Iğdır’da evleri yanan Aras ailesi, bir yıldır ahırda hayvanları ile yaşıyor.
Iğdır’ın Karakoyunlu ilçesine bağlı Şiracı köyünde ikamet eden Aras ailesi geçen yıl çıkan bir yangın sonucu evsiz kaldı. Evleri yangından tamam kullanılamaz hale gelen 4 kişilik Aras ailesi, ahırlarını bölerek barınma sorunlarını geçici olarak çözmeye çalıştı. Bekledikleri yardımı alamayan aile, 1 yıldır inekleri ve tavukları ile birlikte yaşıyor.
Geçen yıl çıkan yangın sonucu evsiz kaldıklarını anlatan Ümit Aras, maddi durumları da iyi olmadığı için ev yaptırmadığını belirterek, “Evsiz kalınca ahırı ikiye bölerek aynı odayı hem banyo hem mutfak hem de yatak odası olarak kullanıyoruz. Bir bölümünü de, kümes ve ahır olarak kullanıyoruz. Yangın çıktığı zaman gelen yetkililer, yaptıkları incelemenin ardından kendilerine ev yapacaklarını söyledi fakat bir yıl hatta bir yıldan fazla zaman oldu ne gelen oldu ne de giden. Biz de bu şekilde yaşamımız sürdürüyoruz” dedi.
Hayvanlarla birlikte yaşadıkları için çocuklarının enfeksiyon kaptığını, sürekli hastalandığını anlatan anne Zaide Aras, daha önce iyi olmasa da kerpiç evlerinde idare ettiklerini ifade etti.
Aras, “Evimiz yandıktan sonra mağdur olduk, maddi imkansızlıklardan dolayı da evimiz yapamadık. Kaymakamlığa başvurduk, önce yapılacağını söylendi, daha sonra yapılmadı. 4 nüfus böyle hayvanlarla birlikte bir damda yaşıyoruz. Yetkililerin burada bize bu konuda yardım etmesini istiyoruz” diye konuştu.
20 Kasım 2014 Perşembe
İstanbul'da su kesintisinde flaş gelişme!
İSKİ’nin sabah açıkladığı ve büyük tepkilere yol açan İstanbul’un Anadolu Yakası’ndaki 4 günlük su kesintisi İBB Başkanı Kadir Topbaş’ın talimatıyla durdu.
Twitter ve Facebook’taki tepki çığ gibi büyüdü. ‘Millet kuyrukluyıldıza uydu gönderdi biz 4 gün duş alamayacağız’ yorumları sosyal medyada paylaşım rekoru kırdı.
Tüm bu tepkiler üzerine İstanbul Büyükşehir Belediyesi kararı yeniden gözden geçirmek zorunda kaldı. Başkan Kadir Topbaş, ‘sürekli kesinti gerektirmeyen bir uygulama’ yapılması için talimat verdi..
TOPBAŞ'IN TALİMATIYLA DURDURULDU
İSKİ'nin açıkladığı ve İstanbul'un Anadolu Yakası'nda 4 gün su kesintisine yol açacağı belirtilen Ömerli İçmesuyu Arıtma Tesisleri Trafo Merkezi'ndeki çalışma İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın talimatıyla durduruldu.
İBB'den yapılan açıklamada "Başkan Topbaş, sözkonusu çalışmanın su kesintisine mahal verilmeden yapılması amacıyla yeniden planlanması için İSKİ Genel Müdürlüğü'ne talimat verdi. Çalışmanın nasıl ve ne zaman yapılacağı İSKİ tarafından önümüzdeki günlerde açıklanacak" denildi.
İSKİ'den sabah saatlerinde yapılan açıklamada şu ifadelere yer verilmişti:
24 Kasım Pazartesi saat 09:00 ila 28 Kasım 2014 Cuma günü 03:00 saatleri arasında aşağıda belirtilen bölgelere aralıksız su verilemeyecektir.
Çalışma sebebiyle aralıksız su alamayacak bölgeler şöyle belirtilmişti:
Maltepe, Kartal , Pendik, Tuzla, Ataşehir, Adalar, Kadıköy, Sancaktepe, Çekmeköy, Ümraniye, Beykoz ve Üsküdar İlçeleri
Türkiye’nin dört yanından telefon yağıyor
Önce Ayşe Teyze’nin o sözleri yürekleri dağladı: “Oğlum yüzme de bilmezdi, suyun içinde ne yaptı?"
Gece gündüz oğlu Tezcan’dan gelecek haberi bekledi Ermenek’teki ocağın ağzında. Günler sonra kara haber geldi.
Önceki gün cenaze töreni yapıldı 8 maden işçisinin. İşte o törende bir çift ayakkabı, bir fotoğraf karesinin çok şey anlatan tarifsiz ayrıntısı oldu.
Her ikisi de 75 yaşındaydı Recep ve Ayşe Gökçe çifti… O yaşlarında acının, yoksulluğun, çilenin yanına bir de evlat acısı eklenince bir anda belki de kendileri gibi binlerce insanın dili oldular.
Yüzlerindeki yılların çizgileri, hayatlarının kısa öyküsüydü ama gururun da izini taşıyordu…
Onların tek derdi ne karın tokluğu, ne üst baştı… Ekmek için girdiği toprak altında, yok yoluna giden evlatlarıydı… O da bir parça kömür için bir ömür verenlerdendi…
Ermenek Kaymakamlığı yetkilileri, fotoğraf yayınlandığından bu yana Ayşe Teyze ve Recep Amca için gelen telefonlara yetişemediğini söylerken ekliyor: “Telefonlara adeta yetişemiyoruz. Herkes telefonlara yanıt vermeye çalışıyor yüzlerceden fazla diyebiliriz. Kimisi üst baş, kimisi gıda, kimisi de para yardımında bulunmak istiyor. Ancak giden 18 kişi. Birine yardımları ayırsak hem haksızlık olur hem de tepki çekebilir düşüncesiyle geçen hafta kaymakamlığımızın açtığı hesap numarasına gönderiyoruz. Ayşe Teyze ve Recep amcanın adresini de veremiyoruz. Gıda ve giysi yardımı yapacaklar kaymakamlığa ulaştırırsa biz de ileteceğiz.”
Ermenek’te kaymakamlığın düzenlediği yardım kampanyasının hesap bilgileri şöyle:
ZİRAAT BANKASI ERMENEK ŞUBESİ
TL HESABI :TR 30 000 1000 176 457 138 36 5003
USD HESABI :TR 03 000 1000 176 457 138 36 5004
EURO HESABI :TR 73 000 1000 176 457 138 36 5005
HALK BANKASI ERMENEK ŞUBESİ
TL HESABI :TR 22 0001 2009 4790 0010 2601 10
USD HESABI :TR 19 0001 2009 4790 0053 0000 13
EURO HESABI :TR 48 0001 2009 4790 0058 0000 35
Gece gündüz oğlu Tezcan’dan gelecek haberi bekledi Ermenek’teki ocağın ağzında. Günler sonra kara haber geldi.
Önceki gün cenaze töreni yapıldı 8 maden işçisinin. İşte o törende bir çift ayakkabı, bir fotoğraf karesinin çok şey anlatan tarifsiz ayrıntısı oldu.
Her ikisi de 75 yaşındaydı Recep ve Ayşe Gökçe çifti… O yaşlarında acının, yoksulluğun, çilenin yanına bir de evlat acısı eklenince bir anda belki de kendileri gibi binlerce insanın dili oldular.
Yüzlerindeki yılların çizgileri, hayatlarının kısa öyküsüydü ama gururun da izini taşıyordu…
Onların tek derdi ne karın tokluğu, ne üst baştı… Ekmek için girdiği toprak altında, yok yoluna giden evlatlarıydı… O da bir parça kömür için bir ömür verenlerdendi…
Ermenek Kaymakamlığı yetkilileri, fotoğraf yayınlandığından bu yana Ayşe Teyze ve Recep Amca için gelen telefonlara yetişemediğini söylerken ekliyor: “Telefonlara adeta yetişemiyoruz. Herkes telefonlara yanıt vermeye çalışıyor yüzlerceden fazla diyebiliriz. Kimisi üst baş, kimisi gıda, kimisi de para yardımında bulunmak istiyor. Ancak giden 18 kişi. Birine yardımları ayırsak hem haksızlık olur hem de tepki çekebilir düşüncesiyle geçen hafta kaymakamlığımızın açtığı hesap numarasına gönderiyoruz. Ayşe Teyze ve Recep amcanın adresini de veremiyoruz. Gıda ve giysi yardımı yapacaklar kaymakamlığa ulaştırırsa biz de ileteceğiz.”
