6 Ekim 2017 Cuma

Türkiye’nin ‘yabancı haritası’ açıklandı! İstanbul lider…

Güncellenen istatistiklere göre şu an Türkiye'de 3 milyon 208 bin 131 Suriyeli bulunuyor. İllere göre dağılımda ise İstanbul birinci, Şanlıurfa ikinci, Hatay ise üçüncü sırada.

İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü, Türkiye genelinde biyometrik kimlik verilerek kayıt altına alınan Suriyeli sayısını güncelledi. Buna göre Türkiye’de şu an kayıt altında bulunan 3 milyon 208 bin 131 Suriyeli var.
İLK SIRADA İSTANBUL VAR İZMİR 9: SIRADA
Kayıt altındaki Suriyelilerin yaşadığı kentlerin başında 511 bin 308 kişi ile İstanbul geliyor. İkinci sırada ise 445.584 ile Şanlıurfa bulunuyor.
Diğer iller ise şu şekilde;
Hatay – 416.589
Gaziantep – 341.649
Mersin – 166.332
Adana – 165.028
Kilis – 128.306
Bursa – 123.376
İzmir – 117.434
Kahramanmaraş – 95.431
Resmi rakamlara göre Suriyeliler de dahil Türkiye'de 4 milyon 500 bin göçmen barınıyor.  Suriyelilerden sonra Türkiye'de en fazla Iraklı göçmenler bulunuyor.
Türkiye genelinde 250 bine yakın Iraklı göçmenin yaşadığı belirtiliyor.  Göçmenlerin dışında 2017'de ikamet izniyle Türkiye'de bulunan yabancı sayısı da 591 bin 982. (sözcü.com.tr)

5 Ekim 2017 Perşembe

‘Adalet Yürüyüşü bir bedel ödemeydi'

Gazeteci Şükrü Küçükşahin, ‘Adalet İçin Yürümek’ isimli kitabında CHP’nin ‘Adalet Yürüyüşü’nün bilinmeyenlerini anlattı.
Küçükşahin, kitabında CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun dört tırnağının yürüyüşten sonra düştüğünü açıkladı. Kılıçdaroğlu, kitapta yer alan röportajında, “Bu yürüyüş aslında bir bedel ödemeydi. Adaleti sağlamak için bir bedel ödenmesi gerekiyordu” dedi. Kılıçdaroğlu, özetle şunları söyledi: “Şu bir gerçek eğer bir davaya inanıyorsanız ve o davanın önemli olduğunu kabulleniyorsanız fiziken ve ruhen önünüzde hiçbir zorluk olmadığını görüyorsunuz. Sonuçta görüyorsunuz ki insanlara bir şekilde ulaşmanız gerekiyor. O insanları bu noktaya getiren nedir, adalet isteyen birine hakaret etmek, küfretmek insanlıkla bağdaşmaz ama bu insanlar bu noktaya gelmişse o insanı bu noktaya taşıyanları yargılamak, sorgulamak gerekiyor. Öbür yandan perde arkasından bakan, el sallayanları da gördüm. Gizli gizli el sallayanlar, öne çok çıkmaya çekinerek el sallayanlar. İnsan seli içinde gidiyorsunuz. Şu çok önemli; slogan atıyorsunuz doğru, atılması gerekiyor o da doğru. İşte sizin o geniş kitlelere güç vermeniz lazım. Evet, biz birlikteyiz; birlikte hakkı, hukuku, adaleti bu ülkeye getireceğiz. Sloganın asıl amacı buydu. Oluşan güvenin, verdiği sorumluluk aslında söz konusu olan. Toplum size güveniyorsa, sorumluluğunuz arttı demektir. Biz de o sorumluluğun bilincinde hareket etmek zorundayız.”
4 TIRNAĞINI KAYBETTİ
O yürüyüşte herkes hastalanabilirdi, yürüyüşü terk edebilirdi. Herkes belli bir süre ara verip devam edebilirdi, bunların hepsi oldu ama benim ne hastalanmaya ne belli bir süre beklemeye ne de güzergâh dışında bir yere gidip bir gece ikâmet etmeye hakkım vardı. El ağrısı oluşmadı ama dört tırnakta sorun oldu.

İstanbul'un 5 ilçesi yeni yerine taşınıyor...

