BM Çocuklara Yardım Fonu UNICEF, Halep’in doğusunda birçoğu kimsesiz 100’den fazla çocuğun bir binada mahsur kaldığını açıkladı.
UNICEF, bölgede çalışan doktorların verdiği bilgiye dayandırdığı açıklamasında, çoğu kimsesiz 100'den fazla çocuğun Halep'in doğusundaki bir kentte bir binada mahsur kaldığını belirtti. DW Türkçe'nin haberine göre; UNICEF açıklamasında Halep'te çatışan taraflara çocukların en kısa sürede tahliye edilmesi çağrısı yaptı.
UNICEF, ekiplerinin çocukların kurtarılmasına destek vermeye hazır olduğunu belirtti.Açıklamada, ailelerinden ayrı olan ve çok küşük yaşlardaki çocukların, tarafsız yardım örgütleri tarafından kurtarılmaya ve yeniden aileleriyle bir araya getirilmeye hakları bulunduğuna dikkat çekildi.
"Dünya Halep'teki çocuklar için ayağa kalkmalı"
UNICEF Ortadoğu ve Kuzey Afrika Genel Direktörü Geert Cappelaere, "Dünya'nın Halep'teki çocuklar için ayağa kalkıp, onların kabusunu sonlandırmasının zamanı” şeklinde konuştu. Cappelaere, "Şimdi yardıma ihtiyaçları var. Bundan sonra mazeret yok” dedi.
Çocuklara yardım örgütü Save The Children de Halep'te "yüzlerce çocuğun” hala çatışmaların ortasında kaldığını açıkladı. Örgütün bölge sorumlusu Nick Finney, "en büyük korkumuz intikam saldırılarıydı ancak onlar da gerçek oldu' diyerek, Halep'te çatışmalara katılan tüm grupların masum insanlarının ölümünden ve acısından sorumlu olduğunu belirtti. Finney "uluslararası toplum ve özellikle BM Güvenlik Konseyi daimi üyelerinin Halep'te olup bitenlerden birinci derecede sorumlu olduğunu ifade ederek, "sivilleri korumayı başaramadık" dedi. cnntürk
14 Aralık 2016 Çarşamba
Gülen’i Amerika’ya götüren pilot konuştu
43 yıllık pilot Necmi Ekici, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’i 21 Mart 1999’da ABD’ye kendisinin götürdüğünü söyledi. Ekici, ‘Gülen 1-A numaralı koltukta, yanında her daim bulunan genç de 2-C numaralı koltukta Business Class’ta yolculuk yaptı’ dedi.
Fethullah Gülen'i ABD'ye uçuran THY Kaptan Pilotu Necmi Ekici o seyahatte yaşananları Sözcü gazetesine anlattı. İşte 21 yıl TSK'da 23 yıl hava yollarında çalışan ve Pilotlar Birliği Başkanlığı görevinde de bulunan 72 yaşındaki Kaptan Pilot Necmi Ekici'nin ağzından Gülen ile yaptığı yolculuk:
"Gülen uçağa geç geldi"
Yolculuk için bütün hazırlıklarımız tamamdı ancak uçağımızın 35 koltuğu bulunan business class bölümünde sadece iki yolcunun bulunduğunu görünce şaşırdım. O yolcuların da kalkış saati gelmesine rağmen henüz gelmemesi canımı sıktı. Sonunda beklenen yolcu apar topar geldi. Bu Fetullah Gülen idi. Kendisine 1-A numaralı koltukta yolculuk yaptı. 2-C numaralı koltukta ise her zaman yanında bulunan, ona hizmet etiği söylenen uzun boylu bir genç vardı. Gülen ile ilgili görüntülerde bunu her zaman görüyoruz. Bunlarla birlikte gelen bir de emniyet mensubu vardı ancak o ekonomi bölümünde yolculuk yaptı.
Gülen'i basından biliyordum. Uçağa geç kalması nedeniyle gelir gelmez kendisine çıkıştım, ‘Sizin yüzünüzden geç kalıyoruz. Niye zamanında gelmiyorsunuz' dedim. Kendisi ise havaalanına üç saat önce geldiğini, çağırılmayı beklediğini ve gecikmesinde bir kastının olmadığın söyledi. Çıkışınca gönlünü almak için istediği zaman kokpite gelebileceğini söyledim. Ancak kendisi gelmedi.
"Üç şey sordum"
Okyanus üzerine gelmiştim. O sırada Gülen'in yanıma gelmek istediği söylendi. Okyanus üzerinde uçarken değişik konularda sohbet ettik. Kendisine üç soru sordum. Birincisi, “Türk müsün?”, ikincisi, “Atatürk düşmanı mısın?”, üçüncüsü ise “Şeriat devleti mi istiyorsun” oldu. Kendisine göre bir takım cevaplar verdi. Türk olduğunu söyledi. Atatürk'e bir düşmanlığının olmadığını ifade etti.
"Elleri dikkatimi çekti"
Yanıma geldiğinde en çok dikkatimi çeken ellerinin büyüklüğü oldu. Gülen'e esprili bir biçimde “Hocam ellerin pehlivan eli gibi. Birisine Osmanlı tokadı vursan mahvolur” dedim. Sözlerime hayli güldü. Sohbet sırasında ABD'ye niye gittiğini sordum. Sağlık sorunları olduğunu, özellikle gözlerinden sıkıntısı olduğunu anlattı. Ben de Türkiye'de göz değiştiren doktorların bulunduğunu anlattım. Bunun üzerine “Yalnız gözler değil böbreklerimden de rahatsızlığım var. Orada iyi bir tedavi olacağım” deyince, “Hocam Türkiye'de de iyi doktorlar var. Atatürk beni Türk hekimlerine emanet edin demiş. Siz de keşke Türk hekimlerine emanet etseydiniz kendinizi” dedim. Hoca sessizce dinledi.
"ABD, amiral gemisidir"
Gülen ile sohbet sırasında Amerika'da ne kadar kalacağını sordum. O da fazla kalmayacağını söyledi. Onun üzerine ben “Hocam ABD'de fazla kalmak tehlikelidir. Senin gibi adamı yakaladı mı bırakmazlar. Kullanıp kullanıp sonra atarlar” deyince hocanın karşılığı “Kaptan bu dünyanın amiral gemisi ABD'dir” dedi. Yaklaşık üç saat kokpitte bulundu. Daha sonra yerine geçti. Çıkışta kimlerin karşıladığını tabii bilmiyorum. (cnntürk.com.tr)
Fethullah Gülen'i ABD'ye uçuran THY Kaptan Pilotu Necmi Ekici o seyahatte yaşananları Sözcü gazetesine anlattı. İşte 21 yıl TSK'da 23 yıl hava yollarında çalışan ve Pilotlar Birliği Başkanlığı görevinde de bulunan 72 yaşındaki Kaptan Pilot Necmi Ekici'nin ağzından Gülen ile yaptığı yolculuk:
"Gülen uçağa geç geldi"
Yolculuk için bütün hazırlıklarımız tamamdı ancak uçağımızın 35 koltuğu bulunan business class bölümünde sadece iki yolcunun bulunduğunu görünce şaşırdım. O yolcuların da kalkış saati gelmesine rağmen henüz gelmemesi canımı sıktı. Sonunda beklenen yolcu apar topar geldi. Bu Fetullah Gülen idi. Kendisine 1-A numaralı koltukta yolculuk yaptı. 2-C numaralı koltukta ise her zaman yanında bulunan, ona hizmet etiği söylenen uzun boylu bir genç vardı. Gülen ile ilgili görüntülerde bunu her zaman görüyoruz. Bunlarla birlikte gelen bir de emniyet mensubu vardı ancak o ekonomi bölümünde yolculuk yaptı.
Gülen'i basından biliyordum. Uçağa geç kalması nedeniyle gelir gelmez kendisine çıkıştım, ‘Sizin yüzünüzden geç kalıyoruz. Niye zamanında gelmiyorsunuz' dedim. Kendisi ise havaalanına üç saat önce geldiğini, çağırılmayı beklediğini ve gecikmesinde bir kastının olmadığın söyledi. Çıkışınca gönlünü almak için istediği zaman kokpite gelebileceğini söyledim. Ancak kendisi gelmedi.
"Üç şey sordum"
Okyanus üzerine gelmiştim. O sırada Gülen'in yanıma gelmek istediği söylendi. Okyanus üzerinde uçarken değişik konularda sohbet ettik. Kendisine üç soru sordum. Birincisi, “Türk müsün?”, ikincisi, “Atatürk düşmanı mısın?”, üçüncüsü ise “Şeriat devleti mi istiyorsun” oldu. Kendisine göre bir takım cevaplar verdi. Türk olduğunu söyledi. Atatürk'e bir düşmanlığının olmadığını ifade etti.
"Elleri dikkatimi çekti"
Yanıma geldiğinde en çok dikkatimi çeken ellerinin büyüklüğü oldu. Gülen'e esprili bir biçimde “Hocam ellerin pehlivan eli gibi. Birisine Osmanlı tokadı vursan mahvolur” dedim. Sözlerime hayli güldü. Sohbet sırasında ABD'ye niye gittiğini sordum. Sağlık sorunları olduğunu, özellikle gözlerinden sıkıntısı olduğunu anlattı. Ben de Türkiye'de göz değiştiren doktorların bulunduğunu anlattım. Bunun üzerine “Yalnız gözler değil böbreklerimden de rahatsızlığım var. Orada iyi bir tedavi olacağım” deyince, “Hocam Türkiye'de de iyi doktorlar var. Atatürk beni Türk hekimlerine emanet edin demiş. Siz de keşke Türk hekimlerine emanet etseydiniz kendinizi” dedim. Hoca sessizce dinledi.
"ABD, amiral gemisidir"
Gülen ile sohbet sırasında Amerika'da ne kadar kalacağını sordum. O da fazla kalmayacağını söyledi. Onun üzerine ben “Hocam ABD'de fazla kalmak tehlikelidir. Senin gibi adamı yakaladı mı bırakmazlar. Kullanıp kullanıp sonra atarlar” deyince hocanın karşılığı “Kaptan bu dünyanın amiral gemisi ABD'dir” dedi. Yaklaşık üç saat kokpitte bulundu. Daha sonra yerine geçti. Çıkışta kimlerin karşıladığını tabii bilmiyorum. (cnntürk.com.tr)
13 Aralık 2016 Salı
Konut alacakların dikkatine! Ev fiyatları düşüşe geçti
İstanbul’da özellikle kentsel dönüşüm etkisi ile yoğun inşaat çalışmaları yapılan yerlerde ve lüks konut bölgelerinde konut satış ve kira fiyatları düşüşe geçti.
Konut sayısı talep edilenin üstünde olunca fiyatlar yüzde 20’yi aşan oranda geriledi. Birkaç yıl öncesinde kiralık ev bulunamayan yerlerde şimdi evler boş. Uzmanlar fiyatlarındaki düşüşü 2 nedene bağlıyor.
Birincisi; kentsel dönüşüm başlayınca insanlar evlerini bırakıp geçici ev aradı. Bir anda talep arzın önüne geçince fiyatlar tırmandı. Şimdilerde vatandaş biten evine geçince geçici evler boşaldı. Hürriyet Gazetesi'nden Gülistan Alagöz'ün haberine, bir de dönüşüm projelerinde müteahhidin payına düşen evler piyasaya çıktı. Yüzlerce proje aynı aynda bitince bu defa arz talebin çok önüne geçti. Fiyat düşüşündeki ikinci neden olarak da suni artışlar gösteriliyor. Yani fiyatlandırma hatası yapıp gereğinden pahalıya satılmaya çalışılan projeler şimdi mecburen makul seviyelere çekiliyor.Finansman sorunu çeken orta ve küçük ölçekli firmalar fiyatları düşürürken markalı konut projeleri üreten firmalarda indirim ve uzun vadelerle önünü açmaya çalışıyor.
Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) Başkanı Ömer Faruk Çelik konut pazarında arz talep dengesinin bozulduğuna dikkat çekti. Çelik, “Fikirtepe, Bağdat Caddesi gibi yerlerde arz talep dengesine bakılmaksızın fütursuzca üretim yapıldı. Dönüşüm müteahhidin kazandığı, para eden ilçelerde yoğunlaştı. Model böyle olunca belli yerlerde ihtiyaç fazlası konut birikti. Bunu satamayan müteahhit de fiyatlarını geri çekmek zorunda kaldı. Bankacılık sektörünün inşaata bakışı ortada. Satış sorunu çeken şirketler itibarını korumak ve banka borcunu ödemek için fiyat düşürdü. Burada asıl sorun yapılan iş modelinde. Anadolu yakasını örnek veriyoruz ama İstanbul’ün tümü hatta Ankara ve İzmir için de aynı sonuç bizi bekliyor. Türkiye’de yıllık ortalama 600 bin konut ihtiyacı var. Müteahhitler bunu yapıyor. Ama şimdi 200-300 bin de dönüşümden ilave geliyor. Pazarda ihtiyaç fazlası ürün birikiyor. Ürün geliyor ama vatandaşın alım gücü artmıyor. Arz artıyor, ihtiyacı olan vatandaş evden uzaklaşıyor” diye konuştu.