Ermenek’te kaymakamlığın düzenlediği yardım kampanyasının hesap bilgileri şöyle:
ZİRAAT BANKASI ERMENEK ŞUBESİ
TL HESABI :TR 30 000 1000 176 457 138 36 5003
USD HESABI :TR 03 000 1000 176 457 138 36 5004
EURO HESABI :TR 73 000 1000 176 457 138 36 5005
HALK BANKASI ERMENEK ŞUBESİ
TL HESABI :TR 22 0001 2009 4790 0010 2601 10
USD HESABI :TR 19 0001 2009 4790 0053 0000 13
EURO HESABI :TR 48 0001 2009 4790 0058 0000 35
Türkiye'yi bir kez daha ağlattılar
Ermenek'te maden kazasında yer altında kalan oğlu için "Oğlum yüzme de bilmezdi, suyun içinde ne yaptı" diyerek Türkiye'yi gözyaşlarına boğan Tezcan Gökçe'nin annesi Ayşe Gökçe'yi oğullarının cenaze töreninde teselli etmeye çalışan baba Recep Gökçe'nin iki ayakkabısının da yırtık olması yürekleri burktu.
Ermenek'te yaşanan maden kazasında yer altında mahsur kalan ve önceki gün yer altından cansız bedeni çıkarılan işçilerden Tezcan Gökçe'nin 75 yaşındaki annesi Ayşe Gökçe oğlunu göz yaşları ve ağıtlarla son yolculuğuna uğurladı.
Tezcan Gökçe'nin babası Recep Gökçe de oğlunu son yolculuğuna dualar ve gözyaşlarıyla uğurladı. Baba Gökçe'nin iki ayakkabısının da yırtık olması ise yürekleri burktu.
Ermenek'te yaşanan maden kazasında yer altında mahsur kalan ve önceki gün yer altından cansız bedeni çıkarılan işçilerden Tezcan Gökçe'nin 75 yaşındaki annesi Ayşe Gökçe oğlunu göz yaşları ve ağıtlarla son yolculuğuna uğurladı.
Tezcan Gökçe'nin babası Recep Gökçe de oğlunu son yolculuğuna dualar ve gözyaşlarıyla uğurladı. Baba Gökçe'nin iki ayakkabısının da yırtık olması ise yürekleri burktu.
Etiketler:
haber,
işçi,
maden işçisi,
öldü,
vefat
İstanbul'da 4 günlük su kesintisine sosyal medyadan tepki yağdı
İSKİ, İstanbul'da Anadolu Yakası'nda 24 ile 28 Kasım tarihleri arasında 4 gün boyunca suyun kesilecek olması, sosyal medyada tepki çekti.
C-ON-TEXT_CONTENT_START
Ömerli İçmesuyu Arıtma Tesisleri’nin trafosunda yapılacak çalışmalar nedeniyle 4 günlük su kesintisi; Maltepe, Kartal, Pendik, Tuzla, Ataşehir, Adalar, Kadıköy, Sancaktepe, Çekmeköy, Ümraniye, Beykoz ve Üsküdar ilçelerini etkileyecek.
4 Gün susuz kalacağını öğrenen vatandaşlar, sosyal medyadan tepkilerini böyle dile getirdi:
Ulan millet kuyruklu yıldıza çıktı bizde hala su kesintisi :) (Hürriyet Sosyal / CWalderema)
borderline @cborderline
Dünkü 19 Kasım Dünya Tuvalet Günü'nden sonra bugünkü 4 günlük su kesintisi haberi 10 numara oldu.
aysenur @aysenur
oha rumeline göçücem 90 saat su kesintisi ne demek napıcaz ya
@MeltemAcet Bu devirde 4 gunluk su kesintisi mi? Adamlar kuyruklu yildizin sesini dinliyor, biz ise tss tss yapan musluk sesini!
@yagmur00000007 SON DAKİKA!İstanbul'da bir çok ilçede 90 saat (nerdeyse 4 gün) su kesintisi olacak. Yüksek itibarlı İSKİ bildirdi. İtibardan bitleneceğiz!
Rabia Koyuncu @rabiakoyuncu
Anadolu Yakası'nda tami tamina 90 saat su kesintisi olacakmış?? Avrupa'ya girmek işte bunun için önemli!
Ekşi sözlük / gıyasettin
bedellinin çıkmasına çok az kaldığına delalet olan su kesintisi. hükümet su kesintisinden ötürü kaybettiği oyları bedelli çıkararak...
@14colak
5 gün su kesintisi az değil mi ? 1 ay yapında doya doya kaşınalım
@heavie
Çölde mi yaşıyoz? Biri İstanbul'un suyunu falan mı çalıyor? Sahara'da bu kadar su kesintisi yoktur.
@camidenadidascaldımbolgeldi
hamam lobisinin işidir.
@kursadyildirim
Artık Anadolu yakasından Avrupa yönüne banyo trafiği yoğunlaşır. 4 gün su kesintisi nedir ya yuh be size!
Ramazan mutluer @03341958
Anadolu yakasında 90 saat su kesintisi olacakmış..4 gün aralıksız kesinti olurmu?
Ahmet Öztürk @aozturk
ISKI'den cagdisi su kesintisi. 24-28 Kasim arasi 4 gun kesintisiz. kestikten sonra kesintisizmis ayrica.
İbrahim Kocakanat @ikocakanat
ulan pislikten aids bile olabiliriz 90 saat su kesintisi nedir ya?
gökhan talas @talashkan
4 günlük su kesintisi modern ve teknolojik bir kurum olarak başarınızın ürünü. bu hizmetlerinizin artmasını dileriz.
Yaprak Sarp @Nyaprak
Dünya şehrine 5 gün ARALIKSIZ su kesintisi!
Kimolucky @kimolucky
Su kesintisi yüzünden anneme taşınalım bi hafta diyen beyimi evden koydum. Bi hafta izin al, tatile gidelim demedi. Rezillik
C-ON-TEXT_CONTENT_START
Ömerli İçmesuyu Arıtma Tesisleri’nin trafosunda yapılacak çalışmalar nedeniyle 4 günlük su kesintisi; Maltepe, Kartal, Pendik, Tuzla, Ataşehir, Adalar, Kadıköy, Sancaktepe, Çekmeköy, Ümraniye, Beykoz ve Üsküdar ilçelerini etkileyecek.
4 Gün susuz kalacağını öğrenen vatandaşlar, sosyal medyadan tepkilerini böyle dile getirdi:
Ulan millet kuyruklu yıldıza çıktı bizde hala su kesintisi :) (Hürriyet Sosyal / CWalderema)
borderline @cborderline
Dünkü 19 Kasım Dünya Tuvalet Günü'nden sonra bugünkü 4 günlük su kesintisi haberi 10 numara oldu.
aysenur @aysenur
oha rumeline göçücem 90 saat su kesintisi ne demek napıcaz ya
@MeltemAcet Bu devirde 4 gunluk su kesintisi mi? Adamlar kuyruklu yildizin sesini dinliyor, biz ise tss tss yapan musluk sesini!
@yagmur00000007 SON DAKİKA!İstanbul'da bir çok ilçede 90 saat (nerdeyse 4 gün) su kesintisi olacak. Yüksek itibarlı İSKİ bildirdi. İtibardan bitleneceğiz!
Rabia Koyuncu @rabiakoyuncu
Anadolu Yakası'nda tami tamina 90 saat su kesintisi olacakmış?? Avrupa'ya girmek işte bunun için önemli!
Ekşi sözlük / gıyasettin
bedellinin çıkmasına çok az kaldığına delalet olan su kesintisi. hükümet su kesintisinden ötürü kaybettiği oyları bedelli çıkararak...
@14colak
5 gün su kesintisi az değil mi ? 1 ay yapında doya doya kaşınalım
@heavie
Çölde mi yaşıyoz? Biri İstanbul'un suyunu falan mı çalıyor? Sahara'da bu kadar su kesintisi yoktur.
@camidenadidascaldımbolgeldi
hamam lobisinin işidir.
@kursadyildirim
Artık Anadolu yakasından Avrupa yönüne banyo trafiği yoğunlaşır. 4 gün su kesintisi nedir ya yuh be size!
Ramazan mutluer @03341958
Anadolu yakasında 90 saat su kesintisi olacakmış..4 gün aralıksız kesinti olurmu?
