4 Kasım 2016 Cuma

HDP milletvekilleri tutuklandı!

HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ tutuklandı. 


HDP operasyonunda HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ tutuklandı. HDP'ye yönelik operasyonda aralarında eş genel başkanlar Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ'ın da olduğu 12 milletvekili gözaltına alınmıştı. Demirtaş, Yüksekdağ, İdris Baluken, Nursel Aydoğan, Leyla Birlik hakkında tutuklama kararı verildi. Ziya Pir, İmam Taşçıer savcılıktan, Sırrı Sürreya Önder ise mahkemeden serbest bırakıldı. (Kaynak:hurriyet.com.tr)

Düdüklü tencere bomba gibi patladı

İzmir'de aşure yapıldığı sırada ocak üzerindeki bulunan düdüklü tencerenin patlamasıyla, ocak başında bulunan Nazlı Biçer Ertuğ’un yüzü ve vücudunun büyük bölümü yandı. Acılar içinde kalan ve aylarca güneşe çıkamayacak olan talihsiz kadını en büyük tesellisi ise kazadan birkaç dakika önce yanında bulunan oğlunun o sırada içeriye gitmesi oldu.


Üretici firmaya dava açacağını söyleyen Nazlı Biçer Ertuğ, "O an çok büyük acı yaşadım. Gözlerimi dahi açamadım. Benim yaşadığımı başka kadınların yaşamaması için, hukuk mücadelesi vereceğim" dedi.

Çiğli Organize Sanayi Bölgesi’ndeki bir fabrikada planlama bölümünde çalışan 31 yaşındaki Nazlı Biçer Ertuğ, evinde aşure yapmak için aynı marka iki düdüklü tencere içerisinde buğday kaynatmaya başladı. Ertuğ, aynı anda ocak üzerinde aşure hazırlıklarını sürdürdüğü sırada düdüklü tencerelerden birisi, bomba gibi patladı. Düdüklü tencere ve kapağı farklı bir yöne fırladı, içerisindeki kızgın buhar ile suyla karışmış olan buğday, Nazlı Biçer Ertuğ’un üzerini kapladı.


YÜZÜ TAMAMEN YANDI

Kızgın buhar ve suyun yüzünü kaplamasıyla büyük acı yaşayan Nazlı Biçer Ertuğ, çığlık atarak mutfaktan dışarıya koşup, kayınvalidesi Şadan Ertuğ’dan yardım istedi. Bir yandan yüzünü yıkayıp serinletmeye çalışan Ertuğ, bir yandan da 112’yi aradı. Hastaneye götürülen Nazlı Biçer Ertuğ’un yüzünün büyük bir bölümü ile vücudunun çeşitli yerlerinde, birinci ve ikinci derece yanıklar oluştuğu anlaşıldı. Yanık kremiyle tedavisine başlanan talihsiz kadının, yaralarının kapanmasından sonra plastik cerrahlarca tedavisinin sürdürüleceği belirtildi. Nazlı Biçer Ertuğ’un yüzü, kaza öncesi haline göre neredeyse tanınmayacak hale geldi.


OĞLUNUNU YANMAMASI TEK TESİLLİSİ

Mikrop kapmaması için steril bir ortamda bulunması ve aylarca güneş ışığından uzak durması gereken Ertuğ’un yaşadığı bu olaydaki tek tesellisi ise kazadan birkaç dakika önce yanında bulunan 3.5 yaşındaki oğlu Rüzgar’ın, o sırada içeriye gitmesi oldu. Yaşadığı acıyı unutamadığını belirten
Nazlı Biçer Ertuğ şunları anlattı:

"Aşure yaptığımız sırada düdüklü tencere bomba gibi patladı. O an ne yapacağımı bilemedim ama yüzümde ve vücudumda büyük acı hissettim. Çığlıklar atıp mutfaktan çıktım. O an ne yapacağımı bilemiyordum. Sağlık ekiplerinden yardım istedim. Şimdi aylar sürecek zorlu bir tedavi süreci bizi bekliyor. Çünkü yaraların mikrop kapmaması lazım."

DAVA AÇACAK

Yaşadıklarına isyan eden Nazlı Biçer Ertuğ şöyle konuştu:

"Benim hatamla kaza olsa elbette bir şey diyemeyeceğim ama, güvenli diye aynı firmadan iki tane düdüklü tencere aldık. Birisi bu şekilde patlıyor. Bunun sorumlularının hesap vermesi lazım. Ben günlerdir çocuğumu sadece uzaktan seviyorum, öpüp sarılamıyorum. Elimle dokunuyorum sadece, yaralarım mikrop kapmasın diye. Eminim bu tencereleri kullanan başka kadınlar da vardır. Ben onlarını benim gibi acı yaşamaması içini uyarıda bulunmak istiyorum. Ayrıca firmanın da gerekli cezayı görmesi lazım. Bunun için dava açacağım" dedi. Taylan YILDIRIM / İZMİR (DHA)


Uçuş korkusuna 11 madde ile son

Psikiyatrist Yrd.Doç.Dr. Rıdvan Üney uçuş fobisiyle baş edebilmenin yollarını şöyle sıraladı:



1. Uçuş tarihinden önce havaalanını ziyaret edin

Uçuş korkusuna 11 madde ile son Gözlem yapın. Birçok kişi havaalanına gitmeden uçak fobisi yaşayabilir. Böyle durumlarda uçuş gününden önce havaalanına gidip, insanları gözlemlemek ve onların ne denli rahat olduklarını görmek kişinin korkularını yatıştırır.

