avrupa etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
avrupa etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

1 Aralık 2019 Pazar

Canovate, Data Center Expo Eurasia 2019 Fuarı’na katılıyor

Canovate Group, 28 Kasım ile 1 Aralık 2019 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenen Data Center Expo Eurasia 2019 Fuarı’na katılıyor. Ar-ge ve inovasyon odaklı global bir şirketler grubu olan Canovate Group, ITerra DC (Tümleşik Veri Merkezi), Mini Veri Merkezi, Front Cooler, Adyabatik Soğutma Santrali, Inorax-ST Dikili Tip Kabinet, Chiller, Crac Sistemi ve Kent Güvenliği Yönetim Sisteminin aralarında bulunduğu geniş ürün ailesi hakkında bilgiler verirken, standında yaptığı teknoloji şovu ile fuar ziyaretçilerinin yoğun ilgisini çekiyor.

6 Kasım 2019 Çarşamba

Urla, dünyanın en iyi 10 bağ rotasından birisi olmayı hedefliyor

Uçsuz bucaksız bakımlı bağlarıyla büyüleyici bir atmosfere sahip olan Urla, dünyanın en iyi 10 bağ rotasından birisi olmayı hedefliyor. İzmir’in şirin ilçesi Urla, dünyaca ünlü Bordeaux bağ rotası, Toskana bağ rotası, Napa bağ rotası, Güney Afrika bağ rotası gibi rotalardan birisi olabilecek üzüm bağlarına, şarap üretim hanelerine ve gastronomisi zengin restoranlara sahip. Ülkemize, Almanya, İtalya, Fransa, Yeni Zelanda, Japonya gibi ülkelerden gelerek tadım etkinliklerine katılan turistler, Urla Bağ Yolu rotasına olan taleplerini her geçen yıl artırıyorlar. Dünyanın en iyi bağ rotaları arasında yer almayı istediklerini kaydeden Urla Şarapçılık Genel Koordinatörü Kerem Kumbasar, şunları söyledi:

14 Ekim 2019 Pazartesi

11 Mart 2019 Pazartesi

Esan Akü’ye, Boat Show’da Avrupa’dan yoğun ilgi

Ülkemizin yerli akü firması Esan Akü’ye, 14. CNR Avrasya Boat Show’da Avrupalı ziyaretçiler yoğun ilgi gösterdi. Yerli ve yabancı ziyaretçilerin akınına uğrayan fuarda, Esan Akü; Starter ve Deep Cycle özellikli servis akülerinden oluşan “Marin Premium” serisinin tanıtımına ağırlık verdi. Özel formülü ile marin, karavan, jeneratör ve güneş panelinde yüksek verim sağlayan, vibrasyona ve zorlu deniz koşullarına karşı özel olarak üretilen Marin Premium serisi, standı ziyaret eden Almanya, Hollanda ve Fransa’nın aralarında bulunduğu Avrupalı ziyaretçilerin gözdesi oldu.

11 Şubat 2019 Pazartesi

Avrupalı turistler, İstanbul’a geri dönüyor

İstanbul turizmi, 2019’a başarılı bir başlangıç yaptı. 2017 yılında bıçak gibi kesilen Avrupalı turistler, geri dönmeye başlıyor. İstanbul bu yıl, Ortadoğu ülkeleri, Rusya, Avrupa ülkeleri ve Çin dahil birçok ülkeden gelecek turistler ile hem doluluklar, hem turizm geliri açısından hedeflerine ulaşacağı bir yıl geçirecek.

15 Kasım 2018 Perşembe

Avrupalı turistler, Tarihi Yarımada’ya geri dönüyor

Gelecek yıl, Tarihi Yarımada’da, Avrupalı turistleri daha çok göreceğiz 
İstanbul, bu yıl turizmde beklentilerin üzerinde bereketli bir yıl geçiriyor. Ortadoğulu turistlerin yanı sıra, bu yıl Avrupa ülkeleri, Amerika ve Rusya’dan turistler, Tarihi Yarımada’ya yeniden yoğun ilgi göstermeye başlıyor.
Bu yılın beklentilerin üzerinde başarılı bir yıl olduğunu kaydeden BW Plus The President Hotel ve BW Citadel Hotel’leri Satış ve Pazarlama Direktörü Tülay Akar Yılmaz, şunları söyledi:
“Otellerimizde, senenin başında Ortadoğu ağırlıklı olan misafir portföyümüze, Avrupa ülkeleri, Amerika ve Rusya gibi diğer ülkelerde gelmeye başladı. 2019 yılı için, İspanya, Brezilya ve Rusya gibi birçok ülkeden grup rezervasyonları almaya devam ediyoruz. Bu pazarlar, özellikle Tarihi Yarımada ve Sultanahmet’in yeniden hareketlenmesine sebep olacak. Ayrıca, gelecek yıl karşımıza, İtalyanlar sürpriz olarak çıkabilir. Aynı zamanda, önümüzdeki yıl için onaylanan cruise gemileri bulunuyor ve bunların Sarayburnu İskelesine yanaşması planlanıyor” dedi.

Anadolu Yakası otelleri, dünyanın dört bir yanından misafirlerini ağırlıyor

Anadolu Yakası otelleri, Avrupa ülkelerinden Amerika’ya, Ortadoğu ülkelerinden Rusya’ya kadar dünyanın dört bir yanından misafirlerini ağırlıyor. Mevcut pazarların yanı sıra, bu yıl yeniden canlanan Hintli turistlerin, Anadolu Yakası’na çekilmesi hedefleniyor.

