İngiltere etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
İngiltere etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Ekim 2017 Perşembe

Bu ülkeye vatandaşlık sadece 44 Bitcoin

Avustralya'nın komşu adalarından biri olan Vanuatu yeni bir uygulama başlattı. Hükümetin aldığı kararla sadece 44 bitcoin karşılığında Vanuatu vatandaşı olma imkanı tanınıyor. AB ülkeleri ve İngiltere dahil 113 ülkeye vizesiz seyahat imkanı tanıyan Vanuatu çifte vatandaşlara düşük vergi sağlıyor.
Güney Pasifik’teki ufak bir ada dünyada bir ilki gerçekleştirdi. Dünyada hala tartışılan sanal para birimini kullanan Vanuatu, sadece 44 bitcoin’e vatandaşlık vereceğini duyurdu. Şu sıralarda borsada 1 Bitcoin yaklaşık olarak 4.581 dolar iken Vanuatu’dan nakit vererek vatandaşlık almak için ise yaklaşık 200.000 doları gözden çıkarmak gerek.
Eski İngiliz kolonilerinden olan Vanuatu vatandaşları vizesiz bir şekilde 113 ülkeye gidebiliyor. Aralarında AB ülkeleri ve İngiltere’nin de bulunduğu yerlere ziyaret edebilen Vanuatulular vergiyi de dünya standartlarına göre oldukça düşük ödüyor. Özellikle çifte pasaport sahiplerinden gelir vergisi almayı şart koşmayan ülkede yeni teknolojilere adaptasyon olmak için böyle bir adım atıldığı belirtildi.

24 Eylül 2017 Pazar

Oxford profesörünü Yunanistan'da sokak köpekleri yedi

İngiltere'de yayınlanan The Times gazetesi , Yunanistan'da sokak köpeklerinin emekli bir Oxford Üniversitesi profesörünü yiyerek öldürdüğünü yazdı.

Atina'daki yetkililerin henüz ismini açıklamadığı 63 yaşındaki profesörden Perşembe gününden beri haber alınamıyordu. Ülkenin kuzeydoğusundaki Maronya'da bir arkeolojik alanı gezerken saldırıya uğrayan kadın, saldırıya uğrarken ailesini arayıp haber vermişti.
BBC Türkçe'nin haberine göre ailesinin uyarısı üzerine dağlık bölgede arama çalışmaları başlatılırken Pazar günü profesörden kalan parçalara ulaşıldı.
'Deneyimli adli tıpçılar bile dehşete düştü'
Üst düzey bir polis yetkilisi, "Karşılaştığımız manzara çok trajikti" dedi ve ekledi: "Kadının bedeni paramparça olmuştu. "Deneyimli adli tıpçılarımız bile gördükleri karşısında dehşete düştü." İngiliz profesörden kalan parçaların yanında pasaportu ve kişisel eşyalarının da bulunduğu açıklandı.
Yunanistan'da bir milyondan fazla sokak köpeği olduğu tahmin ediliyor. Hürriyet

26 Temmuz 2017 Çarşamba

Bir Avrupa ülkesi daha dizel ve benzinli araçları yasaklıyor

İngiltere'de hava kirliliği ile mücadele amacıyla 2040 yılından itibaren ülkede dizel ve benzinli yeni araçların yasaklanacağının açıklanması bekleniyor. Yüksek Mahkeme İngiliz hükümetine, "temiz hava stratejisi"ni açıklaması için 31 Temmuz'a kadar süre vermişti. Bu süre kapsamında İngiliz Hükümeti, hava kirliliğini sorununa çözüm bulmak için 255 milyon sterlinlik bir fon oluşturduğunu da kamuoyuna duyuracak.
Bu fon ile belediyelerin ülke çapında hava kirliliği ile mücadele etmelerine yardımcı olunması hedefleniyor. İngiltere'de çevreciler daha önce hükümetin hava kirliliği ile mücadeleye yönelik planlarını AB standartlarına kıyasla yetersiz bulmuş ve konuyu yargıya taşımıştı.
BBC Türkçe'nin haberine göre, ülkedeki genel azot dioksit oranını yüksek bularak çevrecilere hak veren Yüksek Mahkeme de hükümete, "temiz hava stratejisi"ni açıklaması için 31 Temmuz'a kadar süre vermişti.
Hükümetin açıklayacağı önlemleri ilk etapta "ümit verici" bulan çevreciler yine de yeni strateji ile ilgili daha detaylı bilgi sahibi olmaları gerektiğini söylüyor.
'Yılda 40 bin kadar erken ölüme neden oluyor'
İngiltere'de hava kirliliğinin yılda yaklaşık 40 bin kişinin erken ölümüne neden olduğu düşünülüyor. Ülkede halen elektrik enerjisi ile çalışan otomobilllerin toplam satışlardaki payı ise yüzde 1'in altında. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da yaklaşık 3 hafta önce ülkesinin, 2040 yılı itibarıyla fosil yakıtlarla çalışan tüm motorlu araçların satışını durduracağını açıklamıştı.
Alman otomotiv firması BMW, elektrikli araç modeli Mini'nin 2019'dan itibaren İngiltere'de üretileceğini bildirmişti. İsveçli otomobil devi Volvo da dün, yine 2019'dan itibaren tüm yeni modelerinde bir elektrik motoru bulunacağını duyurmuştu.

21 Temmuz 2017 Cuma

Fast food devlerinde koliform skandalı

İngiltere'deki McDonalds, Burger King ve KFC restoranlarındaki içeceklerde dışkıda bulunan bakteri saptandı. Her gün onlarca kişinin yemek yediği dev şirketler konuyla ilgili açıklamada bulundu.
İngiltere’deki McDonalds, Burger King ve KFC restoranlarındaki içeceklerde dışkıda bulunan bakteri saptandı.
BBC’de yayımlanan Watchdog isimli program her zaman yaptığı gibi restorandan topladığı 10 numuneyi test laboratuvarlarına gönderdi ve çarpıcı sonuçları ekrana yansıttı.
McDonald’s’tan alınan üç numunede Burger King’den alınan altı numunede ve KFC’den alınan 7 numunede koliform bakterisi saptandı.
KFC’den konuyla ilgili yapılan açıklamada, “Şok içindeyiz ciddi hayal kırıklığı yaşıyoruz” açıklamasında bulunuldu.
Burger King, “Temizlik ve hijyen önceliğimizdir” derken CNBC’ye konuşan McDonald’s yetkilileri, “Bizim için insan sağlığından daha önemlisi yok” diye konuştu. (Sözcü)
KALİFORM NEDİR?
Koliform bakteriler gıda ve suların sıhhi durumunu gösteren göstergeç bakterileri olarak tanımlanıyor. Tanım olarak çubuksu, Gram-negatif olup 35-37 °C'de laktoz fermante ederek asit ve gaz üretebiliyorlar. Koliformlar sıcak kanlı hayvanların dışkılarında bolca bulunurlar, ama sulak ortamlarda, toprakta ve bitkilerde de bulunurlar. Çoğu zaman kloliformalar kendileri hastalığa neden olmazlar ama kolay kültürlenirler, ve varlıkları dışkı kaynaklı zararlı patojenlerin de mevcut olabileceğine işaret edebilir. Dışkıya ait (fekal) patojenlere bakteriler, virüsler, protozoalar ve parazitler dahil olarak yorumlanır. Kaynak: Wikipedia

4 Haziran 2017 Pazar

Londra'da terör! 3'ü saldırgan 9 kişi öldü, 48 kişi yaralandı

İngiltere Manchester'daki konser alanına düzenlenen terör saldırısının üzerinden 2 hafta bile geçmeden yeni bir saldırının hedefi oldu. Başkent Londra 'da bir minibüs, Londra Köprüsü üzerindeki yayaların arasına daldı. Saldırganlar daha sonra bir restorana gidip bıçakla müşterilere saldırdı. 8 dakika süren saldırıda 6 kişi hayatını kaybetti, 3 saldırgan polis tarafından öldürüldü.

