2 Şubat 2015 Pazartesi

Eşcinsel diye binadan böyle attılar!

IŞİD, Suriye’nin Rakka kentinde bir kişiyi eşcinsel olduğu iddiasıyla yüksek katlı bir binadan aşağı attı.

IŞİD sosyal medya hesaplarından Rakka kentinde eşcinsellik ile suçladıkları kişinin yüksek bir binanın tepesinden atıldığını gösteren fotoğraflar yayınlandı.

IŞİD’ın kontrolünü Özgür Suriye Ordusu’ndan aldığı Rakka kentinde meydana gelen olayda, infaz gerçekleştirilmeden önce halka bu tür suçların şeriat hükümleri gereği uygulandığının anlatıldığı kaydedildi.

Örgüt, son dönemlerde kontrol ettiği bölgelerde kafa kesme, kurşuna dizme ve insanları yüksek binalardan atma şeklinde birçok yöntem kullanıyor. IŞİD militanları geçtiğimiz haftalarda da Musul'da iki kişiyi eşcinsel oldukları gerekçesiyle yüksek bir binanın tepesinden atarak öldürmüşü.


1 Şubat 2015 Pazar

Dikkat! Yarın son gün

SGK borç yapılandırması için 2 Şubat yani yarın son gün.

Prim ve SGK borçlarının yapılandırılması için son tarih 2 Şubat Pazartesi bitiyor. Pazartesi akşamından sonra yapılacak başvurular kabul edilmeyecek.

Bugüne kadar yapılandırma imkanından yararlanmayan vatandaşlar hafta sonu da SGK merkezlerine başvurabiliyor. Dün gün boyu açık olan merkezler, bu gün de çalışacak. Böylece işlemini son güne bırakan vatandaşların borçlarını yapılandırma imkanı sağlanacak.

Vatandaşlar yapılandırma sayesinde borçlarının faizlerini sildirip ana parayı taksite böldürebiliyor.

Korkunç! Etlerini kaynatıp yiyorlar.

Tanzanya’da şans ve zenginlik getirdiğine inanıldığı için kaçırılıp vücutlarından parçalar alınan albinolar, şimdi de yaklaşan seçimlerle birlikte oy oranını artırmak isteyen politikacıların hedefi haline gelmeye başladı

Albinoları yaşatmak için mücadele veren Türkiye’nin Darüsselam Büyükelçisi Ali Davutoğlu’nun eşi Yeşim Davutoğlu, “İlk kez etlerinin bile yendiğine şahit oldum” dedi. Türkiye 500 albino çocuğun barınacağı köy kuruyor


Dünyanın en fakir 25’inci ülkesi Tanzanya’da tek suçları doğuştan sahip oldukları albinizim hastalığı olanlar, aç, fakir, çaresiz ve umutsuz bir şekilde yaşam mücadelesi veriyorlar. Albinoluk, vücut, deri saç ve gözlerde pigment eksiliği sonucu oluşan ve genellikle kırsal kesimlerde yaşayan toplumlarda ortaya çıkan bir hastalık olarak biliniyor. Tanzanya’da yaşayan albinolar kabile büyücüleri tarafından şans getireceğine inanıldığı için kaçırılıyorlar ve ülkenin elit ailelerine belli bir miktar karşılığında satılıyorlar.

Ülkede yaklaşan seçimler nedeniyle albinolara yönelik tehdit daha önce görülmemiş boyuta ulaştı. Politikacılar oy oranlarını artırmak için şans getirdiğine inanılan albinoları kullanıyor İksir yapmak üzere uzuvları kesilen albinoların sayısının çok daha artabileceği endişe ediliyor.

100 bin dolara çıkıyor
Tanzanya’da hastalık bin 400 kişide bir görülüyor. Halkın yüzde 93’ü büyücülere inanıyor. Kabile büyücüleri, albinoların vücütlarını, iksir ve ilaçlara dönüştürebildiklerini öne sürüyor. Bu iksirlerin sağlık, bereket, şans ve zenginlik getirdiğine inanıyorlar. Ülkenin zenginleri herhangi bir uzvu üç-dört bin dolara satın alırken, tüm vücut için fiyat 75 bin dolardan 100 bin dolara kadar yükselebiliyor. 2006’dan bu yana sadece kayıt altına alınan Albino ölümlerinin sayısı 74 olarak veriliyor.

