşantıların açtığı derin yaraların ve psikolojik hasarlarının onarılması amacıyla, karşılık beklemeden, büyük bir özveriyle yıllarca çalışmıştır” denildi. ODTÜ Öğretim Elemanları Derneği (ÖED) ve Eğitim-Sen’in de yer aldığı ODTÜ Bileşenleri de ihraçlara tepki açıklamasında, “Rektörler ve dekanlar sorumluluğu hükümete, YÖK ise üniversitelere atmaya çalışmaktadır. Bu süreç, ülkemizin köklü akademik birikimini de yok etmektedir” görüşünü dile getirdi.