İngiltere Manchester'daki terör saldırısının üzerinden 2 hafta geçmeden yine terörün hedefi oldu.
Başkent Londra'da dün gece 3 saldırgan araçlarını yayaların üzerine sürdükten sonra bıçaklı saldırı gerçekleştirdi. Terör saldırısında 6 kişi yaşamını yitirirken, 48 kişi de yaralandı. 3 saldırgan polis tarafından vurularak öldürüldü.
Londra Köprüsü üzerinde beyaz bir minibüs yerel saatle 22.00'de köprü üzerinde yürüyen yayaların arasına daldı ve daha sonra araçtaki 3 saldırgan Borogh Market'te bir restoranda bıçaklı saldırı gerçekleştirdi.
Saldırıda 6 kişinin öldüğünü ve 48 kişinin yaralandığını duyuran Londra polisi, Londra Köprüsü'nde yaşanan olayın yanısıra Borough Market ve Vauxhall'da yaşanan olaylara da müdahale edildiğini açıkladı.
İngiliz polisi, 3 saldırganın vurularak öldürüldüğünü duyurdu.
Londra Köprüsü ve Borough Market'te 8 dakika süren terör saldırısı sonrası İngiliz polisi bomba ihbarı üzerine bölgedekilerin evlerini terk etmesini istedi.
LONDRA POLİSİ: ÜÇÜNCÜ OLAY BAĞLANTILI DEĞİL
Emniyet yetkilileri, Londra Köprüsü yakınlarındaki Vauxhall bölgesinde üçüncü bir olayın daha yaşandığını, olaya polis ekiplerinin müdahale ettiğini duyurmuştu. Fakat daha sonra yapılan açıklamada üçüncü olayın ilk iki saldırıyla bağlantılı olmadığı bilgisi verildi.
İNGİLTERE BAŞKANI MAY: TERÖR SALDIRI OLARAK DEĞERLENDİRİYORUZ
Olayla ilgili bilgi aldıktan sonra kısa bir açıklamada bulunan İngiltere Başbakanı Theresa May, "Olayı terör saldırısı olarak değerlendiriyoruz" dedi. May, bu sabah acil güvenlik toplantısı yapacak.
Başbakan May'in Muhafazakar Partisi Londra'daki terör saldırısı sonrası seçim kampanyasını askıya aldığını duyurdu.
Saldırıdan sonra May ile ABD Başkanı Trump arasında bir telefon görüşmesi gerçekleşti. Görüşmede ikili, saldırıya ilişkin fikir alışverişinde bulundu.
TRUMP: İNGİLTERE'NİN YANINDAYIZ
ABD Başkanı Trump'ın da danışmanlarından olaya dair bilgi aldığı öğrenildi. Trump, Twitter'dan yaptığı açıklamada "İngiltere'nin yanındayız" mesajı verdi.
ABD Başkanı Donald Trump'ın, İngiltere Başbakanı Theresa May'i telefonla arayarak, Londra'daki terör saldırısı nedeniyle taziyelerini ilettiği bildirildi.
Beyaz Saray, Trump'ın May'le gerçekleştirdiği görüşmeye ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada, Trump'ın terör saldırısının ardından May'le telefonla konuştuğu belirtilerek, "Başkan, 3 Haziran'da Londra'da gerçekleştirilen vahşi terör saldırısı nedeniyle taziyelerini iletti." ifadelerine yer verildi. (Kaynak:ntvmsnc)

22 Mayıs 2017 Pazartesi

İngiltere'de konserde patlama: 22 ölü, 50 yaralı

İngiltere'nin Manchester şehrinde ABD'li şarkıcı Ariane Grande'nin konser verdiği 'Manchester Arena'da patlama yaşandı. Korkunç saldırıda 22 kişinin hayatını kaybettiği, 59 kişinin yaralandığı duyuruldu. Olayın terör saldırısı olduğu bildirilirken patlamanın insanların konser salonundan ayrıldığı sırada gerçekleştiği öğrenildi. İngiltere polisi saldırının erkek ve bir kişi tarafından yapıldığını açıklarken teröristin saldırı sırasında öldüğünü bildirdi. İngiliz polisi, saldırganın tek başına mı yoksa bir örgüte bağlı olarak mı hareket ettiğinin araştırıldığını açıkladı. Saldırıda ölenlerin büyük bir bölümünün çocuk olduğu iddia ediliyor.