Ahmet Öztürk @aozturk
ISKI'den cagdisi su kesintisi. 24-28 Kasim arasi 4 gun kesintisiz. kestikten sonra kesintisizmis ayrica.
İbrahim Kocakanat @ikocakanat
ulan pislikten aids bile olabiliriz 90 saat su kesintisi nedir ya?
gökhan talas @talashkan
4 günlük su kesintisi modern ve teknolojik bir kurum olarak başarınızın ürünü. bu hizmetlerinizin artmasını dileriz.
Yaprak Sarp @Nyaprak
Dünya şehrine 5 gün ARALIKSIZ su kesintisi!
Kimolucky @kimolucky
Su kesintisi yüzünden anneme taşınalım bi hafta diyen beyimi evden koydum. Bi hafta izin al, tatile gidelim demedi. Rezillik
Facebook'tan evlenmeye kalktı, dolandırıldı
ISPARTA’nın Yalvaç İlçesi’nde evlenme programına katılmak için internet üzerinden başvuran 32 yaşındaki Soner Erdal, dolandırıcılara 850 euro kaptırdı.
Yalvaç’ta gündelik işlerde çalışan Soner Erdal, bugüne kadar 4 kez nişanlandı. Ancak, çeşitli sorunlar nedeniyle evlilikten vazgeçildi. Evlenmek ve yuva kurmak için çaba harcayan Soner Erdal, kendine uygun eş bulabilmek internetteki bir sitedeki başvuru formunu doldurdu. Soner Erdal’ın cep telefonuna, kaydının alındığına dair uyarı mesajı geldi. Ardından internet sitesinde bilgileri yazılı kadın adayların profillerini inceleyen Soner Erdal, profilindeki fotoğraflarla kendini ’Yonko Simenov’ adıyla tanıtan ve Bulgaristan’da yaşadığını belirten ada ile telefonla bağlantı kurdu. Yonko Simenov’un, aralarında uzun süreden bu yana ilişki varmış gibi kendisine sıcak davrandığını belirten Soner Erdal, şunları anlattı:
"HESABI BENİMLE TANIŞTIĞI GÜN AÇILMIŞ"
"Benden fotoğraflar istedi, gönderdim. Bunları kendi fotoğraflarıyla montajlayıp geri gönderdi. Canımlı- cicimli konuşuyorduk. Gayet iyi Türkçe konuşan ve 5-6 dil bildiğini söyleyen bu kızla Facebook aracılığıyla görüşmeye başladık. 3 Kasım’da başlayan bu sanal görüşme hızlı ilerledi. Babası olmadığını söyleyen kız, beni annesi diye tanıttığı bir kadınla görüştürdü. Benim ailem de onay verince Türkiye’ye gelmesini istedik. Pasaport ve vize için bir miktar para istedi. Önce 255 euro gönderdim. Ardından 600 euro uçak bileti ve diğer giderler için para istedi, onu da gönderdim. Antalya’ya gelecek diye beklerken, 2 bin euro daha göndermem gerektiğini söyleyince dolandırıldığımın farkına vardım. Kız bir anda telefonunu, Facebook hesabını kapattı ve iletişim kesildi. Zaten Facebook hesabı da benimle tanıştığı gün açılmış. Şimdi kendisinden en ufak bir iz yok."
"BEN YANDIM SİZ YANMAYIN"
Yalvaç İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne şikayette bulunduğunu kaydeden Soner Erdal, 850 euro kaptırarak ’ucuz kurtulduğunu’, 2 bin euro daha göndermesi halinde büyük olasılıkla kendisinden daha fazla para istenebileceğini tahmin ettiğini söyledi. Erdal, "Buradan tüm genç arkadaşları uyarıyorum, ben yandım siz yanmayın. Bu tür şeylere kesinlikle kanmayın" dedi. (medyafresi.com.tr)
Yalvaç’ta gündelik işlerde çalışan Soner Erdal, bugüne kadar 4 kez nişanlandı. Ancak, çeşitli sorunlar nedeniyle evlilikten vazgeçildi. Evlenmek ve yuva kurmak için çaba harcayan Soner Erdal, kendine uygun eş bulabilmek internetteki bir sitedeki başvuru formunu doldurdu. Soner Erdal’ın cep telefonuna, kaydının alındığına dair uyarı mesajı geldi. Ardından internet sitesinde bilgileri yazılı kadın adayların profillerini inceleyen Soner Erdal, profilindeki fotoğraflarla kendini ’Yonko Simenov’ adıyla tanıtan ve Bulgaristan’da yaşadığını belirten ada ile telefonla bağlantı kurdu. Yonko Simenov’un, aralarında uzun süreden bu yana ilişki varmış gibi kendisine sıcak davrandığını belirten Soner Erdal, şunları anlattı:
"HESABI BENİMLE TANIŞTIĞI GÜN AÇILMIŞ"
"Benden fotoğraflar istedi, gönderdim. Bunları kendi fotoğraflarıyla montajlayıp geri gönderdi. Canımlı- cicimli konuşuyorduk. Gayet iyi Türkçe konuşan ve 5-6 dil bildiğini söyleyen bu kızla Facebook aracılığıyla görüşmeye başladık. 3 Kasım’da başlayan bu sanal görüşme hızlı ilerledi. Babası olmadığını söyleyen kız, beni annesi diye tanıttığı bir kadınla görüştürdü. Benim ailem de onay verince Türkiye’ye gelmesini istedik. Pasaport ve vize için bir miktar para istedi. Önce 255 euro gönderdim. Ardından 600 euro uçak bileti ve diğer giderler için para istedi, onu da gönderdim. Antalya’ya gelecek diye beklerken, 2 bin euro daha göndermem gerektiğini söyleyince dolandırıldığımın farkına vardım. Kız bir anda telefonunu, Facebook hesabını kapattı ve iletişim kesildi. Zaten Facebook hesabı da benimle tanıştığı gün açılmış. Şimdi kendisinden en ufak bir iz yok."
"BEN YANDIM SİZ YANMAYIN"
Yalvaç İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne şikayette bulunduğunu kaydeden Soner Erdal, 850 euro kaptırarak ’ucuz kurtulduğunu’, 2 bin euro daha göndermesi halinde büyük olasılıkla kendisinden daha fazla para istenebileceğini tahmin ettiğini söyledi. Erdal, "Buradan tüm genç arkadaşları uyarıyorum, ben yandım siz yanmayın. Bu tür şeylere kesinlikle kanmayın" dedi. (medyafresi.com.tr)
19 Kasım 2014 Çarşamba
Ermenek'te 3 işçinin cesedi birbirine sarılmış halde bulundu
Dün 6 işçinin cesedine ulaşılan Ermenek'te 3 işçiyi birbirine sarılmış şekilde bulunduğu, kurtarma ekiplerinin gözyaşlarına boğulduğu öğrenildi.
Karaman'ın Ermenek ilçesinde su baskını sonucu 18 işçinin mahsur kaldığı maden faciasında dün sabaha karşı 6 işçinin daha cansız bedenine ulaşıldı. 3 işçiyi birbirine sarılmış şekilde bulan kurtarma ekipleri gözyaşlarına boğuldu. Karaman'ın Ermenek ilçesinde su baskını sebebiyle mahsur kalan işçilerden 6'sının daha cansız bedenine ulaşıldı. Son bulunanlarla birlikte mahsur kalan 18 işçiden 10'unun cesedine ulaşılmış oldu.
AFAD EKİPLERİ GÖZYAŞLARINA BOĞULDU
4'üncü yukarı baş olarak tabir edilen maden bölümünde ulaşılan 6 işçinin cesedi önceki gün ulaşılan 2 işçi gibi Ermenek Devlet Hastanesi Morgu'na kaldırıldı. Çıkarılan işçilerden alınan DNA örnekleri daha önce ailelerden alınan kan numuneleriyle karşılaştırılmak üzere helikopterle Ankara'ya gönderildi.