2. Uçak iniş kalkışını seyredin

İmkânınız varsa uçakların iniş kalkışını seyredin. Bu durum tehlike algınızı yatıştıracaktır. Seyretmek durumu sıradanlaştırır ve önemsizleştirir.

3. Öncelikle kısa seyahatler seçin

İlk uçuş için bir saati aşmayan seyahatler tercih edilmelidir. Korkuyla yüzleşmek ve sürenin kısalığı kişinin kendine olan güvenini artıracaktır.

4. Gece uykusuz kalmanız olumsuzluk yaratmaz

Uçuş öncesi uykusuz olmanız sakıncalı değildir. Hatta seyahat sırasında uykunuz gelir ve uyuyabilirsiniz. Bu da rahat seyahat etmenizi sağlayabilir.

5. Uçuş ekibini gözlemleyin

Uçuş esansında kabinde bulunan ekibin rahat tutumları gerçekçidir. Dolayısıyla bu durum yolculuğun emniyetli bir şekilde geçtiğini gösterir. Kaygılarınızı azaltır.

6. Müzik dinleyin ya da film seyredin

Seyahat esansında müzik dinlemek veya film seyretmek hem ilginizi dağıtır hem de iyi zaman geçirmenizi sağlar.

7. Kaygınız çoksa uçuş ekibinden yardım isteyin

Kaygılı olduğunuzu uçuş ekibine söylediğinizde sizi rahatlatacak bilgileri verirler. Aynı zamanda teskin edici tutumları yardımcı olacaktır.

8. Pilotla görüşebilirsiniz

Uçağa binerken pilotla görüşüp uçak ve seyahatin nasıl geçeceği konusunda bilgi alabilirsiniz. Bu konuda birçok pilot yardımcı olacaktır.

9. Türbülansın az olduğu rotayı seçin

İlk uçuş denemesi yapacaksanız, uçakta sarsıntının az olacağı bir seyahati tercih edin. Bu konuda internette bolca bilgi bulabilirsiniz.

10. Nefes egzersizi yapın

Seyahat esnasında korkunuz artarsa nefes egzersizi yapın. Nefes egzersizi; on kere burnunuzdan yavaşça nefes alıp, bir süre nefesi tutup, yavaşça nefesinizi boşaltmak şeklindedir.

11. Koltuk seçimine dikkat edin

Genelde uçaklarda diz mesafesi dardır. Bu nedenle ilk uçuşunuz da acil çıkış kapısının olduğu koltukları tercih edin. Bununla birlikte koridor tarafında oturmak da daha rahat hissettirir." (İHA)

Yavuz Bingöl köprüde intiharı engelledi

Ünlü sanatçı rol aldığı dizinin setine giderken 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde intihar etmek isteyen bir genci ikna etti.



Yavuz Bingöl, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde intihar girişimine müdahale etti.


Dün rol aldığı “Sevda Kuşun Kanadında” dizisinin setine giderken bir gencin köprünün korkuluklarına çıktığını gören Bingöl, aracını durdurdu.


Olay yerine koşan ünlü sanatçı intihar etmek isteyen gençle konuşmaya başladı.
Gençle 10 dakika boyunca konuşan ve onu intihardan vazgeçiren Bingöl, olayla ilgili şunları söyledi:


“Çocuk benim hayranımmış. Beni görünce ağlamaya başladı. 10 dakika konuştuk, sonunda intihar etmekten vazgeçti. Bir can kurtarmak güzel bir şey tabii ki. Ama gençleri böyle görmek çok üzücü.”


Diyarbakır'da 2'si polis 8 şehit var

Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde bomba yüklü araçla saldırı düzenlendi.Başbakan Binali Yıldırım, 8 kişinin hayatını kaybettiğini, 7'si hastanede tedavi altında olan 100'den fazla yaralı bulunduğunu açıkladı. Yıldırım saldırıda 1 teröristin de öldüğünü bildirdi.


Diyarbakır'ın Bağlar ilçesi Aydın Arslan Bulvarı'nda Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü binasına yakın bir noktada, vatandaşlar ve öğrencilerin yoğun bulunduğu bölgede sabah 08.00 sıralarında teröristlerce bomba yüklü araçla saldırı gerçekleştirildi. Saldırıda ilk belirlemelere göre bir kişi hayatını kaybetti, 30 kişi yaralandı. Yaralıların kaldırıldıkları hastanelerde tedavileri sürüyor.

1 ton bomba yüklü minibüs

Olay yerinde güvenlik güçlerince yapılan incelemede, saldırının patlayıcı yüklü minibüsle düzenlendiği belirlendi. Saldırıda bir tonun üzerinde patlayıcı kullanıldığı tespit edildi. Patlamanın şiddetiyle olay yerinde çukur oluşurken, çevredeki çok sayıda bina ve iş yeri hasar gördü.  Olay yeri inceleme ile AFAD ekiplerinin bölgedeki çalışmaları sürüyor.