İngiltere'nin Manchester şehrinde sanatçı Ariana Grande konserinin sonunda patlama oldu. İngiliz polisi patlamada 22 kişinin köldüğünü 59 kişinin yaralandığını bildirdi.
Ölenlerin çoğunun 13-18 yaş aralarında olduğu öne sürülüyor. Konserin düzenlendiği Manchester Arena konser salonu yönetimi patlamanın salon dışındaki bir alanda meydana geldiğini bildirdi. 'Çivi bombası'yla intihar saldırısı düzenlenmiş olabileceği açıklandı. ABD'li sanatçı Ariana Grande'nin konserinin bitiminin ardından TSİ 00.35'te gerçekleşen saldırı sonrası tüm salon tahliye edildi. Patlamada, şarkıcı Ariana Grande'nin yaralanmadığı duyuruldu.
ÖLÜ SAYISI 22'YE YÜKSELDİ
Açıklama yapan İngiltere polisi ölü sayısının 22'ye çıktığını bildirdi. Saldırının sırt çantalı bir erkek tarafından gerçekleştiği açıklanırken patlayıcıyı taşıyan teröristin saldırı sırasında öldüğü duyuruldu.
İngiliz polisi, konser salonundaki saldırının tek kişi tarafından düzenlenildiğine inandıklarını açıkladı. Açıklamada, "Önceliğimiz, saldırganın tek başına mı yoksa bir örgütün parçası olarak mı hareket ettiğini anlamak. Saldırganın konser salonunda öldüğünü doğrulayabilirim. Saldırganın, bu katliama yol açan güçlendirilmiş patlayıcı cihaz taşıdığını teyit edebilirim" ifadesi yer aldı.
İNGİLTERE BAŞBAKANI MAY: TERÖR SALDIRISI
İngiltere Başbakanı Theresa May, patlamanın ardından bir açıklama yaptı ve olay ile ilgili olarak "korkunç bir terör saldırısı" ifadesini kullandı. May, "Polisin terör saldırısı olarak değerlendirdiği olay ile ilgili tüm detayların aydınlatılması için çalışılıyor. Kalbimiz hayatını ve yakınlarını kaybedenler ile birlikte" dedi. İngiltere Başbakanı ayrıca sabah saatlerinde bir acil durum toplantısı düzenleyeceklerini duyurdu.
Bu arada Manchester polisi, Cathedral Bahçeleri'nde kontrollü bir patlama gerçekleştirdi. Polis, buradaki kontrollü patlamada şüpheli bir madde olmadığını ve terk edilmiş bir kıyafet olduğunu doğruladı.
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI ACİL TOPLANDI
Korkunç patlamanın ardından İngiltere İçişleri Bakanlığı'nda acil toplantı yapıldı.
MANCHESTER'IN BELEDİYE BAŞKANINDAN AÇIKLAMA: KORKUNÇ BİR GECEYDİ
Manchester'ın Belediye Başkanı Andy Burnham Twitter'dan yaptığı açıklamada "Kalbim yakınlarını kaybedenlerle beraber, cesur acil servisimizi takdir ediyorum. Muhteşem şehrimiz için korkunç bir geceydi." dedi.
GÖRGÜ TANIĞI: İNSANLAR KANLARLA KAPLIYDI
Independent'ta yer alan habere göre, bir görgü tanığı, "Son şarkısını bitirdi ve büyük bir patlama sesi duyduk. Tek hatırladığım herkesin koşarak kaçtığıydı. İnsanlar kanlarla kaplıydı, bazı insanlar kavga etmeye başladı. Oldukça korkutucuydu" dedi.
Konserde bulunan Evie Brewster adlı bir tanık Daily Mail'e verdiği demeçte, “Ariana Grande son şarkısını henüz bitirmiş ve sahneden ayrılmıştı, patlama sesi geldiğinde. Herkes bir anda çığlık atmaya ve çıkışa doğru koşmaya başladı. Polis ve ambulans sirenlerin duyabiliyorduk. Korkunçtu” dedi.
Olayın hemen ardından konser salonuna bitişik olan Victoria İstasyonu tahliye edildi ve tüm seferler iptal edildi.
Emma Johnson adlı bir vatandaş, kendisinin ve eşinin 15 ve 17 yaşlarındaki kızlarını almak için konser salonuna geldiğini söyledi.
BBC Radio Manchester’a konuşan Johnson, “Kesinlikle bombaydı. Kesinlikle fuayede patlatıldı. Merdivenlerin en başındaydı ve camlar patladı. Ticari ürünleri sattıkları yerin yakınındaydı. Tüm bina titredi. Bir patlama oldu ve akabinde bir yangın parlaması. Cesetler her yerdeydi” dedi.
BOMBA İMHA EKİPLERİ OLAY YERİNDE GİTTİ
Bir diğer görgü tanığı Robert Tempkin "Herkes bağırıp çağırıyordu, kaçışıyordu. Yerde ceketler, cep telefonları vardı. Bazıları kan gördüklerini söylüyordu, bazılarıysa balon veya hoparlörün patladığını söyledi" dedi.
Guardian gazetesi muhabiri Frances Perrauding de sosyal medyada paylaştığı videoda, bomba imha ekiplerinin de bölgeye intikal ettiğini aktardı.
LONDRA'DAKİ ABD BÜYÜKELÇİLİĞİ'NDEN AÇIKLAMA
Londra'daki ABD Büyükelçiliği, İngiltere'de yaşayan vatandaşlarını Büyükelçilik ile bağlantıya geçmeleri yönünde uyardı.
Manchester'da patlama sonrası konser için şehirde bulunanlara evlerinin kapılarını açanlar Twitter'da #RoomforManchester (Manchester için Oda) etiketi paylaştı.
21 BİN KİŞİLİK KAPASİTE İLE AVRUPA'NIN EN BÜYÜK KAPALI KONSER SALONU
Avrupa'nın en büyük kapalı konser salonu olan 21 bin kişilik Manchester Arena'da olayın terör saldırısı olma ihtimalinin güçlendiği belirtilirken ikinci seviye alarm duruma geçildi.
SEÇİM KAMPANYALARINI ASKIYA ALDILAR
Saldırının ardından İngiltere Başbakanı Theresa May ve muhalefet lideri Jeremy Corbyn seçim çalışmalarını askıya aldıklarını açıkladı.
Başbakanlık kaynakları, May'in gelecek ay ülkede yapılacak erken genel seçim için yürüttüğü seçim kampanyasını askıya aldığını ve son gelişmelerle ilgili bugün gerçekleştirilecek acil kabine toplantısına başkanlık edeceğini duyurdu.
Patlama anında Manchester Arena'da konserini tamamlamak üzere olan ABD'li popstar Ariana Grande, Twitter hesabıdan paylaştığı mesajda 'çok üzgün olduğunu, söyleyebilecek sözü olmadığını' ifade etti.
(Kaynak:hürriyet.com.tr)

11 Mayıs 2017 Perşembe

Türkler Messi’ye komşu olmaya gidiyor

Türkler Barcelona'ya akın ediyor... Politik atmosfer yüzünden yatırımlarını ülke dışına kaydıran Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları Türkiye'yi Barcelona'da en çok mülk edinen üçüncü ülke yaptılar. Kentte satılan evlerin ortalama metrekare fiyatı 14 bin 500 TL oldu.

Dünya Gazetesi yazarı Kerim Ülker bugünkü köşesinde Türklerin 2017’nin ocak, şubat ve mart aylarında Barcelona’dan en çok ev alan üçüncü millet olduğunu yazdı.
Ülker’in yazdığı Lucas Fox’un, “Barcelona Emlak Raporu 2017”’nin detaylarında ilginç ifadeler yer alıyor.
‘DÜŞÜK FİYATLARDAN FAYDALANIYORLAR’
Sozcu.com.tr’nin inceleği rapora göre raporun giriş kısmını kaleme alan Lucas Fox’un Uluslararası Satış Bölümü’nün başı Karen Storms, “Türkler İspanya’yı Türkiye’deki politik atmosfer yüzünden güvenli bir nokta olarak değerlendiriyorlar. Brexit yüzünden yatırımlarını İngiltere’den kaydıranlar da var. Yatırımcılar şu an İspanya’daki düşük fiyatlardan faydanalıyorlar” ifadesini kullandı.
İspanya İstatistik Enstitüsü’nün (INE) haberine göre 2017’nin ilk çeyreğinde Barcelona’da 8.880 ev satıldı. Geçen yılın aynı dönemine göre ev satışları yüzde 23.3 yükseldi.
Satıştan elde edilen gelir oranı ise 2016’nın ilk çeyreğine göre yüzde 61 yükseldi. Metrekare başına satış ortalaması 4.123 euro (14 bin 500 TL) oldu. Barcelona’nın Eixample ve Zona Alta gibi lüks lokasyonlarında metrekare başına fiyat 5.000 euroya kadar çıkıyor.
Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşları bu yılın ilk çeyreğinde Barcelona’dan 1000 ev satın alarak burada en çok mülk edinen üçüncü millet oldular.

10 Nisan 2017 Pazartesi

Irkçılara meydan okuyan kızın fotoğrafı sembole dönüştü

İngiltere'de ırkçıların eylemi sırasında çekilen bir fotoğraf, sembole dönüştü. Fotoğraftaki kadın, İngiliz ırkçıları ve İslam karşıtlarının düzenlediği bir gösteride, liderleri Ian Crossland'in karşısına geçti ve ortaya müthiş bir "o an" karesi çıktı.

Safiye Khan isimli genç kadın, İslam karşıtlığı ve ırkçı-faşizmin İngiltere'deki en güçlü örgütü "İngiliz Savunma Birliği"ne tek başına kafa tuttu.
Birliğin Birmingham kentinde düzenlediği gösteride, aniden ırkçıların arasında kalan Safiye Khan, İngiliz medyasına göre, "beklenmedik ve cesaret isteyen bir eylemin kahramanı" oldu.
Safiye Khan, Birmingham'deki merkez caminin önünde protesto gösterisi yapan ırkçıların tehditlerine aldırmadı.
Irkçı, yabancı düşmanı ve islam karşıtı "İngiliz Savunma Birliği" örgütünün lideri Ian Crossland'in önünde duran ve ona sadece alaycı bir gülümseme ile bakan Safiye Khan, bu hareketiyle sosyal medyada da büyük yankı uyandırdı.
Safiye Khan, BBC’ye yaptığı açıklamada fotoğrafın çekildiği sırada etrafı bir grup erkek tarafından sarılan başörtülü arkadaşına yardım ettiğini söyledi. Khan, “Benim kentimde insanlara kabadayılık yapılmasından hoşlanmıyorum” ifadesini kullanarak, fotoğrafın bu kadar ilgi çekmesine şaşırdığını söyledi.
Televizyon sunucusu Piers Morgan ise, “haftanın fotoğrafı” ilan ettiği kare için “öfkeli ırkçıya Asyalı kadından neşeli ve küçümseyen bakış” yorumunda bulundu. (ntvmsnc)

1 Nisan 2017 Cumartesi

THY'den yolculara büyük sürpriz! Ücretsiz dağıtılacak

Türk Hava Yolları (THY), “İstanbul Lale Festivali Zirvesi" kapsamında Ortadoğu ve Kuzey Afrika'dan gelen 250 kişilik acenta ve basın kuruluşu temsilcilerini İstanbul'da ağırladı. THY Genel Müdürü Bilal Ekşi, toplantının ardından basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Businness Class'taki yolcularımıza seyahatleri esnasında ücretsiz laptop verilmesi üzerinde çalışıyoruz" dedi.