Bu yıl beklentilerin üzerinde başarılı bir yıl geçirdiklerini belirten Hilton Garden Inn Canpark Ümraniye Satış ve Pazarlama Direktörü Bahar Aşık Erdin, şunları söyledi:
“Bu yıl Türk misafirlerimizin yanı sıra, Suudi Arabistan, Almanya, Danimarka, Körfez ülkeleri, Amerika, İsveç, Fransa, İngiltere gibi birçok pazardan konuklarımız oldu. 2019 yılının için ilk üç ayına rezervasyonlar almaya başladık. Ayrıca, sağlık turizmi nedeniyle tercih edilen otellerin başında geliyoruz. Gelecek yıl, bu yıldan çok daha başarılı bir yıl olacak” dedi.
İçinde bulunduğumuz Kasım ayı ve Aralık aylarını da değerlendiren Bahar Aşık Erdin, son iki ayda artan toplantı trafiğiyle yerli ve yabancı firmaların organizasyonlarına ev sahipliği yapmakta olduklarını kaydetti.
Hedef ülkelerde, tanıtım ve pazarlama çalışmaları yapıyor

28 Kasım 2017 Salı

Türkiye’nin ilk Lyme Kliniği, Dokuz Eylül Üniversitesi’nde kuruluyor

Sessiz katil lakabıyla bilinen ve 365'ten fazla hastalığı taklit edebilen Lyme hastalığı, yüzyılın salgını olarak nitelendiriliyor. Üstelik Türkiye'de 7 milyon kişide bu hastalık var ancak hastalar uzmanlara ulaşamıyor. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi bu sorundan yola çıkarak Lyme Kliniği açmaya ve hastalıkla ilgili bir laboratuvar kurmaya karar verdi. Uzmanlar ayrıca usta oyuncu Türkan Şoray'ı da hastalıkla ilgili uyardı. İşte nedeni...
Dünyada yüzyılın salgını olarak nitelendirilen ve 365'ten fazla hastalığı taklit etmesiyle bilinen, ‘Borrelia Burgdorferi' bakterisinin yol açtığı Lyme hastalığı ile ilgili Dokuz Eylül Üniversitesi'nde Lyme Kliniği ve Lyme Laboratuvarı açılmasına karar verildi.
SESSİZ KATİL
“Sessiz Katil” adıyla da bilinen ve dünyada hızla yayılarak insanlığı tehdit ettiği belirtilen Lyme ile ilgili İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi'nde, Üniversite rektörü Prof.Dr. Erdal Çelik başkanlığında bir toplantı yapıldı. Üniversitenin Tıp Fakültesi Başhekimi Prof.Dr. Mete Edizer ile 10 yılı aşkın zamandır Lyme hastalığı hakkında çalışmalar yapan Prof.Dr. Biyolog Barbaros Çetin'de toplantıya katıldı. Yapılan toplantıda Lyme hastalığının insanlığı tehdit ettiği, Türkiye'de 7 milyon kişide Lyme hastalığı olduğu, ancak konusunda uzman hekimlerin görev yapacağı Lyme kliniklerinin bulunmadığı vurgulandı. Bu eksikliği gidermek amacıyla Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi bünyesinde Lyme Kliniği açılmasına, Lyme hastalığı ile ilgili araştırma grubu ve Lyme Laboratuvarı kurulmasına karar verildi.
İLK DEFA BİR REKTÖR DESTEK VERDİ
Yıllardır Lyme konusunda araştırmalar yapan Prof.Dr. Biyolog Barbaros Çetin, dünyanın birçok gelişmiş ülkesinde Lyme kliniklerinin kurulduğunu belirterek alınan bu kararın çok önemli olduğunu söyledi. Prof.Dr. Biyolog Çetin; “Biliyorsunuz Türkiye'de Lyme hastalığı ile ilgili çalışmalar yapıyorum. Hedeflerimden bir tanesi de Türkiye'de Lyme hastalığı teşhisi konulan hastalarımızın tedavilerinin yapılabileceği bir araştırma merkezinin kurulmasıydı. Bu araştırma merkezinin bir üniversite ve tıp fakültesi bünyesinde olması gerekiyordu. Nihayet ilk defa bir rektör bu konuda her türlü desteği vereceğini bu toplantıda açıkladı. Önümüzde ki günlerde bu karar üniversite yönetiminin önüne gelecek. Türkiye'de ilk defa Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi bünyesinde Lyme hastalığı ile ilgili bir araştırma ve tedavi kliniği kurulması çalışmaları başlayacak. Ayrıca Dokuz Eylül Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü olarak Lyme bakterisi ile ilgili bir araştırma grubu kuracağız. Bu grubun startını sayın rektör verdi. Bu ekip Türkiye'de ilk defa bu bakterinin ile ilgili laboratuvar çalışmaları yapacak” dedi.
“ÇOK SAYIDA MAĞDUR LYME HASTASINDAN TALEP VAR”
Avrupa'da ve Amerika'da şu anda temeli 25 ile 30 yıl önce atılmış Lyme klinikleri olduğunu belirten Prof.Dr. Biyolog Barbaros Çetin, “Ben 10 yıldır Lyme konusunda çalışmalar yapıyorum. Özellikle son 5 yıldır yoğun test talepleri var. Hemen hemen her gün ortalama 15 telefon alıyorum, mailler geliyor ve her gün insanlar ofisime ziyarete geliyorlar. Çok sayıda Lyme hastası var. Ben bunu 2 yıl önce Finlandiya'da ki uluslararası Lyme konferansında da söylemiştim. Yapılan çalışmalarla da bilimsel olarak kanıtladık. Türkiye'de 7 ile 10 milyon arası Lyme hastası var. Bunu birkaç kez deklare etmiştik. Şu anda en geçerli Lyme testi Almanya'da ki laboratuvarlarda yapılıyor. Lyme hastalarının Türkiye'de test yaptıracakları yer yok. İnsanlar mağdur. Pozitif çıkan insanlar doğal olarak doktor ve klinik arıyorlar. Lyme konusunda doktora yapmış, ihtisas yapmış bir tane yetişmiş ve alt yapısı olan doktorumuz yok. Bu açığı biran önce kapatmamız gerekiyor. Sadece Dokuz Eylül Üniversitesinin bu tarihi girişimi yetmez. Diğer tıp fakültelerinin sayın dekanlarına acilen çağrım, mümkünse ve ellerinde imkânları varsa Lyme kliniği kurma çalışmalarına başlasınlar” dedi.
TÜRKAN ŞORAY'A ÇAĞRI
Türkiye'de Lyme'a yakalanmış çok sayıda tanınmış kişi olduğunu belirten Çetin, Türk sinemasının sultanı Türkan Şoray'a da bir çağrıda bulundu. Çetin; “Geçtiğimiz günlerde Sayın Türkan Şoray beyin tümörü ameliyatı oldu. Kendisi yıllardır kuşing sendromu hastası. Kuşing hastalarının birçoğu ise Lyme hastası. Buradan kendisine ve yakınlarına bir çağrıda bulunuyorum. Lütfen acilen Lyme testi yaptırsınlar. Çünkü bu bakterinin beyin tümörü ve dördüncü evre beyin kanseri ‘blastoma' yaptığı ispatlandı. Bende bunların akademik belgeleri var” dedi.
DHA