Başbakan yıldırım: 8 kişi hayatını kaybetti

Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Başbakan Binali Yıldırım, Diyarbakır'daki saldırıda 2'si polis 8 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı. Yıldırım, saldırıda 1 teröristin de öldüğünü bildirdi. Başbakan Yıldırım, saldırıda yaralanan 100 kişiden 7'sinin hastanedeki tedevilerinin sürdüğünü söyledi.

Bakan Bozdağ'dan açıklama

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ni ziyaretinde yaptığı konuşmada Diyarbakır saldırısına dair açıklama yaptı. Bakan Bozdağ, "Bugün Diyarbakır’da Bağlar’da bir aracın patlatılması sonucu pek çok vatandaşımız yaralandı, bazı vatandaşlarımız ve polislerimiz şehit oldu. Kendilerine Allah’tan rahmet diliyorum. Türkiye terörle etkin bir mücadele yürütmektedir" dedi.

Cumhurbaşkanı bilgi aldı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyarbakır'ın Bağlar ilçesindeki patlamayla ilgili yetkililerden bilgi aldı. Cumhurbaşkanlığı kaynaklarınca, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, patlama haberinin ardından sabah saatlerinde Diyarbakır Valisi Hüseyin Aksoy'u telefonla aradığı belirtildi.

Valilik: Saldırıyı PKK üstlendi

Diyarbakır Valiliği'nden yapılan ilk açıklamada, patlamanın PKK'lı teröristlerce bomba yüklü araçla gerçekleştirildiğinin değerlendirildiği açıklandı. Saat 11.30 sıralarında ikinci bir açıklama yapan Valilik, patlamanın bomba yüklü bir araçla yapıldığını ve saldırının terör örgütü PKK tarafından üstlenildiğini bildirdi.

Diyarbakır Valiliği tarafından yapılan ikinci açıklamada, "04.11.2016 Cuma günü saat 07.53’te ilimiz Bağlar İlçesinde bulunan Aydın Arslan bulvarında Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü binasına yakın bir noktada, sivil vatandaşlarımızın ve öğrencilerin oldukça yoğun olarak bulunduğu bir bölgede, bölücü terör örgütü mensuplarınca üstlenilen, bomba yüklü araçla bir patlama gerçekleştirildiği anlaşılmıştır" denildi.

Patlamadan sonra gözaltındakiler başka yere nakledildi

Patlamanın hedefi olan Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’nde çeşitli suçlardan gözaltında bulunan şüphelilerin ise saldırıdan sonra Silvan yolundaki Polis Okuluna nakledildiği öğrenildi. Patlama sonrası olay yerine çok sayıda sağlık, UMKE ve itfaiye ekipleri yönlendirilirken, yaralı sayısının fazla olmasından dolayı bazı ambulansların 4-5 yaralıyı birden taşıdıkları belirtildi. Saldırı sonrası çevre illerden de sağlık ekipleri sevk edilirken, yaralılar kentte bulunan kamu ve özel hastanelere kaldırıldı.

Saldırının bulunduğu bölgede vatandaşların yaşadığı binalarda büyük hasat meydana gelirken, bazı dükkan ve evlerde göçük oluştu. Göçük altında kalan yaralı vatandaşlar enkaz altından çıkarılırken, bölgede bazı noktalarda enkaz kaldırma çalışmaları devam ediyor. Kentte polis olağanüstü güvenlik önlemi alırken, özellikle hastanelere giden yollar ve hastane önlerinde önlemler artırıldı. Kentte tüm sağlık çalışanları ve emniyet birimleri göreve çağrıldı. Hastane önünde görüntü almak isteyen basın mensuplarına polis olayla ilgili yayın yasağının bulunduğu hatırlatılarak görüntü alınmasına izin verilmedi. cnntürk

Vergi ve cezaya % 3.83 zam

2017 yılı başından itibaren vergi, ceza ve harçlar yüzde 3.83 oranında artacak.


Hürriyet'in haberine göre 1-3 yaş grubundan 1.300 silindir hacmindeki otomobiller için motorlu taşıtlar vergisi 624 liradan 647 liraya yükselecek. 1 yıllık pasaport harcı 163 liradan 169 liraya yükselecek. Kapalı alanda sigara içmenin cezası da 105 liradan 109 liraya yükselecek.

Otomobil vergisi 647 TL

Her yıl kasım ayında vergi, ceza ve harçların bir sonraki yıl ne kadar zamlanacağı netleşiyor. Kasım ayında ekim ayı itibariyle 12 aylık Yurtiçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) artışı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanıyor. Yeniden değerleme oranı olarak kabul edilen bu oran daha sonra Maliye Bakanlığı tarafından ilan ediliyor. Bakanlar Kurulu’nun yeniden değerleme oranını değiştirme yetkisi de var. TÜİK’in dün açıkladığı Yİ-ÜFE rakamları ile artış oranı belli oldu. 1 Ocak 2017’DEN itibaren vergi, ceza ve harçlar yüzde 3.83 artacak. 1-3 yaş grubunda yer alan ve motor silindir hacmi 1300 cm3’e kadar olan otomobillerin motorlu taşıtlar vergisi 624 liradan 647 liraya yükselecek. Aynı yaş grubundaki motor silindir hacmi 1301-1600 santimetreküp arasındaki otomobillerin vergisi de 997 liradan bin 35 liraya çıkacak.