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, İstanbul’da Avrupa ve Anadolu Yakası olmak üzere 2 yeni dev bölge için çalışma başlattıklarını belirterek, “Kentsel dönüşümü depreme dayanaklı bu 2 bölge üzerinden yürüteceğiz. Avrupa Yakası’nda belirlediğimiz bölge içine 10-12 ilçeyi alacak büyüklükte ve nüfusu 1 milyon olacak. İlk etapta Esenler, Güngören, Bağcılar, Eyüp ve Sultangazi’yi buraya taşıyacağız” dedi.
ÇEVRE ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, İstanbul’da depreme dayanıklı iki büyük yeni ilçe için çalıştıklarını açıkladı. Hürriyet Ankara Büro’ya konuk olan Özhaseki, “Öyle askeri alanlar var ki, şehrin hafif kenarlarında, iki tane ağaç bile yok. İstanbul’da Avrupa Yakası’nda böyle bir alan tespit ettim. O tespit ettiğim alan kabul görürse, yeni bir şehir kurulur ve en az 10 ilçenin kentsel dönüşümünü orada yapabiliriz. Anadolu Yakası’nda da benzer bir yer tespit ettik” dedi. İstanbul’da kentsel dönüşümü bu 2 dev ilçe üzerinden yürütmeyi planladıklarını kaydeden Özhaseki şöyle konuştu:
 1 MİLYON NÜFUS OLACAK
“İstanbul için özel bir birim kuruyoruz. Avrupa Yakası’nda belirlediğimiz yeni ilçe içine 10-12 ilçe alacak büyüklükte. Anadolu Yakası’ndaki de 8-10 ilçeyi alır. Biri askeri alan, diğeri o kadar askeri gözükmüyor. 1 ay içinde netleşecek. Benim kuracağım şehir Avrupa yakasında 1 milyon nüfuslu olacak. Hiçbir yükseltisi yok. Mahalle dokusunda olacak. Depreme karşı yıkılabilecek alanlarda oturanlar öncelikli olarak taşınacak, sosyal donatı alanları olarak kullanılması gereken ama işgalli olan yerdekiler- dere yataklarının içindekiler- ikinci halkada taşınacak, üçüncü etapta sağlık ocağı var ama üstünde 3 gecekondu var… Bunlar taşınacak. Depreme dayanıklı yeni bir ilçe çıkacak, böylece eski ilçeler de rahatlayacak.”
BAĞCILAR TAŞINACAK
Bu senenin sonuna kadar konuyla ilgili çalışacaklarını kaydeden Özhaseki, “Kendi ekibimle çalışıyorum. Sonra Bakanlar Kurulu’na anlatmalıyım, Cumhurbaşkanımıza anlatmalıyım. Sonra vatandaşa anlatmalıyız. İstanbul’da Esenler, Güngören, Bağcılar, Eyüp ve Sultangazi’nin olduğu çevreyi çok yakından ilgilendiriyor. İkinci halkada Fatih, Bahçelievler, sonra Avcılar en çok risk taşıyan yerler. En geç 5 yıl içinde yepyeni bir şehir çıkar” dedi. Yeni ilçelerin mimarisine de önem verdiklerini söyleyen Özhaseki, 10-15 mimarın konuyla ilgili çalıştığını ifade ederken, yeni ilçelerde zemin dahil en fazla 6 kata izin vereceklerini kaydetti. Özhaseki planladıkları çalışmaları yaparlarsa, 15 sene içinde deprem korkusunu bitirmek istediklerini de sözlerine ekledi.
DEPREM MALİYETİ 100 MİLYAR DOLAR
TÜRKİYE’nin topraklarının yüzde 66’sının deprem riski altında olduğunu ve nüfusun yüzde 71’inin birinci ve ikinci derece deprem bölgesinde olduğunu ifade eden Özhaseki, “En büyük risk İstanbul’da. Deprem hocalarının hepsini okudum. İstanbul’da bir deprem var, en geç 2030’a geliyor. Hocalar ‘7 ve üstünde olur’ diyorlar” diye konuştu. Böyle bir durumda 100 milyar dolara yakın bir maliyet çıkacağını belirten Özhaseki, bu nedenle kentsel dönüşüm yasasında da revizyon planladıklarını açıkladı. Yeni bir hedef koyduklarını ve 15 yılda riskli 7.5 milyon bağımsız birimi yenileyeceklerini ifade eden Özhaseki, “Senede 500 bin konut yenileyeceğiz. Bunun 200-300 bini İstanbul geri kalanı Anadolu’da olacak. Böylece bina stoğunun yüzde 40’ını yenileyeceğiz. Kişi kendisi binasını güçlendirmek veya değiştirmek istiyorsa, belediyeye harç-ruhsat filan hiçbir şey vermeyecek. Belediye bu işe girdiğinde ise, can suyu olan parayı sıfır faizle vereceğiz. Yaptıkça para vermeye de devam edeceğiz” dedi.
KAYNAĞI BİZ SAĞLAYACAĞIZ
Bu iş için İller Bankası’nın da devreye gireceğini söyleyen Özhaseki yeni modeli şöyle anlattı: “Gelecek seneden itibaren İller Bankası belediyelerin üst yapılarına para vermeyecek. Bir de elimizde sosyal tesisler var. Onları satışa çıkardık. Sosyal tesislerden 2 milyar lira gelir bekliyoruz. Diğer kaynaklar 3 milyar lira. İller Bankası da 5 milyar lira verecek. 10 milyar lirayı fedakarlıkla biz sağlayacağız. Şöyle bir mantığı doğru bulmadığımız için teklif bile etmiyoruz, ‘Benzine 10 kuruş koyarsak şu eder, tapuya şunu koyarsak şöyle olur.’ Bu vatandaşa yük getirir. Dünya Bankası ve İslam Kalkınma Bankası’ndan sıfıra yakın faizli kaynak kullanacağız. DASK’ı da kefalet gibi düşünüyoruz.”
YENİ BÜYÜKŞEHİRLER GELEBİLİR
BÜYÜKŞEHİRLERLE ilgili de yeni bir çalışmaları olduğunu açıklayan Özhaseki, büyükşehir olmak için gerekli olan 750 bin nüfus şartının değişebileceğini söyledi. Özhaseki, “Burada bir tartışma var. Hangi şehirler büyükşehir olsun, nüfusu 500 bine düşürdüğünüzde şu kadar il daha giriyor. 400 bine düşürdüğünüzde şu kadar il daha giriyor. 300 bine düşürdüğünüzde şu kadar il daha giriyor. Bu arada daha da aşağı düştüğünde acaba oradaki belediye başkanları teşkilatları taşıyabilir mi? Bunların hepsi tartışılıyor. Önümüzdeki günlerde meclise gelecek” dedi.
İMARA BAKANLIK DENETİMİ GELİYOR
BELEDİYELERDE imar denetimi için de yeni bir çalışma yaptıklarını açıklayan Özhaseki, bu konuda bakanlığa genel bir yetki vereceklerini belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da konuyu anlattıklarını ifade eden Özhaseki, “İmar yasaları genel olarak çıkacak. Biz de denetleyeceğiz. Büyükşehirlerden başlayarak merkez ilçeler ve taşraya yayılan bir denetim sistemi kuracağız. Senede bir kez en azından müfettişlerimiz gidecek. İmarda kaçakları bulmak çok basittir.. 1 sene içinde inşallah bunu çıkarırız” diye konuştu. Kurallarla ve yeni bir bilinçle yepyeni bir silüet oluşturulabileceğini ifade eden Özhaseki, “Emin olun 15-20 yılda Türkiye’nin yarısını değiştirebiliriz” dedi.
DEPREM TERÖRDEN DAHA TEHLİKELİ
FİKİRTEPE’nin kentsel dönüşümde laboratuvar gibi olduğunu söyleyen Özhaseki, “Fikirtepe’de 500 kişi anlaşmış. Bir tanesi yüzde bir hissesini İngiltere’ye satıyor, Macaristan’da olan yeğenine satış gösteriyor, işi tıkıyor. Canına okuyor. Ne kadar şeytanlık varsa orada denendiği için... Bunları kısaltacak düzenlemeler geliyor. Meclis gündeminde yer bulursak, benim isteğim orada. Orada olmazsa da kaybedecek vakit yok. Bence terörden daha tehlikeli bir deprem riski var” ifadelerini kullandı.
SİT ALANLARINDA KAYA GİBİ DURUYORUZ
SİT alanlarıyla ilgili tartışmalara da değinen Özhaseki, “Tabiat varlıkları dediğimiz konuyla ilgili müthiş bir titizlik var. Hatta bizi ‘yatırıma engel oluyor’ diye şikayet edenler var. Ama haklıyız hepsinde. Bakanlık buralarda kaya gibi duruyor. Herkes rahat olsun. Müsterih olsunlar” dedi. (hürriyet.com.tr)

Hayvanları Koruma Günü’nde katliam

Kan donduran olay 4 Ekim Dünya Hayvan Haklarını Koruma Günü'nde, Antalya’da yaşandı. 1'i patisinden bahçe duvarına çivilenmiş olmak üzere 3 sokak köpeği ölü halde bulundu.
Konyaaltı Gürsu Mahallesi'nde 328 Sokak üzerinde iddiaya göre 3 sokak köpeği zehirlenerek katledildi.
Köpeklerden birinin de sol patisinden bahçe duvarının çitine çivilendiği görüldü. Sabah okul giden çocuklar köpekleri yerde yatar ve asılı şekilde görünce durumu ailelerine bildirdi. Aileler de durumu polise ve belediye ekiplerine haber verdi.
Katledilen hayvanların sorumlularının bulunması için harekete geçen Antalya Candost Derneği Başkanı Arife Yanık, “Antalya'nın çeşitli noktalarında canlarımız hunharca katlediliyor. Biz 4 Ekim Dünya Hayvan Haklarını Koruma Günü'nde canlarımızın haklarını ve yaşam haklarını savunmaya çalışırken, bu katliamla sarsıldık. Kimseye zararı olmayan bu hayvanlar nasıl zehirlendi ve birisi nasıl patisinden çite asıldı. Nasıl bir vicdandır ya da ruh halidir anlayamadık” dedi.
Her noktada güvenlik kamerası olduğu yerde hayvanları katledenlerin bulunmasını isteyen Yanık, “Polis ve savcımızı göreve çağırıyoruz. Bugün köpeğe yapılan, yarın bize çocuklarımıza yapılabilir. Köpeği sevmek zorunda değilsiniz, su veya yemek vermeyin ama bari canlarımızı öldürmeyin. Hayvanların da yaşam hakkı var” diye konuştu.
Yanık, konunun sonuna kadar takipçisi olacaklarını belirterek, savcılığa suç duyurusunda bulunacaklarını kaydetti. Sözcü

4 Ekim 2017 Çarşamba

ABD’de Yeşil Kart çekilişine başvurular başladı!