27 Nisan 2017 Perşembe

Avrupa Parlamentosu'ndan çok sert Türkiye raporu

AKPM'nin Türkiye kararının ardından Avrupa Parlamentosu da benzer nitelikteki raporunu açıkladı. Raporda, AB ile müzakerelerin yanı sıra Türkiye'ye aktarılan fonların da askıya alınması önerildi.

Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü Hollandalı parlamenter Kati Piri, raporunu hazırladı. Belge, yine Ankara’nın sert tepkisine neden olacak içerikte.
Amerika’nın Sesi’nin haberine göre; Avrupa Parlamentosu’nun geçen yıllarda hazırladığı raporları çok sert şekilde eleştiren ve yok hükmünde sayıp “geri gönderen” Türkiye’nin bu sene de aynı yaklaşım içine girme olasılığı oldukça yüksek. Bunun nedeni ise Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye raportörü, Hollandalı parlamenter Kati Piri tarafından hazırlanan bu yılki raporun da çok sert eleştiriler içermesi.
Rapor, sert içeriğinin yanı sıra ilişkilerin devamında yaşanabilecek olası sorunları da gözler önüne seriyor. Son dönemde Avrupa Parlamentosu’nda sıkça dile getirilen Türkiye ile müzakerelerin askıya alınması mesajı bu belgede de net şekilde veriliyor.
2019'da kriz vurgusu
Taslak raporda, Avrupa Birliği Komisyonu’na ve üye devletlere, anayasa paketinin değiştirilmeden uygulanması halinde Türkiye ile katılım müzakerelerini askıya alma çağrısı yapılıyor. Türkiye’nin bu pakette herhangi bir değişikliğe gitmeyecek olmasından hareketle, daha önce radikal bir gelişme yaşanmaması halinde, bu çağrı doğrultusunda 2019’da çok ciddi bir kriz yaşanacağı söylenebilir.
Belgenin dikkat çeken diğer iki vurgusu ise Gümrük Birliği ve Türkiye’ye mali yardımlarla ilgili. Ankara, Gümrük Birliği’nin güncellenmesine büyük önem veriyor. Avrupa Parlamentosu ise bu konuda da Türkiye’yi zorlama hazırlığı içinde. Belgede, Komisyon’a yönelik olarak yapılan, “Güncellenmiş Gümrük Birliği’ne insan hakları ve temel özgürlüklerle ilgili siyasi kriterler katma” çağrısı yapılması bunun ilk sinyallerinden.
"Fonlar askıya alınsın"
Türkiye’nin Kopenhag kriterlerine uymaması durumunda tüm katılım öncesi fonları askıya alması çağrısı da belgeye yansıtıldı. Söz konusu mali yardımlar 2017-2020 dönemi için yaklaşık 2.5 milyar Euro seviyesinde.
Diğer Avrupa Birliği kurumlarının ve liderlerinin idam cezası konusunda yaptığı açıklamalara paralel bir söylem Piri’nin raporunda da yer alıyor. Belgede, “İdam cezasının yeniden getirilmesinin Türkiye’nin uluslararası yükümlülüklerini ihlal edeceğinin ve Avrupa Birliği müzakerelerinin derhal sona ermesine yol açacağının altını çizeriz” vurgusuna yer veriliyor.
Erdoğan'ın sözlerine tepki
İlişkilerde kriz yaşandığı mesajıyla Avrupa Birliği Konseyi’ne Türkiye ile acilen zirve yapma çağrısı yapılan taslakta, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bazı Avrupa Birliği liderlerini “Nazi uygulaması” yapmakla suçlaması güçlü şekilde kınanarak, bu tür açıklamaların devamının bir siyasi ortak olarak Türkiye’nin kredibilitesinin altını kazdığı uyarısında bulunuluyor.
İfade özgürlüğü ihlallerinin ve medya özgürlüğüne yönelik ciddi ihlallerin de güçlü şekilde kınandığı belgede, 150’den fazla gazetecinin tutuklanmasının endişe kaynağı olduğu vurgulanarak, özgür ve çoğulcu bir medyanın her demokrasinin temel bileşeni olduğu hatırlatılıyor ve Türk hükümeti tüm gazetecileri derhal serbest bırakmaya teşvik ediliyor.
OHAL konusu gündemde
Avrupa Parlamentosu, 2016’nın Türkiye için zor bir yıl olduğunun kabul etmekle birlikte olağanüstü hal altında alınan önlemlerin, geniş kapsamlı, orantısız ve ülkede temel özgürlüklerin korunmasında uzun süre olumsuz etki yapacak nitelikte olduğu görüşünde.
Metinde, “Olağanüstü hal ve adil bir kampanya olmasını önleyen şartlar altında 16 Nisan’da yapılan referandumun sonucunu not ediyoruz. Tüm usulsüzlük iddialarına ilişkin bağımsız bir değerlendirmeyi destekliyoruz” ifadelerine de yer verildi.
"Hakim ve savcıların güçlü siyasi baskı altında olmayı sürdürmesinden endişe duyulduğunun" belirtildiği raporda, Türkiye’de gerçekleştirilen terör saldırıları en güçlü ifadelerle kınanıyor. 2002’den bu yana Avrupa Birliği’nin terörist listesinde yer alan PKK’nın şiddete dönüşüne yönelik kınama tekrarlanıyor ve Avrupa Birliği ülkeleri, Avrupa Birliği’nin terör örgütleri listesinde yer alan örgütlerin işaret ve sembollerini yasaklayan yasal düzenlemeleri güçlendirmeye davet ediliyor.
Taslak belgede, Avrupa Birliği-Türkiye arasında iyi ilişkilerin her iki taraf için de stratejik öneme sahip olduğu ve Avrupa Parlamentosu’nun, Türk hükümetiyle işbirliği yapma ve açık bir diyalog sürdürme taahhüdüne bağlı olduğunun da altı çiziliyor.
Taslak rapor, 2 Mayıs’ta Avrupa Parlamentosu Dışişleri Komisyonu’nda görüşülecek. cnntürk