THY'nin 3'üncüsünü düzenlediği 12. Lale Festivali'nde İstanbul turizmini canlandırmak içinde çalışmada bulunuldu. Suudi Arabistan, Kuveyt, Katar ve Filistin olmak üzere Bahreyn, Irak, BAE, Tunus, Umman, Ürdün, Lübnan ve Fas Acenteleri ile İstanbul'da faaliyet gösteren 25 otelin temsilcisi bu çalıştayda bir araya gelerek toplamda 2 bin 250 toplantı gerçekleştirdi.
Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesi'nden davet edilen acenteler, basın kuruluşları ve sosyal medya fenomenleri katıldıkları tanıtım turunun sonunda ticari çalıştaya katılım sağladılar.
Türkiye'ye turistler geri dönmeye başladılar
Tanıtım zirvesinin galasında konuşan THY Genel Müdürü Bilal Ekşi, “Lale mevsimi baharın başlangıcı, bir umut demektir. Biz de özellikle havacılıkta baharın geldiğine, geleceğine ve ülkemizin baharla beraber yeni atılımlar içerisinde olacağına inanıyoruz. Şu andaki frekanslarımıza, büyüme ve yolcu talebine baktığımızda, 2017'de 2016'dan çok daha güzel şeyler yapacak durumdayız. Rezervasyonlar bunu gösteriyor. Türkiye'ye turistler geri dönmeye başladılar. Bu ülkemiz için oldukça hayırlı. Güzel bir yıl geçireceğimize inanıyoruz. THY her zaman müşterilerinin konforlu bir şekilde seyahat etmesi için elinden geleni yapmaktadır "şeklinde konuştu. Galanın sonunda Türk Hava Yolları Genel Müdürü Bilal Ekşi, zirvde işbirliği yaptığı Adinos Hotel Müdürünü Zakir Hussein'e uçak maketi hediye etti. Davete katılan acenteler arasında yapılan çekilişte ise 5 kişi THY'den ücretsiz uçuş bileti kazandı.
Ücretsiz laptop verilmesi üzerinde çalışıyoruz
Orta Doğulu bir gazetecinin geçtiğimiz günlerde ABD ve İngiltere'ye direkt uçuşlarda uygulanmaya başlanan elektronik cihaz yasağına da yanıt veren Ekşi, “Yolcularımız bizi kalitemizden dolayı tercih ediyor. Biz tüm yolcularımıza dizüstü bilgisayar ve tabletlerini güvenli bir şekilde taşıma garantisi veriyoruz. Yolcuların cihazlarını boarding esnasında bize teslim etmeleri durumunda gidecekleri destinasyona kadar taşıyoruz. Bu durumdan asla şikayet etmedik. Biz ekstra ne yapabiliriz dedik. Businnes Class'ta ücretsiz olan interneti Ekonomi sınıfında da ücretsiz yaptık. Şimdi Businness Class'taki yolcularımıza seyahatleri esnasında ücretsiz laptop verilmesi üzerinde çalışıyoruz. Bazı ülkelerdeki uygulamaların gerekçeleri ne olursa olsun THY ve diğer havayolu şirketleri ticari konumunu koruyacaktır. Bu uygulamanın yakında sona ereceğini düşünüyorum. Bu bölgesel bir uygulama. Biz kaliteli bir şekilde işimizi yapacağız" şeklinde açıklamada bulundu.
İstanbul dünyanın en güvenli şehirlerinden bir tanesi
THY Genel Müdürü Bilal Ekşi dünya kamuoyunda Türkiye'ye yönelik güvenlik algısı konusundaki tutumun sorulması üzerine ise “2016 yılında Türkiye'de bazı sıkıntıların olduğu doğrudur. Ama bu Fransa'da, Brüksel'de, Almanya'da hatta ABD'de de oldu. Hepiniz sokaklarda dolaştınız İstanbul dünyanın en güvenli şehirlerinden bir tanesidir. Dolayısıyla serbestçe İstanbul'da dolaşabilirsiniz. Şuna emin olun ki turistler için, gezip görmek için en güvenli şehirlerden bir tanesidir. Özellikle havaalanlarında yolcular için güvenlik önlemleri en üst seviyede alınmıştır. Zaten son iki ayda ve devam eden aylarda yapılan rezervasyonlar ve turistler geri gelemeye başladılar. Bu da Türkiye'nin güvenlik sıkıntısını aştığını gösteriyor" dedi. DHA

24 Mart 2017 Cuma

THY'den ABD ve İngiltere'nin yasaklarına karşı hamle

ABD ve İngiltere cep telefonu dışında elektronik cihazların uçak kabininde taşınmasını yasaklayınca, yolcu kaybetmek istemeyen THY harekete geçti. İlk plan tüm yolculara bedava internet sağlamak, ikinci plan ise ABD uçuşlarında yolculara tablet dağıtılması. 