Ehliyet 418 TL

Yeniden değerleme oranı ile pasaport, sürücü belgesi gibi belgeler üzerinden alınan harçlar da zamlanacak. 6 aya kadar pasaportlar için harç 111.7 liradan 116 liraya, 1 yıl için geçerli olacak pasaportlar için de ödenecek harç 163.3 liradan 169.5 liraya yükselecek. Yeni yılda uygulanacak trafik cezaları da aynı oranda artacak. Kırmızı ışıkta geçmenin cezası 199.5 liradan 207 liraya yükselecek. TBMM’de görüşmeleri başlayan 2017 yılı bütçe tasarısına göre harçlar yüzde 14.4, damga vergisi yüzde 12.8, para cezaları yüzde 2.8 oranında artacak. 2016 yıl sonunda harçlardan elde edilecek gelir 17.7 milyar lira olacak. 2017 yılında ise yüzde 14.4 artışla 20.2 milyar liralık harç toplanması planlanıyor. Para cezaları ise bu yıl sonunda 10.8 milyar lira olarak gerçekleşecek. 2017 yılında yüzde 2.8 artışla 11.1 milyar liralık gelir bekleniyor.

WhatsApp, Twitter, Instagram, Facebook ve YouTube'a erişim sağlanamıyor

Türkiye'de WhatsApp, Instagram, Facebook, Twitter, YouTube gibi uygulama ve web sitelerine gece 1.20'den beri erişim sağlanmasında güçlük çekiliyor. Ayrıca kullanıcılar genel olarak internete erişmekte de sorunlar yaşandığını rapor ediyor.


Sosyal medya uygulamalarına VPN yardımıyla ulaşan kullanıcılardan çok sayıda şikayet içeren mesaj atıldı.

Birçok kullanıcı adı geçen servislere ya hiç ulaşamıyor ya da güçlükle erişim sağlıyor.

WhatsApp kullanıcıları uygulamada sorun yokmuş gibi göründüğünü ancak hiç mesaj gelmediğini ve gönderdikleri mesajların da yerine gitmediğini teyit ettiler.

Resmi bir açıklama yapılmamakla birlikte erişimde yaşanan sıkıntıların ISP düzeyinde yapılan yavaşlatmadan kaynaklandığına dair teknoloji sitelerinde yorumlar yapılıyor.

Aç kalan ayılar ilçeye indi

Kar yağışı sebebiyle aç kalan ayılar, Kars'ın Sarıkamış ilçesindeki çöplüklerde yiyecek aradı.


Son yıllardaki şehirleşme ve orman alanlarının yetersizliği sebebiyle beslenme alanları daralan ayılar, Kars Sarıkamış'ta dünden itibaren etkili olan kar yağışı nedeniyle aç kaldı.

Doğal ortamlarında yiyecek bulamadıkları için ilçe merkezine yaklaşık 5 kilometre uzaklıktaki çöplüğe gelen ayılar, karınlarını doyurabilmek için yiyecek bulmaya çalıştı. Kış uykusu öncesi yağ depolamaya ihtiyacı olan ayılar, çöplükte buldukları yiyeceklerle karınlarını doyurdu.

Ayıların çöplüğe gelişiyle heyecanlı anlar yaşayan bazı meraklı vatandaşlar da hayvanları görebilmek amacıyla çöplük bölgesine geldi. Vatandaşlar, soğuk ve karlı havaya rağmen araçlarının içinden ayıların yiyecek aramasını izledi. Ziyaret için Ankara'dan gelen Haluk Yavuz, şehir çöplüğünde ayıları seyretmenin keyifli olduğunu, ancak karnını doyurmaya çalışan ayıların rahatsız edilmeden izlenmesi gerektiğini söyledi.



YAVRU AYIYI GÜVENLİK KAMERASI GÖRÜNTÜLEDİ

Ayrıca, genellikle hava karardıktan sonra ilçe çöplüğüne gelen ayılara, gece saatlerinde ilçenin ormanlık alana yakın olan İnönü Mahallesi'nde de rastlanıyor.

Gece saatlerinde sokakta dolaşan ayılar, zaman zaman güvenlik kameralarınca da görüntüleniyor. Söz konusu mahallede, aç kalan ayı yavrusunun Fevzi Çakmak İlkokulu önünde yiyecek bulmak için dolaştığı anlar kaydedildi. Görüntülerde, polis ekiplerini fark eden yavru ayının Askerlik Şubesi önündeki bariyerlerin içine girip bir süre durduktan sonra kaçarak gözden kaybolduğu görülüyor. ntvmsnc

Diyarbakır'da çok büyük patlama

Diyarbakır Emniyet Müdürlüğünün Bağlar ilçesindeki ek binası yakınlarında patlama meydana geldi. Olay yerine çok sayıda ambulans sevk edildi. İlk gelen bilgilere göre 30 kişi yaralandı. Anadolu Ajansı'na göre ise yaralı sayısı 6 olarak açıklandı.


Alınan bilgiye göre, merkez Bağlar ilçesinde bulunan İl Emniyet Müdürlüğüne ait Terörle Mücadele ve Çevik Kuvvet şube müdürlüklerinin bulunduğu ek bina yakınlarında sabah 08.00 sıralarında şiddetli bir patlama oldu. Patlama sesi kentin birçok noktasından duyulurken, çevredeki bazı binalarda hasar oluştu.

Anadolu Ajansı'na göre patlamada ilk belirlemelere göre 6 kişi yaralandı. Yaralılar, olay yerine sevk edilen ambulanslar tarafından kentteki hastanelere kaldırıldı.