18 Nisan 2017 Salı

Avrupa referanduma soruşturma istedi

Avrupa, referandumda mühürsüz zarflarla verilen oyları gündemine taşıdı. Avrupa Komisyonu, Türkiye'ye 'şeffaf soruşturma' çağrısı yaptı.

Avrupa Komisyonu Türkiye'deki referandum sonuçlarına ilişkin ortaya atılan iddiaların ardından yetkililere ‘seçim usulsüzlükleri hakkında şeffaf soruşturma’ çağrısı yaptı.
Reuters'ın haberine göre; Komisyon sözcüsü Margaritis Schinas, “Türk yetkilileri bundan sonraki adımlarını çok dikkatli değerlendirmeye çağırıyoruz. Referandum sonrasında geniş kapsamlı ulusal konsensüsün sağlanması çok önemli" dedi.
Şeffaf soruşturma çağrısı
Günlük basın toplantısında konuşan sözcü, AGİT raporuna ve mühürsüz zarflarla verilen oyların geçerli sayılması kararına dikkat çekerek, “Aynı zamanda yetkilileri bu usulsüzlük iddiaları hakkında şeffaf bir soruşturma başlatmaya çağırıyoruz” ifadelerini kullandı. (Reuters)

14 Mart 2017 Salı

Avrupa'da çalışanlara 'başörtüsü' yasağı geliyor

Avrupa Adalet Divanı; iş verenlerin, çalışanların "gözle görülebilir dini sembol niteliğindeki kıyafetleri" giymelerine yasak getirebileceğine hükmetti.

Avrupa Birliği'nin üst mahkemesi Avrupa Adalet Divanı (ECJ), kadınların çalışırken başörtüsü takıp takmamasına dair verdiği ilk kararda, işverenlerin gözle görülebilir dini semboller giyilmesini yasaklayabileceği kararını verdi.
Reuters'ın haberine göre, Avrupa Adalet Divanı, Fransa ve Belçika'da iki kadının başörtülerini çıkarmayı reddetmelerinin ardından işten çıkarılmaları üzerine açtıkları dava sonucu ortak karar verdi.
Mahkeme tarafından yapılan açıklamada, "Herhangi bir siyasi, felsefi veya dini sembolün giyilmesini yasaklayan bir iç kural, direkt olarak ayrımcılık anlamına gelmez" denildi.