Anadolu yakası düşüşte
Anadolu Yakası İnşaat Müteahhitleri Derneği (AYİDER) Başkanı Melih Tavukçuoğlu’na göre Anadolu yakasında fiyatını yüzde 35 düşüren müteahhit de var. Avrupa yakasına kıyasla Anadolu yakasında fiyat düşüşlerinin daha etkili olduğunu belirten Tavukçuoğlu, “Nerede son yıllarda fazla ev yapıldıysa fiyatlar bugünlerde orada düşüşe geçti. Anadolu yakasında orta ve küçük ölçekli çok firma dönüşüme girdi. Sadece Kadıköy’de 2 yılda 2 bin ruhsat alındı. Bu en az 10 bin yeni ev demek. Ülkedeki gelişmeler, ekonomik durum, sınırımızda olanlar, moral bozukluları hepsi bir araya gelince talep düşüyor. Kadıköy’ün geneli, Sancaktepe, Ataşehir’in bir bölümü, Kartal ve Maltepe’da düşüşler var. Kimi yerde yüzde 5 kiminde yüzde 35” dedi. İstanbul’da kentsel dönüşümün en yoğun olduğu bölgelerin başında Kadıköy geliyor. Şantiye alanına dönen bölgede 1000’den fazla şantiye de çalışma sürüyor. Bölgede konut ve satış fiyatları ise bu yıl gerilemeye başladı. Bağdat Caddesi’nde faaliyet gösteren Remax Türkiye ofisi sahibi Savaş Kurtbaş, “Projeler peş peşe bitti. Evler aynı anda piyasaya çıktı. Geçen yıl 150 metrekare bir evi çok rahat 5 bin liraya kiraya verirdik şimdi 3 bin 500 lira ve ev boş. Geçen yıl metrekare fiyatı 5 bin dolar olan ev şimdi 3 bin 500- 4 bin dolar. Bölge genelinde hem satış hem kirada yüzde 20-25 düşüş var” dedi. Era Gayrimenkul Türkiye Genel Koordinatörü Mustafa Baygan ise hatalı fiyatlandırma yapan müteahhitlerin bugün sorun yaşadığını söyledi. Baygan, “Fiyatlar şimdi törpüleniyor. Çünkü bölge bazında ciddi şişmeler vardı. Bağdat Caddesi’nde geçen yıl 3+1 bir yeni ev için 2 milyon dolar diyen bugün 1.5 milyon TL diyor. Doğu fiyatla çıkan projelerde satış sorunu yok” diye konuştu.
Kiracı aranıyor!
İstanbul Emlakçılar Odası Başkanı Nizameddin Aşa ise İstanbul genelinde kiraların düştüğünü söyledi. Tüm emlak ofislerinin elinde kiracı bekleyen ev olduğunu belirten Aşa, “Geçen yıl ev bulunamıyor diyorduk şimdi emlak ofisleri kiracı bulamıyor diye ev sahibine evini geri veriyor” dedi. Geçtiğimiz yıllarda hem dönüşüm hem de Suriyelilerin etkisi ile ciddi bir talep olduğunu belirten Aşa, şimdilerde hem talebin düştüğünü hem de arzın arttığını ifade etti. Kira rakamlarının yüzde 20-25 düştüğünü belirten Aşa, satışta ise lüks konutlarda sorun olduğunu söyledi. Alt ve orta gelirli için konut ihtiyacının sürdüğünü belirten Aşa, “Merkezi lokasyonda milyon dolarları anlıyoruz. Ama şehrin dışındaki ilçelerde de evlerin metrekare fiyatı 4-5 bini buldu. İnsanlar işine 2 saat uzakta yaşayıp bu fiyatı ödemek istemiyor. Son aylarda satışlar düşünce inşaat şirketleri ciddi kampanyalara başladı” dedi.
1 milyon liraüstü sorunlu
EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı konut alımının moralle ilişkisine dikkat çekti. Son aylarda vatandaşların harcamalarında kesintiye gittiğini belirten Yazıcı, “İstanbul’da yüzde 18’i bulan fiyat düşüş var. Bazı bölgelerde fiyatlar gerçekten çok şişmişti. Arz talep makası da açıldı. Özellikle 1 milyon lira üstü evlerde problem ciddi. Ama erişilebilir konutta sorun yok. En büyük kriz döneminde dahi bu kesimde alışveriş oluyor” dedi.
Sorunun lüks konutta olduğunu belirten Coldwell Banker Broker’ı Burak Özmutafoğlu, “Bahçeşehir bölgesinde faaliyet gösteriyoruz. Bölgede milyonluk villa tipi konutlarda yüzde 10’luk bir fiyat gerilemesi var. Ancak daha makul fiyatlarda gerileme yok. Kira piyasası ise kötü. Nedeni ise arz fazlası. Sadece Kiptaş bölgede 4 bin ev yaptı ve bunların büyük kısmını satmak ya da kiralamak için yatırımcı grup aldı. Şimdi o evler müşteri bekliyor. Kiralar için yüzde 20’lik düşüşten bahsetmek mümkün” dedi. Sanayi ve fabrika binalarının rezidanslara dönüştüğü Basın Ekspres ve Güneşli bölgesinde de benzer bir tablo var. Hem kira hem de konut fiyatlarında 6 aydır gerileme olduğunu belirten Altın Emlak Broker’ı Mehmet Tatar, “Markalı büyük projeler var ve onlarda fiyat düşmüyor. Ama tek, 2 blok yapan firmalarda durum farklı. 3 ay önce evine 420 bin isteyen şimdi 360 bine razı. Yine bir dükkan kirası için 45 bin isteyen müşterim 30 bine düştü. Fiyatlar olması gerek yere geldi çünkü fazla şişmişti. Kriz fiyatları terbiye etti” dedi.
Konut sayısı talep edilenin üstünde olunca fiyatlar yüzde 20’yi aşan oranda geriledi. Birkaç yıl öncesinde kiralık ev bulunamayan yerlerde şimdi evler boş. Uzmanlar fiyatlarındaki düşüşü 2 nedene bağlıyor.
Birincisi; kentsel dönüşüm başlayınca insanlar evlerini bırakıp geçici ev aradı. Bir anda talep arzın önüne geçince fiyatlar tırmandı. Şimdilerde vatandaş biten evine geçince geçici evler boşaldı. Hürriyet Gazetesi'nden Gülistan Alagöz'ün haberine, bir de dönüşüm projelerinde müteahhidin payına düşen evler piyasaya çıktı. Yüzlerce proje aynı aynda bitince bu defa arz talebin çok önüne geçti. Fiyat düşüşündeki ikinci neden olarak da suni artışlar gösteriliyor. Yani fiyatlandırma hatası yapıp gereğinden pahalıya satılmaya çalışılan projeler şimdi mecburen makul seviyelere çekiliyor.Finansman sorunu çeken orta ve küçük ölçekli firmalar fiyatları düşürürken markalı konut projeleri üreten firmalarda indirim ve uzun vadelerle önünü açmaya çalışıyor.
Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) Başkanı Ömer Faruk Çelik konut pazarında arz talep dengesinin bozulduğuna dikkat çekti. Çelik, “Fikirtepe, Bağdat Caddesi gibi yerlerde arz talep dengesine bakılmaksızın fütursuzca üretim yapıldı. Dönüşüm müteahhidin kazandığı, para eden ilçelerde yoğunlaştı. Model böyle olunca belli yerlerde ihtiyaç fazlası konut birikti. Bunu satamayan müteahhit de fiyatlarını geri çekmek zorunda kaldı. Bankacılık sektörünün inşaata bakışı ortada. Satış sorunu çeken şirketler itibarını korumak ve banka borcunu ödemek için fiyat düşürdü. Burada asıl sorun yapılan iş modelinde. Anadolu yakasını örnek veriyoruz ama İstanbul’ün tümü hatta Ankara ve İzmir için de aynı sonuç bizi bekliyor. Türkiye’de yıllık ortalama 600 bin konut ihtiyacı var. Müteahhitler bunu yapıyor. Ama şimdi 200-300 bin de dönüşümden ilave geliyor. Pazarda ihtiyaç fazlası ürün birikiyor. Ürün geliyor ama vatandaşın alım gücü artmıyor. Arz artıyor, ihtiyacı olan vatandaş evden uzaklaşıyor” diye konuştu.
Anadolu yakası düşüşte
Anadolu Yakası İnşaat Müteahhitleri Derneği (AYİDER) Başkanı Melih Tavukçuoğlu’na göre Anadolu yakasında fiyatını yüzde 35 düşüren müteahhit de var. Avrupa yakasına kıyasla Anadolu yakasında fiyat düşüşlerinin daha etkili olduğunu belirten Tavukçuoğlu, “Nerede son yıllarda fazla ev yapıldıysa fiyatlar bugünlerde orada düşüşe geçti. Anadolu yakasında orta ve küçük ölçekli çok firma dönüşüme girdi. Sadece Kadıköy’de 2 yılda 2 bin ruhsat alındı. Bu en az 10 bin yeni ev demek. Ülkedeki gelişmeler, ekonomik durum, sınırımızda olanlar, moral bozukluları hepsi bir araya gelince talep düşüyor. Kadıköy’ün geneli, Sancaktepe, Ataşehir’in bir bölümü, Kartal ve Maltepe’da düşüşler var. Kimi yerde yüzde 5 kiminde yüzde 35” dedi. İstanbul’da kentsel dönüşümün en yoğun olduğu bölgelerin başında Kadıköy geliyor. Şantiye alanına dönen bölgede 1000’den fazla şantiye de çalışma sürüyor. Bölgede konut ve satış fiyatları ise bu yıl gerilemeye başladı. Bağdat Caddesi’nde faaliyet gösteren Remax Türkiye ofisi sahibi Savaş Kurtbaş, “Projeler peş peşe bitti. Evler aynı anda piyasaya çıktı. Geçen yıl 150 metrekare bir evi çok rahat 5 bin liraya kiraya verirdik şimdi 3 bin 500 lira ve ev boş. Geçen yıl metrekare fiyatı 5 bin dolar olan ev şimdi 3 bin 500- 4 bin dolar. Bölge genelinde hem satış hem kirada yüzde 20-25 düşüş var” dedi. Era Gayrimenkul Türkiye Genel Koordinatörü Mustafa Baygan ise hatalı fiyatlandırma yapan müteahhitlerin bugün sorun yaşadığını söyledi. Baygan, “Fiyatlar şimdi törpüleniyor. Çünkü bölge bazında ciddi şişmeler vardı. Bağdat Caddesi’nde geçen yıl 3+1 bir yeni ev için 2 milyon dolar diyen bugün 1.5 milyon TL diyor. Doğu fiyatla çıkan projelerde satış sorunu yok” diye konuştu.
Kiracı aranıyor!
İstanbul Emlakçılar Odası Başkanı Nizameddin Aşa ise İstanbul genelinde kiraların düştüğünü söyledi. Tüm emlak ofislerinin elinde kiracı bekleyen ev olduğunu belirten Aşa, “Geçen yıl ev bulunamıyor diyorduk şimdi emlak ofisleri kiracı bulamıyor diye ev sahibine evini geri veriyor” dedi. Geçtiğimiz yıllarda hem dönüşüm hem de Suriyelilerin etkisi ile ciddi bir talep olduğunu belirten Aşa, şimdilerde hem talebin düştüğünü hem de arzın arttığını ifade etti. Kira rakamlarının yüzde 20-25 düştüğünü belirten Aşa, satışta ise lüks konutlarda sorun olduğunu söyledi. Alt ve orta gelirli için konut ihtiyacının sürdüğünü belirten Aşa, “Merkezi lokasyonda milyon dolarları anlıyoruz. Ama şehrin dışındaki ilçelerde de evlerin metrekare fiyatı 4-5 bini buldu. İnsanlar işine 2 saat uzakta yaşayıp bu fiyatı ödemek istemiyor. Son aylarda satışlar düşünce inşaat şirketleri ciddi kampanyalara başladı” dedi.
1 milyon liraüstü sorunlu
EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı konut alımının moralle ilişkisine dikkat çekti. Son aylarda vatandaşların harcamalarında kesintiye gittiğini belirten Yazıcı, “İstanbul’da yüzde 18’i bulan fiyat düşüş var. Bazı bölgelerde fiyatlar gerçekten çok şişmişti. Arz talep makası da açıldı. Özellikle 1 milyon lira üstü evlerde problem ciddi. Ama erişilebilir konutta sorun yok. En büyük kriz döneminde dahi bu kesimde alışveriş oluyor” dedi.
Sorunun lüks konutta olduğunu belirten Coldwell Banker Broker’ı Burak Özmutafoğlu, “Bahçeşehir bölgesinde faaliyet gösteriyoruz. Bölgede milyonluk villa tipi konutlarda yüzde 10’luk bir fiyat gerilemesi var. Ancak daha makul fiyatlarda gerileme yok. Kira piyasası ise kötü. Nedeni ise arz fazlası. Sadece Kiptaş bölgede 4 bin ev yaptı ve bunların büyük kısmını satmak ya da kiralamak için yatırımcı grup aldı. Şimdi o evler müşteri bekliyor. Kiralar için yüzde 20’lik düşüşten bahsetmek mümkün” dedi. Sanayi ve fabrika binalarının rezidanslara dönüştüğü Basın Ekspres ve Güneşli bölgesinde de benzer bir tablo var. Hem kira hem de konut fiyatlarında 6 aydır gerileme olduğunu belirten Altın Emlak Broker’ı Mehmet Tatar, “Markalı büyük projeler var ve onlarda fiyat düşmüyor. Ama tek, 2 blok yapan firmalarda durum farklı. 3 ay önce evine 420 bin isteyen şimdi 360 bine razı. Yine bir dükkan kirası için 45 bin isteyen müşterim 30 bine düştü. Fiyatlar olması gerek yere geldi çünkü fazla şişmişti. Kriz fiyatları terbiye etti” dedi.
Fazıl Say konserinde satırlı saldırı
İzmir'de bir meczup Fazıl Say konserinde satırlı saldırıda bulundu.