Kardeşi kollarını kesti
Albinoların yaşam koşullarını iyileştirmek adına birçok çalışmaya imza atan, Türkiye’nin Darüsselam Büyükelçisi Ali Davutoğlu’nun eşi Yeşim Davutoğlu, tehdidin artan boyutlarını Milliyet’e anlattı. Davutoğlu, albinoların şans getirdiği düşüncesi ile ülkede ilk kez etlerinin bile yendiğine şahit olduğunu söylüyor. Kan donduran bu olay yaklaşan seçimlerle daha da artmış. Tanzanya’da yaşayan birinin karşılaşacağı günlük bir olaya dönüşmüş. Davutoğlu kısa bir süre önce bir albino kız çocuğunun uyuduğu sırada erkek kardeşi tarafından saldırıya uğradığını ve kollarının kesildiğini söylüyor.

Davutoğlu’na Tanzanya hükümeti ve polisin albinoları korumakta ne kadar etkili olduğunu sorduğumuzda, son zamanlarda ilgilenmeye başladıklarını belirtiyor. 20 gün önce iki albino çocuğun ölümüne yol açan saldırı olduğunu ve olaya ilk defa İçişleri Bakanı’nın dahil olduğunu aktarıyor. Faillerin bulunması için ülkede ilk kez polisin devreye girdiğini söylüyor. Hükümetin, katilleri yakalamak için ortaya ödül koyduğunun altını çiziyor.
Büyükelçi Ali Davutoğlu ve eşi Yeşim Davutoğlu Tanzanya’daki albinoların en büyük destekçisi.

Birleşmiş Milletler’de ‘Albino skandalı’

Albinolarla ilgilenen  Davutoğlu, birçok vakıfla birlikte projeler yürütüyor. Ancak Davutoğlu, uluslararası toplumdan destek alamadıklarını, Birleşmiş Milletler’in (BM) konuyla ilgili hiçbir yardımı bulunmadığını belirtiyor. Hatta, BM çalışanlarının ülkede büyük bir skandala imza atarak albinolara yardım satmaya çalıştıklarını aktarıyor.

Albinolara destek için Büyükelçi’nin göreve geldiğinden bu yana her sene, mayıs ayında festival düzenlediklerinden söz eden Davutoğlu, bu sayede BM’nin dikkatini çektiklerini anlatıyor. Büyükelçi Davutoğlu’nun çabaları ile BM yetkilileri 2014’teki festival için Tanzanya’ya geliyor. Yeşim Davutoğlu, BM yetkilileri ile birlikte Shinyanga Albino Kampı’na yaptıkları ziyaretten bahsediyor. Türkiye İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı’nın(İHH) katkılarıyla hazırlanan yardım paketlerini çocuklara dağıtırken, yan tarafta BM tarafından gönderilen görevlilerinin albinoların hassas ciltleri için gereken güneş kremi gibi yardım malzemelerini sattığını ve bundan gelir elde etmeye çalıştıklarını belirtiyor.

Eşi ve Büyükelçi Ali Davutoğlu’nun albino çalışmaları Tanzanya hükümeti tarafından da takdir görüyor. Konuyla ilgili toplantılar ve konferanslar düzenlendiğini belirten Davutoğlu, bu toplantılarda BM yetkililerin protokolde bile yer almadığına dikkat çekiyor. ABD elçisi ve AB yetkilileri tarafından konuyla ilgili telefon aldığını belirtiyor. Yarattığı farkındalıkla dünyanın ilgisini çekmek Davutoğlu’nu biraz olsun umutlandırıyor. Bu hafta Tanzanya Dışişleri Bakanıyla görüştüğünü ve projeye destek vermelerini sağladıklarını söylüyor.

Türk hükümeti destekliyor

Albinolar için Yeşim Davutoğlu’nun önderliğinde geliştirilen projelerin başında Türk Albino Köyü yer alıyor. Türkiye Tanzanya Yardım Vakfı’nın katkılarıyla hayata geçen proje için 25 dönüm arazi ayarlanmış. Türk mimar ve işçlerin yapması planlanan köy de 500 albino çocuk hayat bulacak. Türkiye’nin Tanzanya’daki albinolar üzerinde yarattığı farkındalığın altını çizen Davutoğlu, Türkiye’nin prestijini artıran bu çalışmaların diplomatik ilişkileri de iyileştirdiğini vurguluyor. Kendini albinolara adayan Davutoğlu, köy kuruluna kadar yardıma muhtaç albinolara kalacak yer ve yiyecek sağlıyor. Bunu tamamen kendi imkânlarıyla yapan ailenin tek derdi, o çocukların da normal bir hayat yaşayabilmesi. Konuyla ilgili Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da desteğini aldıklarını belirtiyor. (milliyet.com.tr)

Meteoroloji'den "çok kuvvetli yağış" uyarısı

Türkiye'nin kuzeybatı kesimleri için yarın "çok kuvvetli yağış" uyarısında bulunuldu.