13 Mart 2017 Pazartesi

Aile Bakanı diğer Schengen ülkelerine de giremeyecek

Hollanda tarafından 'istenmeyen kişi' ilan edilen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya bu yüzden, Schengen anlaşmasına dahil diğer Avrupa Birliği (AB) ülkelerine de giremeyecek.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'nın Hollanda tarafından "istenmeyen kişi" ilan edilerek sınır dışı edilmesi, NATO müttefiki bir ülke için ağır bir karar olarak değerlendiriliyor.
BBC Türkçe'nin haberine göre, Bakan Kaya, Hollanda'nın "istenmeyen kişi" kararı nedeniyle Schengen anlaşmasına dahil diğer Avrupa Birliği (AB) ülkelerine de giremeyecek. Kaya, yeniden Hollanda'ya gelmesi halinde altı ay hapis cezasına çarptırılacak ve yeniden sınır dışı edilecek.
Hollanda, "istenmeyen kişi" uygulamasını bugüne kadar genellikle hukuki olarak ülkede bulunma hakkı olmayan ve güvenliği tehdit eden yabancı suçlular için işletiyor.
Sınır dışı edilen kişilerin Hollanda ya da diğer Schengen ülkelerine en fazla 10 yıllık bir süre boyunca girmesine izin verilmiyor. Ciddi tehdit oluşturan suçlular için bu süre 10 yılın üzerine çıkabiliyor.
Hollanda Güvenlik ve Adalet Bakanı'nın, bu cezayı affederek istenmeyen kişi uygulamasına son verme yetkisi bulunuyor.
İtiraz hakkı var
Ayrıca Kaya'nın Hollanda tarafından alınan bu karara itiraz etme hakkı da var.
Hollanda, Cumartesi günü bir etkinliğe katılmak üzere Rotterdam'a giden Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Kaya'nın uçaklarının iniş iznini iptal etti. Bunun üzerine Kaya, Almanya üzerinden karayoluyla Rotterdam'a geçmeye çalıştı.
Hollanda polisi, önce Kaya'nın aracını sınırda durdurdu, daha sonra da Rotterdam Başkonsolosluğu'na girişine engel oldu. Bakan Kaya, istenmeyen adam ilan edilip, sınır dışı edildi.
İlk kez bir NATO müttefikine uygulandı
Hollanda Televizyonu'nun değerlendirmesine göre, ilk kez bir müttefik ülkenin üst düzey yetkilisine böyle bir yaptırım uygulandı.
NATO üyesi bir ülke bakanına yönelik bu uygulamanın "ağır bir önlem" olduğu vurgulandı.
Başbakan Binali Yıldırım Hollanda'nın, Bakan Kaya'nın dokunulmazlığını görmezden geldiğini söylemişti.
Hollanda ise "istemiyoruz, gelme" uyarılarına ve uçuş izni verilmemesine rağmen karayoluyla Almanya'dan geçen Kaya'nın diplomatik dokunulmazlığı bulunmadığını öne sürüyor.
Hollanda makamları, Türk bakanlara diplomatik temsilciliklerde kapalı bir grupla toplantı izni verildiğini, ancak Türkiye tarafının "tehdit içeren" açıklamalarla konuyu çözümsüz hale getirdiğini savunuyor.

1 Mart 2017 Çarşamba

İstanbul'un Avrupa Yakasında elektrik kesintisi

İstanbul Avrupa Yakasında bazı ilçelere 4 Mart Cumartesi günü planlı bakım ve iyileştirme çalıştırmaları kapsamında elektrik verilemeyecek.

Boğaziçi Elektrik Dağıtım AŞ'den (BEDAŞ) yapılan yazılı açıklamaya göre, İstanbul'un Bağcılar, Büyükçekmece, Esenler, Bakırköy, Arnavutköy ve Güngören ilçelerinin bazı mahallelerinde 08.00-19.00 saatlerinde elektrik kesintisine gidilecek.
İstanbul'un Bağcılar ilçesinin bazı mahallelerinde 08.00-18.00, Büyükçekmece ilçesinin bazı mahallelerinde ise 09.00-16.00 saatlerinde elektrik kesintisi uygulanacak.
Aynı gün Esenler ilçesinin bazı sokaklarına 09.00-17.00, Bakırköy ilçesinin bazı semtlerine 10.00-13.00, Arnavutköy ilçesinin bazı semtlerine 10.00-14.00 ve Güngören ilçesinin bazı semtlerine 10.00-19.00 saatlerinde elektrik verilemeyecek.
Aboneler, elektrik verilemeyecek ilçelerdeki mahalle ve sokaklara ilişkin detaylar ile kesintinin saat bilgilerine BEDAŞ'ın internet sitesinde yer alan "Planlı Bakım ve Yatırım Çalışmaları" bölümünden ulaşabilecek.

23 Şubat 2017 Perşembe

Avrupa'da radyasyon paniği

Ocak ayından bu yana Avrupa'nın kuzeyinde radyasyon ölçümlerinin yüksek çıkması yetkilileri harekete geçirdi. Artışın nedeni henüz belirlenemedi, uzmanlar kaçak yapılan nükleer çalışmalar olmasından kuşkulanıyor