Olay saat (dün) 19:30 sıralarında İzmir Adnan Saygun Kültür Merkezi’nde yaşandı. Dünyaca ünlü piyano sanatçısı Fazıl Say konseri için İzmirliler kültür merkezine akın etti. Konsere gelen vatandaşlar salona alınırken birdenbire eli satırlı bir şahıs halkın arasına daldı. Meczubun “Allahu ekber” diyerek tekbir getirmesi üzerine korkuya kapılan vatandaşlar şahsı canlı bomba zannetti.
Elindeki satırı etrafa savuran saldırganın “Bu konser yapılamaz” diye bağırdığı duyuldu. Panik içindeki vatandaşlar salona kaçtı.
Kültür merkezinde görev yapan İzmir Büyükşehir Belediyesi personeli, kapıları kapatarak saldırganın içeri girmesini önledi ve etkisiz hale getirdi. Daha sonra olay yerine polis ekibi gelerek saldırganı gözaltına aldı. Saat 20:00’de başlaması planlanan konser bu olay nedeni ile 15 dakika geç başladı.
Konseri izleyenler arasında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da vardı.
Olay saat (dün) 19:30 sıralarında İzmir Adnan Saygun Kültür Merkezi’nde yaşandı. Dünyaca ünlü piyano sanatçısı Fazıl Say konseri için İzmirliler kültür merkezine akın etti. Konsere gelen vatandaşlar salona alınırken birdenbire eli satırlı bir şahıs halkın arasına daldı. Meczubun “Allahu ekber” diyerek tekbir getirmesi üzerine korkuya kapılan vatandaşlar şahsı canlı bomba zannetti.
Elindeki satırı etrafa savuran saldırganın “Bu konser yapılamaz” diye bağırdığı duyuldu. Panik içindeki vatandaşlar salona kaçtı.
Kültür merkezinde görev yapan İzmir Büyükşehir Belediyesi personeli, kapıları kapatarak saldırganın içeri girmesini önledi ve etkisiz hale getirdi. Daha sonra olay yerine polis ekibi gelerek saldırganı gözaltına aldı. Saat 20:00’de başlaması planlanan konser bu olay nedeni ile 15 dakika geç başladı.
Konseri izleyenler arasında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da vardı.
23 ilde kar yağışı okulları tatil etti
Beklenen kar yağışı geldi ve Türkiye'nin pek çok yerinde yoğun kar yağışı nedeniyle okullar tatil edilldi. İşte kar tatili ilan edilen 23 il...
23 ilde eğitime kar tatili! Hangi illerde okullar tatil?
Meteoroloji’nin uyardığı gibi Türkiye’de kar yağışı etkli olmaya başladı. İstanbul’da (dün) akşam saatlerinde başlayan kar özellikle trafikte olumsuzluklara neden olurken, öğrenciler sosyal paylaşım sitesi Twitter’dan İstanbul Valisi Vasip Şahin’e okulların tatil edilmesi için baskı yaptı. İstanbul’da kar yağışı tatil gerektirecek kadar yapmasa da Türkiye’ de pek çok ilde yoğun kar yağışı nedeniyle okullar tatil edildi.
Tunceli merkezinde ve 5 ilçesinde, Sakarya’da, Erzurum’da, Niğde’de, Konya’da, Karaman’da, Muş’ta, Düzce’de, Yozgat’ta, Bingöl’de, Bayburt’ta, Kastamonu’nun İnebolu, Azdavay, Şenpazar ve Bozkurt ilçelerinde, Giresun’un Alucra ve Şebinkarahisar ilçelerinde, Gümüşhane'nin bazı ilçelerinde, Bolu’nun Gerede ilçesinde, Elazığ’da, Tokat’ın Başçiftlik ilçesinde, Ordu’nun 9 ilçesinde, Sivas’ın 5 ilçesinde, Kars’ın Sarıkamış ilçesinde, Karabük’ün Ovacık ve Eflani ilçelerinde, Bitlis merkez ve merkeze bağlı köy okullarının yoğun kar yağışı nedeniyle 14 Aralık Çarşamba günü okullar tatil edildi. İstanbul’da kar tatili konusunda da Vali Vasip Şahin’e sosyal medyadan baskı yapılması dikkat çekti. Kayseri’de de yoğun kar yağışı nedeniyle taşımalı eğitim veren tüm okullar tatil edildi.
ÖĞRENCİLERDEN VALİ ŞAHİN’E TWITTER’DAN KAR TATİLİ BASKISI
Twitter üzerinden İstanbul Valisi Vasip Şahin’e seslenen öğrenciler, okulların tatil edilmesi gerektiğini savundu. Attıkları ilginç mesajlarla tatil isteyen öğrencilerin mesajları güldürdü.
Twitter’da okulların tatil olması için paylaşılan mesajlardan bazıları şöyle:
“Diyelim ki yarın tatil olmadı, yolda yürürken birisi kayıp düştü. Ne olacak o zaman? Herkes için en iyisi yarın tatil olması”
“#vasipsahin diye yazılır tatil diye okunur”,” #vasipsahin diye yazılır ‘yoğun kar nedeniyle 14 Aralık Çarşamba günü okullar tatil edilmiştir’ diye okunur”
“#vasipsahin Az önce dışarıda gezen bir grup penguen gördüm yani bence tatil olmalı.”
TOKAT
Tokat’ın Başçiftlik İlçesi’nde yoğun kar yağışı nedeniyle okullar yarın bir gün süreyle tatil edildi.
Kent merkezinde akşam saatlerinde başlayan kar yağışı, Başçiftlik İlçesi’nde de etkili oldu. Yoğun kar yağışı dolayısıyla ilçe merkezi beyaza büründü. Kar yağışı nedeniyle Tokat Valiliği tarafından ilçede yarın ilk ve orta dereceli okullarda eğitime bir gün ara verildi.
TUNCELİ
Tunceli merkezde okullar 1 gün tatil edildi.
Tunceli Valiliği tarafından yapılan açıklamada, yoğun kar yağışı nedeniyle il merkezinde ilk ve orta dereceli okullarda eğitime bir gün süreyle ara verildiği bildirildi. Açıklamada, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan engelli ve hamile personelin de bir gün süreyle idari izinli sayılacağı kaydedildi. Tunceli'de daha önce de 5 ilçede okullar tatil edilmişti.
Valilik tarafından konuya ilişkin yapılan açıklamada şunlar kaydedildi: “İlimiz genelinde devam eden yoğun kar yağışı nedeniyle, 14.12.2016 Çarşamba günü Tunceli merkez ve köylerinde, Ovacık, Pülümür, Nazimiye, Mazgirt, Hozat ilçe merkezlerinde ve köylerinde ilk ve orta dereceli okullarda bir gün süre ile eğitime ara verilmiştir. Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan engelli personel ile hamile personel de 14.12.2016 Çarşamba günü idari izinli sayılacaktır.”
ORDU
Ordu’da etkili olan kar yağışı sebebi ile 9 ilçede eğitime 1 gün süreyle ara verildi.
Ordu’da akşam saatlerinde başlayan ve yüksek rakımlı ilçelerde etkili olan kar yağışı sebebi ile Aybastı, Korgan, Gölköy, Mesudiye, Gürgentepe, Kabataş, Çaybaşı, Ulubey ilçesindeki okulların tamamında ve akşam saatlerinde açıklanan Akkuş ilçesindeki taşımalı okullarda eğitim öğretime 1 gün süreyle ara verildiği belirtildi. Ordu İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, “Kar yağışı sebebi ile Aybastı, Korgan, Mesudiye, Gürgentepe, Gölköy, Kabataş, Çaybaşı, Ulubey ilçelerimizdeki tüm okullarda ve Akkuş ilçesinde ise taşımalı eğitim veren okullarda 14 Aralık Çarşamba günü eğitim öğretime 1 gün ara verilmiştir” denildi.
KASTAMONU
Kastamonu’nun İnebolu, Azdavay, Şenpazar ve Bozkurt ilçelerinde de kar yağışı nedeniyle, taşımalı eğitim verilen okullar 1 gün süreyle tatil edildi.
İnebolu ve Azdavay Milli Eğitim Müdürlüklerinden yapılan açıklamada, mahalle ve köylerden ilçe merkezine taşımayla gelen öğrencilerle sınırlı kalmak kaydıyla eğitime yarın için ara verilmesi kararı alındığı belirtildi.
MUŞ
Muş merkez ile bağlı belde ve köylerdeki okullarda eğitime bir gün ara verildi.
İl Milli Eğitim Müdürlüğünden yapılan açıklamada, yoğun kar yağışı nedeniyle Muş merkez ile bağlı belde ve köylerdeki okullarda eğitime 14 Aralık Çarşamba ara verildiği belirtildi.
Açıklamada, ilçelerde eğitime ara verilmesi konusunun kaymakamlıklarca değerlendirileceği kaydedildi.
DÜZCE
Düzce'de yoğun kar yağışı nedeniyle il genelinde taşımalı sistemde eğitim gören öğrenciler için eğitime bir gün ara verildi.
Düzce Valiliğinden yapılan yazılı açıklamada, “Yoğun kar yağışı nedeniyle 14 Aralık Çarşamba günü il genelinde taşımalı sistemdeki öğrenciler için okullarda eğitime ara verilmiştir. Ayrıca, kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan engelli ve hamile personel idari izinli sayılacaktır” ifadelerine yer verildi.
GÜMÜŞHANE
Gümüşhane'de sabah saatlerinden itibaren yağmurla başlayan ve akşam saatlerinde etkili kara dönen yağışın ardından bazı ilçelerde ki okullar tatil edildi.
Sabah 09.00'dan itibaren başlayan ve akşam 17.00'a kadar devam eden yağış miktarı metrekareye 8 kilogram olarak gerçekleşirken, bu saatte başlayan kar yağışı ise 23.00 itibariyle 11 santimetreye ulaştı.
Yağışın ardından Gümüşhane Valiliği yaptığı yazılı açıklamayla Şiran, Kelkit ve Köse ilçelerindeki tüm okullarda eğitime bir gün ara verildiğini, Merkez ilçe, Torul ve Kürtün ilçelerinde ise taşımalı sistemle eğitim yapılan okullarda eğitime ara verildiğini duyurdu.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Valiliğimizce, meteorolojik verilere dayalı olarak yapılan değerlendirme sonucu, İlimiz merkez ve ilçelerinde yaşanan aşırı soğuklara bağlı buzlanma ve beklenen kar yağışı nedeniyle herhangi bir olumsuzluğa veya mağduriyete meydan vermemek amacıyla, Kelkit, Köse ve Şiran ilçelerimizde Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı resmi ve özel okul öncesi, ilkokul, lise, yaygın eğitim, özel eğitim okul ve kurumlarında eğitim-öğretime 14 Aralık 2016 Çarşamba günü 1 gün süre ile ara verilmesi uygun görülmüştür. Kelkit, Köse ve Şiran ilçelerimizde aynı gün kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan engelli personel ile hamile personel idari izinli sayılacaklardır. Gümüşhane Merkez, Torul ve Kürtün ilçelerimizde ise; taşıma yoluyla eğitime erişimini sağlayan resmi ve özel okul öncesi, ilköğretim, ortaöğretim ve özel eğitim öğrencilerimizin 14 Aralık 2016 Çarşamba günü 1 gün izinli sayılmaları uygun görülmüştür. Kamuoyuna duyurulur.”
GİRESUN
Kar yağışı nedeniyle Giresun’un Alucra ve Şebinkarahisar ilçelerindeki okullarda eğitime bir gün ara verildi.
Alucra Kaymakamı ve Şebinkarahisar Kaymakam Vekili Ferhat Vardar yaptığı açıklamada, akşam saatlerinde başlayan kar yağışının devam ettiğini söyledi. Kar yağışının her iki ilçede de etkili olduğunu dile getiren Vardar, bugün Şebinkarahisar ve Alucra ilçelerindeki okullarda eğitime ara verildiğini belirtti.
KARABÜK
Karabük’ün Ovacık ve Eflani ilçelerinde kar yağışı nedeniyle, taşımalı ilk ve orta dereceli okullarda eğitime bir gün süreyle ara verildi.
SAKARYA
Sakarya’da taşımalı sistemle eğitime bir gün kar tatili arası verildi.
Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre 14 Aralık Çarşamba günü Sakarya ve ilçelerinde kar yağışının etkili olması bekleniyor. Sakarya Valiliği, veriler doğrultusunda tedbir amaçlı il genelinde taşımalı sistemle eğitime bir gün ara verildiğini bildirdi.
ELAZIĞ
Elazığ genelinde kar yağışı nedeniyle okullar 1 günlüğüne tatil edildi.
Elazığ’da akşam saatlerinde ilçelerde başlayan kar yağışı kent merkezinde de etkili olmaya başladı. İlk önce taşımalı eğitime ara verilen Elazığ’da kar yağışının artmasıyla birlikte il genelinde tüm okulların Çarşamba günü için tatil edildiği duyuruldu.
Elazığ Valisi Murat Zorluoğlu da sosyal medya hesabından “Yoğun kar yağışı nedeniyle Elazığ merkez ile merkeze bağlı köy ve beldelerde 14 Aralık Çarşamba günü okullar tatil edilmiştir” açıklamasında bulundu.
KARS
Kars’ın Sarıkamış ilçesinde, kar yağışı nedeniyle ilk ve orta dereceli okullarda yarın için eğitim-öğretime ara verildi.
SİVAS
Sivas’ın 5 ilçesinde olumsuz hava şartları nedeniyle eğitime bir gün ara verildi.
Sivas’ta sabah saatlerinden itibaren etkisini sürdüren kar yağışı aralıklarla devam ediyor. Olumsuz hava şartları nedeniyle İlçe Hıfzıssıhha Kurullarının kararı gereğinde Gölova, Suşehri, Akıncılar, Koyulhisar ve Yıldızeli ilçelerinde eğitime bir gün ara verildi.