Amerika ve İngiltere’nin, cep telefonu dışındaki elektronik malzemelerin uçak kabininde taşınmasını yasaklamasının ardından havayolu şirketleri de harekete geçti. Hürrriyet'in haberine göre Amerika uçuşlarından yılda 1 milyar dolara yakın ciro yapan Türk Hava Yolları (THY), bu hatta yolcu kaybetmemek için uçak içi eğlence sistemlerinde “Bedava internet ve yolcuya tablet” gibi uygulamalar üzerine çalışmalara başladığı öğrenildi. Bu çalışmaların Dubai merkezli Emirates Havayolları’nda da yapıldığı belirtildi.
Saati 9.99 dolar
Aralarında İstanbul’un da bulunduğu 8 şehirdeki 10 havalimanından ABD’ye, Türkiye’nin de olduğu 6 ülkedeki tüm noktalardan İngiltere’ye doğrudan sefer yapacak uçaklarda dizüstü bilgisayar, e-kitap ve tabletin yasaklanmasının ardından havayolu şirketleri uçak içi eğlence sistemine yöneldi. THY’nin kıtalar arası uçuşlarda ekonomi sınıfına ücretli olarak sunduğu internet hizmetini “bedava” yapmak için çalışmalara başladığı öğrenildi. Yetkililer, “Türkiye’den Amerika’ya yapılan uçuşlarda ekonomi sınıfı için 1 saati 9.99, 24 saati ise 14.99 dolar olan wi-fi hizmetini tüm yolculara bedava sunmak için çalışmalar yapılıyor. Burada asıl olan internetin yavaşlamaması. Tüm yolcuların bu hizmeti kesintisiz ve en iyi şekilde alabilmesi. Eğer bu hizmet kusursuz bir şekilde çalışırsa THY, yolcu kaybetmez aksine arttırır” dedi.
Yasağı aşması gerekiyor
Amerika ve İngiltere’nin kararına karşı THY’nin bir planı daha bulunuyor. Daha bazı uçaklarda denenen “yolcuya tablet” uygulamasını THY, tekrar hayata geçirmek için kolları sıvadı. THY daha önce Airbus A320 ve Boeing 737 uçaklarında koltuklarda kişisel ekranın olmadığı uçaklarda business class yolcularına tablet vermeye başlamıştı. Bu gelişmelerle birlikte uzun uçuşlarda da business ve ekonomi yolcularına uçakta tablet verilmesi planlanıyor. Yolcular böylelikle bedava internet hizmeti ile tabletlerinden her türlü çalışma ve film izleme imkananı yakalamış olacak. Ancak burada da Amerika ve İngiltere’nin uyguladığı yasağı aşmak gerekiyor. Önümüzdeki günlerde THY’nin bu yasağı aşması için gerekli mercilerle irtibata geçmesi bekleniyor.
Eğlence sistemi gelişecek
Yeni uçakları ve ikramlarıyla Avrupalı ve Amerikalı havayolu şirketlerinin pazar kaybetmesine neden olan THY ve Emirates gibi havayolu şirketlerinin bu yasaktan etkilenmemek için uçak içi eğlence sistemini de geliştirmesi bekleniyor. THY ilk etapta mevcut film, müzik, belgesel ve TV kanallarının sayısını arttıracak. Özellikle çocuk kanallarının içeriğini yenilemek için harekete geçen şirket, yeni oyunlarla uçuşları daha cazip hale getirecek.
Wi-Fi ilk olarak 2012'de başladı
Türk Hava Yolları (THY) yolcularının uçuş sırasında da iletiş kurmasını sağlamak için 2012 yılında yüksek hızlı wifi interneti hizmete açtı. Deneme süresince ücretsiz olarak tüm THY yolcuları beraberlerinde getirmiş oldukları dizüstü ve tablet bilgisayarlar ile kablosuz ağ bağlantısı özelliğine sahip cep telefonları vasıtasıyla kesintisiz olarak internet hizmeti aldı. Bu uygulama daha sonra business class yolcuları için ücretsiz, ekonomi sınıfı için ücretli hale getirildi. Türk Hava Yolları, 23 Eylül 2011 tarihinde ise B777-300ER uçağı ile aktif ettiği canlı televizyon ile kıtalararası uçuşlarda bu hizmeti sağlayan dünyada ilk havayolu şirketi olmuştu.
Arslan: Umarım bu işin bir arka planı yoktur
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, ABD ve İngiltere’nin kararını değerlendirirken, konuyu Uluslararası Sivil Havacılık Örgütüne (ICAO) taşıyarak, orada da gerekli mücadeleyi yapacaklarını söyledi. ABD ve İngiltere tarafından, uçaklarda cep telefonu dışındaki elektronik cihazların bagajda taşınması kararına ilişkin girişimlerde sonuç alınıp alınmadığı ve söz konusu kararın ardında başka bir niyet olup olmadığına ilişkin soruya Arslan, karara ilişkin beklentinin ve umudun, bu işin arka planının olmaması olduğunu söyledi.
Kararın, Türkiye’de havayolu şirketlerinin geldiği noktanın baltalanması yönünde bir arka planının bulunmamasını temenni ettiklerini dile getiren Arslan, şöyle konuştu: “Ancak bunu da her zaman göz önünde bulundurarak, gerekli girişimlerimizi sürdürüyoruz, sürdürmeye devam edeceğiz. Bize ifade edilen özellikle güvenlik nedeniyle ülkemiz dışından gelip, ülkemiz üzerinden ABD ve İngiltere’ye giden yolcularla ilgili böyle bir tedbirin alındığı yönündeki ifadeyi doğru kabul edip, bu ifade üzerinden, biz, Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) kuralları gereği alınması gereken bütün tedbirleri almış durumdayız. Hatta onun üzerinde tedbirler almış durumdayız. Çünkü bulunduğumuz coğrafyada, bizim bütün tedbirleri almak gibi zorunluluğumuz var. Bunun gereğini yapıyoruz.”
Arslan, karar nedeniyle yolcuların konforunun düşeceğini, bu konuda tedbir almaya çalıştıklarını söyledi. Söz konusu kararın, Türk turizmini nasıl etkileyeceğinin sorulması üzerine Arslan, turizmi etkilemeyeceğini çünkü turistin gelme amacı ve yönteminin farklı olduğunu belirtti.

22 Mart 2017 Çarşamba

Londra'daki saldırıda ölen polise ilk müdahaleyi İngiliz bakan yaptı

Londra'daki saldırıda hayatını kaybeden polise ilk müdahaleyi İngiliz bakanın yaptığı ortaya çıktı.

İngiltere'nin başkenti Londra'daki terör saldırısında yaşamını yitiren polis memuruna ilk müdahaleyi, İngiltere Dışişleri Bakanlığı Ortadoğu ve Afrika'dan Sorumlu Devlet Bakanı Tobias Ellwood'un yaptığı ortaya çıktı.
Eski bir asker olan Ellwood, parlamentonun bahçesinde kanlar içinde yatan polisin kanamasını durdurmaya çalışırken ve polisi hayata döndürmek için suni solunum yaparken çevredeki bir vatandaş tarafından görüntülendi.
İngiliz bakanın polise yardım ederken kendi yüzünün de kanlar içinde kaldığını gösteren fotoğraflar, sosyal medyada paylaşıldı. Ellwood'un çabası, ülkedeki siyasetçilerin övgüsünü aldı.

Londra'da yaşanan olayda kimliği henüz açıklanmayan bir saldırgan, Westminster Köprüsü'nde aracını insanların üzerine sürmüş, ardından İngiliz Parlamentosunun demir parmaklıklarına çarparak durmuştu. Araçtan çıkan saldırgan, parlamentoda görevli bir polise bıçakla saldırmıştı. İngiliz polisi, saldırganı vurarak etkisiz hale getirmişti.
İngiltere Terörle Mücadele Birimi Komiser Yardımcısı Mark Rowley, Londra'yı hedef alan saldırıda, zanlı dahil 4 kişinin yaşamını yitirdiğini, 20 kişinin ise yaralandığını açıklamıştı.
Olayın gerçekleştiği bölgeye giden yollarda artırılan güvenlik önlemleri devam ediyor. Bazı yolların polis tarafından trafiğe kapatıldığı bölgede, silahlı devriye sayısı da artırıldı.
Saldırı, parlamentoda her hafta düzenlenen "Başbakana Sorular" oturumundan kısa bir süre sonra gerçekleşti. Saldırı sırasında Başbakan Theresa May parlamentodaydı ve korumalarınca dışarı çıkarıldı.
İngiltere'de terör tehdidi seviyesi uzun süredir en üst düzeyin bir altı olan "ciddi" basamağında tutuluyordu. ntvmsnc

Londra'da saldırı dehşeti... Ölü ve yaralılar var

İngiltere'nin başkenti Londra'da sıcak saatler yaşanıyor. Silah sesleri duyulan parlamento binası yakınlarında çok sayıda kişi yaralandı. Westminster Köprüsü üzerinde yerde yatanların olduğu görüldü. Biri kadın, iki kişinin hayatını kaybettiği açıklandı. Bölgede iki ayrı saldırı gerçekleştirildiği anlaşıldı. Saldırılardan ilkinde, 10'dan fazla insan 4x4 araçla ezilerek yaralandı. Diğer olayda ise parlamento bahçesindeki polise bıçakla saldıran bir şüpheli vuruldu. Polis, terör soruşturması başlattı.