Avrupa genelinde son haftalarda yapılan ölçümlerde atmosferde bulunan radyoaktif partiküller, yetkilileri endişelendirdi. Radyasyon dalgası, ilk olarak Ocak ayı başlarında Norveç’in kuzey kesimlerinde tespit edildi.
Vatan gazetesinde yer akan habere göre, geçen haftalar içerisinde radyoaktif parçacıklar, rüzgarlar aracılığıyla İspanya’ya kadar yayıldı. Uzmanlar, yapılan incelemelerde havada ‘İyodin-131’ adıyla bilinen radyoaktif partiküle rastlandığını duyurdu. Uzmanlar, İyodin-131’in Avrupa semalarına nereden geldiğinin belirlenmesi için araştırmalara başladı.
ABD Hava Kuvvetleri de, Avrupalı yetkililere yardım için geçen hafta radyasyon ölçüm ekipmanlarıyla donatılmış 2 adet WC-135 tipi araştırma uçağını İngiltere’ye gönderdi.
Şu ana kadar havada radyasyon artışı tespit edilen ülke sayısı yediye ulaştı. Uzmanlar, İyodin-131 maddesinin gücünün yarıya inmesi için geçmesi gereken sürenin en fazla 8 gün olduğunu, dolayısıyla kısa bir süre önce gerçekleşmiş bir olayda atmosfer aracılığıyla Avrupa ülkelerine yayılmış olabileceklerine işaret ediyor. Parçacıkların yayılımından hareketle, kaynağının Doğu Avrupa olabileceği ihtimali üzerinde durulsa da, radyoaktivitenin dağıldığı nokta henüz kesin olarak belirlenemedi.
Gizli deneme iddiası
Komplo teorisyenleri, atmosferdeki radyasyon artışının arkasında Rusya’nın olabileceğini öne sürüyor. İddiaya göre artış, Rusya’nın Kuzey Kutup bölgesinde gerçekleştirdiği gizli bir nükleer silah denemesi sonucunda yaşanmış olabilir.
Hayvanlarda radyasyon bulundu
Çek Cumhuriyeti Veterinerlik İdaresi, ülkenin kırsal bölgelerinde görülen yabani hayvanlarda radyasyona rastlandığını duyurdu. Uzmanlar, hayvanların, radyoaktif izotop emilimi yapan trüf mantarı yiyerek radyasyon almış olabileceklerini belirtti. Hayvanlarda görülen Sezyum-137 maddesinin, 1986’daki Çernobil faciasından sonra havaya yayılan maddelerden birisi olduğu vurgulanıyor.

19 Şubat 2017 Pazar

Schengen bölgesinde sistematik sınır kontrolü başlıyor

Avrupa Birliği'nin (AB) terörle mücadelesi yönergesi, Avrupa Parlamentosu'nda (AP) oylanarak kabul edildi ve değişti; bu kapsamda bundan böyle Schengen bölgesine giriş ve çıkışlarda sistematik kontrol e tabi yapılacak.

Avrupa Birliği (AB) terörle mücadele yönergesi güncellendi. Avrupa Parlamentosunda (AP) oylanarak kabul edilen yeni yönergede terörle mücadele kapsamında bundan böyle Schengen bölgesine giriş ve çıkışlar sistematik kontrole tabi tutulacak.
Strazburg'da devam eden AP Genel Kurulunda, AP'nin Romanyalı üyesi Monica Macovei'nin hazırladığı tasarıya ilişkin rapor görüşülerek oylandı.
Genel Kurulda, artan terör tehdidi, AB'ye geri dönen yabancı savaşçılar, AB dışından gelen tehditler gibi gelişmelere karşı, 2002 yılında uygulamaya sokulan "Terörle Mücadele Yönergesi" üzerinde değişiklik yapılarak kabul edildi.
Buna göre, Aralık 2015'te Avrupa Komisyonu tarafından yapılan çalışma ile Schengen sınır kurallarında değişikliğe gidildi. Üye ülkelerden, Schengen bölgesine kara, hava ve deniz yoluyla giren veya çıkan tüm yolcular kontrolden geçirilecek. Kontroller, klasik uygulama olan pasaport, kimlik belgesi veya seyahat belgesi kontrollerinin dışında Schengen Bilgi Sistemi, çalınan veya kaybedilen pasaportlar gibi verilerin kullanılması şeklinde gerçekleştirilecek. Aynı zamanda kontrollerin sınırlarda aşırı yoğunluk ve gecikmelere neden olacağı durumlarda "şüphelenilen" kişiler belirlenip kontrol edilebilecek. Bu durumda yine klasik kimlik-pasaport kontrolü mutlaka yapılacak.
Bir ay içerisinde uygulamaya geçmesi beklenen yeni kuralların, havaalanlarında gerekli tedbirlerin alınması ve kontrol noktalarının yeniden düzenlenmesi aşamaları göz önünde bulundurularak 6 aylık bir esneklik döneminden sonra tam olarak devreye girecek. Bu süre içerisinde sadece "şüpheli kişiler" geniş çaplı kontrolden geçirilebilecek.
AB sınırlarının daha iyi korunması ve özellikle Suriye ve Irak'ta savaşmaya gidip AB'ye geri dönen AB vatandaşı "yabancı savaşçıların" yakalanması amacını taşıyan tasarı 469 evet, 120 hayır ve 42 üyenin çekimser oyuyla kabul edildi.
Mevcut uygulamada, AB vatandaşları Schengen bölgesi girişlerinde pasaport veya kimlik belgesi göstererek geçebiliyordu. AB dışı ülkelerin vatandaşları ise sadece girişlerde yoğun kontrole tutuluyordu. Yeni uygulama ile bu kişiler girişte olduğu gibi çıkışlarda da kontrol edilecek. Yeni düzenleme Danimarka, İngiltere ve İrlanda'yı kapsamıyor.

13 Şubat 2017 Pazartesi

İstanbul Avrupa yakasında 5 ilçede elektrik kesintisi

Avrupa yakasındaki 5 ilçede 15 Şubat Çarşamba günü elektrik kesintisi uygulanacak.