Öte yandan, kentteki olumsuz hava şartları havayolu ulaşımında da aksamalara neden oldu. İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan saat 19.15’de yapılması planlanan TK-2660 sefer sayılı uçuş ile Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan saat 21.35’de yapılması planlanan PC-4250 sefer sayılı uçak seferi Sivas’taki yoğun kar yağışı nedeniyle karşılıklı olarak iptal edildi.
BAYBURT
Bayburt’ta kar yağışı dolayısıyla eğitime bir gün ara verildiği bildirildi.
Valiliğin yaptığı açıklamada, kamu kurumlarında görev yapan engelli personelin aynı gün idari izinli sayılacağı ifade edildi.
BİTLİS
Bitlis merkezde ve merkeze bağlı köy okullarında kar yağışı nedeniyle bir gün süreyle okullar tatil edildi.
Bitlis’te sabah saatlerinde başlayan kar yağışı akşam saatlerinde tipi ve fırtına olarak etkisini sürdürmeye devam etti. Kar yağışı ve tipi nedeniyle İl Milli Eğitim Müdürlüğünden yapılan açıklamada Bitlis merkez ve merkeze bağlı köy okullarının bir gün süreyle tatil edildiği bildirildi.
BOLU
Yoğun kar yağışı nedeniyle Bolu'nun Gerede ilçesinde 14 Aralık Çarşamba günü eğitime bir gün ara verildi.
Bolu Valisi Aydın Baruş, twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Olumsuz hava koşulları nedeniyle Gerede ilçesinde 14 Aralık Çarşamba günü eğitime bir gün ara verilmiştir. Ayrıca, Gerede ilçesinde çalışan engelli ve hamile kamu görevlileri 14 Aralık Çarşamba günü bir gün idari izinli sayılacaktır” ifadelerini kullandı.
BİNGÖL
Bingöl merkezde, kar yağışı nedeniyle eğitim öğretime bir gün ara verildi. Valilikten yapılan açıklamada, meteorolojik verilere göre yapılan değerlendirme sonucunda 14 Aralık Çarşamba günü il merkezi, bağlı belde ve köylerde ilk ve orta öğretime bir gün süre ile ara verildiği bildirildi. Karlıova ilçesinde de kar yağışı nedeniyle okullar 2 gün tatil edilmişti.
YOZGAT
Yozgat il merkezinde yoğun kar yağışı nedeniyle taşımalı eğitim-öğretim gören öğrenciler için okullar bugün tatil edildi. Valilikten yapılan yazılı açıklamada, yoğun kar yağışı ve tipi nedeniyle 14 Aralık Çarşamba günü köylerden il merkezine gelen taşımalı eğitim-öğretim gören öğrencilere bir gün süreyle okullar tatil edildi.
KONYA
Yoğun kar yağışı ve aşırı soğuk dolayısıyla, Hadim ve Derbent ilçelerindeki bütün okullar ile Halkapınar, Yunak, Güneysınır ve Bozkır ilçelerindeki taşımalı eğitime yarın ara verildi.
KARAMAN
Karaman’da da kar nedeniyle taşımalı eğitim gören öğrencilere okullar bir gün süreyle tatil edildi. Karaman İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden yapılan yazılı açıklamaya göre, şiddetli kar yağışı ve tipi nedeniyle köylerde ve beldelerde taşımalı eğitim ile okullara erişimi sağlanan ilköğretim ve orta öğretim öğrencileri için 14 Aralık Çarşamba günü eğitim öğretime 1 gün süreyle ara verildi
NİĞDE
Niğde’de yoğun kar yağışı nedeniyle okullar 14 Aralık Çarşamba günü 1 gün süreyle tatildi edildi. Niğde Milli Eğitim Müdürlüğü yoğun kar yağışı nedeniyle bugün okulların tatil edildiğini açıkladı.
23 ilde eğitime kar tatili! Hangi illerde okullar tatil?
Meteoroloji’nin uyardığı gibi Türkiye’de kar yağışı etkli olmaya başladı. İstanbul’da (dün) akşam saatlerinde başlayan kar özellikle trafikte olumsuzluklara neden olurken, öğrenciler sosyal paylaşım sitesi Twitter’dan İstanbul Valisi Vasip Şahin’e okulların tatil edilmesi için baskı yaptı. İstanbul’da kar yağışı tatil gerektirecek kadar yapmasa da Türkiye’ de pek çok ilde yoğun kar yağışı nedeniyle okullar tatil edildi.
Tunceli merkezinde ve 5 ilçesinde, Sakarya’da, Erzurum’da, Niğde’de, Konya’da, Karaman’da, Muş’ta, Düzce’de, Yozgat’ta, Bingöl’de, Bayburt’ta, Kastamonu’nun İnebolu, Azdavay, Şenpazar ve Bozkurt ilçelerinde, Giresun’un Alucra ve Şebinkarahisar ilçelerinde, Gümüşhane'nin bazı ilçelerinde, Bolu’nun Gerede ilçesinde, Elazığ’da, Tokat’ın Başçiftlik ilçesinde, Ordu’nun 9 ilçesinde, Sivas’ın 5 ilçesinde, Kars’ın Sarıkamış ilçesinde, Karabük’ün Ovacık ve Eflani ilçelerinde, Bitlis merkez ve merkeze bağlı köy okullarının yoğun kar yağışı nedeniyle 14 Aralık Çarşamba günü okullar tatil edildi. İstanbul’da kar tatili konusunda da Vali Vasip Şahin’e sosyal medyadan baskı yapılması dikkat çekti. Kayseri’de de yoğun kar yağışı nedeniyle taşımalı eğitim veren tüm okullar tatil edildi.
ÖĞRENCİLERDEN VALİ ŞAHİN’E TWITTER’DAN KAR TATİLİ BASKISI
Twitter üzerinden İstanbul Valisi Vasip Şahin’e seslenen öğrenciler, okulların tatil edilmesi gerektiğini savundu. Attıkları ilginç mesajlarla tatil isteyen öğrencilerin mesajları güldürdü.
Twitter’da okulların tatil olması için paylaşılan mesajlardan bazıları şöyle:
“Diyelim ki yarın tatil olmadı, yolda yürürken birisi kayıp düştü. Ne olacak o zaman? Herkes için en iyisi yarın tatil olması”
“#vasipsahin diye yazılır tatil diye okunur”,” #vasipsahin diye yazılır ‘yoğun kar nedeniyle 14 Aralık Çarşamba günü okullar tatil edilmiştir’ diye okunur”
“#vasipsahin Az önce dışarıda gezen bir grup penguen gördüm yani bence tatil olmalı.”
TOKAT
Tokat’ın Başçiftlik İlçesi’nde yoğun kar yağışı nedeniyle okullar yarın bir gün süreyle tatil edildi.
Kent merkezinde akşam saatlerinde başlayan kar yağışı, Başçiftlik İlçesi’nde de etkili oldu. Yoğun kar yağışı dolayısıyla ilçe merkezi beyaza büründü. Kar yağışı nedeniyle Tokat Valiliği tarafından ilçede yarın ilk ve orta dereceli okullarda eğitime bir gün ara verildi.
TUNCELİ
Tunceli merkezde okullar 1 gün tatil edildi.
Tunceli Valiliği tarafından yapılan açıklamada, yoğun kar yağışı nedeniyle il merkezinde ilk ve orta dereceli okullarda eğitime bir gün süreyle ara verildiği bildirildi. Açıklamada, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan engelli ve hamile personelin de bir gün süreyle idari izinli sayılacağı kaydedildi. Tunceli'de daha önce de 5 ilçede okullar tatil edilmişti.
Valilik tarafından konuya ilişkin yapılan açıklamada şunlar kaydedildi: “İlimiz genelinde devam eden yoğun kar yağışı nedeniyle, 14.12.2016 Çarşamba günü Tunceli merkez ve köylerinde, Ovacık, Pülümür, Nazimiye, Mazgirt, Hozat ilçe merkezlerinde ve köylerinde ilk ve orta dereceli okullarda bir gün süre ile eğitime ara verilmiştir. Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan engelli personel ile hamile personel de 14.12.2016 Çarşamba günü idari izinli sayılacaktır.”
ORDU
Ordu’da etkili olan kar yağışı sebebi ile 9 ilçede eğitime 1 gün süreyle ara verildi.
Ordu’da akşam saatlerinde başlayan ve yüksek rakımlı ilçelerde etkili olan kar yağışı sebebi ile Aybastı, Korgan, Gölköy, Mesudiye, Gürgentepe, Kabataş, Çaybaşı, Ulubey ilçesindeki okulların tamamında ve akşam saatlerinde açıklanan Akkuş ilçesindeki taşımalı okullarda eğitim öğretime 1 gün süreyle ara verildiği belirtildi. Ordu İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, “Kar yağışı sebebi ile Aybastı, Korgan, Mesudiye, Gürgentepe, Gölköy, Kabataş, Çaybaşı, Ulubey ilçelerimizdeki tüm okullarda ve Akkuş ilçesinde ise taşımalı eğitim veren okullarda 14 Aralık Çarşamba günü eğitim öğretime 1 gün ara verilmiştir” denildi.
KASTAMONU
Kastamonu’nun İnebolu, Azdavay, Şenpazar ve Bozkurt ilçelerinde de kar yağışı nedeniyle, taşımalı eğitim verilen okullar 1 gün süreyle tatil edildi.
İnebolu ve Azdavay Milli Eğitim Müdürlüklerinden yapılan açıklamada, mahalle ve köylerden ilçe merkezine taşımayla gelen öğrencilerle sınırlı kalmak kaydıyla eğitime yarın için ara verilmesi kararı alındığı belirtildi.
MUŞ
Muş merkez ile bağlı belde ve köylerdeki okullarda eğitime bir gün ara verildi.
İl Milli Eğitim Müdürlüğünden yapılan açıklamada, yoğun kar yağışı nedeniyle Muş merkez ile bağlı belde ve köylerdeki okullarda eğitime 14 Aralık Çarşamba ara verildiği belirtildi.
Açıklamada, ilçelerde eğitime ara verilmesi konusunun kaymakamlıklarca değerlendirileceği kaydedildi.
DÜZCE
Düzce'de yoğun kar yağışı nedeniyle il genelinde taşımalı sistemde eğitim gören öğrenciler için eğitime bir gün ara verildi.
Düzce Valiliğinden yapılan yazılı açıklamada, “Yoğun kar yağışı nedeniyle 14 Aralık Çarşamba günü il genelinde taşımalı sistemdeki öğrenciler için okullarda eğitime ara verilmiştir. Ayrıca, kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan engelli ve hamile personel idari izinli sayılacaktır” ifadelerine yer verildi.
GÜMÜŞHANE
Gümüşhane'de sabah saatlerinden itibaren yağmurla başlayan ve akşam saatlerinde etkili kara dönen yağışın ardından bazı ilçelerde ki okullar tatil edildi.
Sabah 09.00'dan itibaren başlayan ve akşam 17.00'a kadar devam eden yağış miktarı metrekareye 8 kilogram olarak gerçekleşirken, bu saatte başlayan kar yağışı ise 23.00 itibariyle 11 santimetreye ulaştı.
Yağışın ardından Gümüşhane Valiliği yaptığı yazılı açıklamayla Şiran, Kelkit ve Köse ilçelerindeki tüm okullarda eğitime bir gün ara verildiğini, Merkez ilçe, Torul ve Kürtün ilçelerinde ise taşımalı sistemle eğitim yapılan okullarda eğitime ara verildiğini duyurdu.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Valiliğimizce, meteorolojik verilere dayalı olarak yapılan değerlendirme sonucu, İlimiz merkez ve ilçelerinde yaşanan aşırı soğuklara bağlı buzlanma ve beklenen kar yağışı nedeniyle herhangi bir olumsuzluğa veya mağduriyete meydan vermemek amacıyla, Kelkit, Köse ve Şiran ilçelerimizde Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı resmi ve özel okul öncesi, ilkokul, lise, yaygın eğitim, özel eğitim okul ve kurumlarında eğitim-öğretime 14 Aralık 2016 Çarşamba günü 1 gün süre ile ara verilmesi uygun görülmüştür. Kelkit, Köse ve Şiran ilçelerimizde aynı gün kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan engelli personel ile hamile personel idari izinli sayılacaklardır. Gümüşhane Merkez, Torul ve Kürtün ilçelerimizde ise; taşıma yoluyla eğitime erişimini sağlayan resmi ve özel okul öncesi, ilköğretim, ortaöğretim ve özel eğitim öğrencilerimizin 14 Aralık 2016 Çarşamba günü 1 gün izinli sayılmaları uygun görülmüştür. Kamuoyuna duyurulur.”
GİRESUN
Kar yağışı nedeniyle Giresun’un Alucra ve Şebinkarahisar ilçelerindeki okullarda eğitime bir gün ara verildi.
Alucra Kaymakamı ve Şebinkarahisar Kaymakam Vekili Ferhat Vardar yaptığı açıklamada, akşam saatlerinde başlayan kar yağışının devam ettiğini söyledi. Kar yağışının her iki ilçede de etkili olduğunu dile getiren Vardar, bugün Şebinkarahisar ve Alucra ilçelerindeki okullarda eğitime ara verildiğini belirtti.
KARABÜK
Karabük’ün Ovacık ve Eflani ilçelerinde kar yağışı nedeniyle, taşımalı ilk ve orta dereceli okullarda eğitime bir gün süreyle ara verildi.
SAKARYA
Sakarya’da taşımalı sistemle eğitime bir gün kar tatili arası verildi.
Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre 14 Aralık Çarşamba günü Sakarya ve ilçelerinde kar yağışının etkili olması bekleniyor. Sakarya Valiliği, veriler doğrultusunda tedbir amaçlı il genelinde taşımalı sistemle eğitime bir gün ara verildiğini bildirdi.