Olay yerine AFAD arama kurtarma ile itfaiye ekipleri sevk edilirken, polis helikopterinin de havadan inceleme yaparak olay yerinden görüntü aldığı gözlendi.

Cezaevi yakınında meydana geldi

Patlamanın meydana geldiği yerin Diyarbakır E Tipi Cezaevi'ne yaklaşık 200 metre uzaklıkta olduğu da belirtildi.

3 Kasım 2016 Perşembe

Cübbeli Ahmet hakkında karar

Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, “Şifa AyetleriHer bir uzuv (organ) için okunması münasip olan ayetler” isimli kitabında “Dini değerlere hakaret ettiği” ve “Halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama” gerekçesi ile hakkında açılan davadan beraat etti.

Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, “Şifa AyetleriHer bir uzuv (organ) için okunması münasip olan ayetler” isimli kitabında “Dini değerlere hakaret ettiği” ve “Halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama” gerekçesi ile hakkında açılan davadan beraat etti.

 Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın karar duruşmasına, şikayetçi ve müşteki Avukat Rasim Kubilay Ünlü ile sanık Ahmet Mahmut Ünlü'nün Avukatı Fatih Oğuz katıldılar.
Duruşmada sanık Ahmet Mahmut Ünlü'nün Avukatı Fatih Oğuz'un sunduğu yazılı savunması okundu. Yazılı savunmasında müşteki Rasim Kubilay Ünlü'nün iddialarının asılsız ve mesnetsiz olduğunu öne süren Avukat Oğuz, huzurdaki davanın hukuka ve usule aykırı olduğunu iddia etti. Müvekkilinin müştekiyi tanımadığını belirten Avukat Oğuz, “Müvekkilimizin şikayete konu eserinde ne Rasim Kubilay Ünlü isimli kiyişe ne de bir başkasına yönelik herhangi bir suç unsuru içeren ifadesi ya da eylemi yoktur” dedi.

Müvekkili Ahmet Mahmut Ünlü'nün dini konularda yayın yapan bir bilim adamı ve hizmetleri itibariyle bir din adamı olduğunu savunan Avukat Oğuz, müvekkilinin hurafelerle uğraştığının kabul edilebilir yanı olmadığını savundu.

Davaya konu edilen kitabın müvekkilinin doğrudan yazmadığını belirten Avukat Oğuz, “Kitap, Eş-Şeyh Maü'l-Ayneyn isimli müellifin ‘Fatiku'r-ratk Ala Ratikı'l-fekt' isimli son eserinin bir bölümünden alıntıdır. Bu husus kitapta belirtilmiştir” dedi.

Müşteki Rasim Kubilay Ünlü'nün suçtan zarar görmediğinden dolayı davaya katılma talebinin reddine karar verilmesini isteyen Avukat Oğuz, suçun unsurlarının oluşmadığını öne sürerek müvekkilinin beraatini istedi.

Müşteki şikayetçi Avukat Rasim Kubilay Ünlü, sanık Ahmet Mahmut Ünlü'nün avukatının dile getirdiği hususlara iştirak etmediğini belirterek, sanığın kitaptaki suça konu bölümleri toplantı ve konferanslarında dile getirdiğini, dolayısı ile suçun zamanaşımına uğramadığını söyledi.

Soruşturma aşamasında kitap ile ilgili olarak Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan görüş alındığını, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın sanık aleyhine görüş bildirdiğini hatırlatan Müşteki Avukat Rasim Kubilay Ünlü, davaya katılma talebinin kabulüne, sanığın cezalandırılmasına karar verilmesini istedi.

Müşteki Ahmet Rasim Ünlü'nün suçtan doğrudan zarar görmediğini gerekçe gösteren mahkeme, müştekinin davalara katılma talebini reddeetti.

BERAAT ETTİ

Ardından kararını açıklayan mahkeme, sanık Ahmet Mahmut Ünlü'ye yüklenen eylemin kanunda suç olarak tanımlanmamış olmasını gerekçe göstererek beraatine karar verdi.

İDDİANAMEDEN

Avukat Ahmet Rasim Ünlü'nün şikayeti üzerine Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Ahmet Mahmut Ünlü hakkında, “Şifa Ayetleri” isimli kitabında, “Dini değerlere hakaret ettiği” ve “Halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama” suçlarından iddianame düzenlemişti.

İddianamede, suça konu bölümler nedeni ile Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan görüş alındığı, gelen cevabi yazıda suça konu bölümlerin Kur'an ve sünnette doğruluğunu gösteren bilginin bulunmadığı bilgisine yer veriliyor.

Ahmet Mahmut Ünlü'nün şikayete konu kitapta “Dini değerlere hakaret ettiği” ve “Halkın bir kesiminin benimsedği dini değerleri alenen aşağılama” suçlarını işlediği belirtilerek 6 aydan 1 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması isteniyordu.  DHA

Evin kapısı 5 metrelik çukura çıkıyor

Sivas'ta yalnız yaşayan yaşlı kadın evinin yıkılması için müteahhit firmayla anlaşamadı. Evin bulunduğu sokaktaki diğer evlerin sahipleriyle anlaşan firma evleri yıkınca yaşlı kadının evine girmek için kullandığı kapının önünde yaklaşık 5 metre yükseklikte çukur oluştu.