FELAKET SIRASINDA BERABER HAREKET ETMİŞLER
Edinilen bilgilere göre, AFAD eşliğinde yapılan kurtarma çalışmalarında kurtarma ekipleri gözyaşlarına boğuldu. Birer metre aralıklarla işçileri çıkartan ekipler, üç işçiyi birbirine sarılmış şekilde buldu. İki işçiyi ise yüzleri birbirine dönük şekilde bulan ekipler, facia sırasında işçilerin beraber hareket ettiklerini tespit etti. Madenden çıkarılan işçilerin 8'e ulaşmasının ardından madende mahsur kalan işçilerin aileleri Ermenek Devlet Hastanesi'ne akın etti. Madende mahsur kalan işçilerden Mahmut Bahar'ın eşi Emiş Bahar "Kocam geldi mi acep ne edeyim?" feryatlarıyla hastaneye koştu Milliyet
Karaman'ın Ermenek ilçesinde su baskını sonucu 18 işçinin mahsur kaldığı maden faciasında dün sabaha karşı 6 işçinin daha cansız bedenine ulaşıldı. 3 işçiyi birbirine sarılmış şekilde bulan kurtarma ekipleri gözyaşlarına boğuldu. Karaman'ın Ermenek ilçesinde su baskını sebebiyle mahsur kalan işçilerden 6'sının daha cansız bedenine ulaşıldı. Son bulunanlarla birlikte mahsur kalan 18 işçiden 10'unun cesedine ulaşılmış oldu.
AFAD EKİPLERİ GÖZYAŞLARINA BOĞULDU
4'üncü yukarı baş olarak tabir edilen maden bölümünde ulaşılan 6 işçinin cesedi önceki gün ulaşılan 2 işçi gibi Ermenek Devlet Hastanesi Morgu'na kaldırıldı. Çıkarılan işçilerden alınan DNA örnekleri daha önce ailelerden alınan kan numuneleriyle karşılaştırılmak üzere helikopterle Ankara'ya gönderildi.
FELAKET SIRASINDA BERABER HAREKET ETMİŞLER
Edinilen bilgilere göre, AFAD eşliğinde yapılan kurtarma çalışmalarında kurtarma ekipleri gözyaşlarına boğuldu. Birer metre aralıklarla işçileri çıkartan ekipler, üç işçiyi birbirine sarılmış şekilde buldu. İki işçiyi ise yüzleri birbirine dönük şekilde bulan ekipler, facia sırasında işçilerin beraber hareket ettiklerini tespit etti. Madenden çıkarılan işçilerin 8'e ulaşmasının ardından madende mahsur kalan işçilerin aileleri Ermenek Devlet Hastanesi'ne akın etti. Madende mahsur kalan işçilerden Mahmut Bahar'ın eşi Emiş Bahar "Kocam geldi mi acep ne edeyim?" feryatlarıyla hastaneye koştu Milliyet
Etiketler:
haber,
işçi,
maden işçisi,
öldü,
vefat
İşte Erdoğan'ın bahsettiği o kız
Keşanlı Şefika Nur Debreli, yaklaşık bir yıl önce mitingi sırasında talebini ilettiği Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, ilçeye imam hatip lisesi yaptırdığı için teşekkür etti.
Dönemin Başbakanı Erdoğan'a 8 Aralık 2013'teki Keşan mitinginde seslenerek, bir mektup ileten ve daha sonra da telefonla görüşerek, ilçesine imam hatip lisesi açılması talebinde bulunan 19 yaşındaki Şefika Nur Debreli, şu anda özel bir üniversitede Siyaset ve Kamu Yönetimi Bölümü'nde birinci sınıfta okuyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün Ankara'daki Tevfik İleri Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin açılış töreninde, yaklaşık bir yıl önce Debreli ile yaşanan diyaloğu hatırlattı.
Bunun üzerine AA muhabirinin görüştüğü Debreli, Keşan'da liseye başladığı dönemde, bir imam hatip lisesinin sosyal yardımlaşma binası, imam hatip ortaokulu ve ilkokul ile aynı bahçede bulunduğunu kaydetti.
Şefika Nur Debreli, Erdoğan ile görüşmesini şöyle konuştu: "Hiçbir sosyal aktivitemiz, kendimize ait hissettiğimiz bir sınıf, koridor, ortamımız yoktu. Yetersiz bir okuldu ve eksiklerimiz çoktu. Bunun farkına vardık. Ben sadece öncü oldum. Erdoğan, yaklaşık bir yıl önce ilçeye mitinge geldiğinde, erkenden alana gittim ve en önde yerimi aldım. Miting esnasında 'Başbakanım' diye seslendim, bana baktı ve 'Efendim' dedi. 'Size bir şey söylemek istiyorum, gelir misiniz' dedim. 'Birazdan yanına geleceğim' dedi ve geldi. İmam hatip hakkındaki sıkıntılarımızı birkaç cümleyle belirttim ve 'Size özel bir durumumu da anlatmak istiyorum' dedim. 'Tamam. Adını, soyadını ve numaranı ver' dedi. Bunun üzerine hemen güvenlik görevlileri bilgilerimi aldı. Bir sonraki gün telefonda konuştuk. Önce biraz sohbet ettik. Sonra derdimi anlattım. O, hemen bir hayırsevere talimat vereceğini, iyi bir yerleşke üzerinde güzel bir imam hatip lisesi yapılacağını söyledi. Ben de teşekkür ettim." Debreli, telefon görüşmesi sırasında ağladığını anlatarak, "Zaten Başbakan ile mitingde ilk gözgöze geldiğimden beri ağlamam hiç durmadı. Telefon görüşmesinde bayağı ağladım. Bizim içimizdeki imam hatip okulu açlığını, onun mahzunluğunu çözebilecek kişinin Recep Tayyip Erdoğan olması, onunla aramızda farklı bir bağ oluşturdu" diye konuştu.
"Lisenin yeri belirlendi, proje aşamasında" Telefon görüşmesinin ardından Erdoğan'ın talimatıyla Edirne Valisi Dursun Ali Şahin ile Edirne Milli EğitimMüdürü Hüseyin Özcan'ın da girişimlerde bulunduğunu ifade eden Debreli, şu an imam hatip lisesinin yapılacağı yerin belirlendiğini ve proje aşamasında olduğunu, orta okulun da imar aşamasında bulunduğunu kaydetti.
Şefika Nur Debreli, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın toplumdaki "imam hatip tabusu"nu yıktığını vurgulayarak, "Bu, onun en büyük başarılarından biri. İnsanlar, hep korkarak baktı imam hatiplere. Şu an imam hatip düşüncesi olmayanlar bile bu okulları tercih edebiliyor. Bu okullardan Cumhurbaşkanımızın istediği gibi bir nesil yetişecek inşallah. İnşaatın hızlanması bizim en büyük temennimiz. Cumhurbaşkanımız, verdiği sözün üzerinde hassasiyetle duruyor. Bugün tekrar bu olayı yinelemesi, hatırlaması ve hatırlatması, bizim için çok büyük onur, gurur ve şeref. Kendisine çok teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. Medyafresi
Dönemin Başbakanı Erdoğan'a 8 Aralık 2013'teki Keşan mitinginde seslenerek, bir mektup ileten ve daha sonra da telefonla görüşerek, ilçesine imam hatip lisesi açılması talebinde bulunan 19 yaşındaki Şefika Nur Debreli, şu anda özel bir üniversitede Siyaset ve Kamu Yönetimi Bölümü'nde birinci sınıfta okuyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün Ankara'daki Tevfik İleri Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin açılış töreninde, yaklaşık bir yıl önce Debreli ile yaşanan diyaloğu hatırlattı.
Bunun üzerine AA muhabirinin görüştüğü Debreli, Keşan'da liseye başladığı dönemde, bir imam hatip lisesinin sosyal yardımlaşma binası, imam hatip ortaokulu ve ilkokul ile aynı bahçede bulunduğunu kaydetti.
Şefika Nur Debreli, Erdoğan ile görüşmesini şöyle konuştu: "Hiçbir sosyal aktivitemiz, kendimize ait hissettiğimiz bir sınıf, koridor, ortamımız yoktu. Yetersiz bir okuldu ve eksiklerimiz çoktu. Bunun farkına vardık. Ben sadece öncü oldum. Erdoğan, yaklaşık bir yıl önce ilçeye mitinge geldiğinde, erkenden alana gittim ve en önde yerimi aldım. Miting esnasında 'Başbakanım' diye seslendim, bana baktı ve 'Efendim' dedi. 'Size bir şey söylemek istiyorum, gelir misiniz' dedim. 'Birazdan yanına geleceğim' dedi ve geldi. İmam hatip hakkındaki sıkıntılarımızı birkaç cümleyle belirttim ve 'Size özel bir durumumu da anlatmak istiyorum' dedim. 'Tamam. Adını, soyadını ve numaranı ver' dedi. Bunun üzerine hemen güvenlik görevlileri bilgilerimi aldı. Bir sonraki gün telefonda konuştuk. Önce biraz sohbet ettik. Sonra derdimi anlattım. O, hemen bir hayırsevere talimat vereceğini, iyi bir yerleşke üzerinde güzel bir imam hatip lisesi yapılacağını söyledi. Ben de teşekkür ettim." Debreli, telefon görüşmesi sırasında ağladığını anlatarak, "Zaten Başbakan ile mitingde ilk gözgöze geldiğimden beri ağlamam hiç durmadı. Telefon görüşmesinde bayağı ağladım. Bizim içimizdeki imam hatip okulu açlığını, onun mahzunluğunu çözebilecek kişinin Recep Tayyip Erdoğan olması, onunla aramızda farklı bir bağ oluşturdu" diye konuştu.