Meteoroloji 1. Bölge Müdürlüğünden yapılan açıklamada, ülkenin  kuzeybatı kesimlerinde, derin alçak basınç merkezi nedeniyle güneyli yönlerden  kuvvetli olan fırtınanın ardından yarın İstanbul, Bursa, Balıkesir, Kocaeli,  Yalova, Çanakkale'nin güney ve doğusu, İzmir ve Manisa çevrelerinde kuvvetli ve  yer yer çok kuvvetli sağanak beklendiği kaydedildi. Açıklamada, 02.00-19.00 saatlerinde görülecek çok kuvvetli yağış  sırasında meydana gelebilecek olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunması  konusunda uyarı yapılırken, ani sel, su baskını, heyelan ve ulaşımda aksamalar  yaşanabileceğine işaret edildi.

Üreticiden tüketiciye fiyatlar uçtu

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, üretici ve market fiyatlarında makasın bir türlü kapanmadığını ifade ederek, üretici ve market arasındaki fiyat farkının maydanozda yüzde 443,79, portakalda yüzde 350, kuru incirde yüzde 332,67, mandalinada yüzde 331,22'yi bulduğunu bildirdi.


Bayraktar, yaptığı açıklamada, üreticiden tüketiciye, halkın tamamını  yakından ilgilendiren gıda fiyatlarındaki değişimleri takip ettiklerini belirtti.

Ocak ayı üretici ve market fiyatları arasındaki fark incelendiğinde,  üretici ve market arasındaki fiyat farkının maydanozda yüzde 443,79, portakalda  yüzde 350, kuru incirde yüzde 332,67, lahanada yüzde 257,14 olduğuna işaret eden  Bayraktar, şunları kaydetti:

"Maydanoz, portakal, kuru incir ve lahanayı, yüzde 241,31 ile limon,  yüzde 237,06 ile kuru üzüm, yüzde 206,27 ile pırasa, yüzde 202,32 ile nohut,  yüzde 201,30 ile ıspanak, yüzde 200,88 ile karnabahar izliyor. Mandalinada yüzde  198,80, elmada yüzde 197,98, kuru fasulyede yüzde 193,92, marulda yüzde 193,41,  kuru kayısıda yüzde 190, sütte yüzde 173,91 üretici market fiyat farkı var.

Bu fark, havuçta yüzde 157,67, yeşil soğanda yüzde 156,13, kırmızı  mercimekte yüzde 146,62, pirinçte yüzde 142,85, kabakta yüzde 140,62, patateste  yüzde 136,84, salatalıkta yüzde 134,22, kuru soğanda yüzde 123,91, domateste  yüzde 120,93, sivri biberde yüzde 101,17 oldu."

Üreticiden tüketiciye fiyatlar
Üretici ve market fiyatlarında makasın bir türlü kapanmadığını  belirten Bayraktar, şu bilgileri verdi:

"Tarlada 17 kuruş olan bir demet maydanozun fiyatı markette 92 kuruşa  çıkıyor. Yine bahçede kilogramı 50 kuruş olan portakal, markette 2 lira 25 kuruş,  üreticide 5 lira 50 kuruş olan incir, markette 23 lira 80 kuruş oluyor.

Üreticide 3 lira 35 kuruş, markette 11 lira 29 kuruş
Üreticide kilogramı 42 kuruş olan lahana, markette 1 lira 50 kuruşa,  kilogramı 82 kuruş olan limon 2 lira 78 kuruş, kilogramı 3 lira 35 kuruş olan  kuru üzüm 11 lira 29 kuruş, kilogramı 77 kuruş olan pırasa 2 lira 35 kuruş,  kilogramı 2 lira 26 kuruş olan nohut 6 lira 83 kuruş, kilogramı 85 kuruş olan  ıspanak 2 lira 57 kuruşa, kilogramı 91 kuruş olan karnabahar 2 lira 75 kuruşa  satılıyor."