İstanbul'un Avrupa yakasındaki 5 ilçeye 15 Şubat Çarşamba günü planlı yatırım, bakım ve onarım çalışmaları kapsamında elektrik verilemeyecek.
Boğaziçi Elektrik Dağıtım AŞ'den (BEDAŞ) yapılan açıklamaya göre, Bağcılar, Küçükçekmece, Avcılar, Beylikdüzü ve Güngören ilçelerinin bazı mahallelerinde 08.00-19.00 saatlerinde değişik zaman dilimlerinde elektrik kesintisine gidilecek.
İstanbul'un Bağcılar ilçesinin bazı mahallelerinde 08.00-19.00 saatlerinde elektrik kesintisi uygulanacak. Küçükçekmece ilçesinin bazı mahalle ve sokaklarına saat 08.00-18.00'de elektrik verilmeyecek.
Avcılar ilçesinin bazı semtlerinde saat 09.00-17.00, Beylikdüzü ilçesinin bazı mahallelerinde ise saat 09.00-19.00'da elektrik kesintisi uygulanacak. Güngören ilçesinin bazı mahallelerinde saat 10.00-15.00 arasında elektrik kesintisine gidilecek.
Aboneler, elektrik verilemeyecek ilçelerdeki mahalle ve sokaklara ilişkin detaylar ile kesintinin saat bilgilerine BEDAŞ'ın internet sitesinde yer alan "Planlı Kesintiler" bölümünden ulaşabilecek.

11 Şubat 2017 Cumartesi

Yunan adalarına 'kapıda vize' uygulaması sona eriyor

AB Komisyonu Ege'deki Yunan adalarına seyahatte kolaylık sağlayan geçici vize uygulamasına gelecek sezon için onay vermediği kaydedildi. Turizm gelirlerinde Türk turistlerin önemli payı olan adalardaki yetkililer karara tepkili.

Yunan basınında yer alan haberlerde, AB Komisyonu'nun "kapıda vize" olarak anılan uygulamaya yeni turizm sezonu için onay vermediği kaydedildi.
Yunanistan'ın Avrupa İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Vekili Yorgos Katrougalos, söz konusu adaların milletvekillerine gönderdiği mektupta, bakanlığın tüm ısrarlarına rağmen kararın engellenemediğini ifade etti.
Vize işlemlerinin kolaylaştırılarak, bu karar sebebiyle oluşması beklenen sıkıntıların aşılması için Türkiye'deki konsolosluklara personel takviyesi yapılacağı ve vize başvurularında elektronik sistem kullanılacağı belirtildi.
Ayrıca, Brüksel'de bulunan Katrougalos'un, Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Frans Timmermans ile yaptığı görüşmede Türk turistlere özel vize uygulamasını gündeme getirdiği bildirildi.
"Adalara büyük darbe"
Avrupa Birliği'nin (AB) kararı özellikle adalardakilerin büyük tepkisine yol açtı.
Midilli Belediye Başkanı Spiros Galinos, adaların göçmen krizi sebebiyle büyük bir yükün altında olduğunu, bu gelişmenin başta Midilli olmak üzere tüm adalarda turizme büyük bir darbe indireceğine dikkati çekti.
Kuzey Ege Eyalet Başkanı Hristianna Kalogiru, ada sakinlerinin endişelerine dikkati çekerek, tüm çözüm imkanlarının kullanılması çağrısında bulundu.
Midilli, Sakız, Rodos, İstanköy, Sömbeki, Sisam ve Meis adaları için 2012 yılından bu yana Nisan-Ekim ayları arasında geçerli olan uygulamayla Türk turistlerin adalara seyahatlerinde limanda vize verilerek önemli bir kolaylık sağlanıyordu.
Turizm yetkililerine göre, söz konusu adalardaki ziyaretçilerin yarısı Türk turistlerden oluşuyor.

7 Şubat 2017 Salı

AB'den önemli Schengen kararı

Sığınmacıların girişlerini önlemek için Schengen'i askıya alan ülkelerin bu uygulamayı 3 ay daha uzatmasına Avrupa Birliği Konseyi tarafından karar verildi.

Avrupa Birliği (AB), sığınmacıların topraklarına girişini önlemek için 5 ülkenin 3 ay daha Schengen'i askıya alarak sınır kontrolleri yapmaya devam etmesine onay verdi.
AB Konseyi, AB Komisyonunun Schengen üyesi Almanya, Avusturya, Danimarka, İsveç ve Norveç'in 3 ay daha sınır kontrolü yapmasına yönelik önerisini kabul etti. Buna göre, geçen yıldan bu yana devam eden ve 12 Şubat'ta sona ermesi gereken uygulama 3 ay daha uzatılmış oldu.
Sınır kontrollerinin, 24 Eylül'de Almanya'da yapılacak genel seçime kadar her 3 ayda bir uzatılması bekleniyor.
- Trump'ı eleştirdikleri dönemde karar alındı
Uzatma kararı, AB'nin vize yasağı ve sığınmacı alınmasını engelleyen kararlarından dolayı ABD Başkanı Donald Trump'ı eleştirdiği bir dönemde alındı.
AB, sığınmacı gelişini önlemek için Schengen'in askıya alınmasının yanı sıra bazı ülkelerle anlaşmalar imzalamalarının, ABD'nin yaptığı gibi "duvar örmek değil, sığınmacı akışını" yönetmek olduğunu iddia ediyor.
Ayrıca, Avrupa'da Macaristan, Avusturya ve İspanya'nın Afrika'daki toprağı Ceuta'da duvar işlevi gören dikenli teller bulunuyor.
- Avrupa'da sınır kontrolleri
Avusturya, Macaristan ve Slovenya ile olan sınırlarında; Almanya, Avusturya sınırında; Danimarka, Almanya ile feribot hattı olan limanlar ile Almanya kara sınırında; İsveç, Güney ve Batı Polis Bölgesi ile Danimarka ile arasındaki Öresund Köprüsü'nde; Norveç de Danimarka, Almanya ve İsveç'le feribot hattı olan limanlarında kontroller gerçekleştiriyor.
Schengen üyesi Almanya, Avusturya, Danimarka, İsveç ve Norveç, 2015'in sonuna doğru aşamalı olarak sınır kontrollerine başlamıştı. AB'nin en büyük başarısı olarak görülen Schengen'in askıya alındığı uygulama eleştirilse de 3 ayda bir uzatılmıştı.
Avrupa'ya 2015 yılında bir milyondan fazla sığınmacı gelmiş, 18 Mart 2016'da Türkiye ile varılan mutabakatın ardından günlük ortalama geçişler 80'e kadar gerilemişti. AB, geçen hafta da sığınmacıların Avrupa'ya gelişini önlemek için Libya'yla anlaşmaya varmıştı.