Amerika’da çalışma ve yaşama hakkı veren, bir süre sonra da ABD vatandaşı olmanın yolunu açan ‘Yeşil Kart‘ (Green Card) 2019 çekilişi için başvurular başladı. 2019 yılı için düzenlenecek Yeşil Kart çekilişinde yaklaşık 3 bin 500 - 4 bin civarında Türk vatandaşının da çekiliş talihlileri arasında yer alması bekleniyor. Green Card başvuruları ne zaman ve nasıl yapılıyor?
Resmen ABD Çeşitlilik Göçmen Vizesi, gayrı resmi adıyla da Yeşil Kart Piyangosu olarak bilinen bu süreçte her yıl 50 bin kişiye çekiliş yoluyla ABD'de yaşama ve çalışma hakkı veriliyor. Bugün başlayan süreçte başvurular Amerika Dışişleri Bakanlığı’nın www.dvlottery.state.gov sitesinden ücretsiz olarak yapılıyor. Green Card çekilişi için başvuralar 7 Kasım Salı günü öğle saatinde sona erecek. Başvurular nasıl yapılıyor?
3 BİN 680 TÜRK VATANDAŞININ GİTMESİ BEKLENİYOR
2019 yılı için düzenlenecek Yeşil Kart çekilişinde yaklaşık 3 bin 500 – 4 bin civarında Türk vatandaşının da çekiliş talihlileri arasında yer alması bekleniyor. Amerika Dışişleri Bakanlığı'nın son verilerine göre 2015 yılı çekilişine 157 bin 780 Türk vatandaşı katılmış. Aileleriyle birlikte 254 bin 660 kişiyi kapsayan başvurular sonrasında 3 bin 680 Türk vatandaşı çekiliş yoluyla Yeşil Kart sahibi oldu.
KURANIN TALİHLİLERİ RASTGELE BELİRLENİYOR
Amerika Dışişleri Bakanlığı tarafından düzenlenen çekiliş, izlenen yasal göçmenlik politikaları çerçevesinde, her yıl 50 bin yeni göçmeni kura yoluyla alıyor. Kuranın talihlileri bilgisayar aracılığıyla rastgele belirleniyor. Her yıl Amerikan Kongresi yetkisiyle düzenlenen çekiliş, Amerika Dışişleri Bakanlığı tarafından yürütülüyor ve özellikle, Amerika'ya göçün az olduğu ülkelerde doğmuş olan kişiler için uygulanıyor.
ÇEKİLİŞE KİMLER KATILABİLİR?
Yeşil Kart çekilişine katılmak için en az lise veya dengi bir eğitim görmüş olmak ya da son beş yıl içinde belirli bir eğitim, deneyim veya uzmanlık gerektiren bir işte, en az iki yıllık bir iş deneyimine sahip olmak gerekiyor.
Çekiliş, Yeşil Kart verilecek takvim yılından bir yıl önce gerçekleşiyor. Bir başka deyişle, 2019 yılında sağlanacak kotanın çekilişi için başvurular 2017'in son aylarında yapılıyor. Sonuçlar 2018 yılında açıklanıyor ve talihliler, işlemleri gerçekleştirilip yasal olarak ABD'de 2019 yılından itibaren yaşama hakkına sahip oluyor.
DOLANDIRICILARA DİKKAT
Amerika Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, özellikle çekilişe katılacak kişileri, yapacakları başvurularda kesinlikle aracı kullanmama yönünde uyarıyor.
Dışişleri Bakanlığı: “Başvurunuzu kendiniz yapın, aracı kullanmayın, vize danışmanlarının, vize aracılarının ya da onlar adına başvuru yapmak isteyen diğer kişilerin yardımları olmadan kendilerinin yapmalarını önemle tavsiye ederiz. Eğer bir aracıdan yardım alacaksanız, başvurunuzun yapıldığı sırada orada bulunmalı, soruların cevabının doğru olduğunu teyit etmeli ve başvuru tamamlanınca gelen onay sayfasını ve size özel onay numaranızı mutlaka almalısınız. Elektronik onay numarası daha sonra web sitesinden kurayı kazanıp kazanmadığınızı öğrenmeniz için gereklidir. Bu numara olmadan başvurunuzun durumunu öğrenebileceğiniz sisteme erişiminiz olmayacak. Bahsedilen bu aracılar veya danışmanlar, daha sonra yasal olmayan bir şekilde sizden para talep etmek amacıyla teyit numaranızı kendilerinde saklamak isteyebilirler. Lütfen bu bilgileri saklamayı öneren kişiler karsı dikkatli olunuz. Asla para göndermeyiniz.”
‘GREEN CARD ÇEKİLİŞİ SONA ERSİN’ TARTIŞMASI
İki Cumhuriyetçi Partili senatör, Tom Cotton ve David Perdue'nun desteklediği yasa tasarısı, Amerika'ya her yıl kabul edilen yasal göçmen sayısını yüzde 50 oranında azaltmayı öngörüyor. Tasarı, her yıl kabul edilen ortalama 1 milyon yasal göçmen sayısını 500 bine indirmeyi hedefliyor. Bu yasa çerçevesinde Yeşil Kart çekilişinin sonlandırılması ve çalışma vizesiyle Amerika'ya gelenlere Yeşil Kart edinme sürecinin zorlaştırılması gibi yaptırımları da öngörüyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı Türkçe kılavuz linki şöyle: 

e-Devlet şifre alma…

e-Devlet'e giriş yapılarak birçok işlem internet üzerinden halledilebiliyor. Devlet dairelerine gitmeden halledilebilecek olan işlemler arasında en çok dikkat çekenler ise, e-Devlet üzerinden ikametgah alma ve e-Devlet'ten askerlik durum belgesi alma oluyor. Peki e-Devlet şifresini kaybedenler ne yapmalı? e-Devlet şifresi nasıl alınır? İşte detaylar...
e-Devlet sistemi birçok işlemi tek tıkla halletmenizi sağlıyor. e-Devlet’ten hangi işlemler yapılır, ikametgah nasıl alınır, askerlik durum belgesi nasıl çıkarılır, kaybedilen e-Devlet şifresi tekrar nasıl alınır gibi sorular vatandaşlar tarafından sıklıkla araştırılıyor. İşte e-Devlet hakkında ayrıntılar…
İNTERNETTEN İKAMETGAH NASIL ALINIR?
E-devlet üzerine giriş yaptığınızda Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü sayfasına tıklayarak muhtarlığa gitmeye gerek kalmadan ikametgah alınabilmekte.
ASKERLİK DURUM BELGESİ NASIL ALINIR?
Askerlik tecil durumunu görmek isteyenler ya da askere gitmek üzere işlemlerini tamamlamış, askerde nereye düşeceğini merak edenler E-Devlet üzerinden bu sorulara cevap bulabilirler. Aşağıdaki bağlantı üzerinden E-Devlet sistemine giriş yaparak askerlik yeri ve durum belgesi sorgulamalarınızı yapabilirsiniz.
E-DEVLET ŞİFRENİZİ ÜCRETSİZ NASIL YENİLEYEBİLİRSİNİZ?
e-Devlet Şifrenizi unutursanız yeniden temin etmek için PTT şubelerine başvurmak zorunda değilsiniz. Eğer daha önce kullanıcı profilinize cep telefonu bilginizi tanımladıysanız, şifrenizi kendi kendinize ücretsiz olarak yenileyebilirsiniz. Şifre yenileme işlemini aşağıdaki adresten gerçekleştirebilirsiniz.