Şemsi Bayraktar, çiftçiler, yağmur çamur, kar kış demeden gece gündüz  çalışsa da üretimin her türlü eziyetini çekse de parayı kazananın aracılar  olduğuna dikkati çekerek, "Bu durum, çiftçinin ekonomik örgütlenmesi  güçlendirilmeden çözülemez. Dünyayı yeniden keşfetmeye gerek yok. Gelişmiş  ülkelerde üretici birlikleri ve kooperatifler, tarımda fiyat istikrarını  sağlıyor, üreticiyi koruyor, planlı üretim sonucu pazarlama sıkıntısını en aza  indiriyor. Böylece çiftçi de kazanıyor, tüketici de uygun fiyatla ürün  alabiliyor" değerlendirmesinde bulundu.

Hem üreticinin hem de tüketicinin zarar görmemesi için acilen üretici  ve tüketici fiyatları arasındaki makasın daraltılması gerektiğini vurgulayan  Bayraktar, bu konuda yapılacak çalışmalara TZOB olarak katkı sağlamaya hazır  olduklarını bildirdi.  Milliyet

7 haziran seçimleri Resmi Gazete'de

7 Haziran’da yapılacak Milletvekili Genel Seçimi’ne katılacak siyasi partileri ve seçim takvimi Resmi Gazete’de yayınlandı.

Resmi Gazete’de yayımlanan YSK kararına göre, 31 parti seçimlere katılabilecek. Seçim başlangıcı 10 Mart, kesin aday listeleri 24 Nisan’da ilan edilecek Seçim propagandası ve yasakları 28 Mayıs’ta başlayacak, 6 Haziran saat 18.00’de sona erecek.

Buna göre, seçimlere katılacak 31 partinin isimleri şu şekilde yer aldı:

“Adalet ve Kalkınma Partisi, Alternatif Parti, Anadolu Partisi, Bağımsız Türkiye Partisi, Büyük Birlik Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi, Demokrat Parti, Demokratik Gelişim Partisi, Demokratik Sol Parti, Doğru Yol Partisi, Emek Partisi, Genç Parti, Hak ve Adalet Partisi, Hak ve Eşitlik Partisi, Hak ve Özgürlükler Partisi, Halkın Kurtuluş Partisi, Halkın Yükselişi Partisi, Halkların Demokratik Partisi, Hür Dava Partisi, İşçi Partisi, Liberal Demokrat Parti, Merkez Parti, Millet Partisi, Millet ve Adalet Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi, Muhafazakar Yükseliş Partisi, Özgürlük ve Dayanışma Partisi, Saadet Partisi, Toplumsal Uzlaşma Reform ve Kalkınma Partisi, Türkiye Komünist Partisi, Yurt Partisi.”

YSK KARARINA GÖRE SEÇİM TAKVİMİ
YSK’nın 7 Haziran 2015’te yapılacak seçim takvimine göre, "14 Mart muhtarlık bölgesi askı listeleri saat 08.00’de askıya çıkarılacak. 3 Nisan siyasi partilerin birleşik oy pusulasındaki yerlerinin belirlenmesi için YSK tarafından kura çekilecek. 7 Nisan bağımsız milletvekili adaylığı için il seçim kurullarına başvurularda son gün. 24 Nisan siyasi partilerin seçim çevreleri itibarıyla milletvekili kesin aday listeleri ile bağımsız adaylar, radyo, televizyon, Resmi Gazete ve illerde ilan edilecek. 8 Mayıs gümrük kapılarında ve yurtdışı temsilciliklerinde oy verme işlemi başlayacak. 28 Mayıs propaganda serbestliği ve bir kısım seçim yasakları başlayacak. 6 Haziran saat 18.00’de seçim propagandası sona erecek. 7 Haziran oy verme günü."

31 Ocak 2015 Cumartesi

Bülent Arınç gözyaşlarını tutamadı..

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, AK Parti Manisa İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada geçmiş dönemde yaşadıkları zorlukları anlatırken duygusal anlar yaşadı.


Arınç, "Zor günler geçirmiştik. Geçmişte partilerimiz yüzde 3 buçuk alıyordu yüzde 7, yüzde 11 alıyordu. Yolumuzdan dönmedik. Allah bize en büyük zaferleri Ak Parti'de yaşamayı nasip etti. İlk mitingimizi yaptığımız Nisan 2002 tarihini hatırlıyorum. 3 bin kişiyle miting yaptığımızda geçmişte bu muhteşem insan seli diye başlayan rahmetli hocamızı o mitingte andım. Acaba 3 bin kişi mi olacaktık yoksa binlerce kişi mi bizi karşılayacaktı, Kırtık tarafından gelmeden önce hamalınkırı Sayın Başbakanım Manisalılar böyle bilirler. Hamalınkırı'ndan aşağı bir sallandık buraya 10 kilometre. Yollarımız kesildi, insan seli vardı, araçlar gidemiyordu. Gözyaşları içinde rabbimize hamd ettim" diye konuştuktan sonra gözyaşlarını tutamadı.