ELAZIĞ
Elazığ genelinde kar yağışı nedeniyle okullar 1 günlüğüne tatil edildi.
Elazığ’da akşam saatlerinde ilçelerde başlayan kar yağışı kent merkezinde de etkili olmaya başladı. İlk önce taşımalı eğitime ara verilen Elazığ’da kar yağışının artmasıyla birlikte il genelinde tüm okulların Çarşamba günü için tatil edildiği duyuruldu.
Elazığ Valisi Murat Zorluoğlu da sosyal medya hesabından “Yoğun kar yağışı nedeniyle Elazığ merkez ile merkeze bağlı köy ve beldelerde 14 Aralık Çarşamba günü okullar tatil edilmiştir” açıklamasında bulundu.
KARS
Kars’ın Sarıkamış ilçesinde, kar yağışı nedeniyle ilk ve orta dereceli okullarda yarın için eğitim-öğretime ara verildi.
SİVAS
Sivas’ın 5 ilçesinde olumsuz hava şartları nedeniyle eğitime bir gün ara verildi.
Sivas’ta sabah saatlerinden itibaren etkisini sürdüren kar yağışı aralıklarla devam ediyor. Olumsuz hava şartları nedeniyle İlçe Hıfzıssıhha Kurullarının kararı gereğinde Gölova, Suşehri, Akıncılar, Koyulhisar ve Yıldızeli ilçelerinde eğitime bir gün ara verildi.
Öte yandan, kentteki olumsuz hava şartları havayolu ulaşımında da aksamalara neden oldu. İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan saat 19.15’de yapılması planlanan TK-2660 sefer sayılı uçuş ile Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan saat 21.35’de yapılması planlanan PC-4250 sefer sayılı uçak seferi Sivas’taki yoğun kar yağışı nedeniyle karşılıklı olarak iptal edildi.
BAYBURT
Bayburt’ta kar yağışı dolayısıyla eğitime bir gün ara verildiği bildirildi.
Valiliğin yaptığı açıklamada, kamu kurumlarında görev yapan engelli personelin aynı gün idari izinli sayılacağı ifade edildi.
BİTLİS
Bitlis merkezde ve merkeze bağlı köy okullarında kar yağışı nedeniyle bir gün süreyle okullar tatil edildi.
Bitlis’te sabah saatlerinde başlayan kar yağışı akşam saatlerinde tipi ve fırtına olarak etkisini sürdürmeye devam etti. Kar yağışı ve tipi nedeniyle İl Milli Eğitim Müdürlüğünden yapılan açıklamada Bitlis merkez ve merkeze bağlı köy okullarının bir gün süreyle tatil edildiği bildirildi.
BOLU
Yoğun kar yağışı nedeniyle Bolu'nun Gerede ilçesinde 14 Aralık Çarşamba günü eğitime bir gün ara verildi.
Bolu Valisi Aydın Baruş, twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Olumsuz hava koşulları nedeniyle Gerede ilçesinde 14 Aralık Çarşamba günü eğitime bir gün ara verilmiştir. Ayrıca, Gerede ilçesinde çalışan engelli ve hamile kamu görevlileri 14 Aralık Çarşamba günü bir gün idari izinli sayılacaktır” ifadelerini kullandı.
BİNGÖL
Bingöl merkezde, kar yağışı nedeniyle eğitim öğretime bir gün ara verildi. Valilikten yapılan açıklamada, meteorolojik verilere göre yapılan değerlendirme sonucunda 14 Aralık Çarşamba günü il merkezi, bağlı belde ve köylerde ilk ve orta öğretime bir gün süre ile ara verildiği bildirildi. Karlıova ilçesinde de kar yağışı nedeniyle okullar 2 gün tatil edilmişti.
YOZGAT
Yozgat il merkezinde yoğun kar yağışı nedeniyle taşımalı eğitim-öğretim gören öğrenciler için okullar bugün tatil edildi. Valilikten yapılan yazılı açıklamada, yoğun kar yağışı ve tipi nedeniyle 14 Aralık Çarşamba günü köylerden il merkezine gelen taşımalı eğitim-öğretim gören öğrencilere bir gün süreyle okullar tatil edildi.
KONYA
Yoğun kar yağışı ve aşırı soğuk dolayısıyla, Hadim ve Derbent ilçelerindeki bütün okullar ile Halkapınar, Yunak, Güneysınır ve Bozkır ilçelerindeki taşımalı eğitime yarın ara verildi.
KARAMAN
Karaman’da da kar nedeniyle taşımalı eğitim gören öğrencilere okullar bir gün süreyle tatil edildi. Karaman İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden yapılan yazılı açıklamaya göre, şiddetli kar yağışı ve tipi nedeniyle köylerde ve beldelerde taşımalı eğitim ile okullara erişimi sağlanan ilköğretim ve orta öğretim öğrencileri için 14 Aralık Çarşamba günü eğitim öğretime 1 gün süreyle ara verildi
NİĞDE
Niğde’de yoğun kar yağışı nedeniyle okullar 14 Aralık Çarşamba günü 1 gün süreyle tatildi edildi. Niğde Milli Eğitim Müdürlüğü yoğun kar yağışı nedeniyle bugün okulların tatil edildiğini açıkladı.
Da Vinci'nin eskizine 15,8 milyon dolar değer biçildi
Leonardo da Vinci'nin yeni keşfedilen eskizine 15,8 milyon dolar değer biçildi.
New York Times'ın haberine göre, emekli bir doktor tarafından Aziz Sebastian tasviri mart ayında çerçevelenmemiş on dört çizimle birlikte Tajan müzayede evine değer biçilmesi için getirildi. Tasvirin sıra dışılığını fark eden eski resimler müdürü Thaddee Prate, bu konuda Parisli başka bir sanat uzmanına da danıştı.
İkinci uzman ise eskizin solak bir sanatçı tarafından çizildiğini ve kağıdın arkasında iki küçük bilimsel çizimin bulunduğunu farketti. New York Metropolitan Müzesinde görev yapan uzman Carmen C Bambach da çizimin solaklığıyla meşhur Da Vinci'ye ait olduğunu doğruladı ve çizimin 1482-1485 yılları arasında sanatçının Milan'da olduğu dönemde yapıldığını belirtti.
Tajan müzayede evinin ve Prate'nin 15,8 milyon dolar değer biçtiği eskizde Aziz Sebastian bir ağaca bağlı şekilde tasvir ediliyor. Çizimin yapıldığı 19,05'e 12,7 santimetre boyutundaki kağıdın arka yüzünde ise ışık ve gölge ile ilgili notlar ve diyagramlar bulunuyor.
New York Times'ın haberine göre, emekli bir doktor tarafından Aziz Sebastian tasviri mart ayında çerçevelenmemiş on dört çizimle birlikte Tajan müzayede evine değer biçilmesi için getirildi. Tasvirin sıra dışılığını fark eden eski resimler müdürü Thaddee Prate, bu konuda Parisli başka bir sanat uzmanına da danıştı.
İkinci uzman ise eskizin solak bir sanatçı tarafından çizildiğini ve kağıdın arkasında iki küçük bilimsel çizimin bulunduğunu farketti. New York Metropolitan Müzesinde görev yapan uzman Carmen C Bambach da çizimin solaklığıyla meşhur Da Vinci'ye ait olduğunu doğruladı ve çizimin 1482-1485 yılları arasında sanatçının Milan'da olduğu dönemde yapıldığını belirtti.
Tajan müzayede evinin ve Prate'nin 15,8 milyon dolar değer biçtiği eskizde Aziz Sebastian bir ağaca bağlı şekilde tasvir ediliyor. Çizimin yapıldığı 19,05'e 12,7 santimetre boyutundaki kağıdın arka yüzünde ise ışık ve gölge ile ilgili notlar ve diyagramlar bulunuyor.
Milli Piyango İdaresi yılbaşı çekilişi öncesi sahte Milli Piyango biletlere karşı uyarıyor
31 Aralık 2016 tarihinde yapılacak olan Milli Piyango Yılbaşı özel çekilişi için Milli Piyango İdaresi çalışanları sahte Milli Piyango biletlerine karşı uyarılarda bulundu. Peki sahte Milli Piyango bileti nasıl anlaşılır ve bilet alırken dikkat edilmesi gerekenler nelerdir?
2016’yı 2017’ye bağlayacak olan 31 Aralık gecesi gerçekleştirilecek Milli Piyango Yılbaşı Özel Çekilişi önce uzmanlar sahte biletlerin piyasaya sürülebileceğini ifade etti.
Sahte Milli Piyango bileti nasıl anlaşılır?
Milli Piyango İdaresi’nden önceki yıllarda yapılan açıklamaları dikkate alarak değerlendirme yapan uzmanlar biletlerin gezici ( seyyar) bayilerden alınması durumunda bilet satan kişinin yaka kartının görülmesi ve kontrol edilmesi konusunda uyarılarda bulunuyor.
Satın alınan Milli Piyango biletinin arka yüzünde bulunan ve bileti satan bayinin mührünün kontrol edilmesi gerektiğini ifade eden uzmanlar kâğıdın pürüzsüz olması gerektiğini ifade ediyor.
El ile kontrol edildiğinde Milli Piyango biletinin ön yüzünde bulunan rakamların kabarık olması gerektiğini dile getiren uzmanlar kâğıdın ışığa tutulduğu takdirde gizli bir şekilde bulunan MP ibaresinin ortaya çıkacağını söylüyor.
Biletin sol alt bölümünde bulunan güvenlik numarası ve ultraviyole ışıkta görülen mavi yeşil renklerin de yine biletin sahte olup olmadığını ortaya çıkardığı dile getiriliyor.
Milli piyango yılbaşı çekilişi büyük ikramiyesi ne kadar?
Milli Piyango İdaresi tarafından belirlenen yılbaşı özel çekilişi büyük ikramiye fiyatlarında bu yılda artış oldu. Geçtiğimiz yıl 55 milyon TL olarak açıklanan büyük ikramiye bu yıl 60 milyon TL’ye yükseldi. Büyük ikramiyenin tam bilete isabet etmesi halinde yılbaşı özel çekilişinde büyük ikramiyenin sahibi olacak kişi 60 milyon TL’lik ödülü cebine koyacak. Bu rakam yarım biletlerde 30 milyon TL çeyrek biletlerde ise 15 milyon TL olarak hesaplanacak.
Milli Piyango yılbaşı biletleri fiyatları
Geçtiğimiz yıl 50, 25 ve 12,5 TL’den satışa sunulan Milli Piyango Yılbaşı özel çekilişi biletleri bu yıl verilecek olan büyük ikramiyenin fiyatının artmasıyla birlikte bilet fiyatlarına da zam yaptı. Buna göre Milli Piyango İdaresi tarafından yapılan açıklamada yılbaşında gerçekleştirilecek olan özel
çekilişin bilet fiyatları şöyle:
Tam bilet: 60 TL
Yarım bilet: 30 TL
Çeyrek Bilet: 15 TL
2016’yı 2017’ye bağlayacak olan 31 Aralık gecesi gerçekleştirilecek Milli Piyango Yılbaşı Özel Çekilişi önce uzmanlar sahte biletlerin piyasaya sürülebileceğini ifade etti.
Sahte Milli Piyango bileti nasıl anlaşılır?
Milli Piyango İdaresi’nden önceki yıllarda yapılan açıklamaları dikkate alarak değerlendirme yapan uzmanlar biletlerin gezici ( seyyar) bayilerden alınması durumunda bilet satan kişinin yaka kartının görülmesi ve kontrol edilmesi konusunda uyarılarda bulunuyor.
Satın alınan Milli Piyango biletinin arka yüzünde bulunan ve bileti satan bayinin mührünün kontrol edilmesi gerektiğini ifade eden uzmanlar kâğıdın pürüzsüz olması gerektiğini ifade ediyor.
El ile kontrol edildiğinde Milli Piyango biletinin ön yüzünde bulunan rakamların kabarık olması gerektiğini dile getiren uzmanlar kâğıdın ışığa tutulduğu takdirde gizli bir şekilde bulunan MP ibaresinin ortaya çıkacağını söylüyor.
Biletin sol alt bölümünde bulunan güvenlik numarası ve ultraviyole ışıkta görülen mavi yeşil renklerin de yine biletin sahte olup olmadığını ortaya çıkardığı dile getiriliyor.
Milli piyango yılbaşı çekilişi büyük ikramiyesi ne kadar?
Milli Piyango İdaresi tarafından belirlenen yılbaşı özel çekilişi büyük ikramiye fiyatlarında bu yılda artış oldu. Geçtiğimiz yıl 55 milyon TL olarak açıklanan büyük ikramiye bu yıl 60 milyon TL’ye yükseldi. Büyük ikramiyenin tam bilete isabet etmesi halinde yılbaşı özel çekilişinde büyük ikramiyenin sahibi olacak kişi 60 milyon TL’lik ödülü cebine koyacak. Bu rakam yarım biletlerde 30 milyon TL çeyrek biletlerde ise 15 milyon TL olarak hesaplanacak.
Milli Piyango yılbaşı biletleri fiyatları
Geçtiğimiz yıl 50, 25 ve 12,5 TL’den satışa sunulan Milli Piyango Yılbaşı özel çekilişi biletleri bu yıl verilecek olan büyük ikramiyenin fiyatının artmasıyla birlikte bilet fiyatlarına da zam yaptı. Buna göre Milli Piyango İdaresi tarafından yapılan açıklamada yılbaşında gerçekleştirilecek olan özel
çekilişin bilet fiyatları şöyle:
Tam bilet: 60 TL
Yarım bilet: 30 TL
Çeyrek Bilet: 15 TL
Fetullah Gülen o mağazaya girmeyi yasaklamış
FETÖ mülkiye yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve etkin pişmanlıktan yararlanan itirafçı, Fetullah Gülen'in kaymakamların Bank Asya'ya para yatırmasını ve NT mağazalarına girmelerini yasakladığını söyledi.