Kilosu altını bile geçti

Kış mevsiminin yaklaşması ile aynı günde birkaç mevsimin yaşanmaya başlanması hastalıkları da beraberinde getiriyor. Vatandaşlar hastalıkların etkisini azaltabilmek için soğuk havaların vazgeçilmez içeceği bitki çaylarına akın ediyor. Kilosu çeyrek altını geçip 280 TL'den bile satılan ıhlamur ise cep yakıyor.
Havaların yavaş yavaş soğuduğu, sık sık sıcaklık değişimlerinin yaşandığı günler, soğuk algınlığı, nezle ve gribe de davetiye çıkarıyor. Vatandaşların hastalıklardan korunmak için ilk başvurdukları yöntem ise bitki çayları oluyor.
Soğuk havaların gelmesi bitki çaylarına rağbeti artırırken, aktarlarda en çok Ihlamur, zencefil, zerdeçal, tarçın, adaçayı gibi şifalı bitkiler ile çeşitli bitkilerin bir araya getirildiği karışımlar satılıyor.
İstanbul Mısır Çarşısı'nda çeyrek asırdır esnaflık yapan aktar Mahmut Yıldız, bitkilerin şifa dağıtan yönünün saymakla bitmeyeceğini, vatandaşların her bitkiyi çay olarak kaynatıp içmemelerini ve bilinçli bir şekilde kullanmaları gerektiğini belirterek, "İnsanlar yıllardır bitkisel çayları kullanıyorlar ve bunların faydalarını gördüklerinden dolayı da tabii ki bizden talep ediyorlar. Biz yıllardır satıyoruz burada. Tabii ki bilinçli kullanmak her şeyin başında gelir.
Vatandaşlarımız bitkileri alırken bilinçli hareket etsinler. Çünkü her çayı, her bitkiyi çay olarak kaynatıp içmek doğru değil. Alacakları şeyleri bilerek alsınlar. Örneğin adaçayı, ıhlamur, havlıcan, zencefil, tarçın, karanfil Bunların hepsinden bir karışım yapıp içerisine yarım dilim de limon koyarlarsa hem vücudun soğuğa karşı direncini artırır hem daha sağlıklı güne başlarlar. Gün içerisinde de tüketilebilir" diye konuştu.
KİLOSU 280 TL'YE IHLAMUR VAR
Ihlamur en çok tüketilen bitki çayı olmakla birlikte bitki çaylarının en pahallısı olarak dikkat çekiyor. Serbest piyasada fiyatı 145 TL olan gram altını sollayan ıhlamur, İstanbul Mısır Çarşısı'nda 180 TL ile 280 TL arasında cep yakan fiyatı ile alıcı bulmaya devam ediyor. Soğuk algınlığına iyi geldiği ve vücut direncini arttırmasıyla bilinen ıhlamurun fahiş fiyatlardan satışa sunulması vatandaşların 50 ile 100 gramlık paketleri tercih etmesine sebep oluyor. Hürriyet

3 Ekim 2017 Salı

Başbakan Yıldırım'dan TEOG açıklaması

Başbakan Binali Yıldırım TEOG sonrası yeni sistemle ilgili konuştu. Yıldırım, "Her sınıfta yazılı sınav olacak, biri de merkezi olacak" dedi.

Başbakan Binali Yıldırım, TEOG sınavı ile ilgili olarak, "Her sınıfta yazılı sınav olacak, biri de merkezi olacak" dedi.
TEOG sorusu üzerine Yıldırım, "TEOG'la ilgili gerekli açıklamaları yaptık, detayları çalışılıyor. Sınavsız öğrenci olur mu? Yazılı sınavlar her sınıfta olacak, o sınavlardan birisi de merkezi sistemde olacak, hepsi bu. Okulda okunan sınavlardan bir tanesi soru havuzunda merkezi şekilde olacak. Hepsinin detayı çalışılıyor. Önümüzdeki günlerde açıklanır" dedi.

2 Ekim 2017 Pazartesi

Konserde katliam! Ölü sayısı 50'yi geçti

ABD'nin Las Vegas kentindeki bir konsere silahlı saldırı düzenlendi... Saldırgan otelin 32. katından kalabalığın üzerine ağır silahla ateş açtı. Korkunç saldırıda en az 50 kişi hayatını kaybetti ve 200'den fazla kişi yaralandı. ABD basını, saldırganın bir 'bölge sakini' olduğunu açıkladı. ABD basını saldırganın isminin 'Stephen Paddock' olduğunu açıkladı. Saldırganın Asya kökenli olduğu tahmin edilen Marilou Danley adında arkadaşını bulmaya çalışıyor.
Las Vegas polisi ABD'nin Las Vegas kentinde Route 91 Harvest isimli müzik festivalinde düzenlenen silahlı saldırıda 50 kişinin öldüğü ve 200'den fazla kişinin yaralandığını açıkladı.
Las Vegas Şerifi Joseph Lombardo, saldırıda en az 50 kişinin öldüğünü, 200'den fazla kişinin yaralandığını belirtti.
Ölenler arasında polis memurlarının da olabileceğine dikkati çeken Lombardo, yaralanan 2 polisin de hastaneye kaldırıldığını ifade etti. Lombardo, yaralı polislerden birinin durumunun ağır olduğunu kaydetti.
Lombardo, görgü tanıklarının yukarıdan ateş açıldığını belirtmesi üzerine saldırganın Mandalay Bay Oteli'nin 32. katında bulunduğunun belirlendiğini söyledi.
Otelin 29. katından sonrasını boşaltan polisin saldırganı vurarak öldürdüğüne işaret eden Lombardo, saldırganın bölge sakini olduğuna kaydetti.  Lombardo, "Saldırganın tek başına hareket ettiğini düşünüyoruz. Yalnız kurt dediğimiz saldırgan türünden olduğunu sanıyoruz." diye konuştu.
Bu arada polis, saldırganın Asya kökenli olduğu tahmin edilen Marilou Danley adında arkadaşını bulmaya çalışıyor.
Lombardo, saldırgana ait iki aracın bulunması için kent sakinlerinden yardım istedi.
Saldırı nedeniyle bir süre kapatılan Las Vegas McCarran Havaalanı, kısmen uçuşlara açıldı.
NELER YAŞANDI?
Sosyal medyada paylaşılan videolarda, otomatik silah sesleri duyuluyor ve çok sayıda kişinin alandan koşarak çıkmaya çalıştığı görülüyor.
Yetkililer, saldırı sonrası Las Vegas'ın bazı yerlerine girişleri kapattı.
OTELİN 32. KATINDA ATEŞ
Reuters haber ajansı, silahlı bir kişinin ilk etapta Mandalay Bay Resort isimli otelin 32'inci katında güvenlik görevlileri ve polise ateş açtığını duyurdu. Los Angeles polisi, saldırıyı bir kişinin düzenlediğini açıkladı.
Las Vegas polisi, resmi Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Bir şüphelinin vurularak ele geçirildiğini doğruluyoruz. Aktif araştırmalarımız sürdüğü için sahil şeridinden uzak durmaya özen gösteriniz" denildi.
'PAYLAŞIM YAPMAYIN UYARISI'
Polis, insanların saldırının gerçekleştiği bölgeden kaçınması gerektiğini duyurdu. Bölgede bulunanlardan olaya ilişkin sosyal medya paylaşımı yapmamalarını talep etti.
UÇAKLAR BAŞKA BÖLGEYE YÖNLENDİRİLDİ
Polisin açıklamasında, hava yoluyla yola çıkacaklar da, Las Vegas havalimanına yönelik bazı uçuşların başka havalimanlarına yönlendirildiği, bu nedenle havalimanına gitmeden önce uçuşlarını kontrol etmeleri de istendi.
Bir hastane sözcüsü, hastaneye kaldırılanlardan en az 14'ünün durumunun kritik olduğunu açıkladı. Sözcü, yaralıların hepsinde kurşun yarası olduğunu söyledi.
Saldırı nedeniyle büyük panik yaşandı. Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, kentten ayrılmak isteyenler nedeniyle trafik oluştuğu görülüyor. (hürriyet.com.tr)