Kızılırmak Mahallesi'nde 2 katlı müstakil evde yaşayan 82 yaşındaki Emine Kutluca'nın evinin bulunduğu sokaktaki diğer evlerin sahipleriyle görüşen müteahhit firma hak sahipleriyle anlaşma sağladı. Yaşlı kadınla da görüşen müteahhit firma evini, kat karşılığı vermek isteyen kadınla anlaşamadı.

Başka hissedarları da olan evin sahipleriyle anlaşma sağlayamayan müteahhit firma evin bulunduğu sokaktaki anlaştığı evleri yıktı. Müteahhit firma yaşlı kadının evden çıkması için evin elektriğini ve suyunu kesti. Sokakta bulunan diğer evler yıkılınca Kutluca'nın evine girmek için kullandığı kapının önünde yıkımın ardından yaklaşık 5 metre yükseklikte çukur oluştu.


Evin suyu olmadığı için tuvalet ihtiyacını komşularında karşılayan yaşlı kadın, evinden dışarı çıkmak için komşusunun evinin bahçesini kullanmak zorunda kalıyor. Eşi vefat eden ve çocuğu olmayan yaşlı kadının evinin kapısını görenler ise şaşkınlıklarını gizleyemiyor.

Evin kapısı 5 metrelik çukura çıkıyor Yaşadığı olayın şokunu yaşayan Emine Kutluca, "Müteahhit 'size bir ay müsaade' dedi. 'Yeriniz ev etmiyor buralar yeşil alan olacak' dedi. 'Ben bir yere gidemem benim kimsem yok' dedim. Buranın mirasçı malı olduğunu söyledim. Ben hissedarları söyledim. Hissedarlarla anlaşamayacağını söyledi. 'Buralardan yer veremem' dedi. Ben de bir yere gitmem dedim" diye konuştu.

Suyunun kesik olduğunu tuvalet ihtiyacını komşulara giderek giderdiğini anlatan Kutluca, kapıyı kullanamadığını ifade ederek, "Yan komşudan evime giriyorum. Bu kapıyı açsam aşağı düşerim. Ben müteahhitle hiç bir anlaşma yapmadım. İmzalamayacağımı söyledim. Sen bana buralarda yer vermedikten sonra imza vermem dedim" ifadelerini kullandı.

Doğurduğu bebeği öldüren anneye ömür boyu hapis

İzmir'de, tuvalette dünyaya getirdiği bebeğini evin balkonundan boş alana atarak ölümüne neden olduğu iddiasıyla tutuklu yargılanan 36 yaşındaki Refika Gülkan Akın, ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Sanık Refika Gülkan Akın, duruşmada yaptığı son savunmada, "Bana cani gözüyle bakılmasını istemem. İçim acıyor" dedi.


Davaya konu olan olay geçen yıl 11 Ocak'ta meydana geldi. Vatandaşlar, Konak ilçesi Halil Rıfatpaşa Caddesi üzerindeki apartmanlar arasında bulunan boş alanda yeni doğmuş bir bebek cesedi görünce durumu yetkililere bildirdi. Araştırma yapan polis, cesedin bulunduğu yerin karşısındaki apartmanın dördüncü katında hamile bir kadının oturduğu bilgisine ulaştı. Savcılıktan alınan izin sonrası eve giden polis, özel bir şirkette güvenlik görevlisi Refika Gülkan Akın ile karşılaştı. Evlilik dışı ilişkiden hamile kalan Refika Gülkan Akın'ın, tuvalette dünyaya getirdiği bebeğini balkondan attığı anlaşıldı. Gözaltına alınan Refika Gülkan Akın tutuklandı, hakkında dava açıldı.

Yeniden rapor alınsın

İzmir 12'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'kasten ölüme neden olmak' suçlamasıyla açılan davanın son duruşmasına tutuklu sanık Refika Gülkan Akın ile avukatı Akif Duygu katıldı. İstanbul Adli Tıp Kurumu 4'üncü İhtisas Dairesi'nden gelen raporda, Refika Gürkan Akın'ın cezai ehliyetinin tam olduğu belirtildi. Daha önce de iki ayrı hastaneden cezai ehliyetinin tam olduğuna dair rapor verilen sanığın avukatı Akif Duygu, "Müvekkilim hakkında İstanbul Adli Tıp Kurumu 4'üncü İhtisas Dairesi tarafından verilen rapor yetersizdir. Adli Tıp Genel Kurulu'ndan yeniden rapor alınsın. Üç hafta gözlem altında kalması gerekirken, 4 gün içinde rapor düzenlenmiştir. Raporu düzenleyen heyetteki çoğu kişi FETÖ'den tutuklanmıştır. Bu rapor Yargıtay denetiminde yeterli değildir" dedi.

Savcı cezalandırılmasını istedi

Duruşma Savcısı Çetin Demirci ise yeniden rapor alınması talebinin reddini istedi. Savcı Demirci, mütaalasında sanığın işlediği suçun sabit olduğunu, kasten kendi bebeğini öldürdüğünü belirterek, ağırlaştırılmış müebbet hapis ile cezalandırılmasını, sanığın tutukluluk halinin de devamını talep etti.