Böyle devam ederse Alo Fetva'yı kapatırız

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, CNN TÜRK'te "Baştan Sona" programında Akif Beki'nin sorularını cevapladı.

"Alo Fetva" konusunda medya mensuplarına yönelik sitemde bulunan Görmez, "Son iki, üç,dört yılda toplumun gündemine Diyanet'i ne kadar küçük düşüren ne kadar haber düşmüşse, bunların hiçbirisi Diyanet'in açıklaması değildir. Ne küpe meselesi, ne dövme meselesi, ne lades meselesi ne de iki bayram arası düğün meselesi..." dedi. Görmez, bu yöntemin devam etmesi durumunda "Alo Fetva" hattını kapatmak zorunda kalacaklarını söyledi.

İstanbul'u lodos vurdu

İstanbul'da sabah saatlerinde etkili olmaya başlayan lodos nedeniyle saat 11:00'de yapılan açıklamaya göre tüm vapur seferleri iptal edildi. İDO'nun iç hat seferleri yapılamıyor. THY de fırtına nedeniyle 229 seferinin yapılamadığını açıkladı.

İstanbul'da akşam saatlerinden itibaren etkili olan lodos nedeniyle denizde dev dalgalar oluştu. Kötü hava şartları nedeniyle tüm vapur seferleri de iptal oldu.

Beşiktaş iskelesinde “Yoğun Hava Muhalefeti Nedeniyle Seferler İptal" yazısını görenler diğer ulaşım araçlarına yöneldi.

İDO'NUN İÇ HAT SEFERLERİ İPTAL
İstanbul Deniz Otobüsleri (İDO)'nden yapılan açıklama, tüm iç hat deniz otobüsü ile arabalı vapur seferleri iptal edildiği kaydedildi.

İptal edilen hızlı feribot ve dış hat deniz otobüsleri ise söyle belirtildi:
08:40 Kadıköy-Yenikapı-Bursa Deniz Otobüsü
08:55 Bursa-Armutlu-Armutlutk-Yenikapı-Kadıköy Deniz Otobüsü
09:00 Kartal / Yalova Deniz Otobüsü
09:00 Bursa-Yenikapı-Kadıköy Deniz Otobüsü
09:30 Bandırma - Yenikapı - Bostancı Deniz Otobüsü
10:30 Yalova - Yenikapı Ferry Cat tipi hızlı feribot
10:45 Pendik / Yalova Ferry Cat tipi hızlı feribot
10:45 Yalova / Pendik Ferry Cat tipi hızlı feribot
11:00 Yenikapı - Yalova Deniz Otobüsü
11:30 Yenikapı - Yalova Ferry Cat tipi hızlı feribot
11:30 Bursa-Yenikapı-Kadıköy Deniz Otobüsü
11:40 Kadıköy-Yenikapı-Bursa Deniz Otobüsü
12:30 Yalova / Kartal Deniz Otobüsü
12:30 Yalova - Yenikapı Deniz Otobüsü
13:00 Kadıköy-Yenikapı-Armutlutk-Armutlu-Bursa Deniz Otobüsü
13:00 Bursa-Yenikapı-Kadıköy Deniz Otobüsü
14:10 Kadıköy-Yenikapı-Bursa Deniz Otobüsü
14:30 Bursa-Yenikapı-Kadiköy Deniz Otobüsü
15:00 Kadıköy-Yenikapı-Armutlutk-Armutlu-Bursa Deniz Otobüsü
18:30 Bandırma - Yenikapı Hızlı Feribot
18:30 Bostancı - Yenikapı - Bandırma Deniz Otobüsü

BEŞİKTAŞ'TA AĞAÇ DEVRİLDİ, YOL KAPANDI
Sabah saatlerinden itibaren İstanbul genelinde etkili olan lodos nedeniyle, Barbaros Bulvarı Beşiktaş istikametinde yol kenarında bulunan ağaç devrildi. Devrilen ağaç yolu trafiğe kapattı; şans eseri yaralanan olmadı.

Ağacın devrildiği bölgeye gelen polis ekipleri, trafiğin Levent istikametinde olan şeritten çift yönlü akmasını sağladı. Bölgeye gelen belediye ekipleri de elektrikli testerelerle devrilen ağacı parçalara ayırdı. Ekiplerin yaklaşık yarım saat süren çalışmalarının ardından kesilerek parçalara ayrılan ağaç yoldan kaldırıldı.