İngiltere'nin başkenti Londra bugün akşamüstü saatlerinde, parlamento ve civarında yaşanan saldırılarla sarsıldı. Saldırılardan birinde, parlamento bahçesinde bir polise bıçaklı saldırı düzenlendi. Polisin yaralandığı, parlamento binasına girmeye çalıştığı tahmin edilen saldırganın ise vurulduğu açıklandı.
İngiliz basındaki haberlerde, bölgedeki bir başka saldırıda ise 4x4 araçla Westminster Köprüsü üzerinde 10'dan fazla insanın ezildiği belirtildi. Reuters'ın servis ettiği bir fotoğrafta, bir otobüsün lastiğinin altında yatan bir kadının bedeni görüldü.
İki saldırının da aynı kişi tarafından gerçekleştirilip gerçekleştirilmediği henüz bilinmiyor. Ancak iddiaya göre, saldırgan önce araçla sivilleri ezdi, ardından da parlamento bahçesindeki polise bıçakla saldırdı.
Anadolu Ajansı'nın haberine göre, saldırganın silahlı olduğu ve etrafa ateş açtığı yönünde iddialar da var.
GÖRGÜ TANIKLARI: ASYALI GÖRÜNÜMLÜ, 40'LI YAŞLARDA...
Bazı görgü tanıkları "Saldırgan Asyalı görünümlü, 40'lı yaşlardaydı. Aracını sivillere ve bisikletlilere çarpıp parlamento binasına sürdü" dedi.
PARLAMENTODA PANİK
Yerel saatle 14.35 sularında meydana gelen olayın ardından parlamento binası giriş ve çıkışlara kapatıldı. Milletvekillerinden parlamento binasından çıkmamaları söylendi.

ÖLÜ VE YARALILAR VAR
Reuters muhabiri, yaralı sayısının en az 12 olduğunu bildirdi. Yaralılardan bazılarının durumunun ciddi olduğu açıklandı. İlerleyen saatlerde ölüm haberi de geldi. Reuters'ın haberine göre, saldırılarda yaralanan bir kadın hayatını kaybetti. Daha sonra ise Sky News, ölü sayısının ikiye çıktığını bildirdi.
POLİSTEN HALKA UYARI YAPILDI: ORALARA GİTMEYİN
Scotland Yard’dan yapılan açıklamada ise halkın özellikle Parlamento Meydanı, bakanlıkların bulunduğu Whitehall, Westminster Köprüsü , Lambeth Köprüsü, Victoria Caddesi yakınlarında bulunmaması istendi.
İngiliz parlamentosu üzerinde helikopterler uçarken, yeni terör saldırılarının olabileceği şüphesiyle güvenlik güçleri İngiliz parlamentosunun kademeli olarak tahliyesine ara verdi.
BAŞBAKAN RESMİ KONUTA GETİRİLDİ
Öte yandan İngiltere Başbakanı Theresa May’in aracıyla resmi konutu 10 Numara'ya getirildiği, gelişmeleri burada takip ettiği kaydedildi.
"TERÖR SALDIRISI"
Londra polisi, aksi yönde bir bilgi edinilene dek, olayı "terör saldırısı" olarak değerlendirdiklerini açıkladı. Daha sonra yapılan polis açıklamasında ise olaya ilişkin terör soruşturması başlatıldı.
Olayın yaşandığı Westminster bölgesinde metro seferleri durduruldu, istasyonlar boşaltıldı. (hürriyet.com.tr)

13 Şubat 2017 Pazartesi

Kanser hastası çift bir hafta arayla hayatını kaybetti

Kansere yakalanan çiftin çocukları, anne ve babaları peş peşe hayatını kaybetmeden birkaç gün önce çektikleri bir fotoğrafı paylaştı.

Fotoğrafta 57 yaşındaki Mike Bennet ile eşi 50 yaşındaki Julie, İngiltere'nin Liverpool kentinde bir hastane odasında el ele tutuşurken görülüyor.
BBC Türkçe Servisi'nin haberine göre, Bennet, bu fotoğraf çekildikten kısa bir süre sonra beynindeki tümör nedeniyle hayatını kaybetti.
Ailenin yakınları ve arkadaşları, çiftin en küçüğü 13 yaşında olan üç çocuğuna yardım için bir kampanya başlattı. Kampanyanın ilk 24 saatinde on binlerce sterlin bağış yapıldı.
Anne Julie Bennet'ın bir arkadaşı, "O'na bizlerin bir araya gelerek çocuklara bakacağını söyledim. Gözlerini açtı ve gülümsedi" şeklinde konuştu.
İlkokul öğretmeni olan anne Bennet da eşinden bir hafta sonra hayatını kaybetti. 50 yaşındaki 3 çocuk annesi kadının marangoz olan eşi Mike Bennet ise 2013 yılından bu yana beyin tümörü tedavisi görüyordu.

29 Ocak 2017 Pazar

Bir kadının topuklu ayakkabı zorlamasına karşı mücadelesi

İngiltere'de resepsiyon görevlisi olarak çalıştığı muhasebe firmasından, yüksek topuklu ayakkabı giymediği için eve gönderilen Nicola Thorp'un başına gelenler üzerine, milletvekilleri kadınlara yönelik cinsiyetçi giyim kurallarını yasaklayan yasaların uygulanması çağrısı yaptı.

Nicola Thorp, Aralık 2015'te yaşadığı olay üzerine parlamentoya bir dilekçe yazmış ve dilekçesi 150 binden fazla imza toplamıştı.
Thorp'un girişimi üzerine milletvekillerinin başlattığı soruşturmada, daha kısa etekler giymeleri, gömleklerinin düğmelerini açmaları söylenen ve tırnak cilasından, saç renklerine sıkı bir giyim-kuşam yönetmeliğine bağlı kalmaları talep edilen kadınlar ifade verdi.
BBC Türkçe'nin haberine göre, soruşturmayı yapan parlamento komisyonunun başkanı Helen Jones, "Nicola Thorp'un işvereninden gördüğü muamele kanunlara aykırı ancak bu ücretsiz evine gönderilmesine engel olmadı. Dinlediğimiz ifadeler de Nicola'nın tek örnek olmadığını gösteriyor" dedi.
'Erkek iş arkadaşlarıma bu kurallar uygulanmıyor'
Thorpe, büyük muhasebe şirketi PricewaterhouseCoopers'ın (PWC) Londra'daki ofisinde resepsiyon görevlisi olarak çalışırken, evine gönderilmişti.
Nicola Thorp, kendisini PWC'deki işe yerleştiren iş bulma ajansı Portico'nun beş ila 10 santimetre arasında topuklu ayakkabı giyilmesini öngören kurallarına karşı çıktı.
Gün boyunca yüksek topuklu ayakkabı giymenin sağlığı için kötü olduğunu söyleyen Thorpe, erkek iş arkadaşlarına aynı kuralların uygulanmadığına dikkat çekti.
Thorp, "Bütün bunlar bir çift yüksek topuklu ayakkabı yüzünden başlamış olabilir ancak İngiltere'deki iş yerlerinde uygulanan ayrımcılığı göstermesi bakımından hayati önemde. Parlamento komisyonunun internet forumları sayesinde yüzlerce kadın başına gelenleri anlattı. Mevcut sistem işverenden yana" dedi.
Külotlu çorapların kalınlığı, ojenin rengi
Tartışmalardan sonra İş bulma ajansı Portico'nun değiştirmesi beklenen, giyim kuşam kurallarına yönelik düzenlemelerden bazıları şu şekilde:
* Ruj, allık, rimel ve far gibi makyajın yeniden uygulanması
* Belli renk aralıklarında tırnak cilası
* Külotlu çorapların kalınlığı
* Boyanmış saçlarda, saç kökünün görünür olmaması
* Komisyonda ifade veren kadınlar ayrıca, Noel alışverişi yapan erkekler için daha kısa etekler giymeleri ve gömleklerinin düğmelerini açmalarının istendiğini anlattı.
Perakende sektöründe satış temsilcisi ve resepsiyonist olarak çalışan kadınlar tacize uğradıklarını, hostesler de sosyal medyada müşteriler tarafından nasıl takip edildiklerini belirttiler.
Parlamento komisyonunun raporunda yasaların uygulanması ve işverenlere yasal zorunluluklarını hatırlatmak, çalışanlara da nasıl şikâyet edebileceklerini anlatmak için bir kampanya başlatılması talep edildi.