'İçim acıyor'

Sanık Refika Gülkan Akın, savcının mütalaasına karşı savunmasında başına bu işin nasıl geldiğini anlayamadığını söyledi. Refika Gülkan Akın, "Böyle olmasını istemezdim. Ben böyle bir insan değilim. Böyle bir şeyin nasıl olduğunu kesinlikle anlamıyorum. Ben sonuçta anne adayıydım. Bu yaşadıklarımı anlayamıyorum. Bana cani gözüyle bakılmasını istemem. İçim acıyor" dedi.

İyi hal indirimi

Sanık avukatının yeniden rapor alınması talebini reddeden mahkeme heyeti, sanığı önce ağırlaştırılmış ömürboyu hapis cezasına çarptırdı, ardından cezasını duruşmalardaki iyi hali nedeniyle ömür boyu hapis cezasına indirip, tutukluluğunun devamına karar vererek duruşmayı bitirdi. Sanık Refika Gülkan Akın, ceza karşısında büyük üzüntü yaşarken, avukatı Akif Duygu, kararın temyizi için Yargıtay'a başvuracaklarını belirtti.

Motorlu araçların vergilendirmesinde yeni dönem başlıyor

Motorlu araçların Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) belirlenirken sınıfından, yolcu kapasitesine; sunroofundan kapı sayısına kadar herşey dikkate alınacak. Buna ilaveten egzozundan çıkan karbondioksit oranı da vergiyi artıracak. Bu da dizel araçlarda ilave vergi anlamına geliyor.


Hürriyet'ten Aysel Alp'in haberine göre, Maliye Bakanlığı'nca hazırlanan ve Bakanlar Kurulu'nda kabul edilerek Meclis'e gönderilen yasa tasarısının TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşmelerine başlandı.

Tasarının komisyona sunumunda konuşan Maliye Bakanı Naci Ağbal, mevcut uygulamada motorlu taşıtlardan alınan Özel Tüketim Vergisi'nin (ÖTV) sadece motor silindir hacmine göre belirlendiğini yeni tasarıyla aracın fiyatının yeni bir vergileme unsuru olacağını söyledi.

Ağbal, "Aracın cinsi, sınıfı, üst yapı ve gövde tanımı,yolcu ve yük taşıma kapasitesi vergilemede sisteme dahil ediliyor. Bir kısmı yük, bir kısmı insan, bir kısmı hem yük hem insan taşıyıp taşımaması, spor olup olmaması  gibi unsurlar da dikkate alınacak. Vergilmede adaleti sağlamak, özellikle teknolojide meydana gelen değişiklikleri dikkate alacak şekilde bir sistem değişikliğine gidiyoruz" dedi.

Dizel araçların ÖTV'si artacak

Bakan Ağbal, tasarıya verecekleri bir önergeyle komisyon da kabul ederse, vergilemede çevreci yaklaşımları da dikkate almak istediklerini söyledi.

Ağbal, "Bunlara ilaveten yeni unsurlar eklemek istiyoruz. Vergilemede çevreci yaklaşımlar uluslar arası alanda ilgi çekmektedir. Uygun görürseniz özellikle emisyonun türü ve emisyonun değeri; emisyona dayalı vergileme sistemine geçmek üzere bir ölçüt de getirmek istiyoruz" dedi.

"Fiyatların artacağı külliyen yanlış"

Bakan Ağbal, yeni vergileme sistemi nedeniyle yeni araç fiyatlarında 50 bin liraya kadar artış olacağına ilişkin iddiaların külliyen yanlış olduğunu söyledi.

Ağbal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kamuoyunda gerçek olmayan birtakım değerlendirmeler yapıldı. Otomobil satış fiyatında 50 bin lira artış olacağı, külliyen yanlış değerlendirmelerdir. Piyasaya yansıyan şekilde bir artış söz konusu değil. Araçlar segment ve çeşit olarak çok farklılaştı. Sadece motor silindir hacmine dayalı bir vergileme sistemi sürdürülebilir değil.

Otomobil sektörü Türkiye için staretjik; istihdam, yatırım, ihracatımız için stratejik bir sektör. Bu sektörde birşey yaparken özenli ve dikkatli bir yaklaşım içinde oluruz. O nedenle araç fiyatlarında şu kadar artış olacak değerlendirmeleri boş, geçersiz değerlendirmelerdir. Hükümet olarak vergi adaletine uygun yapıyı nasıl kuracağımıza ilişkin ayrı bir çalışma yapar uygulamaya sokarız."

Üniversiteye girişte sınav sistemi değişiyor

Öğrencilerin üzerindeki sınav baskısını azaltmak için üniversiteye giriş sınavları 2019’dan itibaren yılda birden fazla yapılacak. Yeni sistemin teknik altyapı çalışmalarına başlandı.


Sabah'ın haberine göre; Üniversiteye giriş sınavlarında 2019'a kadar köklü değişiklikler yapılması hedefleniyor. Öğrencilerin üzerindeki sınav baskısını azaltmak amacıyla yükseköğretime geçiş sınavlarının yılda birden fazla kez yapılabilmesi için gerekli teknik altyapı çalışmalarına başlanıyor. Resmi Gazete'de yayımlanan "2017 Yılı Programının Uygulanması, Koordinasyonu ve İzlenmesine Dair Kararı Eki"nde Milli Eğitim Bakanlığı'nın diğer bakanlıklar ve kurumlarla yapacağı işbirliği çerçevesinde yürütülecek politikalara ve bu kapsamda alınacak tedbirlere yer verildi. Buna göre yükseköğretimden okul öncesi eğitime kadar 2019'a kadar reform niteliğinde değişiklikler yapılacak. Tam gün eğitim, zorunlu okul öncesi ve yabancı dil hazırlık sınıflarının da bu tarihe kadar tamamlanması hedefleniyor. 