Tokat Cumhuriyet Başsavcılığı, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ile İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesinin soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve etkin pişmanlıktan yararlanarak itirafçı olan örgütün "100. ve 102. dönem kaymakamları imamı" Y.A, FETÖ'nün kaymakamlık yapılanmasını anlattı.
Aralarında daha önce meslekten ihraç edilen, açığa alınan ve görevdeki kaymakamların da olduğu çok sayıda mülki idare amirinin ifadesinin alındığı, kimi şüphelilerin tutuklandığı, kimilerinin ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı soruşturma kapsamında ifade veren Y.A, örgüte ilişkin detayları ortaya koydu.
Y.A, ifadesinde, FETÖ'nün kaymakam adaylarına yönelik çalışmasını şöyle aktardı:
"Örgütün kaymakamlık evlerinde 4 veya 5 kişi kalıyordu. Bu evlerden sorumlu olanlar kod adı kullanıyordu. Evlerde kalan kaymakam adaylarına sadakatlerine göre sorular ya yüzde 80 veya yüzde 60 oranında verilirdi. Sınavdan önceki gece abiler eve gelir, Fetih Suresi okuturdu. Daha sonra 'Bu zamana kadar bu makamlar dinsizler ve komünistlerin elindeydi. Sizin gibi devletini sevenlerin bu makamlarda bulunması gerekir.' diye konuşurlardı. Daha sonra ise abiler tarafından sorular verilirdi ve adaylar 1-2 saat bu sorulara çalıştırılırdı. Sabah da kalkıp kaymakam adayları sınava giderdi."
Kaymakamlık sınavında yeterli puan alanların yurt veya pansiyonlarda toplandığını belirten Y.A, ifadesinde şu bilgileri verdi:
"Kaymakamlar imamı ve abiler 5 veya 6 kişiyi topluyorlar. Kimin kimle kalacağını imam belirliyordu. Daha sonra bunlara kaymakamlık mülakatı soruları verilirdi. Kaymakam adaylarına seçecekleri yabancı dilleri bile imamlar belirliyorlardı. Fetullah Gülen, ByLock'tan kaymakam çocuklarına verilecek isimleri gönderiyordu. Kaymakamlar, bu isimleri çocuklarına veriyorlardı.
Kaymakamlar çocuklarını, örgütün okullarına ve dershanelerine göndermezlerdi. Bank Asya'ya para yatırmazlardı. Kaymakamların NT mağazalarına girmeleri de yasaktı." (cnntürk.com.tr)
Tokat Cumhuriyet Başsavcılığı, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ile İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesinin soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve etkin pişmanlıktan yararlanarak itirafçı olan örgütün "100. ve 102. dönem kaymakamları imamı" Y.A, FETÖ'nün kaymakamlık yapılanmasını anlattı.
Aralarında daha önce meslekten ihraç edilen, açığa alınan ve görevdeki kaymakamların da olduğu çok sayıda mülki idare amirinin ifadesinin alındığı, kimi şüphelilerin tutuklandığı, kimilerinin ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı soruşturma kapsamında ifade veren Y.A, örgüte ilişkin detayları ortaya koydu.
Y.A, ifadesinde, FETÖ'nün kaymakam adaylarına yönelik çalışmasını şöyle aktardı:
"Örgütün kaymakamlık evlerinde 4 veya 5 kişi kalıyordu. Bu evlerden sorumlu olanlar kod adı kullanıyordu. Evlerde kalan kaymakam adaylarına sadakatlerine göre sorular ya yüzde 80 veya yüzde 60 oranında verilirdi. Sınavdan önceki gece abiler eve gelir, Fetih Suresi okuturdu. Daha sonra 'Bu zamana kadar bu makamlar dinsizler ve komünistlerin elindeydi. Sizin gibi devletini sevenlerin bu makamlarda bulunması gerekir.' diye konuşurlardı. Daha sonra ise abiler tarafından sorular verilirdi ve adaylar 1-2 saat bu sorulara çalıştırılırdı. Sabah da kalkıp kaymakam adayları sınava giderdi."
Kaymakamlık sınavında yeterli puan alanların yurt veya pansiyonlarda toplandığını belirten Y.A, ifadesinde şu bilgileri verdi:
"Kaymakamlar imamı ve abiler 5 veya 6 kişiyi topluyorlar. Kimin kimle kalacağını imam belirliyordu. Daha sonra bunlara kaymakamlık mülakatı soruları verilirdi. Kaymakam adaylarına seçecekleri yabancı dilleri bile imamlar belirliyorlardı. Fetullah Gülen, ByLock'tan kaymakam çocuklarına verilecek isimleri gönderiyordu. Kaymakamlar, bu isimleri çocuklarına veriyorlardı.
Kaymakamlar çocuklarını, örgütün okullarına ve dershanelerine göndermezlerdi. Bank Asya'ya para yatırmazlardı. Kaymakamların NT mağazalarına girmeleri de yasaktı." (cnntürk.com.tr)
12 Aralık 2016 Pazartesi
Esad rejimi ve Şii milisler Halep'te katliam yaptı
Suriye'nin kuzeyindeki doğu Halep bölgesinde Beşar Esad rejimi ve İran komutasındaki Şii milislerin ele geçirdikleri semtlerde sivillere yönelik katliamlara girişti.
AA muhabirinin katliamın yaşandığı bölgedeki kaynaklardan edindiği bilgiye göre, İran destekli Şii milis güçler, Halep'in doğu kesimlerinde kontrolünü ele geçirdikleri Firdevs ve Kellese semtlerinde çok sayıda sivili öldürdü.
Görgü tanığı Mahmud Şeyh, Şii milislerin 4 kadınla 9 çocuğu diri diri yaktığını, 67 erkeği de kurşuna dizdiğini aktardı. Şeyh, AA muhabirine açıklama yaparken, "Adımı kimliği gizlemeye gerek yok. Korkacağımız bir şey kalmadı. Biz de öleceğiz zaten" ifadelerini kullandı.
Beşar Esad rejimi ve destekçilerinin son saldırılarıyla muhalifler, kontrollerindeki Şeyh Said, Firdevs, Hamdudu ve Salihin bölgelerinden çekilmek zorunda kalmıştı. Muhaliflerin kontrol ettiği alan 8,6 kilometrekareye düşerken ,bazı siviller rejim ele geçirdiği bölgelerde kalmıştı.
Rejim kuşatmasındaki 8,6 kilometrekarelik bölgede yaklaşık yüz bin sivil bulunuyor. Halepli muhalif silahlı gruplar, geçen hafta 5 günlük acil insani ateşkes ilan edilmesini ve acil tedavi gerektiren hastaların Birleşmiş Milletler gözetiminde tahliye edilmesini istemişti.
Muhalifler, kentten ayrılmak isteyen sivillerin Halep'in kuzey kırsalına göçüne izin verilmesini talep etmişti. Siviller, rejim bölgesine geçtiklerinde can güvenliği sağlanması,erkeklerin gözaltına ya da zorla rejim ordusuna alınmamaları, güvenli bölgelere gitmelerine izin verilmesi ve aile fertlerinin birbirlerinden koparılmaması gibi temel güvenceler bekliyordu.
Rusya'nın cuma günkü "sivillerin tahliyesi amacıyla rejimin saldırılara ara verdiği" açıklamasına rağmen İran komutasındaki Şii milisler sivillerin tahliyesini engelliyor.
Beşar Esad rejimi ve Şii milisler, 4,5 aydır kuşatma altında tuttukları doğu Halep'teki sivilleri 15 Kasım'dan bu yana havadan ve karadan vurarak 991 sivili öldürdü, binlercesini yaraladı.
AA muhabirinin katliamın yaşandığı bölgedeki kaynaklardan edindiği bilgiye göre, İran destekli Şii milis güçler, Halep'in doğu kesimlerinde kontrolünü ele geçirdikleri Firdevs ve Kellese semtlerinde çok sayıda sivili öldürdü.
Görgü tanığı Mahmud Şeyh, Şii milislerin 4 kadınla 9 çocuğu diri diri yaktığını, 67 erkeği de kurşuna dizdiğini aktardı. Şeyh, AA muhabirine açıklama yaparken, "Adımı kimliği gizlemeye gerek yok. Korkacağımız bir şey kalmadı. Biz de öleceğiz zaten" ifadelerini kullandı.
Beşar Esad rejimi ve destekçilerinin son saldırılarıyla muhalifler, kontrollerindeki Şeyh Said, Firdevs, Hamdudu ve Salihin bölgelerinden çekilmek zorunda kalmıştı. Muhaliflerin kontrol ettiği alan 8,6 kilometrekareye düşerken ,bazı siviller rejim ele geçirdiği bölgelerde kalmıştı.
Rejim kuşatmasındaki 8,6 kilometrekarelik bölgede yaklaşık yüz bin sivil bulunuyor. Halepli muhalif silahlı gruplar, geçen hafta 5 günlük acil insani ateşkes ilan edilmesini ve acil tedavi gerektiren hastaların Birleşmiş Milletler gözetiminde tahliye edilmesini istemişti.
Muhalifler, kentten ayrılmak isteyen sivillerin Halep'in kuzey kırsalına göçüne izin verilmesini talep etmişti. Siviller, rejim bölgesine geçtiklerinde can güvenliği sağlanması,erkeklerin gözaltına ya da zorla rejim ordusuna alınmamaları, güvenli bölgelere gitmelerine izin verilmesi ve aile fertlerinin birbirlerinden koparılmaması gibi temel güvenceler bekliyordu.
Rusya'nın cuma günkü "sivillerin tahliyesi amacıyla rejimin saldırılara ara verdiği" açıklamasına rağmen İran komutasındaki Şii milisler sivillerin tahliyesini engelliyor.
Beşar Esad rejimi ve Şii milisler, 4,5 aydır kuşatma altında tuttukları doğu Halep'teki sivilleri 15 Kasım'dan bu yana havadan ve karadan vurarak 991 sivili öldürdü, binlercesini yaraladı.
Oğlunun acısına dayanamayan şehit annesi kalp krizi geçirdi
Şehit annesinin kalbi bu acıyı kaldıramadı... İstanbul Beşiktaş'taki hain saldırıda şehit olan Yasin İke'nin annesi Yeter İke kalp krizi geçirdi. Anjiyo olacağı belirtilen Yeter İke, Kalp ve Damar Servisi'nde yoğun bakıma alındı.
Beşiktaş’taki bombalı saldırıda şehit düşen polis memuru Yasin İke’nin annesi Yeter İke, oğlunun acısına dayanmayarak kalp krizi geçirdi. Yeter İke’nin anjiyo olacağı belirtildi.
Beşiktaş’ta düzenlenen hain saldırıda şehit düşen polis memuru Yasin İke’nin annesi Yeter İke, oğlunun dün defnedilmesi ardından Esenyurt Mahallesi’ndeki evine giderek taziyeleri kabul etti.
Akşam saatlerinde göğüs ağrısı şikayetleri artan anne, oğlunun acısına dayanamadı. Yakınları tarafından özel bir hastaneye kaldırılan acılı anneye burada yapılan ilk müdahale ardından Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne getirildi. Doktorların ilk muayene ve kontrollerinde, kalp krizi geçirdiği belirlenen anne Yeter İke, Kalp ve Damar Servisi’nde yoğun bakıma alındı. Anne İke’nin kalp damarlarından birinin tıkalı olduğu ve anjiyo yapılacağı bildirildi. DHA
Beşiktaş’taki bombalı saldırıda şehit düşen polis memuru Yasin İke’nin annesi Yeter İke, oğlunun acısına dayanmayarak kalp krizi geçirdi. Yeter İke’nin anjiyo olacağı belirtildi.
Beşiktaş’ta düzenlenen hain saldırıda şehit düşen polis memuru Yasin İke’nin annesi Yeter İke, oğlunun dün defnedilmesi ardından Esenyurt Mahallesi’ndeki evine giderek taziyeleri kabul etti.
Akşam saatlerinde göğüs ağrısı şikayetleri artan anne, oğlunun acısına dayanamadı. Yakınları tarafından özel bir hastaneye kaldırılan acılı anneye burada yapılan ilk müdahale ardından Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne getirildi. Doktorların ilk muayene ve kontrollerinde, kalp krizi geçirdiği belirlenen anne Yeter İke, Kalp ve Damar Servisi’nde yoğun bakıma alındı. Anne İke’nin kalp damarlarından birinin tıkalı olduğu ve anjiyo yapılacağı bildirildi. DHA
Babaya son veda; herkesi ağlattı
Hainlerin kahpe saldırısı 6 yaşındaki Duru gibi nice çocuğu yetim bıraktı. Babasının resmine dokunup ağlayan Duru, "Babam neden bu kutunun içinde" diye sorunca kimse cevap veremedi. Gözyaşları sel oldu.
Beşiktaş şehitleri toprağa verildi geriye yarım kalan hikayeler kaldı…
Cumartesi gecesi İstanbul Beşiktaş’da düzenlenen hain bombalı saldırıda şehit düşen 37’si polis 44 kişinin acısı tüm yurdu sardı. Dün Türkiye’nin dört bir yanında cenaze töreni vardı. Geriye ise tarifsiz acı, özlem ve yarım kalan hikayeler kaldı…
Tüm bu acıların hikayesini ise adeta şehit olan İstanbul Emniyet Müdürlüğü Özel Güvenlik Şube
Emniyet Müdürü 43 yaşındaki Vefa Karakurdu’nun 6 yaşındaki kızı Duru özetledi…
Duru, 12 yaşındaki ağabeyi Kaan ile birlikte babasının tabutu başında ‘Babam’ diyerek gözyaşı döktü.