6 Şubat 2017 Pazartesi

İstanbul'un 6 ilçesinde elektrik kesintisi

İstanbul'un Avrupa yakasında bazı ilçelere 8 Şubat Çarşamba ve 9 Şubat Perşembe günü planlı yatırım, bakım ve onarım çalıştırmaları kapsamında elektrik verilemeyecek.

Boğaziçi Elektrik Dağıtım AŞ'den (BEDAŞ) yapılan yazılı açıklamaya göre, Küçükçekmece, Büyükçekmece, Fatih, Silivri, Esenyurt ve Eyüp ilçelerinin bazı mahallelerinde 08.00-22.00 saatleri arasında değişik zaman dilimlerinde elektrik kesintisine gidilecek.
İstanbul'un Küçükçekmece ilçesinin bazı mahallelerine 8 Şubat gecesi 22.00'den ertesi gün sabah 06.00'ya kadar çeşitli saatlerde elektrik verilemeyecek.
Sonraki gün, Büyükçekmece, Küçükçekmece,Fatih, Silivri, Esenyurt ve Eyüp ilçelerinin de bazı semtlerine 08.00-16.30 saatlerinde elektrik sağlanamayacak.
Aboneler, elektrik verilemeyecek ilçelerdeki mahalle ve sokaklara ilişkin detaylar ile kesintinin saat bilgilerine BEDAŞ'ın internet sitesinde yer alan "Planlı Kesintiler" bölümünden ulaşabilecek.

31 Ocak 2017 Salı

Avusturya Başbakanı Kern: Avusturya'da burka yasaklanacak

Avusturya Başbakanı ve Sosyal Demokrat Parti Lideri Kern, kamuya açık alanlarda vücudun tamamını kıyafetlerin giyinilmesinin yasaklanacağını söyledi.

Avusturya'da, koalisyon hükümetini oluşturan Sosyal Demokrat Parti (SPÖ) ile Avusturya Halk Partisi (ÖVP) arasında erken seçime gidilmesini önlemek için yapılan görüşmelerde uzlaşıldığı bildirildi.
"Koalisyonu Kurtarma Paketi" olarak tanımlanan, 2018'in sonuna kadar geçerli olacak hükümet programı, Avusturya Başbakanı ve Lideri Christian Kern ve Başbakan Yardımcısı Reinhold Mitterlehner tarafından kamuoyuna açıklandı.
Cumhurbaşkanı Alexander Van der Bellen'in göreve başlamasının ardından görüşmeleri hızlandıran taraflar, eğitimden yeni iş imkanları oluşturulmasına, ekonomik yatırımlardan yabancı yasasına kadar birçok noktada uzlaşı sağladıklarını, yakın tarihte erken seçim öngörülmediğini kaydetti.
Vücudun tamamını örten kıyafetler yasaklanıyor
Ülkedeki Müslümanlar ve yabancıları yakından ilgilendiren uyum yasasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kern, şöyle konuştu:
"Yeni dil ve uyum kursları hayata geçirilecek, sığınmacıların sosyal sorumluluk alanlarında çalışmalarına müsaade edilecek, buna karşın sığınmacılar, bir avro saatlik ücretle çalıştırılmayacak. Öte yandan, vücudun tamamını örten kıyafetlerin kamuya açık alanlarda giyinilmesi yasaklanacak."
Metindeki belirsizlikler Müslümanları endişelendiriyor
Dışişleri ve Entegrasyon Bakanı Sebastian Kurz tarafından geçen ay gündeme getirilen, okullar dahil kamu kuruluşlarında başörtüsü yasağı önerisine 36 sayfalık program metninde yer verilmezken, "Devlet, ideolojik ve dini açıdan tarafsız olmakla yükümlüdür. Özellikle üniformalı memurlar, hakim ve savcılar, görevlerini icra ederken tarafsızlık ilkesini göz önünde bulundurmalıdır." ifadelerine yer verildi.
Metindeki ucu açık ifadeler, ülkede yaşayan 600 bin Müslüman'ı endişelendiriyor. Müslümanlar, metinde yer alan belirsiz ifadeleri, polis, hakim ve savcılara yönelik başörtüsü yasağı olarak yorumluyor.
"Tehlikeli" kişilere elektronik kelepçe
Koalisyonun devamı için uzlaşılan hükümet programında güvenliğe ilişkin maddeler de yer aldı.
"Tehlikeli" olarak tanımlanan kişilere elektronik kelepçe takılacağı, kesin delil aranmadan gözetim altında tutulacakları kaydedildi. cnntürk