26 Ocak 2017 Perşembe

Türkiye'den sipariş ettiği haplar öldürdü

İngiltere'de yaşayan tıp öğrencisi Anna Phillips kilo vermek için Türkiye'den online olarak sipariş ettiği zayıflama haplarından içti. Sokakta kalp krizi geçiren Anna Phillips hayatını kaybetti. Genç kızın ölümüne bu hapların sebep olduğu iddia ediliyor.

Daily Mail'in haberine göre İngiltere'nin Falmouth kentinde yaşayan 20 yaşındaki tıp öğrencisi Anna Phillips diyet hapları yüzünden yaşamını kaybetti. 3 yıl önce psikiyatri merkezinde tedavi gördüğü belirtilen genç kız, Türkiye merkezli bir internet sitesinden diyet hapları sipariş etti.
Kalp krizi geçirdi
Bu ilaçlardan aşırı dozda alan Phillips, sokakta kalp krizi geçirdi. Bir bankta hareketsiz halde bulunan Phillips olay yerine gelen ambulansla hastaneye kaldırıldı. Ancak Phillips, yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.
Olayın ardından Adli Tıp Kurumu Phillips'in cesedine otopsi yaptı. Otopsiye giren doktor Cornwall Cox, “Durumu Sağlık Bakanlığı'na bildireceğim. Bu ilaçların ülkeye kolay giriş yapması dehşet verici” dedi.
Kendisi de doktor olan anne Penny Phillips, “Hükümeti bu ilaçlar konusunda uyaran doktora minnettarım. Umarım bu tavsiye bu ilaçları kullanan başka kişilerin de hayatını kurtarır” dedi. cnntürk

19 Ocak 2017 Perşembe

NASA açıkladı! Rekor kırıldı

ABD Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), 2016'nın bir önceki yılda kaydedilen sıcaklık verilerinin de üstüne çıkarak dünyanın en sıcak yılı rekorunu kırdığı açıkladı.

NASA ve İngiliz meteoroloji kurumu Met Office’in açıkladığı verilere göre, sıcaklıklar 2015’te kaydedilen değerden yaklaşık 0.07 derece fazla ölçüldü.
İngiltere Meteoroloji Dairesi’nin verilerindeki artış yanılma payı dahilinde olsa da, NASA yetkilileri, 2016’nın sıcaklık rekoru kırılan üst üste üçüncü sene olduğunu belirtti.
BBC Türkçe’nin haberine göre; bilim insanları, bu artışta El Niño hava olayının etkili olduğunu söylüyor.
Ancak asıl etken, insan eliyle yapılan karbondioksit salımı.
KARMAŞIK BİR TABLO
Gözlemciler için bu son veriler çok da şaşırtıcı olmadı. Bilim insanları, 2016 yılının Mayıs ayında bu yılın sıcaklık rekorunu kırabileceğini öngörmüştü.
1880 yılından bu yana ölçülen NASA verilerine göre, 2016 kayıtlı tarihteki en sıcak yıl. BBC’ye konuşan NASA yetkilisi Gavin Schmidt, 2016’nın bir önceki yılı “yaklaşık 0.1-0.12 dereceyle geçtiğini” söyledi.
Schmidt, “Bu oran kulağa çok da yüksek gelmiyor ama yıldan yıla kaydedilen sapmalara bakıldığında, aslında bu oldukça büyük bir değişim” dedi ve şöyle devam etti: “Bu gördüğümüz açıkça bir rekor ve El Niño olaylarının büyük oranlarda sıcaklık ürettiği tropikal Pasifik bölgesindeki değişimlerin sonucu. Ama sıcaklık artışındaki uzun vadeli eğilimlerin sera gazı salınımlarından kaynaklandığını da gördük.”
WMO: KUZEY KUTBU’NDA SICAKLIK NORMALE GÖRE 2 KAT HIZLI ARTIYOR
Araştırmacılar, bunun azımsanmayacak bir değişim olduğunu ancak bütün hikâyenin bundan ibaret olmadığını söylüyor. El Niño’nun katkısıyla bunun birçok kez yaşandığı belirtiliyor.
Farklı kaynakların verilerine dayanan Dünya Meteoroloji Örgütü’nün (WMO) raporuna göre, 2016 yılının 0.07 derecelik bir artışla sıcaklık rekoru kırdığı doğru.
WMO’ya göre, ısınma nedeniyle aynı yıl, Kuzey Kutbu ve Antarktika’da deniz buzları rekor düzeye geriledi.
WMO yetkilisi Peter Taalas, “Kuzey Kutbu’nda sıcaklık, küresel ortalamaya oranla 2 kat hızlı yükseliyor. Deniz buzlarının düzenli olarak azalması, dünyanın diğer bölgelerindeki iklimi, havayı ve okyanus dolaşımını da etkiliyor” dedi.
Ancak 2016’nın sıcaklık verilerine ilişkin bazı verilerde, en sıcak yıl rekorunun kırılıp kırılmadığı konusu netlik kazanmış değil.
MET: 2016 EN SICAK 2 YILDAN BİRİ
İngiliz meteoroloji kurumu MET, 2016’nın 0.1 derece yanılma payı ile uzun dönem ortalamasının 0.77 derece üzerinde olduğunu belirtiyor.
Son ölçümleri değerlendiren MET yetkilileri, 2016 yılının nihayetinde “en sıcak 2 yıldan biri” olduğu görüşünde.
Araştırmacılar, 2017’nin en sıcak yıl rekorunu kırmasının düşük bir ihtimal olduğunu ancak en sıcak 5 yıl arasında sayılacağını söylüyor.
Bilim insanları ve siyasetçiler, Paris iklim değişikliği anlaşmasının öngördüğü 1.5 derece sıcaklık artışı seviyesine yaklaşıldığından endişe duyuyor.
ABD’de Trump yönetiminin başa gelmesiyle, iklim değişikliğiyle mücadelenin gücünü kaybedeceği kaygıları öne çıkıyor.
University College London’dan Mark Maslin, “İklim değişikliği, 21. yüzyılda karşılaşılan en büyük zorluklardan biri ve yavaşlamaya dair hiçbir emare yok” diyor.

1 Ocak 2017 Pazar

'Reina saldırısına en güzel cevap Türkiye'de tatil'

İngiltere'de yayınlanan Independent gazetesinde Simon Calder imzalı yazıda, Batı'nın 39 kişinin hayatını kaybetmesine yol açan Reina saldırısının ardından Türkiye'de tatile giderek dayanışma gösterebileceği ifade ediliyor.