Yılda 3 sınav yapılacak 

Düzenleme kapsamında Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) ile Lisans Yerleştirme Sınavları'nın (LYS) yılda bir kez yerine birkaç defa yapılması gündemde. Buna göre YGS'ler ekim, ocak ve mart aylarında yılda 3 kez gerçekleştirilecek. Adaylar isterlerse sınavların hepsine ya da birine girebilecek. Ayrıca LYS'de bu yıl birkaç açık uçlu soru çıkması da gündemde. 

Yol haritası hazırlanıyor

MEB, her eğitim kademesinde tekli eğitime geçilmesine yönelik çalışmalar başlatacak. 2017 yılı içerisinde fiziki altyapı olanakları arttırılarak bütün eğitim kademelerinde ikili eğitim uygulamasına son verilmesine yönelik bir yol haritası çıkarılacak ve uygulamaya başlanacak. Çocukların okul öncesi eğitime kazandırılması amacıyla çeşitli bağış kampanyaları yapılacak.

Öğretmenlik özendirilecek

İlkokuldan sonraki ilk yıl, tüm öğrenciler için ortaokula hazırlık sınıfı olarak yeniden yapılandırılacak. Öğrencilerin dil yeterliliklerini artırmak için ilkokuldan itibaren eğitimin genelinde yabancı dil derslerine ağırlık verilecek şekilde müfredat güncellenecek. Deneyimli öğretmenlerin de fırsat eşitliği çerçevesinde dezavantajlı bölgelerde görev yapmalarını özendirici tedbirler alınacak.

Okullara performans

Okul ve eğitim kurumlarının hizmet standartları belirlenecek, rehberlik ve denetimi de içeren bir performans yönetim sistemi kurulacak. Rehberlik ile denetim faaliyetleri, çoklu veri kaynaklarının algılamalarına dayalı ve bilgi sistem destekli yürütülecek. Okullara ve kurumlara yönelik rehberlik ile denetim faaliyetleri yaygınlaştırılacak, okul ve kurumların performansları izlenecek.

Ordu Giresun Havalimanı Gülyalı'da arsa fiyatlarını uçurdu

Avrupa ve Türkiye'nin deniz üzerine inşa edilen ilk havalimanı olma özelliğini taşıyan Ordu Giresun Havalimanı, Gülyalı ilçesinin kaderini değiştirdi. İlçede 1 dönüm arsa fiyatı 100-150 bin lirayken 1 milyon liraya çıktı.



Havalimanının açılışından bu yana geçen 1.5 yılda 800 bini aşkın yolcu yararlanırken, yatırımcılar da ilçede yatırım yapmak amacıyla arazi arıyor. Ancak arsa sahiplerinin yüksek fiyat istemesi yatırımcıları kara kara düşündürüyor.

Gülyalı Belediye Başkanı Talip Şen, ilçede arsa fiyatlarının oldukça yükseldiğini ifade ederek, "İlçemizde havalimanı yapılmadan önce ana yol kenarı ve havalimanını kuşbakışı gören yerlerde 1 dönüm arsayı 100-150 bin liraya alabiliyordunuz. Şu anda ise 1 dönüm arsayı 1 milyon liradan aşağı alamazsınız" dedi.

Arsa sahiplerinin beklentisi çok yüksek

Başkan Şen, şöyle konuştu:

"Havaalanın yapılmasıyla birlikte ilçemizde arsa emlak fiyatları her geçen gün artıyor. Bu sadece havalimanından dolayı değil, bölge halkımızın 'sahilde benimde bir evim, meskenim olsun' düşüncesiyle sahil kesimine göç etmesi, özellikle yeme içme ve konaklama tesislerinin karayolu kenarında olmasından kaynaklanıyor.

Yatırımcılar özellikle yeme içme ve konaklama tesisi yapmak konusunda arsa arayışı içerisindeler. Ancak fiyatlarında yüksek olması bunu olumsuz yönde etkiliyor. Açıkçası havalimanı ve Türkiye'de tek olan Çikolata Park'ın Gülyalı'da inşa edildi. Bu durum arsa sahiplerinin iştahını kabarttı."



Gülyalı şantiye gibi

Başkan Şen, havalimanının yanında 10 milyon liraya inşa edilecek olan 'Çikolata Park'ın içerisinde 21 adet çikolata üretim merkezi, 1 adet 300 metrekarelik restoran, bir adet 300 metrekarelik kafeterya, 3 bin kişinin aynı anda konser dinleyip düğün yapabileceği alan, bir halı saha, bir basketbol sahası ve yürüyüş alanları yapılacağını belirtti.

Şen ayrıca 12 milyon liraya mal olacak, 400 kişinin aynı anda eğitim göreceği Gülyalı Turizm Otelcilik Fakültesi inşaatının da sürdüğünü ve bu yatırımların faaliyete geçmesiyle ilçede yaklaşık 3 bin kişilik nüfus hareketi sağlanacağını sözlerine ekledi.