Duru, “neden babam bu kutunun içinde” diye sordu.
‘NEDEN BABAM ONUN İÇİNDE?’
Annesinin kucağında babasının fotoğrafını elinden düşürmeyen küçük Duru, sık sık tabutu gösterip, “Neden babam onun içinde? Neden onun içinde?” diye sordu. Duru’nun sorusuna cevap veremeyen annesi Emel ve babaannesi Sabriye Karakurdu, gözyaşlarına boğuldu.
Şehidin cenazesi, onbinlerin katıldığı cenaze töreni ile 6 yıl önce trafik kazasında yaşamını yitider kardeşi Sabri Ferda Karakurdu’nun mezarı yanında toprağa verildi.
Cumartesi gecesi İstanbul Beşiktaş’da düzenlenen hain bombalı saldırıda şehit düşen 37’si polis 44 kişinin acısı tüm yurdu sardı. Dün Türkiye’nin dört bir yanında cenaze töreni vardı. Geriye ise tarifsiz acı, özlem ve yarım kalan hikayeler kaldı…
Tüm bu acıların hikayesini ise adeta şehit olan İstanbul Emniyet Müdürlüğü Özel Güvenlik Şube
Emniyet Müdürü 43 yaşındaki Vefa Karakurdu’nun 6 yaşındaki kızı Duru özetledi…
Duru, 12 yaşındaki ağabeyi Kaan ile birlikte babasının tabutu başında ‘Babam’ diyerek gözyaşı döktü.
Duru, “neden babam bu kutunun içinde” diye sordu.
‘NEDEN BABAM ONUN İÇİNDE?’
Annesinin kucağında babasının fotoğrafını elinden düşürmeyen küçük Duru, sık sık tabutu gösterip, “Neden babam onun içinde? Neden onun içinde?” diye sordu. Duru’nun sorusuna cevap veremeyen annesi Emel ve babaannesi Sabriye Karakurdu, gözyaşlarına boğuldu.
Şehidin cenazesi, onbinlerin katıldığı cenaze töreni ile 6 yıl önce trafik kazasında yaşamını yitider kardeşi Sabri Ferda Karakurdu’nun mezarı yanında toprağa verildi.
Van'da 4.4 büyüklüğünde deprem
Van'ın Özalp ilçesinde merkez üssü Özalp ilçesi Çamurlu Köyü yakınları olan 4.4 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Saat 01.42'de meydana gelen deprem paniğe neden olurken ilk belirlemelere göre ölen veya yaralanan olmadı.
Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Deprem Dairesi'nin verilerine göre, Van'da saat 01.42'de merkez üssü Özalp İlçesi Çamurlu köyü yakınları olan 4.4 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Özalp'in yanı sıra kent merkezi ve çevre ilçelerden de hissedilen deprem, kısa süreli paniğe neden oldu. Depremde, ilk belirlemelere göre can ve mal kaybı yaşanmadı. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü ise depremin merkez üssünü Gürpınar İlçesi Umut Köyü, büyüklüğünü ise 4.6 olarak açıkladı. DHA
Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Deprem Dairesi'nin verilerine göre, Van'da saat 01.42'de merkez üssü Özalp İlçesi Çamurlu köyü yakınları olan 4.4 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Özalp'in yanı sıra kent merkezi ve çevre ilçelerden de hissedilen deprem, kısa süreli paniğe neden oldu. Depremde, ilk belirlemelere göre can ve mal kaybı yaşanmadı. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü ise depremin merkez üssünü Gürpınar İlçesi Umut Köyü, büyüklüğünü ise 4.6 olarak açıkladı. DHA
İstanbul'un bir yakası karanlıkta kalacak
İstanbul'un Ataşehir, Kadıköy, Maltepe, Pendik, Sultanbeyli, Şile, Ümraniye ve Üsküdar ilçelerinin bazı mahallelerinde 15 Aralık'ta elektrik kesintisi yapılacak.
Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım AŞ'den (AYEDAŞ) yapılan yazılı açıklamaya göre, İstanbul'un
Ataşehir ilçesinin bazı mahallelerinde 09.00 ile 17.00 saatleri arasında elektrik kesintisi uygulanacak. Aynı gün, Kadıköyün bazı mahallelerine 02.00 ile 18.00 saatleri arasında, Maltepe'nin bazı mahallelerine 09.00 ile 12.00 saatleri arasında ve Pendik'in bazı mahallelerine de 09.00 ile 17.00 saatleri arasında enerji verilemeyecek.
Sultanbeyli'nin bazı mahallelerine 09.00 ile 18.00 saatleri arasında, Şile'nin bazı mahallelerine 00.30 ile 06.30 saatleri arasında, Ümraniye'nin bazı mahallelerine 15.00 ile 18.00 arasında, Üsküdar'ın bazı mahallelerine ise 08.00 ile 14.00 saatleri arasında elektrik kesintisine gidilecek. Aboneler, elektrik verilemeyecek ilçelerdeki mahalle ve sokaklara ilişkin detaylarla kesintinin saat bilgilerine AYEDAŞ'ın internet sitesinde yer alan "Planlı Kesinti Listesi ve Haritası" bölümünden ulaşabilecek.
Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım AŞ'den (AYEDAŞ) yapılan yazılı açıklamaya göre, İstanbul'un
Ataşehir ilçesinin bazı mahallelerinde 09.00 ile 17.00 saatleri arasında elektrik kesintisi uygulanacak. Aynı gün, Kadıköyün bazı mahallelerine 02.00 ile 18.00 saatleri arasında, Maltepe'nin bazı mahallelerine 09.00 ile 12.00 saatleri arasında ve Pendik'in bazı mahallelerine de 09.00 ile 17.00 saatleri arasında enerji verilemeyecek.
Sultanbeyli'nin bazı mahallelerine 09.00 ile 18.00 saatleri arasında, Şile'nin bazı mahallelerine 00.30 ile 06.30 saatleri arasında, Ümraniye'nin bazı mahallelerine 15.00 ile 18.00 arasında, Üsküdar'ın bazı mahallelerine ise 08.00 ile 14.00 saatleri arasında elektrik kesintisine gidilecek. Aboneler, elektrik verilemeyecek ilçelerdeki mahalle ve sokaklara ilişkin detaylarla kesintinin saat bilgilerine AYEDAŞ'ın internet sitesinde yer alan "Planlı Kesinti Listesi ve Haritası" bölümünden ulaşabilecek.
500 kiloluk Mısırlı kadın ameliyat için Hindistan’a gidecek
Dünyanın en kilolu kadını olduğuna inanılan Mısırlı Eman Ahmed, tedavi olmak için Hindistan'a gidiyor.
Ailesinin belirttiğine göre 500 kg civarında olan Ahmed, son 20 yıldır bulunduğu odadan nadiren dışarı çıkabiliyor. Evin içinde hapis hayatı yaşayan Ahmed günlerini tavana bakarak geçiriyor.
Kız kardeşi Şaima Ahmed’in bakımına muhtaç olan 36 yaşındaki Eman Ahmed iki yıl önce geçirdiği felç nedeniyle düzgün konuşamıyor ve zorlukla hareket ediyor.
HİNT CERRAH YARDIMA KOŞTU
Ablasına yardım etmek isteyen Şaima sosyal medyada bir kampanya başlattı ve sesini Hindistan’daki bir cerrah duyurmayı başardı.
Mumbai’de görev yapan doktor Muffazal Lakdavala, Ahmed’i Hindistan’a getirebilmek için bağış toplamaya başladı.
Doktor Lakdavala yapacağı bir dizi ameliyatla Ahmed’i 100 kiloya indirmeyi hedefliyor. CNN International’a konuşan Lakdavala, Ahmed’in durumunu “Şu anda yaşayan bir bomba gibi, her an patlayabilir” diyerek anlattı.
11 YAŞINDAN BERİ KİLOLU
Ahmed, çocukluğundan beri tiroit problemi yaşıyor. Doğduğunda 5 kilo olan Ahmed, 11 yaşından itibaren fazla kilolarla boğuşmaya başlamış. Bacakları vücudunu taşımamaya başlayınca Ahmed dizlerinin üstünde yürümek zorunda kalmış zira Ahmed’in sığabileceği bir tekerlekli sandalye bulunamamış.
Şaima, ablasının tüm bunlara rağmen hep çok eğlenceli ve neşeli olduğunu ancak bu durumun son bir kaç senedir değiştiğini anlatıyor. 300 kiloya ulaşan Ahmed, kolestrol seviyesinin çok yükselmesiyle bilincini kaybetti. Hastaneye giden Ahmed MR cihazına sığmadığı için önce teşhis konulamadı, sonrasında uygun cihaz bulunmasıyla MR’a giren Ahmed’in felç geçirdiği öğrenildi.
Sonrasında vücudu hızla su toplamaya başlayan Ahmed kısa sürede 500 kiloya kadar çıktı.
HİNDİSTAN’A GİTMESİ İÇİN UĞRAŞLAR DEVAM EDİYOR
Hindistan’a gitmek isteyen Ahmed’in karşısına çıkan ilk zorluk vize almak oldu. Bizzat Hindistan Büyükelçiliği’ne gidip başvuru yapamadığı için Ahmed’in başvurusu reddedildi. Bu noktada devreye giren Doktor Lakdavala, Hindistan Dışişleri Bakanı’na ulaşarak özel izinle ‘sağlık vizesi’ çıkarılmasını sağladı.
Bir diğer sıkıntı ise Ahmed’in seyahat edeceği uçağı bulmak oldu. Normal bir yolcu uçağına binmesi imkansız olan Ahmed için bir hava ambulansı ayarlanması düşünüldü. Kapısı normal uçaklardan daha büyük olan hava ambulansından içer girmesi bile zor olacağı için Ahmed’in yatay olarak uçağa bindirilmesi ve yolcuğunu oturarak değil yatarak yapması planlandı.
Öte yandan Müslüman olan Ahmed için sadece kadınlardan oluşan bir sağlık ekibi oluşturuldu.
3 BUÇUK YIL GEREKİYOR
Doktor Lakdavala, Eman Ahmed’in çok yüksek risk taşıdığını belirtiyor. Ameliyatı başarılı geçtiği taktirde Ahmed’in aylarca Mumbai’de müşahede altında kalması gerekecek. Doktor Lakdavala, Ahmed’in 100 kilo hedefine düşmesi için ise ameliyattan sonra 3 buçuk yıl geçmesi gerektiğini belirtiyor.
Ahmed’in ve kız kardeşinin vizelerinin çarşamba günü çıkması bekleniyor.
Guinness Rekorlar Kitabı’na göre dünyanın en kilolu kadını 291.6 kg ile ABD’li Pauline Potter’a ait. Sözcü
Ailesinin belirttiğine göre 500 kg civarında olan Ahmed, son 20 yıldır bulunduğu odadan nadiren dışarı çıkabiliyor. Evin içinde hapis hayatı yaşayan Ahmed günlerini tavana bakarak geçiriyor.
Kız kardeşi Şaima Ahmed’in bakımına muhtaç olan 36 yaşındaki Eman Ahmed iki yıl önce geçirdiği felç nedeniyle düzgün konuşamıyor ve zorlukla hareket ediyor.
HİNT CERRAH YARDIMA KOŞTU
Ablasına yardım etmek isteyen Şaima sosyal medyada bir kampanya başlattı ve sesini Hindistan’daki bir cerrah duyurmayı başardı.
Mumbai’de görev yapan doktor Muffazal Lakdavala, Ahmed’i Hindistan’a getirebilmek için bağış toplamaya başladı.
Doktor Lakdavala yapacağı bir dizi ameliyatla Ahmed’i 100 kiloya indirmeyi hedefliyor. CNN International’a konuşan Lakdavala, Ahmed’in durumunu “Şu anda yaşayan bir bomba gibi, her an patlayabilir” diyerek anlattı.
11 YAŞINDAN BERİ KİLOLU
Ahmed, çocukluğundan beri tiroit problemi yaşıyor. Doğduğunda 5 kilo olan Ahmed, 11 yaşından itibaren fazla kilolarla boğuşmaya başlamış. Bacakları vücudunu taşımamaya başlayınca Ahmed dizlerinin üstünde yürümek zorunda kalmış zira Ahmed’in sığabileceği bir tekerlekli sandalye bulunamamış.
Şaima, ablasının tüm bunlara rağmen hep çok eğlenceli ve neşeli olduğunu ancak bu durumun son bir kaç senedir değiştiğini anlatıyor. 300 kiloya ulaşan Ahmed, kolestrol seviyesinin çok yükselmesiyle bilincini kaybetti. Hastaneye giden Ahmed MR cihazına sığmadığı için önce teşhis konulamadı, sonrasında uygun cihaz bulunmasıyla MR’a giren Ahmed’in felç geçirdiği öğrenildi.
Sonrasında vücudu hızla su toplamaya başlayan Ahmed kısa sürede 500 kiloya kadar çıktı.
HİNDİSTAN’A GİTMESİ İÇİN UĞRAŞLAR DEVAM EDİYOR
Hindistan’a gitmek isteyen Ahmed’in karşısına çıkan ilk zorluk vize almak oldu. Bizzat Hindistan Büyükelçiliği’ne gidip başvuru yapamadığı için Ahmed’in başvurusu reddedildi. Bu noktada devreye giren Doktor Lakdavala, Hindistan Dışişleri Bakanı’na ulaşarak özel izinle ‘sağlık vizesi’ çıkarılmasını sağladı.
Bir diğer sıkıntı ise Ahmed’in seyahat edeceği uçağı bulmak oldu. Normal bir yolcu uçağına binmesi imkansız olan Ahmed için bir hava ambulansı ayarlanması düşünüldü. Kapısı normal uçaklardan daha büyük olan hava ambulansından içer girmesi bile zor olacağı için Ahmed’in yatay olarak uçağa bindirilmesi ve yolcuğunu oturarak değil yatarak yapması planlandı.