Las Vegas'taki konserde silahlı saldırı: En az 2 ölü

ABD, Las Vegas'taki konserde silahlı saldırı gerçekleştirildi. Reuters'ın hastane yetkililerine dayandırdığı son dakika haberine göre, saldırı neticesinde 2 kişi hayatını kaybetti, 14'ü ağır 24 kişi yaralandı. Las Vegas Polisi sosyal medyadan yaptığı açıklamada bir şüphelinin etkisiz hale getirildiği bilgisini paylaştı.

ABD, Las Vegas'taki konserde silahlı saldırı gerçekleştirildi. Reuters'ın hastane yetkililerine dayandırdığı son dakika haberine göre, saldırı neticesinde 2 kişi hayatını kaybetti, 14'ü ağır 24 kişi yaralandı. Las Vegas Polisi sosyal medyadan yaptığı açıklamada bir şüphelinin etkisiz hale getirildiği bilgisini paylaştı.
ABD'nin Nevada eyaletindeki Las Vegas kentinde konser sırasında silahlı saldırı gerçekleştirildi. Saldırı neticesinde 2 kişi hayatını kaybetti, 24 kişi yaralandı. Yaralılardan 14'ünün durumunun ağır olduğu belirtiliyor.
Gelen ilk bilgilere göre, konser alanında en az bir saldırgan katılımcıların üzerine ateş açtı. Saldırganın otomatik ya da yarı otomatik silah kullandığı belirtiliyor.
Las Vegas Polis Departmanı Twitter üzerinden yaptığı açıklamada saldırıyı doğruladı. SWAT ekiplerinin de katıldığı operasyonda bir şüphelinin etkisiz hale getirildiği açıklandı. Yapılan açıklamada olay yerinde başka saldırganın olmadığının düşünüldüğü bildirildi.
Reuters haber ajansı, silahlı iki kişinin ilk etapta otelin 32'inci katında güvenlik görevlileri ve polise ateş açtığını duyurdu. Polisin bu katta operasyon düzenlediği de helen bilgiler arasında.
ABD BASINI: BAŞKA YERLERDE DE SİLAH SESİ DUYULDU
ABD basının geçtiği son dakika haberlerine göre, Las Vegas'ta başka yerlerde de silah sesi duyuldu.
UÇUŞLAR DURDURULDU
Saldırı sonrası önlem amaçlı Las Vegas'taki havalimanına uçuşlar duruduruldu
LAS VEGAS POLİSİ: VİDEO PAYLAŞMAYIN 
Las Vegas Polisi (LVMPD) resmi Twitter hesbından yaptığı açıklamada operasyonun sürdüğü bu nedenle bölgeden video paylaşımı yapılmasının polis memurlarının hayatını riske atabileceği uyarısında bulundu.
"EN AZ 100 MERMİ KULLANILDI"
saldırı neticesinde 2 kişi hayatını kaybetti, 24 kişi yaralandı. (ntvmsnc)

29 Eylül 2017 Cuma

TEOG yerine yeni sistem... Başbakan açıkladı...