Trafik, ağacın kaldırılmasının ardından normale döndü.

Duygun Yarsuvat "ABD Gülen'i iade etmez"

Galatasaray Başkanı Duygun Yarsuvat, CNN Türk'te gündeme dair çok çarpıcı açıklamalarda bulundu. Daha önce Şike Davası ile ilgili olarak ortaya attığı '50 milyon Dolar' iddası ile ses getiren Yarsuvat, bu kez daha net cümlelerle daha vurucu açıklamalar yaptı. Şike ve Balyoz gibi davaların 'cemaatci polisler' tarafından yapılan komplolar olduğunu ve buradaki amacın ise 'orduyu ortadan kaldırmak' olduğunu iddia eden Yarsuvat çok tartışılacak bir iddia daha ortaya attı: Gülen'i zaten oraya ABD çağırdı...

Duygun Yarsuvat'ın CNN Türk'te yayınlanan, Hakan Çelik'in sunduğu Hafta Sonu Keyfi programında yaptığı açıklamalardan satır başları şu şekilde;


"BU KOMPLOYU YAPAN KİM? CEMAATCİ POLİSLER"
('50 milyon Dolar' iddiası ile ilgili soruya cevabında) Açın bakın medayaya, Aziz Yıldırım olsun diğer Fenerbahçeliler olsun hep söyledi bunu; 'bunu yapanlar cemaattir'şeklinde beyanatlerı var. Demek ki Aziz Yıldırım'ı bu hale cemaat getirdi.

Bu komployu yapan kim? Cemaatci polisler. Cemaatci polisler sadece Aziz Yıldırım'a da yapmadı bu komployu. Balyoz Davası gibi bir dava yarattılar. Sahte deliller üreterek, kendi bilirkişileri vasıtasıyla insanlar yargılandı. 265 kişi bu davada yargılandı ve çoğu üst rütbeli subaylardı.



"AMAÇLARI ORDUYU ORTADAN KALDIRMAKTI"
Bence amaçları orduyu ortadan kaldırmaktı. Bence başardı da... Ordunun haline bakın...

Fetullah Gülen ABD'ye gitti. Gittiği tarihe bakın?

Gülen'in amacının dini esaslara göre kurulmuş bir devlet yapısı olduğunu düşünüyorum. Yanılabilirim. 1971 senesinde yaptığı bir açıklamada 'altın nesil yetiştireceğiz' demiştir. Yurt içindeki okullar, evler yurtlar... Kendisine güvenen bir gençlik yaratmıştır. Bu gençlik bugün idari mekanizmada belli mevkilere yerleştrilmiştir. Mülkiye, askeriye ve yargıya adam yetiştirmek istemişlerdir. Askeriye konusunda fazla başarılı olamamışlardır ama yine de vardır.

HÜKÜMETİN ATTIĞI ADIMLAR
Hükümetin bu konuda attığı adımlar haklı mı haksız mı beni alakadar etmez. Ben bir durum tespiti yapıyorum.

"GÜLEN'İ ABD ÇAĞIRDI"
Gülen'in iade edilmesi konusu... Siyasi amaçlı bir davada iade edilmez. Dava siyasiyse iade edilmez. Cumhurbaşkanı'nın deport edilsin demesi de zaten bu yüzden. Ama Gülen'i zaten ABD çağırdı oraya.

FUTBOL TAKIMININ YENİ CUMHURBAŞKANLIĞI SARAYI'NA YAPTIĞI ZİYARET
Galatasaray bir siyasi kuruluş değil. Cumhurbaşkanı davet ederse Galatasaray gider.  Cumhurbaşkanı beni de çağırsa ben de giderim. O gün telefonlarım kapalı olduğu için bana ulaşamamışlar, Abdürrahim Albayrak da takımı götürmüş. Bana ulaştıklarında saat 11:00'dı ve benim artık oraya ulaşmam mümkün değildi. Ayrıca insanları da aslanların öününe atmanın manası yok, cumhurbaşkanı çağırdıysa gidilir.

Bu ziyaret sonrasında 'bazı kapıların bize açıldığı, kolaylık çağrıldığı vs' iddialar gerçeği yansıtmıyor. Zaten bizim Bakanlığımızla bir sorunumuz yoktu ki...