"Lisenin yeri belirlendi, proje aşamasında" Telefon görüşmesinin ardından Erdoğan'ın talimatıyla Edirne Valisi Dursun Ali Şahin ile Edirne Milli EğitimMüdürü Hüseyin Özcan'ın da girişimlerde bulunduğunu ifade eden Debreli, şu an imam hatip lisesinin yapılacağı yerin belirlendiğini ve proje aşamasında olduğunu, orta okulun da imar aşamasında bulunduğunu kaydetti.
Şefika Nur Debreli, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın toplumdaki "imam hatip tabusu"nu yıktığını vurgulayarak, "Bu, onun en büyük başarılarından biri. İnsanlar, hep korkarak baktı imam hatiplere. Şu an imam hatip düşüncesi olmayanlar bile bu okulları tercih edebiliyor. Bu okullardan Cumhurbaşkanımızın istediği gibi bir nesil yetişecek inşallah. İnşaatın hızlanması bizim en büyük temennimiz. Cumhurbaşkanımız, verdiği sözün üzerinde hassasiyetle duruyor. Bugün tekrar bu olayı yinelemesi, hatırlaması ve hatırlatması, bizim için çok büyük onur, gurur ve şeref. Kendisine çok teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. Medyafresi
Facebook sapıklarına 2. baskın! Önce kendi tecavüz etti..
Facebook’ta çocukları kandırarak cinsel istismarda bulunanların takibi için kurulan özel ekip, 1 hafta içinde ikinci tecavüz çetesine baskın yaptı. 13 yaşındaki kız çocuğunun şikâyetiyle, 8 tecavüz şüphelisi ve çocuğu erkeklerle ilişkiye zorlayan 9 aylık hamile 17 yaşındaki bir genç kız gözaltına alındı
İstanbul Gaziosmanpaşa’da oturan 13 yaşındaki bir kız çocuğu, sosyal paylaşım sitesi Facebook’ta tanıştığı bir kişiyle arkadaş oldu ve ailesinden gizli buluşmaya başladı. Ancak şahıs, hediyeler alarak kandırdığı küçük kıza bir süre sonra tecavüz etti, ardından da diğer erkek arkadaşlarının yanına götürdü. Tam 8 kişi, küçük kızla, ormanlık alan ve oto yıkama dükkânı gibi yerlerde birlikte oldu. Çocuk durumu annesine anlatınca korkunç olay ortaya çıktı. Anne, 10 gün önce kızı ile birlikte Çocuk Şube Müdürlüğü’ne giderek şikâyetçi oldu. Küçük kız polise tecavüze uğradığını anlattı.
9 adrese şafak baskını
Harekete geçen İstanbul Çocuk Şube Müdürlüğü ekipleri, önceki gün Esenyurt veArnavutköy’de belirlenen 9 adrese şafak vakti eşzamanlı baskın yaptı. 13 yaşındaki kız çocuğu ile cinsel ilişkiye girdikleri iddia edilen Levent T., Sedat K., Özkan T., Vedat Y., Bülent İ., Ömer Ö., İ.K. ve M.Ş. gözaltına alındı. Operasyonda, küçük kızı erkeklerle birlikte olmaya zorladığı öne sürülen ve 9 aylık hamile olan 17 yaşındaki S.T. de yakalandı. Üsküdar Çinili’deki Çocuk Şube Müdürlüğü’ne götürülen şüpheliler işlemlerinin ardından Gaziosmanpaşa Adliyesi’ne sevk edildi. Şüphelilerden bazılarının uyuşturucu, hırsızlık ve gasp suçlarından sabıkaları olduğu ortaya çıktı. Polis yetkilileri, aileleri çocuklarının internette kimlerle konuştuğunu takip etmeleri konusunda uyardı. İstanbul polisi, Facebook üzerinden çocukları ağlarına düşürerek cinsel istismarda bulunan kişi ve kişilerle mücadele için özel bir ekip kurup 1 haftada ikinci operasyona imza attı.
Kaynak Habertürk / Eray Erollu
Erdoğan'dan flaş bedelli askerlik açıklaması
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cezayir'e giderken Esenboğa havalimanında gündeme dair flaş açıklmalar yaptı.
Erdoğan; Cezayir'de yapacağım görüşmelerde bütün ilişkilerimizi etraflıca ele alacağız. Görüşmelerimizde aynı zamanda bölgemizdeki güncel gelişmelere ilişkin fikir alışverişi yapacağız. Cezayirdeki temaslarımın ardından ikinci Türkiye Afrika Ortaklık Zirvesi'ne katılacağım. 14 Ülkeden katılım olacak bu zirveye. Diğer Avrupa ülkelerinden de üst düzey katılım bekliyoruz. Ekvator Gine'si Cumhurbaşkanı ve diğer cumhurbaşkanı ve hükümet başkanları ile ikili görüşmeler gerçekleştireceğim.
20 Kasım Günü bir akşam yemeğine ev sahipliği yapacağız, 21 Kasım'da da Zirveye eşbaşkanlık yapacağım. Ekvator Ginesi'nin yapacağı bu zirve son 10 yıldır sürdürdüğümüz Afrika politikamız açısından önemli bir gelişme. Artık Afrika ortaklık politikası diye adlandırdığımız yeni bir anlayışa geçmiş bulunuyoruz. Bugün 39 Afrika ülkesinde büyükelçiliğimiz bulunuyor. Bayrağımız kıtanın hemen her bölgesinde iftiharla dalgalanıyor. Ortak çabalarımız neticesinde bugün Ankara'da 30'u aşkın Afrika ülkelerinin elçiliği bulunuyor. THY 40 noktaya uçuyor. Afrikalı kardeşlerimizle yürüttüğümüz yakın işbirliğinin inşallah her iki tarafında kazan kazan şeklinde devam etmesini arzuluyoruz. 2015-2018 dönemi ortak uygulama planı önümüzdeki dönemin yol haritası olacaktır. Zirvenin Afrika ülkeleri ile ilişkilerimizi çok daha ileri seviyeye taşıyacağına imkan tanıyacağına inanıyorum.
ÇÖZÜM SÜRECİNDE GELİNEN NOKTA
Bu tür şeylerin sözünü yapmak çok güzel. Uygulama asl olandır. Şuanda özellikle de 6-7 Ekim olaylarından sonra mevcut gelişmeler sözde değil özde olmalı. Temennim odur ki burada silahsızlanma konusunda atılacak adımlar ülkemizin huzuru için ülkemizde vatandaşlarımızın çözüm sürecinden beklentilerine cevap konusunda önemmli bir adım olacaktır. Bunu beklemek halkımızın hakkı olduğu kadar bizim de idealimizdir. Şuanda bu konuda atılacak adımları hassasiyetle takip ediyoruz. Hükümetimizin girişimlerini şuanda aynı şekilde izliyoruz. Beklentimiz inşallah çözüm süreci bu istikamette devam etsin.
SURİYELİ MUHALİFLERİN EĞİTİMİ
Eğit Donat ile ilgili olarak şuana kadar taraflar henüz kararlı bir adım atmış değil. Koalisyon güçleri içerisinde çok lokal çalışmalar oluyor. Onu zaten biz de yapıyoruz. İdeal olan yapılması gereken henüz yapılmış değil. Sadece Eğit Donat'ı konuşursak burada kendimizi aldatmış oluruz. Irak ve Suriye'yi farklı bir şekilde değerlendirmek durumundayız. Uçuş yasağından tutunuz güvenli bölgeye kadar bunun yanında Eğit Donat ile güçlendirilen adımların atılması lazım. Koalisyon güçleri kendilerine bizim de sorduğumuz ve tavsiye ettiğimiz bu adımları atmış değildir. Sadece bazı emareler ihtimaller var gibi bir süreci yaşıyoruz. Bu süreç gerçekleşmeden tabi Türkiye'nin buradaki tutumu şuan nasıl ise öyle devam edecektir.