TEOG'un yerine liseye geçişte getirilecek yeni sisteme ilişkin konuşan Başbakan Yıldırım, ''Sorular test değil, klasik sorular olacak. Açık uçlu sorular sorulacak. Buradan alınacak sonuçlar da mezuniyete esas belirleyici notlar olacak'' dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi akademik yılı açılışında konuştu.
TEOG yerine gelecek yeni sistemi anlatan Başbakan Yıldırım, soruların test değil klasik sorular olacağını belirtti.
Başbakan Yıldırım şöyle konuştu:
''4 yılını ilkokul 4 yılını ortaokul olarak okuyor. Spor lisesine mi gidecek fen bilimlerine mi imam hatip'e mi gidecek. Sınav kalkıyor. Her yılın yıl sonu başarı ortalaması alınıyor 5-6-7-8 bu bir veri. Ayrıca derslerdeki öğrencinin ilgisi ne tarafa gidiyor? Spor mu sanat mı matematik mi? Buralar tespit ediliyor buna belirli oranda katkı yapan 8. sınıfta sınav yapılıyor. O sınavın soruları soru bankasından geliyor. Her okul kendine göre yapmıyor. Okuma sistemi de dışarıda okunuyor. Mezuniyet puanı çıkıyor o puana göre öğrenci istediği yere yerleşiyor.
''SORULAR TEST DEĞİL''
Sorular test değil. Sınıfta yaptığı klasik sorular olacak. Açık uçlu sorular sosyal bilgiler şunu anlat. Matematik şu problemi çöz. A şıkkı B şıkkı falan yok. Açık uçlu sorular sorulacak. Buradan alınacak sonuçlar da mezuniyete esas belirleyici notlar olacak.
''ÜNİVERSİTELERDE DE SINAVLAR BASİTLEŞTİRİLECEK''
Üniversitelerde de sınavlar basitleştirilecek. Buna benzer bir şey. Bir sınav olacak tek bir sınav bir müddet daha ama bu da esasında ortaokuldan, liseden gelen başarıyla birleştirilerek bu sınav gerçekleştirilecek. Bu sınav tek başına belirleyici bir sınav olmayacak.''
Yıldırım'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
''Türkiye bulunduğu bölgede çok önemli sınamalara tabi olmuş bir ülke. Daha alçak darbe girişiminin üzerinden 1 yıl geçti. Maalesef güzel duygularımızı milli duygularımızı bayrak ülke sevdamızı dini duygularımızı bütün değerlerimizi istismar eden kökleri dışarıda olan bir terör örgütü ile bu ülke yüzleşti. Destan bağımsızlık deyince Çanakkale akla gelir. Düşman geçemez deyince Çanakkale akla gelir. Bugün Türkiye, etrafı ateş çemberi olan bir ülke olmasına rağmen istikrarla, kararlılıkla 2023, Cumhuriyetimizin 100. yılına emin adımlarla ilerlemektedir.
Çanakkale millet için geçilen bir yerdir. Millet her taraftan Çanakkale'ye gelmelidir. Bizim için siyaset millete hizmet. Millete hizmet etmeyen bir siyaset olmaz olsun. Böyle bir siyaset bize lazım değil.
Türkiye aynı anda 3 terör örgütüyle mücadele eden tek ülke. 15 Temmuz alçak darbe girişiminin arkasında olan FETÖ terör örgütü... FETÖ terör örgütü, 15 Temmuz'dan sonra artık tam anlamıyla açığa çıkmış, gerçek niyetleri ortaya çıkmış ve 250 şehidimiz olan, 2 bin 194 gazimiz olan adeta bir savaş sonucu bağımsızlığımızı, demokrasimizi kazandığımız bir sürecin arkasından hukuk içerisinde bu alçak örgütle mücadele tüm hızıyla devam etmektedir. Her ne kadar mahkemelerde tiyatro oynasalar da yargıyı yanıltmaya gayret etseler de terörist başının gönderdiği rüya tabirlerine göre rollerini oynasalar da hiçbir faydası yok. Hukukun içerisinde hak ettikleri en ağır cezayı mutlaka alacaklardır. Şehitlerimizin kanı yerde kalmayacak, gazilerimizin ahı yerini bulacak ve bunlar gerekli şekilde cezalandırılacak.
Bir bakıyorsunuz hiçbir birikimi olmayan, diploması olmayan bir adamın etrafında üniversite okumuş adamlar, profesör olmuş adamlar fırıl fırıl dönüyor. Yarım bıraktığı ekmeği kapıp yemek için birbiriyle kavga ediyorlar Tabağında bıraktığı yemek için birbirlerine giriyorlar. Akla ziyan bir iştir. Böyle bir şey olur mu? Allah akıl fikir vermiş. Allah bize engin bir muhakeme kabiliyeti vermiş. Tabii inancımız var. İnanacağız ama inancımızın istismar edilmesine, kullanılmasına, belirli kötü niyetli örgütlere değerlerimizi satmayacağız. Kafalarımızı kiraya vermeyeceğiz. Bizim sahip olduğumuz değerler bize yeter.
Şunu büyük bir rahatlıkla söylerim ki son iki yıldır yaptığımız mücadele sonucu terör örgütü belini doğrultamaz hale gelmiştir. Çok değil iki yıl önce bir yılda dağa götürdükleri genç sayısı 3 binin üzerindeydi. Şu anda bu sayı onun altında. Götüremiyorlar. Çünkü gençler gördüler, çıkmaz yolu da gördüler, geleceği de gördüler. Gelecek Türkiye'de, gelecek Türkiye Cumhuriyeti'nin 80 milyonuyla bir ve beraber olmasıdır. Bunu gördü.
KUZEY IRAK'TAKİ TARTIŞMALI REFERANDUM
Kuzey Irak'ta bir referandum oldu. Kürtlerin daha iyi şartlarda yaşamasına niye karşı çıkıyorsunuz? Kim söylüyor? O referandumu bütün dünyaya inatla Irak merkezi hükümetinin karşı çıkmasına rağmen inatla yapmak isteyen yapan bu yöneticilerin orada yaşayan Kürtleri Arapları düşündüğünü mü zannediyorsun? Kendi iktidarlarının devamı için milyonlarca insanı maceraya sürüklemeden tereddüt etmediler. Asıl sorunlar bundan sonra başlıyor. Bizim Kürt kardeşlerimizle hiçbir problemimiz yok.
AB'YE TEPKİ
Avrupa Birliği'nden (AB) şunu bekliyoruz; gelecek vizyonunuzu belirleyin artık. Nereye gitmek istiyorsunuz, kiminle gitmek istiyorsunuz? Türkiye mecbur değil size. En fazla sizin kazancınız. Türkiye'yi bu sisteme dahil etmenin Avrupa'ya Türkiye'den daha fazla faydası var.
ÜNİVERSİTE SINAVI SİSTEMİNDE DEĞİŞİKLİK
Üniversite girişi sınav stresinin azaltılması lazım. Mezun olan sayısı da aynı üniversitelerin sunduğu kontenjan da aynı. Herkes 18 Mart'a gitmek isterse orada sorun başlıyor.
TEOG YERİNE SİSTEM ARAYIŞI
Bunu öğrenciler ve veliler üzerinde oluşturduğu stres var. 4 yılını ilkokul 4 yılını ortaokul olarak okuyor. Spor lisesine mi gidecek fen bilimlerine mi imam hatip'e mi gidecek. Sınav kalkıyor. Her yılın yıl sonu başarı ortalaması alınıyor 5-6-7-8 bu bir veri. Ayrıca derslerdeki öğrencinin ilgisi ne tarafa gidiyor? Spor mu sanat mı matematik mi? Buralar tespit ediliyor buna belirli oranda katkı yapan 8. sınıfta sınav yapılıyor. O sınavın soruları soru bankasından geliyor. Her okul kendine göre yapmıyor. Okuma sistemi de dışarıda okunuyor. Mezuniyet puanı çıkıyor o puana göre öğrenci istediği yere yerleşiyor. 6. sınıfa giden torunum var Bahar. Gittim sarıldı boynuma 'Dede TEOG kalktı ne güzel' Kızım senin ne işin var TEOG'la. O bile TEOG stresine girmiş. Daha 2 sene var. Yazık günah değil mi bu evlatlarımıza?
''SORULAR TEST DEĞİL''
Sorular test değil. Sınıfta yaptığı klasik sorular olacak. Açık uçlu sorular sosyal bilgiler şunu anlat. Matematik şu problemi çöz. A şıkkı B şıkkı falan yok. Açık uçlu sorular sorulacak. Buradan alınacak sonuçlar da mezuniyete esas belirleyici notlar olacak.
''ÜNİVERSİTELERDE DE SINAVLAR BASİTLEŞTİRİLECEK''
Üniversitelerde de sınavlar basitleştirilecek. Buna benzer bir şey. Bir sınav olacak tek bir sınav bir müddet daha ama bu da esasında ortaokuldan, liseden gelen başarıyla birleştirilerek bu sınav gerçekleştirilecek. Bu sınav tek başına belirleyici bir sınav olmayacak.
ÇANAKKALE HAVALİMANI TERMİNAL BİNASI AÇILIŞ TÖRENİ
Başbakan Yıldırım, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi akademik yılı açılışındaki konuşmasından önce Çanakkale Havalimanı Terminal Binası açılış törenine katıldı.
Buradaki konuşmasında Çanakkale'nin 15 yıllık hükümetleri döneminde ulaşım ve diğer birçok alanda çok büyük hizmetler gördüğünü anlatan Yıldırım, şöyle devam etti:
"Çanakkale deniz taşımacılığı hemen hemen bitmişti. Bugün adalar dahil olmak üzere Çanakkale'de çok düzenli, gelişmiş bir deniz yolcu taşımacılığı hizmeti verilir hale geldi. Çanakkale'nin komşu illerle bağlantısı yoktu. Edirne, Tekirdağ, Bandırma, Balıkesir ve İzmir'le bağlantıları çok zayıftı. Bütün bunları bölünmüş yollar haline getirdik ve Çanakkale'yi hem Ege'ye hem Marmara'ya hem de orta Anadolu'ya ulaşılır hale getirdik. Çanakkale'de tarihi yarımadanının önceki halini biliyorsunuz. Nereden nereye geldi. 'Çanakkale geçilmez' diyen ecdadımızın, şehitlerimizin meftun olduğu o bölge bugün Türkiye'nin en onurlu, en prestijli alanları haline geldi. 18 Mart'ta, 24-25 Nisan'da akın akın insanlar geliyor, tarihini, geçmişini öğreniyor ve geleceğe heyecanla, umutla bakıyor."
Başbakan Yıldırım, Çanakkale'de 15 yıl önce hava ulaşımının da olmadığını dile getirerek, havalanını açtıklarını, pistini de büyüttüklerini, şimdi de 12-13 bin metrekarelik, hem iç hatlara hem dış hatlara hizmet edecek bu terminali armağan ettiklerini söyledi.
"1 KASIM'DAN İTİBAREN İSTANBUL'DAN DA GÜNLÜK SEFERLER BAŞLAYACAK"
Çanakkale'ye Ankara'dan günlük seferler yapıldığını dile getiren Yıldırım, "1 Kasım'dan itibaren inşallah İstanbul'a da günlük seferler yapılacak. Atatürk Havalimanı'na, böylelikle iki büyük şehrimize, oradan da yurt dışına bağlantılar gerçekleşmiş olacak" dedi.
Yıldırım, Çanakkale'ye 2003'te ilk defa geldiğinde bir şey fark ettiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Çanakkale geçilmez, yazısı her yerde yazıyordu. Atalarımız, ecdadımız düşmana karşı 'Çanakka'le geçilmez' dedi ve geçilmedi. Ama daha sonra Çanakkale ulaşımda da geçilmez hale gelmiştir. Denizde yok, karada yok, havada yok. Ecdat düşman için geçilmez dedi. Çanakkale Türkiye için geçilir, Türk milleti için geçilir, havadan da gelinir, karadan da gelinir, denizden de gelinir. Çanakkale yolu en fazlasıyla hak eden bir ilimiz. Çünkü Türkiye'nin, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün bağımsızlık yürüşüyünde en önemli direnişin, destanların yazıldığı şehrin adıdır."
"TÜRKİYE HAVACILIKTA DESTAN YAZDI" 
Başbakan Binali Yıldırım, Türkiye'nin son 15 yılda havacılıkta sadece Türkiye'de değil, dünyada destan yazdığını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Türkiye'nin bugün havacılıkta dünyada 11'inci, 28 Avrupa ülkesi arasında 5'inci sıraya yükseldi. Bayrak taşıyıcımız Türk Hava Yolları, Avrupa'nın ikinci büyük şirketi haline geldi. Nereden nereye... İç-dış hat, 34 milyon yolcudan bugün 174 milyon yolcuya çıktı. Bu sene sonunda 190'ı geçecek. 350'den fazla noktaya uçuş yapıyoruz. Dünyada daha fazla uçuş yapan bir başka havayolu yok. 159 ülkeye doğrudan uçuşlarımız var. Bu ne kadardı 60 ülke. 60'tan 159'a geldi. 55 uçağımız vardı şimdi sayısını bilmiyorum. 500 uçağı buldu özel sektör, Türk Hava Yolları... Daha çok şey anlatılabilir. Hava alanlarında çalışanların sayısı 4 kat arttı. Dünyanın en büyük havalimanını Türkiye yapıyorsa boşuna yapmıyor, bu 15 yıllık bir başarının bir sonucudur. Türkiye'ye yakışan da budur."
Terminalin Çanakkale'ye hayırlı olması temennisinde bulunan Yıldırım, kentin buradan yapılacak seyahatlerle ekonomik olarak ve turizm bakımından çok daha büyük bir fayda sağlayacağını vurguladı.
Yıldırım, 2018'in "Troia Yılı" ilan edildiğini hatırlatarak, "Kültür ve Turizm Bakanlığımız buna yönelik de çok büyük bir etkinlik, program planlıyor. Böylece Çanakkale'ye hem yurt içinden hem yurt dışından çok daha fazla misafer gelecek. Çanakkale'mizi çok daha iyi tanıtma imkanına sahip olacağız" dedi.
Yapımı tamamlanarak hizmete alınan Çanakkale terminalinin hayırlı, uğurlu olmasını dileyen Yıldırım, emeği geçenlere de teşekkür etti. Başbakan Binali Yıldırım ve berabarindekiler daha sonra kurdele keserek Çanakkale Havalimanı yeni terminal binasını hizmete açtı. (ntvmsnc.com.tr)