"PASSOLİG UYGULAMASI KALDIRILMALI"
Bakın bu uygulama yapılmadan önce statlarımız doluyordu. Geçtiğimiz gün Eskişehir'de oynadığımız karşılaşmaya bakın. Burada bu uygulama yoktu ve tribünler tıklım tıklım doluydu. Passolig kaldırılmalı.

"ŞAMPİYONLUK ŞANSIMIZ YÜZDE 33"
Şampiyonluk şansımızı yüzde 33 olarak görüyorum...


"G.SARAY TARİHİNİN EN BAŞARILI BAŞKANI SÜREN"
Bana sorarsanız Galatasaray tarihinin en başarılı başkanı Faruk Süren'dir. Galatasaray'ı en üst seviyeye taşıyan, vizyonu geniş bir insandır. Tutucu Galatasaraylıların düşünemeyeceği şeyleri düşündü ve yaptı.  (hürriyet.com.tr)

30 Ocak 2015 Cuma

Boş eve 39 bin lira elektrik faturası

AĞRI'nın Doğubayazıt İlçesi'nde Cahit Tan'a ait boş eve, Aras Edaş Elektrik Dağıtım şirketi tarafından 39 bin 126 lira 40 kuruşluk elektrik faturası gönderildi.


Doğu Anadolu bölgesinde 7 ilde elektrik dağıtım hizmeti veren Aras Edaş, Doğubayazıt'ta kimsenin yaşamadığı boş eve bir aylık elektirik kullanım bedeli olarak 39 bin 126 lira 40 kuruşluk fatura gönderdi. Ağrı Caddesi üzerindeki Urartu apartmanı 6 nolu daireye boş olduğu halde fatura kesen elektrik dağıtım şirketine tepki gösteren ev sahibi Cahit Tan, "Evim şu anda tadilat aşamasında. Bir evin değil bir fabrikanın yıllık tüketimi bu kadar olamaz. Bu mağduriyetimin bir an önce giderilmesini istiyorum" diye konuştu.

Araş Edaş Elektrik Dağıtım şirketi yetkilileri ise faturada yanlışlık olduğunu düzeltileceğini belirtti.

Sigaraya yeni yasaklar geliyor

Dumansız hava sahası için 3 yıllık yeni bir dönem başlatılıyor. Sağlık Bakanlığı yeni eylem planıyla tütün ürünleri kullanımını azaltmayı ve toplumu bilinçlendirmeyi hedefliyor.


Sabah gazetesinin haberine göre, sağlık Bakanlığı'nın Ulusal Tütün Kontrol Programı 2015-2018 Eylem Planı yürürlüğe girdi. İşte o planının detayları:

AÇIK ALANA DA SINIR: AVM, sinema vb. yerlerin girişlerinde pasif etkilenim mesafesinde sigara yasağı.

KARA PAKET GELİYOR: İlk kez Avustralya'nın uyguladığı Kara Paket diye de bilinen tek tip düz paket uygulaması konusunda gerekli mevzuat değişiklikleri yapılarak hayata geçirilecek.

KAPLAMA VE KILIFA AYAR: Sağlık uyarılarını kapatan kaplama ve benzeri kılıfların önüne geçilecek.

GENÇLERE KİMLİK DENETİMİ: Gençlerden 18 yaş için kimlik sorulacak. eğitim kurumlarına 100 metre mesafede sigara satışı yasaklanacak.

BIRAKIN MESAJLARI: Sigara Bırakma Hattı hizmetleri SMS, elektronik posta ve web uygulamaları aracılığı ile geliştirilecek.

TİRYAKİSİZ İŞYERLERİ GELİYOR: Sigara içen çalışanı bulunmayan işyerlerinin olması için özendirme çalışması yapılacak.

VERGİLER ÇAPRAZ GELECEK: Sigara ve diğer tütün ürünlerinin vergilendirme politikası, karşılıklı olarak birbirlerine yönelmeye yol açmayacak şekilde düzenlenecek.

TÜFE'DEN ÇIKARILACAK: Tüketici fiyat endeksinin (TÜFE) tütün ve tütün ürünlerini içermemesine yönelik gerekli mevzuat düzenlemesi için çalışma başlatılacak.