Bir diğer konu Irak açısındandır. Yüzde 40'ı işgal altında olan Irak'ta da saydığım başlıklar aynı şekilde uygulamaya girmedikçe sağlıklı bir netice alınamaz. Bunların yapılmaması halinde Irak'ta da sağlıklı bir netice almak mümkün değil. Şuanda da sağlıklı bir netice alınmış değildir.
BEDELLİ ASKERLİK
Ben bu konuyla ilgili hükümetin d üşüncelerini söylemiştik. şuanda da bunun artıları var eksileri var. Böyle bir dönemin içerisindeyiz. Birileri zaman zaman çıkıp bu işi kaşıyorlar. Bunlar doğru yaklaşım tarzı değil. Burada TSK'nın kanaatini bir kenara almak da mümkün değil. Bu kanaat TSK'nın da ihtiyacını göz ardı ederek değil değerlendirmeye alarak karar verilir. Ondan sonra da hükümet kararını uygulamaya koyar. Şuanda böyle bir kararı ne hükümet vermiştir ne de TSK'nın bir kanaati açıklanmıştır ne de bana böyle bir talep gelmiştir. Ben de Cumhurbaşkanı olarak bu işin artı ve eksilerini değerlendirerek karar vermek durumundayım. Sırtımızda ağır bir küfe var çünkü. Medyafresi
Erdoğan; Cezayir'de yapacağım görüşmelerde bütün ilişkilerimizi etraflıca ele alacağız. Görüşmelerimizde aynı zamanda bölgemizdeki güncel gelişmelere ilişkin fikir alışverişi yapacağız. Cezayirdeki temaslarımın ardından ikinci Türkiye Afrika Ortaklık Zirvesi'ne katılacağım. 14 Ülkeden katılım olacak bu zirveye. Diğer Avrupa ülkelerinden de üst düzey katılım bekliyoruz. Ekvator Gine'si Cumhurbaşkanı ve diğer cumhurbaşkanı ve hükümet başkanları ile ikili görüşmeler gerçekleştireceğim.
20 Kasım Günü bir akşam yemeğine ev sahipliği yapacağız, 21 Kasım'da da Zirveye eşbaşkanlık yapacağım. Ekvator Ginesi'nin yapacağı bu zirve son 10 yıldır sürdürdüğümüz Afrika politikamız açısından önemli bir gelişme. Artık Afrika ortaklık politikası diye adlandırdığımız yeni bir anlayışa geçmiş bulunuyoruz. Bugün 39 Afrika ülkesinde büyükelçiliğimiz bulunuyor. Bayrağımız kıtanın hemen her bölgesinde iftiharla dalgalanıyor. Ortak çabalarımız neticesinde bugün Ankara'da 30'u aşkın Afrika ülkelerinin elçiliği bulunuyor. THY 40 noktaya uçuyor. Afrikalı kardeşlerimizle yürüttüğümüz yakın işbirliğinin inşallah her iki tarafında kazan kazan şeklinde devam etmesini arzuluyoruz. 2015-2018 dönemi ortak uygulama planı önümüzdeki dönemin yol haritası olacaktır. Zirvenin Afrika ülkeleri ile ilişkilerimizi çok daha ileri seviyeye taşıyacağına imkan tanıyacağına inanıyorum.
ÇÖZÜM SÜRECİNDE GELİNEN NOKTA
Bu tür şeylerin sözünü yapmak çok güzel. Uygulama asl olandır. Şuanda özellikle de 6-7 Ekim olaylarından sonra mevcut gelişmeler sözde değil özde olmalı. Temennim odur ki burada silahsızlanma konusunda atılacak adımlar ülkemizin huzuru için ülkemizde vatandaşlarımızın çözüm sürecinden beklentilerine cevap konusunda önemmli bir adım olacaktır. Bunu beklemek halkımızın hakkı olduğu kadar bizim de idealimizdir. Şuanda bu konuda atılacak adımları hassasiyetle takip ediyoruz. Hükümetimizin girişimlerini şuanda aynı şekilde izliyoruz. Beklentimiz inşallah çözüm süreci bu istikamette devam etsin.
SURİYELİ MUHALİFLERİN EĞİTİMİ
Eğit Donat ile ilgili olarak şuana kadar taraflar henüz kararlı bir adım atmış değil. Koalisyon güçleri içerisinde çok lokal çalışmalar oluyor. Onu zaten biz de yapıyoruz. İdeal olan yapılması gereken henüz yapılmış değil. Sadece Eğit Donat'ı konuşursak burada kendimizi aldatmış oluruz. Irak ve Suriye'yi farklı bir şekilde değerlendirmek durumundayız. Uçuş yasağından tutunuz güvenli bölgeye kadar bunun yanında Eğit Donat ile güçlendirilen adımların atılması lazım. Koalisyon güçleri kendilerine bizim de sorduğumuz ve tavsiye ettiğimiz bu adımları atmış değildir. Sadece bazı emareler ihtimaller var gibi bir süreci yaşıyoruz. Bu süreç gerçekleşmeden tabi Türkiye'nin buradaki tutumu şuan nasıl ise öyle devam edecektir.
Bir diğer konu Irak açısındandır. Yüzde 40'ı işgal altında olan Irak'ta da saydığım başlıklar aynı şekilde uygulamaya girmedikçe sağlıklı bir netice alınamaz. Bunların yapılmaması halinde Irak'ta da sağlıklı bir netice almak mümkün değil. Şuanda da sağlıklı bir netice alınmış değildir.
BEDELLİ ASKERLİK
Ben bu konuyla ilgili hükümetin d üşüncelerini söylemiştik. şuanda da bunun artıları var eksileri var. Böyle bir dönemin içerisindeyiz. Birileri zaman zaman çıkıp bu işi kaşıyorlar. Bunlar doğru yaklaşım tarzı değil. Burada TSK'nın kanaatini bir kenara almak da mümkün değil. Bu kanaat TSK'nın da ihtiyacını göz ardı ederek değil değerlendirmeye alarak karar verilir. Ondan sonra da hükümet kararını uygulamaya koyar. Şuanda böyle bir kararı ne hükümet vermiştir ne de TSK'nın bir kanaati açıklanmıştır ne de bana böyle bir talep gelmiştir. Ben de Cumhurbaşkanı olarak bu işin artı ve eksilerini değerlendirerek karar vermek durumundayım. Sırtımızda ağır bir küfe var çünkü. Medyafresi
18 Kasım 2014 Salı
20 Kasım'da elektrik kesintisi
7 şehirde bazı bölgelere 20 Kasım'da elektrik verilemeyecek.
Yapılan açıklamada, planlı kesinti programı kapsamında İstanbul ve Ankara'nın da aralarında olduğu 7 ile 20 Kasım'da elektrik verilemeyecek.
Planlı elektrik kesintisi programı kapsamında İstanbul, Ankara, Bartın, Çankırı, Karabük, Kırıkkale ve Zonguldak'ta 20 Kasım'da elektrik kesintisi uygulanacak.
İstanbul Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım AŞ ile Başkent Elektrik Dağıtım AŞ'den yapılan yazılı açıklamaya göre, Ankara'nın Çankaya, Beypazarı, Çubuk, Keçiören, Mamak, Polatlı, Pursaklar, Sincan ve Yenimahalle, Bartın'ın Merkez ve Ulus ilçelerine bağlı bazı mahalle ve sokaklara belirli saatlerde enerji verilemeyecek.
Ayrıca, Çankırı'nın Çerkeş, Karabük'ün merkez, Kırıkkale'nin Delice, merkez, Yahşihan, Zonguldak'ın Alaplı ilçelerinde bulunan bazı bölgelere de belirli saatlerde enerji ulaştırılamayacak.
Aynı gün, İstanbul'un Maltepe, Sultanbeyli, çekmeköy, Beykoz, Üsküdar ve Ataşehir ilçelerinin bazı mahalle ve sokaklarında da belirli saatlerde elektrik kesintisi uygulanacak.
Yapılan açıklamada, planlı kesinti programı kapsamında İstanbul ve Ankara'nın da aralarında olduğu 7 ile 20 Kasım'da elektrik verilemeyecek.
Planlı elektrik kesintisi programı kapsamında İstanbul, Ankara, Bartın, Çankırı, Karabük, Kırıkkale ve Zonguldak'ta 20 Kasım'da elektrik kesintisi uygulanacak.