Öte yandan Müslüman olan Ahmed için sadece kadınlardan oluşan bir sağlık ekibi oluşturuldu.
3 BUÇUK YIL GEREKİYOR
Doktor Lakdavala, Eman Ahmed’in çok yüksek risk taşıdığını belirtiyor. Ameliyatı başarılı geçtiği taktirde Ahmed’in aylarca Mumbai’de müşahede altında kalması gerekecek. Doktor Lakdavala, Ahmed’in 100 kilo hedefine düşmesi için ise ameliyattan sonra 3 buçuk yıl geçmesi gerektiğini belirtiyor.
Ahmed’in ve kız kardeşinin vizelerinin çarşamba günü çıkması bekleniyor.
Guinness Rekorlar Kitabı’na göre dünyanın en kilolu kadını 291.6 kg ile ABD’li Pauline Potter’a ait. Sözcü
'Yeni doğan bebeğin hastanede zarar gören kulağı koptu' iddiası
Sarıoğlu çifti, bebeğin sağ kulağında, doğum sırasında olmamasına rağmen yara olduğunu fark etti. İddiaya göre bezini değiştirmek için altını açtıklarında ise bebeklerinin poposunda bir yarayla daha karşılaştılar.
İzmir'in Menderes İlçesi'nde oturan çiftçi Kerem Sarıoğlu'nun birlikte yaşadığı İngiliz uyruklu turizmci Hannah Louise Jackson, geçen 7 Ekim'de Aydın'ın Kuşadası İlçesi'ndeki özel bir hastanede ikinci çocuğunu dünyaya getirdi. Solunum problemi nedeniyle İzmir'deki özel bir hastaneye sevk edilen bebeğin, iddiaya göre hastanede zarar gören kulağının bir bölümü evde koptu.
BAŞKA HASTANEDE OLAN ANNEYE 'ANNE SÜTÜ SAĞIMI' FATURASI KESTİLER
Bebeklerini günlerce kucaklarına alamayan çift, avukatları Didem Koparan aracılığıyla hastanenin ihmali olduğunu ileri sürüp savcılığa suç duyurusunda bulundu. Avukat Didem Koparan, bebeğin sevk edildiği özel hastanenin, anne başka hastanede yatmasına rağmen 'anne sütü sağımı' adı altında 2 bin 454 lira fatura çıkardığını, bu haksız talebe karşı da dava açacaklarını söyledi.
Menderes İlçesi'nde oturan ve Ahmetbeyli Köyü'nde çiftçilik yapan Kerem Sarıoğlu ile birlikte yaşadığı ve nikah hazırlıkları yaptığı İngiliz uyruklu turizmci Hannah Louise Jackson'ın 7 Ekim'de Aydın'ın Kuşadası İlçesi'ndeki özel bir hastanede ikinci çocukları dünyaya geldi. Doğumdan sonra bedeninde hiçbir sorun olmayan bebeklerini kucaklarına alan çift, büyük mutluluk yaşadı. Ancak çiftin mutluluğu kısa sürdü. Timur adı verilen bebek, solunum sorunu olduğu belirtilerek tedavisi için ambulansla İzmir'in Karabağlar İlçesi'nde özel bir hastaneye sevk edildi.
12 GÜN SONRA EVE DÖNDÜKLERİNDE...
Bebeğini İzmir'de bırakan baba Sarıoğlu, Kuşadası'ndaki hastanede yatan eşinin yanına döndü. İzmir'deki özel hastanede 12 gün boyunca tedavi gören bebeklerinin bu sürede kendilerine hiç gösterilmediğini iddia eden çift, taburcu edilen Timur bebeği alıp eve döndüklerinde gördükleri manzara karşısında şoke oldu. Talihsiz bebeğin sağ kulağında, doğum sırasında olmamasına rağmen yara olduğunu fark eden çift, bezini değiştirmek için altını açtıklarında ise ikinci şoku yaşadı. Çift, iddiaya göre bebeklerinin poposunda da yara gördü.
Timur bebeğin kulağının bir bölümü yara nedeniyle bir süre sonra koptu. Bebeğin kulağının bir kısmının kopmasına neden olan yarayla poposundaki yaranın İzmir'de hastanede oluştuğunu ileri süren çift, avukatları Didem Koparan aracılığıyla İzmir'de savcılığa suç duyurusunda bulundu.
'BEBEK GÖSTERİLMEDİ'
Müvekkili ve eşinin, günlerce bebeklerinden ayrı kaldığını belirten avukat Didem Koparan, hastane yetkililerinin çeşitli mazeretlerle bebeği göstermediğini öne sürdü. Avukat Koparan suç duyurusu dilekçesinde şöyle dedi:
"Müvekkilim ve eşine bebekleri hep uzaktan gösterilmiş, bebeğin yüzü ve kulağının sargı içinde olduğunu, başında şapka bulunduğunu, bazı solunum aletlerinin bağlı olduğunu görmüşler. Müvekkilim bu durumdan rahatsız olup bebeği başka bir hastaneye götürmek istemiş, ancak hastanedeki doktor böyle bir durumda bebeğin solunum ile ilgili sorun yaşayacağını söylemesi üzerine, müvekkilim sevk işleminden vazgeçmiş. Anne bebeğini kucağına aldığında şapkasını çıkartmak istemiş ancak, görevliler buna da izin vermemiş. Ayrıca annenin bebeğini emzirmesine de izin verilmemiş. Hastanedeki görevliler, bebeğin solumun probleminin dışında başka bir sorundan söz etmemişler. 18 Ekim'de taburcu edilen bebek pusete konup aileye verilmiş. Bebeklerine kavuşmanın mutluluğunu yaşayan müvekkilim ve eşi bebeği kucaklarına almak isteyince görevliler tarafından 'Bebeği çıkartmayın. Burası hastane, enfeksiyon kapar' denilerek engellenmiş."
"BEBEĞİN KULAĞINA TEDAVİ UYGULANMADI"
Bebeğin kulağına uygulanan tedavi için hiçbir alacak kalemi yazılmadığını belirten Avukat Didem Koparan, şöyle devam etti:
"Yani bebeğin kulağına tedavi uygulanmamıştır. Adeta hastane tarafından kulağın kopması sağlanmıştır. Belki de yara zamanında tedavi edilmiş olsaydı, bebekle ilgilenilseydi bugün kulağı kopmayacak ve ömrünün sonuna kadar bu eksiklikle yaşamak zorunda kalmayacaktı. Ayrıca anne başka bir hastanede yatmasına rağmen, 'anne sütü sağılması' adı altında 2 bin 454 lira fatura da belirtilmiştir. Bebeğini 12 gün boyunca kucağına alamayan bir anneye olmadığı bir tarihte nasıl fatura kesilir, bunu anlamış değiliz. Aileye sarılık olduğuna dair bilgi verilmemesine rağmen bu konu da faturada yer almıştır. Bebek gerçekte en fazla üç gün içerisinde solunumu düzelmiş, ancak hastane tarafından bekletilmiştir. Bunun sebebi ise kulağına verilen zarardır. Bu durumu aileden gizlemek ve daha fazla ödeme alabilmek için bebek fazladan hastanede yatırılmıştır. Müvekkilim, ihmali olanlardan ve alınan haksız bedelden dolayı şikayetçidir."
Savcılık şikayet dilekçesini alıp işleme koydu. Avukat Didem Koparan, hastane yetkilileri hakkında tazminat davası da açacaklarını söyledi. DHA
İzmir'in Menderes İlçesi'nde oturan çiftçi Kerem Sarıoğlu'nun birlikte yaşadığı İngiliz uyruklu turizmci Hannah Louise Jackson, geçen 7 Ekim'de Aydın'ın Kuşadası İlçesi'ndeki özel bir hastanede ikinci çocuğunu dünyaya getirdi. Solunum problemi nedeniyle İzmir'deki özel bir hastaneye sevk edilen bebeğin, iddiaya göre hastanede zarar gören kulağının bir bölümü evde koptu.
BAŞKA HASTANEDE OLAN ANNEYE 'ANNE SÜTÜ SAĞIMI' FATURASI KESTİLER
Bebeklerini günlerce kucaklarına alamayan çift, avukatları Didem Koparan aracılığıyla hastanenin ihmali olduğunu ileri sürüp savcılığa suç duyurusunda bulundu. Avukat Didem Koparan, bebeğin sevk edildiği özel hastanenin, anne başka hastanede yatmasına rağmen 'anne sütü sağımı' adı altında 2 bin 454 lira fatura çıkardığını, bu haksız talebe karşı da dava açacaklarını söyledi.
Menderes İlçesi'nde oturan ve Ahmetbeyli Köyü'nde çiftçilik yapan Kerem Sarıoğlu ile birlikte yaşadığı ve nikah hazırlıkları yaptığı İngiliz uyruklu turizmci Hannah Louise Jackson'ın 7 Ekim'de Aydın'ın Kuşadası İlçesi'ndeki özel bir hastanede ikinci çocukları dünyaya geldi. Doğumdan sonra bedeninde hiçbir sorun olmayan bebeklerini kucaklarına alan çift, büyük mutluluk yaşadı. Ancak çiftin mutluluğu kısa sürdü. Timur adı verilen bebek, solunum sorunu olduğu belirtilerek tedavisi için ambulansla İzmir'in Karabağlar İlçesi'nde özel bir hastaneye sevk edildi.
12 GÜN SONRA EVE DÖNDÜKLERİNDE...
Bebeğini İzmir'de bırakan baba Sarıoğlu, Kuşadası'ndaki hastanede yatan eşinin yanına döndü. İzmir'deki özel hastanede 12 gün boyunca tedavi gören bebeklerinin bu sürede kendilerine hiç gösterilmediğini iddia eden çift, taburcu edilen Timur bebeği alıp eve döndüklerinde gördükleri manzara karşısında şoke oldu. Talihsiz bebeğin sağ kulağında, doğum sırasında olmamasına rağmen yara olduğunu fark eden çift, bezini değiştirmek için altını açtıklarında ise ikinci şoku yaşadı. Çift, iddiaya göre bebeklerinin poposunda da yara gördü.
Timur bebeğin kulağının bir bölümü yara nedeniyle bir süre sonra koptu. Bebeğin kulağının bir kısmının kopmasına neden olan yarayla poposundaki yaranın İzmir'de hastanede oluştuğunu ileri süren çift, avukatları Didem Koparan aracılığıyla İzmir'de savcılığa suç duyurusunda bulundu.
'BEBEK GÖSTERİLMEDİ'
Müvekkili ve eşinin, günlerce bebeklerinden ayrı kaldığını belirten avukat Didem Koparan, hastane yetkililerinin çeşitli mazeretlerle bebeği göstermediğini öne sürdü. Avukat Koparan suç duyurusu dilekçesinde şöyle dedi:
"Müvekkilim ve eşine bebekleri hep uzaktan gösterilmiş, bebeğin yüzü ve kulağının sargı içinde olduğunu, başında şapka bulunduğunu, bazı solunum aletlerinin bağlı olduğunu görmüşler. Müvekkilim bu durumdan rahatsız olup bebeği başka bir hastaneye götürmek istemiş, ancak hastanedeki doktor böyle bir durumda bebeğin solunum ile ilgili sorun yaşayacağını söylemesi üzerine, müvekkilim sevk işleminden vazgeçmiş. Anne bebeğini kucağına aldığında şapkasını çıkartmak istemiş ancak, görevliler buna da izin vermemiş. Ayrıca annenin bebeğini emzirmesine de izin verilmemiş. Hastanedeki görevliler, bebeğin solumun probleminin dışında başka bir sorundan söz etmemişler. 18 Ekim'de taburcu edilen bebek pusete konup aileye verilmiş. Bebeklerine kavuşmanın mutluluğunu yaşayan müvekkilim ve eşi bebeği kucaklarına almak isteyince görevliler tarafından 'Bebeği çıkartmayın. Burası hastane, enfeksiyon kapar' denilerek engellenmiş."
"BEBEĞİN KULAĞINA TEDAVİ UYGULANMADI"
Bebeğin kulağına uygulanan tedavi için hiçbir alacak kalemi yazılmadığını belirten Avukat Didem Koparan, şöyle devam etti:
"Yani bebeğin kulağına tedavi uygulanmamıştır. Adeta hastane tarafından kulağın kopması sağlanmıştır. Belki de yara zamanında tedavi edilmiş olsaydı, bebekle ilgilenilseydi bugün kulağı kopmayacak ve ömrünün sonuna kadar bu eksiklikle yaşamak zorunda kalmayacaktı. Ayrıca anne başka bir hastanede yatmasına rağmen, 'anne sütü sağılması' adı altında 2 bin 454 lira fatura da belirtilmiştir. Bebeğini 12 gün boyunca kucağına alamayan bir anneye olmadığı bir tarihte nasıl fatura kesilir, bunu anlamış değiliz. Aileye sarılık olduğuna dair bilgi verilmemesine rağmen bu konu da faturada yer almıştır. Bebek gerçekte en fazla üç gün içerisinde solunumu düzelmiş, ancak hastane tarafından bekletilmiştir. Bunun sebebi ise kulağına verilen zarardır. Bu durumu aileden gizlemek ve daha fazla ödeme alabilmek için bebek fazladan hastanede yatırılmıştır. Müvekkilim, ihmali olanlardan ve alınan haksız bedelden dolayı şikayetçidir."
Savcılık şikayet dilekçesini alıp işleme koydu. Avukat Didem Koparan, hastane yetkilileri hakkında tazminat davası da açacaklarını söyledi. DHA
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)