Suratına kaplan saldırdı! 23 yıldır bu halde

Kaplan yüzünü parçaladı! 23 yıl boyunca Yüzünü herkesten gizledi!
Bangladeş'in güneyinde yaşayan 45 yaşındaki Hashmot Ali, bundan tam 23 yıl önce, ormanda uyurken bir kaplan saldırısına uğradı.
Yüzünü kaplan parçalayan adam uzun bir ameliyat geçirdi. Ameliyata rağmen yüzü tanınmaz halde kalan adam 23 yıl boyunca maskeyle gezdi.
‘Tek isteğim sıradan insanlar gibi aynaya bakabilmek!
3 çocuk babası olan Ali, 23 yıldır aynaya bile bakamıyor!
Mahalleli tarafından dışlanan Ali, görünüşünden dolayı hiç bir işe kabul de edilmiyor.
Çareyi pazarda, maskeli balık satmakta buluyor.
Şimdilerdeyse, yıllarca insanlardan örtüyle sakladığı yüzünü eskisi gibi yapabilecek plastik cerrahi operasyonu umuduyla hayata tutunmuş yaşamakta. Sözcü

İBB'nin yeni başkanı Mevlüt Uysal kimdir?

Mevlüt Uysal, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nda boşalan koltuğun yeni sahibi oldu. Kadir Topbaş'ın istifasının ardından belediye meclis üyeleri arasında gerçekleşen yeni seçimde, oyların büyük bir çoğunluğunu elde eden Mevlüt Uysal, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı mevkisinin yeni yöneticisi oldu. Peki, Mevlüt Uysal kimdir, kaç yaşındadır? İşte, yeni başkan hakkında merak edilen detaylar
Mevlüt Uysal kimdir, kaç yaşındadır sorusu milyonlarca vatandaş tarafından araştırılmaya başlandı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı seçilen Mevlüt Uysal hakkında bilgiler merak edilmeye başlandı. 2014 yılında AK Parti'nin Başakşehir Belediye Başkan'ı olan Mevlüt Uysal şimdi de İBB'nin yeni başkanı oldu. Peki, Mevlüt Uysal kimdir, kaç yaşındadır? Mevlüt Uysal nereli?
Başakşehir Belediyesi'nin internet sitesinde Uysal ile ilgili şu biyografiye yer verilmiş:
Mevlüt Uysal 1966 yılında Antalya’nın Alanya ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini memleketinde tamamladıktan sonra, 1988 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu.
Üniversite yıllarından itibaren ülke ve toplum sorunları ile yakından ilgilendi, siyasi ve sosyal çalışmaların içerisinde aktif olarak bulundu. Okulu bitirdikten sonra başladığı serbest avukatlık mesleğini icra ederken, bir taraftan da aktif siyasetle uğraştı. AK Parti'nin kurulması ile birlikte, Küçükçekmece İlçe Teşkilatı kurucu başkanı oldu.
2009 yılında Başakşehir ve Bahçeşehir’in birleşerek ilçe olması üzerine 29 Mart 2009 Yerel Seçimleri’nde Başakşehir Belediye Başkanı Adayı olan Uysal, 127 bin 482 seçmenden, oy kullanan 103 bin 111’inin 39 bin 72’sinin oyunu alarak Başakşehir Belediye Başkanı seçildi.
2014 Yerel Seçimlerde AK Parti adayı olarak ikinci kez seçime giren Uysal, sandığa giden 190 bin 906 seçmenden 92 bin 559 seçmenin oyunu alarak ikinci kez Başakşehir Belediye başkanlığı koltuğuna oturdu.
Mevlüt Uysal evli ve dört çocuk babasıdır.