İstanbul Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım AŞ ile Başkent Elektrik Dağıtım AŞ'den yapılan yazılı açıklamaya göre, Ankara'nın Çankaya, Beypazarı, Çubuk, Keçiören, Mamak, Polatlı, Pursaklar, Sincan ve Yenimahalle, Bartın'ın Merkez ve Ulus ilçelerine bağlı bazı mahalle ve sokaklara belirli saatlerde enerji verilemeyecek.
Ayrıca, Çankırı'nın Çerkeş, Karabük'ün merkez, Kırıkkale'nin Delice, merkez, Yahşihan, Zonguldak'ın Alaplı ilçelerinde bulunan bazı bölgelere de belirli saatlerde enerji ulaştırılamayacak.
Aynı gün, İstanbul'un Maltepe, Sultanbeyli, çekmeköy, Beykoz, Üsküdar ve Ataşehir ilçelerinin bazı mahalle ve sokaklarında da belirli saatlerde elektrik kesintisi uygulanacak.
Şehit ailesine evini bağışladı
Fransa'da yaşayan sıva ustası Ali Dal, Eskişehir'deki evini Diyarbakır'daki silahlı saldırıda şehit olan Astsubay Necdet Aydoğdu'nun ailesine bağışladı.
Duygulanıp gözyaşları döken sıva ustası hatıra olarak bir de sıva işlerinde kullanılan 'mala' hediye etti.
Milliyet'in haberine göre; Ordu Valisi İrfan Balkanlıoğlu'nun makamında bir araya gelen Aydoğdu ile Dal aileleri, duygusal anlar yaşadı. Vali Balkanlıoğlu, Ali Dal ve ailesine gösterdikleri örnek davranıştan dolayı teşekkür etti.
Kendilerine ulaşan Dal'ın şehit Astsubay Necdet Aydoğdu'nun ailesinin evini televizyonda görmesi üzerine çok etkilendiğini dile getiren Balkanlıoğlu, Dal'ın Eskişehir'deki evini Aydoğdu'nun ailesine bağışlamak istediğini anlattı.
Kendilerinin de Dal ailesini kente davet ettiklerini bildiren Balkanlıoğlu, "Bizi kırmayıp geldiler. Böyle örnek davranışlar inşallah bizlere ve Türk milletine örnek olur. Kendilerine bir kez daha teşekkür ediyorum" dedi.
GÖZYAŞLARINI TUTAMADI
Fransa'da 27 yıldır yaşayan üç çocuk babası Dal, gazetecilere açıklama yaptığı sırada gözyaşlarına hakim olamadı. Bir süre konuşmakta güçlük çeken Dal, şehidin evinin durumunu gördüğünde çok etkilendiğini söyledi. Zor günlerde birlik ve beraberlik sergilemenin önemli olduğunu vurgulayan Dal, şöyle konuştu:
EVLERİNİ GÖRÜNCE ÇOK DUYGULANDIM
"Şehidimizin cenazesinde evini gördüm, gerçekten çok duygulandım. Durulacak gibi değildi. Ailemle konuştum ve Eskişehir'deki evimizi bağışlamaya karar verdik. Zaten senede birkaç günlüğüne gelip kullanıyorduk. Şehit bizim şehidimiz, Allah bize yine verir. Önemli olan böyle zor günlerde birlik ve beraberlik sergilemek."
Konuşmaların ardından Ali Dal, evin tapusunu şehit eşi Esra Aydoğdu'ya verdi. Bu sırada Aydoğdu'nun da gözyaşlarını tutamadığı gözlendi.
Vali Balkanlıoğlu ise Ali Dal'a teşekkür plaketi sundu.
Duygulanıp gözyaşları döken sıva ustası hatıra olarak bir de sıva işlerinde kullanılan 'mala' hediye etti.
Milliyet'in haberine göre; Ordu Valisi İrfan Balkanlıoğlu'nun makamında bir araya gelen Aydoğdu ile Dal aileleri, duygusal anlar yaşadı. Vali Balkanlıoğlu, Ali Dal ve ailesine gösterdikleri örnek davranıştan dolayı teşekkür etti.
Kendilerine ulaşan Dal'ın şehit Astsubay Necdet Aydoğdu'nun ailesinin evini televizyonda görmesi üzerine çok etkilendiğini dile getiren Balkanlıoğlu, Dal'ın Eskişehir'deki evini Aydoğdu'nun ailesine bağışlamak istediğini anlattı.
Kendilerinin de Dal ailesini kente davet ettiklerini bildiren Balkanlıoğlu, "Bizi kırmayıp geldiler. Böyle örnek davranışlar inşallah bizlere ve Türk milletine örnek olur. Kendilerine bir kez daha teşekkür ediyorum" dedi.
GÖZYAŞLARINI TUTAMADI
Fransa'da 27 yıldır yaşayan üç çocuk babası Dal, gazetecilere açıklama yaptığı sırada gözyaşlarına hakim olamadı. Bir süre konuşmakta güçlük çeken Dal, şehidin evinin durumunu gördüğünde çok etkilendiğini söyledi. Zor günlerde birlik ve beraberlik sergilemenin önemli olduğunu vurgulayan Dal, şöyle konuştu:
EVLERİNİ GÖRÜNCE ÇOK DUYGULANDIM
"Şehidimizin cenazesinde evini gördüm, gerçekten çok duygulandım. Durulacak gibi değildi. Ailemle konuştum ve Eskişehir'deki evimizi bağışlamaya karar verdik. Zaten senede birkaç günlüğüne gelip kullanıyorduk. Şehit bizim şehidimiz, Allah bize yine verir. Önemli olan böyle zor günlerde birlik ve beraberlik sergilemek."
Konuşmaların ardından Ali Dal, evin tapusunu şehit eşi Esra Aydoğdu'ya verdi. Bu sırada Aydoğdu'nun da gözyaşlarını tutamadığı gözlendi.
Vali Balkanlıoğlu ise Ali Dal'a teşekkür plaketi sundu.
Türkiye’nin 3. büyük köprüsünde sona gelindi
Türkiye’nin 3. büyük köprüsü Nissibi Köprüsü’nde sona gelindiği açıklayan Adıyaman Valisi Mahmut Demirtaş, köprünün iki tarafının birleşmesi için son iki segmentin kaldığını söyledi.
Modern ve çağdaş köprü tipi olan gergin eğik kablo askılı köprü olarak yapımı devam eden Nissibi Köprüsü’nde sona gelindi. Her iki yönde ikişer şerit olmak üzere toplam dört karayolu şeridini taşıyacak olan Nissibi Köprüsü, Türkiye’nin 3. büyük köprüsü olma özelliğini taşıyor. Atatürk Baraj göleti üzerindeki köprünün toplam uzunluğu 610 metre iken, bunun orta açıklığı 400 metreden oluşuyor. Her iki yakadaki pilonları 96 metre yükseklikte, 24,5 metre genişliğinde olan köprü Adıyaman-Kahta-Siverek-Diyarbakır’ı birbirine bağlayacak.
Adıyaman Valisi Mahmut Demirtaş, yörenin tarih ve kültür turizmi açısından yüksek potansiyele sahip, bölgenin sosyo-ekonomik kalkınmasına katkıda bulunacak olan köprünün bitimine ramak kaldığını dile getirdi.
Köprünün her iki tarafının birbirine bağlanması için son iki segmentin kaldığını ve her bir segmentin yerleştirilmesinin 15 gün sürdüğünü dile getiren Vali Demirtaş, “Bir taraftan köprünün yapımı hızla sürürken diğer taraftan, Kahta-Narince-Nissibi karayolunun birinci kalite beton asfalt yapılması için çalışıyoruz. Yolunda ihalesi yapıldı. İtirazların sonuçlanmasının ardından 44 kilometrelik yolda asfaltlama çalışması başlayacak” dedi. Milliyet
Modern ve çağdaş köprü tipi olan gergin eğik kablo askılı köprü olarak yapımı devam eden Nissibi Köprüsü’nde sona gelindi. Her iki yönde ikişer şerit olmak üzere toplam dört karayolu şeridini taşıyacak olan Nissibi Köprüsü, Türkiye’nin 3. büyük köprüsü olma özelliğini taşıyor. Atatürk Baraj göleti üzerindeki köprünün toplam uzunluğu 610 metre iken, bunun orta açıklığı 400 metreden oluşuyor. Her iki yakadaki pilonları 96 metre yükseklikte, 24,5 metre genişliğinde olan köprü Adıyaman-Kahta-Siverek-Diyarbakır’ı birbirine bağlayacak.
Adıyaman Valisi Mahmut Demirtaş, yörenin tarih ve kültür turizmi açısından yüksek potansiyele sahip, bölgenin sosyo-ekonomik kalkınmasına katkıda bulunacak olan köprünün bitimine ramak kaldığını dile getirdi.