'Türkiye'de tatil rezervasyonları yaparak teröristlere karşı çıkabiliriz' başlıklı yazıda, "Bu saldırılara en güzel yanıt normal yaşantınızı değiştirmemektir" deniyor. BBC Türkçe'de yer alan yazı ise şöyle:
"Muhtemelen ben de en az sizin kadar ölüm riskinden sakınıyorum ve ailemin hayatını tehlikeye sokacak risklere karşı toleransım çok düşük. Ama aynı zamanda seyahatin hem turist hem de ziyaret edilen ülke için ödüllendirici bir deneyim olduğunu düşünüyorum."
"Geçen yıl Ocak ayında Türkiye'nin muhteşem güney sahillerinde bir aile tatil paketi satın almıştım. Henüz bir hafta önce Sultanahmet'te Alman bir turist grubunun 10 üyesi bombalı saldırıda hayatlarını kaybetmişlerdi."
Türkiye yerine Yunanistan
"Hayatını kaybeden her bir kişi ayrı bir trajediydi. Ancak her yıl İstanbul'u ve Türkiye'nin sahil beldelerini ziyaret eden milyonlarca kişiyi düşündüğünüzde herhangi bir tehlikeyle karşılaşma şansınız hâlâ son derece düşük."
"Ama pek çok İngiliz turist aynı fikirde değildi. Tatil rezervasyonu yaptığımız tesis, o dönemde kepenk indirmek zorunda kaldı, biz de tatilimizi Yunanistan'da yaptık. İstemeden de olsa Türkiye'nin büyük sıkıntı yaşayan turizm sektörüne ve ekonomisine bir darbe de biz indirdik."
"O günden bugüne, kitlesel saldırılar rutin bir hal aldı. İstanbul, Ankara ve diğer illerdeki saldırılarda yüzlerce kişi hayatını kaybetti. Son olarak Reina gece kulübünde 39 kişi öldürüldü."
'Türkiye'ye geri dönmek için sabırsızlanıyorum'
"Türkiye'de tatili düşünen pek çok kişi İstanbul Boğazı'nın dibinde meydana gelen katliamı görünce şok olmuştur.
"Katliamların yarattığı trajediyi olduğundan daha hafif göstermeye çalışmadan, turizm beldelerinin hedef olması ihtimalini gözden geçirdim.
"İstanbul saldırıya açık sarsılmış bir kent gibi duruyor. Çok sayıda turist İstanbul'a gitmek istemiyor.
"Bugün boğaza nazır Condrad Oteli'nde geceliği sadece 90 dolara konaklayabilirsiniz.
"Türkiye'ye geri dönmek için sabırsızlanıyorum. Çünkü rastgele hedef seçen şiddete verilebilecek en güzel cevap, davranışlarınızı ve seçimlerinizi değiştirmeden ne derece etkisiz olduğunu göstermektir."

ABD dahil üç ülke, Türkiye'deki vatandaşlarını uyardı

ABD, İngiltere ve Avustralya; Ortaköy'deki terör saldırısının ardından Türkiye'deki vatandaşlarını uyardı.

İstanbul Ortaköy'de gerçekleştirilen ve 39 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısı sonrası bir açıklama yayımlayan ABD Dışişleri Bakanlığı, "İstanbul Ortaköy’deki gece kulübünde ateş açıldığı yönünde haberler alınmaktadır. Çok sayıda kişinin öldüğü duyumu alınmıştır" satırlarına yer verdikten sonra vatandaşlarını saldırının olduğu bölgeden uzak durmaları konusunda uyardı.
Açıklamada ABD’nin İstanbul Başkonsolosluğu’nun “aşırıcı grupların Amerikan vatandaşları ya da yabancıların yaşadığı ya da sıkça uğradığı yerlerde şiddetli saldırılarını sürdürdüğü” uyarısına da yer verilirken, Amerikan vatandaşlarına özellikle Batılılar’ın, turistlerin ve yabancıların ziyaret ettiği kalabalık yer ve mekanlardan uzak durmaları tavsiye edildi. Bu mekanların yalnızca restoranlarla sınırlı olmadığı, ticaret merkezleri, ibadet yerleri ve ulaştırma noktaları da olduğu belirtildi.
AVUSTRALYA DA UYARDI
ABD'den sonra Avustralya da vatandaşlarını özellikle İstanbul ve Ankara'ya yapacakları ziyaretler konusunda uyardı.
Avustralya hükümeti, Türkiye'de olan ya da Türkiye'ye gitmeyi planlayan Avustralyalılara yönelik uyarıda bulundu.
Sky News Avustralya'daki haberde, Avustralya'nın Ankara Büyükelçiliği'ndeki yetkililerin de Türk yetkililerle irtibat halinde olduğu ve saldırıda ölen ya da yaralanan Avustralya vatandaşı olup olmadığını öğrenmeye çalıştıkları belirtildi.
İNGİLTERE DE UYARI YAYIMLADI
İngiltere hükümeti de Ortaköy'deki terör saldırısının ardından vatandaşlarını uyardı.
İngiltere hükümetinin internet sitesinde, yurt dışı seyahat uyarılarının yer aldığı sayfadaki mesajda, "İstanbul Ortaköy'deki Reina gece kulübünde meydana gelen ciddi olayın ardından, yerel yetkililerin talimatlarına uymalı ve dikkatli olmalısınız. Daha ayrıntılı bilgi edinebilmek için yerel yetkililerle irtibat halindeyiz" denildi. Hürriyet

16 Aralık 2016 Cuma

İngiltere'de 3 ebeveynden bebeğe onay

İngiltere'de bağımsız olarak faaliyet gösteren ve doğumla ilgili yönetmelikleri belirleyen komisyon, "iki anne ve bir babadan olacak" tüp bebekleri onayladı.

İngiltere'de 3 ebeveynden dünyaya gelecek tüp bebeklere onay verdi. Tarihi olduğu kadar tartışma da yaratan bu kararla, bebeklerin, ölümcül genetik hastalıklarla doğmasının önüne geçilmesi amaçlanıyor. Uzun süredir konu ile ilgili klinik çalışmalar yürüten Newcastle'daki tüp bebek uzmanı bir grup doktor, onaylanan prosedürü uygulamak için başvurdu.

BBC Türkçe'nin haberine göre; "3 ebeveyinli" ilk çocuğun 2017 sonunda doğması bekleniyor. Tedavi edilemez mitokondriyal hastalıklar nedeniyle birden fazla bebeklerini kaybeden aileler bu tarihi adımın merkezinde bulunuyor.

Bu tür vakalarda hastalık yalnızca anne aracılığı ile geçiyor ve geliştirilen teknik de burada devreye giriyor. Bir vericiden alınacak yumurta, annenin yumurtası ve babanın spermi ile toplam 3 kişiden sağlıklı bir bebek oluşturuluyor.

Geliştirilen bu teknikle, donörden sağlıklı mitokondrinin alınması amaçlanıyor. Annenin hastalık taşıyan mitokondrileri, vericiden alınan sağlıklı mitokondrilerle değiştiriliyor. Ancak mitokondrilerin kendi DNA'sı bulunuyor.

Dolayısıyla, bu birleşim sonucu ortaya çıkan çocukta, öz anne ve babasının yanında eser miktarda da donör DNA'sı bulunuyor. Tartışmalı tekniği onaylayan, Human Fertilisation and Embryology Authority (HFEA) isimli bağımsız kuruluşun başı olan Sally Cheshire, "tarihi öneme sahip bir karar" açıklamasını yaptı.

Ancak tekniğin etik yanını sorgulayan bilim insanları, bu adımın, genetik olarak geliştirilmiş "tasarım" bebeklerin kapısını açabileceği eleştirisini yapıyor.

HFEA ise bu tekniği uygulamak isteyen her kliniğe, "vakaya göre" onay vereceğini açıkladı.
İznin, ancak, bebeğin mitokondriyal hastalık geliştirme ihtimalinin çok yüksek olması durumunda onaylanacağı ifade ediliyor. cnntürk

19 Kasım 2016 Cumartesi

‘Kanserli kızın dondurulmasına...’

İngiltere'de bir mahkeme, nadir bir kanser türüne yakalanan 14 yaşındaki kız çocuğunun ölmeden önce yaptığı başvurusu üzerine, vücudunun dondurulup, hastalığa çare bulunduğu dönemde ‘çözülmesi’ni kabul etti.


Adı açıklanmayan küçük kız, bu taleple mahkemeye bizzat başvurdu. Boşandığı için onlardan ayrı yaşayan baba bu talebe itiraz etse de annenin de verdiği destek üzerine, mahkeme kızın talebini kabul etti.

‘Kanserli kızın dondurulmasına...’

Kısa süre önce son nefesini veren kız çocuğunun vücudu, ABD’nin Arizona eyaletine bağlı Scottsdale kentindeki soğutma merkezinde dondurularak koruma altına alındı. Operasyonun masrafının 37 bin sterlin (yaklaşık 155 bin TL) olduğu belirtildi. Hürriyet