İBB’nin yeni başkanı belli oldu

Kadir Topbaş'ın istifasıyla boşalan Büyükşehir Belediye Başkanlığı için İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'nde yapılan seçimin ilk iki turunda, adaylardan biri, meclis üyelerinin üçte ikisinin oyunu alamadığı için başkan seçilemedi. Bunun üzerine, salt çoğunluğun arandığı üçüncü tura geçildi. Üçüncü turda 308 oy kullanılırken, 4 oy geçersiz sayıldı. AK Parti'nin adayı Mevlüt Uysal 179, CHP'nin adayı Ekrem İmamoğlu ise 125 oy aldı. Bu sonuçla, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Mevlüt Uysal oldu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin yeni Başkanı Mevlüt Uysal, açıklamasında “Dünya şehri İstanbul ve şahsım adına inşallah hayırlısı olur” dedi. Uysal, düzenlenen törende İstanbul Büyükşehir Belediyesi Birinci Başkanvekili Ahmet Selamet'ten başkanlık mührünü alarak, görevine başladı. Mevlüt Uysal, tebrikleri de kabul etti.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Erol Kaya, canlı yayında yaptığı açıklamada, 'Sayın Kadir Topbaş’ın istifasıyla boşalan başkanlık için temayüle 337 arkadaşımız katıldı. Genel Başkanımızın tavsiyesiyle Büyükşehir Belediye Başkan adayımız Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal oldu. Mevlüt Kardeşimizi tebrik ediyorum' dedi.
İLK AÇIKLAMA
Uysal yaptığı ilk konuşmada, “Meclis üyelerimiz 3 tur burada kaldılar. Sizlere canı gönülden teşekkür ediyorum. Bu seçimde şahsımı büyükşehir belediye başkanı yaptınız. Dünya şehri olan İstanbul adına bölgemiz adına hayırlı olsun diyorum. Şahsım adına da inşallah hayırlısı olur. Genel başkanımız Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 1994 yılında burada başkanlığa başladı belediyecilikte bir çığır açtı. Burada şu anda İstanbul’da dünyadan gelenler diğer ülkelerden gelenler güzel bir İstanbul’da bahsediyorsa onun eseri diyorum kendisine şükranlarımı saygılarımı sunuyorum” dedi.
Uysal konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:
“Kadir Topbaş büyükşehir başkanlığından istifa etse bile ihtiyacımız olduğunda İstanbul’a hizmet etmede katkı sunacağını düşünüyorum. Bu şehir müjdelenmiş bir ve kadim bir şehir. Doğunun batının farklı kültürlerin buluştuğu bir şehirdir. İnşallah önümüzde 2019’a kadar bu az zamanda bu şehrin kültürlerin buluşma şehri olarak devam etmesine hep beraber sahip çıkacağız ve güzel işler yapacağız diye düşünüyorum. Yine bugün seçimi yaptık diyorum ki Bismillah diyelim başlayalım. Başta yaptığım konuşmamda az konuşup çok iş yapacağız dedim. İnşallah Allah bizi İstanbul halkına mahcup etmez.”
Uysal konuşmaların ardından mecliste tebrikleri kabul etti.

Günün fotoğrafı

Edirne merkeze bağlı Tayakadın Köyü'nde bulunan Şehit Cem Havale İlkokulu öğrencileri 7 yaşındaki Damla İnceoğlu, aynı yaştaki Dilay Büyükpiliç ile 8 yaşındaki Öykü Cam, yağmur sırasında çıktıkları teneffüste okul bahçesindeki Atatürk büstünün ıslandığını görünce, şemsiye tutarak yağmurdan korumaya çalıştı. Öğrencilerden Büyükpiliç, "Hep beraber Atatürk ıslanmasın diye şemsiye tuttuk. Biraz biz ıslandık ama olsun, Atatürk ıslanmadı" dedi.
Edirne'nin merkeze bağlı Tayakadın Köyü'nde bulunan Şehit Cem Havale İlkokulu'nun birinci sınıf öğrencileri Damla İnceoğlu, sınıf arkadaşı Dilay Büyükkılıç ve ikinci sınıf öğrencisi Masal Cam, yağmur sırasında teneffüse çıktıklarında okul bahçesindeki Atatürk büstünün yağmurda ıslandığını gördü. Öğrencilerden Dilay Büyükpiliç, arkadaşlarına Atatürk'ü yağmurdan korumaları gerektiğini söyledi. Öğrenciler, yağmur altında çıktıkları iki teneffüs boyunca şemsiye tutarak Atatürk'ü yağmurdan korumaya çalıştı. Öğrenciler, büste şemsiye tuttukları sırada bir veli fotoğraflarını çekerek sosyal medya hesabından paylaştı. Paylaşılan fotoğraflar çok sayıda beğeni aldı.
'BİZ ISLANDIK, ATATÜRK ISLANMADI'
Öğrencilerden Dilay Büyükpiliç, Atatürk'ü çok sevdiğini ve yağmurda ıslanmasına dayanamadığını belirterek, "Dışarı çıktığımda Atatürk'ün yağmurdan ıslandığını gördüm. Arkadaşım Damla'ya, 'Atatürk'ü yağmurdan korumamız lazım' dedim. O da bana 'Ver şemsiyeni koruyalım' dedi. Boyum büste ulaşmadığından dolayı şemsiyemi Damla'ya verdim. Bu sırada arkadaşım Masal'da yanımıza geldi. Hep beraber Atatürk ıslanmasın diye şemsiye tuttuk. Biraz biz ıslandık ama olsun, Atatürk ıslanmadı" dedi.
Şemsiyeyi Atatürk'ün büstüne tutan Damla İnceoğlu da "Dilay yağmur yağınca 'Atatürk'ü yağmurdan korumamız lazım' dedi. Ben de 'Ver şemsiyeni koruyalım' dedim. Benim boyum uzun olduğu için şemsiyeyi ben tuttum. Atatürk'ü yağmurdan koruduğumuz için çok mutluyum. Yağmur yağdığında yine atamızı şemsiye ile koruyacağız" dedi.
İkinci sınıf öğrencisi Öykü Cam, Atatürk'ü çok sevdiğini söyleyerek, "Her yağmur yağdığında çok üzülüyorduk. Yağmurda ıslanmasın diye böyle bir karar aldık" dedi. DHA