Köprünün her iki tarafının birbirine bağlanması için son iki segmentin kaldığını ve her bir segmentin yerleştirilmesinin 15 gün sürdüğünü dile getiren Vali Demirtaş, “Bir taraftan köprünün yapımı hızla sürürken diğer taraftan, Kahta-Narince-Nissibi karayolunun birinci kalite beton asfalt yapılması için çalışıyoruz. Yolunda ihalesi yapıldı. İtirazların sonuçlanmasının ardından 44 kilometrelik yolda asfaltlama çalışması başlayacak” dedi. Milliyet
Yaş farkı 52! En ünlü seri katille evleniyor
Dünyanın en çok tanınan seri katillerinden 80 yaşındaki Amerikalı Charles Manson'a kendisini hapishanede ziyaret eden 26 yaşındaki Afton Elaine Burton'la evlenmesine izin verildiği belirtildi.
Associated Press haber Ajansı'na göre Manson ve Afton Elaine Burton'ın evlenme izni 10 gün önce çıkartıldı. Burton'un Manson'ın yattığı hapishaneye daha yakın olabilmek için dokuz yıl önce California eyaletindeki Corcoran'a taşındığı kaydediliyor.
Manson 1969'da yedi kişinin ve doğmamış bir çocuğun ölümü nedeniyle ömür boyu hapis yatıyor. Manson'ın kurbanları arasında yönetmen Roman Polanski'nin hamile eşi Sharon Tate de bulunuyor.
Kendisine star adını veren Burton Associated Press'e yaptığı açıklamada gelecek ay Manson'la evleneceklerini söyledi. Evlilik izninin 90 gün geçerliliği olduğu belirtiliyor.
Habere göre Burton "Hepiniz bilin bu doğru. Evleneceğiz. Onu seviyorum" dedi. "Manson ailesi" adlı bir tür tarikat kuran Manson ve takipçileri Ağustos 1969'da ırklar arası savaş başlatmak için iki gecede yedi kişiyi vurarak ve bıçaklayarak öldürmüştü. Manson ve üç kadın suç ortağı cinayetler nedeniyle ölüm cezası aldı.
Ancak California'da ölüm cezası geçici olarak yasaklanınca 1972'de cezaları ömür boyu hapse çevrildi. Manson iki yıl önce şartlı tahliye kurulunun önüne 12. kez çıkmış ve talebi reddedilmişti. Charles Manson'ın 2027'ye dek şartlı tahliye başvurusu yapması yasak.
(BBC Türkçe)
Associated Press haber Ajansı'na göre Manson ve Afton Elaine Burton'ın evlenme izni 10 gün önce çıkartıldı. Burton'un Manson'ın yattığı hapishaneye daha yakın olabilmek için dokuz yıl önce California eyaletindeki Corcoran'a taşındığı kaydediliyor.
Manson 1969'da yedi kişinin ve doğmamış bir çocuğun ölümü nedeniyle ömür boyu hapis yatıyor. Manson'ın kurbanları arasında yönetmen Roman Polanski'nin hamile eşi Sharon Tate de bulunuyor.
Kendisine star adını veren Burton Associated Press'e yaptığı açıklamada gelecek ay Manson'la evleneceklerini söyledi. Evlilik izninin 90 gün geçerliliği olduğu belirtiliyor.
Habere göre Burton "Hepiniz bilin bu doğru. Evleneceğiz. Onu seviyorum" dedi. "Manson ailesi" adlı bir tür tarikat kuran Manson ve takipçileri Ağustos 1969'da ırklar arası savaş başlatmak için iki gecede yedi kişiyi vurarak ve bıçaklayarak öldürmüştü. Manson ve üç kadın suç ortağı cinayetler nedeniyle ölüm cezası aldı.
Ancak California'da ölüm cezası geçici olarak yasaklanınca 1972'de cezaları ömür boyu hapse çevrildi. Manson iki yıl önce şartlı tahliye kurulunun önüne 12. kez çıkmış ve talebi reddedilmişti. Charles Manson'ın 2027'ye dek şartlı tahliye başvurusu yapması yasak.
(BBC Türkçe)
Kahreden çaresizlik
Ermenek'teki kömür ocağında mahsur kalan oğlu Tezcan Gökçe için, "Oğlum yüzme de bilmezdi, suyun içinde ne yaptı" diyerek kazanın simgesi haline gelen Ayşe nine, "Oğlum nereye gitti suyun içinde, bulamadım" cümlesiyle çaresizliğini ortaya koyuyor.
Her ikisi de 75 yaşındaki Recep ile Ayşe Gökçe çifti, olay sonrası oğulları Tezcan Gökçe'den haber alamamanın hüznünü yaşıyor.
Endişeyle gelişmeleri takip eden, "Oğlum yüzme de bilmezdi, suyun içinde ne yaptı?", "Gitti mi benim oğlan şimdi, saklamayın" diyerek acıyı hafızalara kazıyan Gökçe çifti, umutlarını yitirse de gözlerini yoldan hiç ayırmıyor.
Ayşe Gökçe, yaptığı açıklamada, ocak sahibi de dahil, kimsenin böyle bir olayın olmasını istemeyeceğini söyledi.
İki kişinin cansız bedenine ulaşıldıktan sonra çok üzüldüğünü dile getiren Gökçe, söylediğini dinleyenin de anlayanın da olmadığını ifade etti.
"Oğlumu ararım da bulamadım"
"Oğlum nereye gitti suyun içinde, bulamadım. Ağlıyorum. Yollara bakıyorum gelecek kuzum diye. Nerede yavrum ? Hala yok" diyen Gökçe, şöyle devam etti:
"Günlerdir oğlumu ararım da bulamadım. Bekliyorum ama gelmiyor. Boş boş yola bakıyorum. Oğlumu istiyorum. Kuzumu istiyorum. Başka bir şey istemem ama nerede bulacağım. Sürekli ağlıyorum, bazen uyumaya çalışıyorum ama zaman geçmiyor."
"Diri olarak kapamadık, ölüsünü de kapamadık"
Recep Gökçe ise hep bir haber beklediklerini ancak "Gördük, duyduk" diyen olmadığını kaydetti.
İki kişinin cansız bedenine ulaşıldığını, kendilerinin onu da göremediğini vurgulayan Gökçe, "Onlar yine ölüsünü kaptı, biz onu da kapamadık. Diri olarak kapamadık, ölüsünü de kapamadık. Çaresiziz" dedi. hürriyet
Her ikisi de 75 yaşındaki Recep ile Ayşe Gökçe çifti, olay sonrası oğulları Tezcan Gökçe'den haber alamamanın hüznünü yaşıyor.
Endişeyle gelişmeleri takip eden, "Oğlum yüzme de bilmezdi, suyun içinde ne yaptı?", "Gitti mi benim oğlan şimdi, saklamayın" diyerek acıyı hafızalara kazıyan Gökçe çifti, umutlarını yitirse de gözlerini yoldan hiç ayırmıyor.
Ayşe Gökçe, yaptığı açıklamada, ocak sahibi de dahil, kimsenin böyle bir olayın olmasını istemeyeceğini söyledi.
İki kişinin cansız bedenine ulaşıldıktan sonra çok üzüldüğünü dile getiren Gökçe, söylediğini dinleyenin de anlayanın da olmadığını ifade etti.
"Oğlumu ararım da bulamadım"
"Oğlum nereye gitti suyun içinde, bulamadım. Ağlıyorum. Yollara bakıyorum gelecek kuzum diye. Nerede yavrum ? Hala yok" diyen Gökçe, şöyle devam etti:
"Günlerdir oğlumu ararım da bulamadım. Bekliyorum ama gelmiyor. Boş boş yola bakıyorum. Oğlumu istiyorum. Kuzumu istiyorum. Başka bir şey istemem ama nerede bulacağım. Sürekli ağlıyorum, bazen uyumaya çalışıyorum ama zaman geçmiyor."
"Diri olarak kapamadık, ölüsünü de kapamadık"
Recep Gökçe ise hep bir haber beklediklerini ancak "Gördük, duyduk" diyen olmadığını kaydetti.
İki kişinin cansız bedenine ulaşıldığını, kendilerinin onu da göremediğini vurgulayan Gökçe, "Onlar yine ölüsünü kaptı, biz onu da kapamadık. Diri olarak kapamadık, ölüsünü de kapamadık. Çaresiziz" dedi. hürriyet
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)