ÇİFTÇİYE TEŞVİK: Tek sigara, yaprak sigara kâğıdının satışı önlenecek. Tütün üretiminden vazgeçen üreticilere alternatif önerilecek. Ulusal Tütün Kontrol Programı 2015-2018 Eylem Planı açıklandı

* Kara paket geliyor * Bina girişlerinde sigara içilmeyecek

* Tütün üretiminden vazgeçen çiftçiye teşvik

* Sigara satışında kimlik gösterilecek

* Tek sigara satışı yasaklanacak

Kayıp-kaçak bedeli tüketiciden geri alınacak

Meclis'e sunulan Elektrik Piyasası Kanunu'na göre, dava açanlara ödenen kayıp-kaçak bedeli faturalandırılarak tüketiciden geri alınacak.

Elektrik Piyasası Kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasını öngören 15 maddelik tasarı önceki gün hükümet tarafından TBMM’ye sunuldu. Tasarıda, elektrikte kayıp Kaçak bedellerine yönelik açılacak davaların önüne geçmek için ilginç bir hüküm de yer aldı.

Geçici bir madde ile kayıp kaçak konusunda bugüne kadar açılan davalar sonucunda yapılan ödemeler ile mahkeme masrafl arının, bundan sonraki dönemlerde hazırlanacak yeni faturalara eklenerek tüm tüketicilerden tahsilinin önü açılıyor. Elektrik Piyasası Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Tasarı, TBMM Genel Kurulu’na sunuldu.

Tasarı elektrik faturalarındaki kayıp kaçak bedellerine itiraza yönelik dava açılmasının önüne geçiyor. Ancak, tasarı ile Elektrik Piyasası Kanunu’na ilginç bir geçici madde ekleniyor. Bu na göre, elektrik faturalarındaki kayıp kaçak bedellerine itiraz edip dava açarak bu paraları geri alan tüketicilere ödenen tüm bedellerin yeniden müşteriden tahsilinin önü açılıyor.

Yasaya eklenen geçici 19’uncu madde ile ‘mahkeme ve tüketici hakem heyeti kararına istinaden dağıtım şirketi ya da tedarikçi tarafından yapılan iadeler ve mahkeme kararlarına yer alan giderler dağıtım tarifeleri yoluyla karşılanır’ hükmü yasaya eklendi. Bu hüküm, tüketicilere bugüne kadar ödenen tüm bedeller ile yapılan mahkeme masrafl arının dava açsın açmasın tüm tüketicilerden tahsil edilmesinin önünü açıyor.

Gerekçe: Davalar sürerse elektrik şirketleri iflas eder

Tasarının gerekçesinde mahkemeler tarafından mevzuata rağmen verilen kararların, elektrik dağıtım ile perakende satış hizmetlerini sürdürülemez hale getirdiği kayldildi. Yapılan düzenlemeyle hizmetlerin devam ettirilemez hale getirilmesinin önlenmesinin amaçlandığı kaydedildi. Gerekçede, 2013 yılında 21 dağıtım şirketinin hedef kayıp kaçak oranları baz alınarak hesaplanan kayıp kaçak enerjiye konu gelir ihtiyacının 5.85 milyar lira olduğu ancak bunların her şey dahil toplayabilecekleri toplam tutarın gelir tavanı toplamının 3.5 milyar lira olduğu belirtildi.

Gerekçede, ‘Bu şartlar altında 5.85 milyar liralık kayıp kaçağa konu enerji maliyetinin dağıtım şirketlerine yüklenmesinin şirketlerin tamamının faaliyetlerinin sürdürülemez hale gelmesi ve pek çoğunun ifl as etmesi anlamına geleceği açıktır’ ifadeleri yer aldı.

8 yılda 33 milyar TL kayıp kaçak tahsilatı

Aynı maddenin gerekçesinde, 2006-2014 arasında sayaç okuma bedeli, perakende satış hizmet bedeli, iletim bedeli ve dağıtım bedeli dışında sadece kayıp kaçak kapsamında 33 milyar liralık tahsilat yapıldığı belirtilerek, bu rakamın iadesinin fiili olarak mümkün olmadığı kaydedildi.

Gerekçenin son bölümünde, ‘Tedarikçiler tarafından tüketicilere ödenen bedellerin ve mahkeme masrafl arının tekrar bir dava sürecine gerek kalmaksızın dağıtım şirketlerine rücu edilerek dağıtım şirketlerinden tahsil edilmesi ve dağıtım şirketlerinin hem kendisinin katlandığı iade ve mahkeme giderlerini hem de tedarikçiler tarafından rücu edilmesi sonucu ödediği iade ve mahkeme masrafl arı kapsamındaki giderleri dağıtım tarifeleri yoluyla geri alması sağlanmaktadır’ bilgisi yer aldı.

Bazı yatırımlar çevre ve kıyı kanunundan muaf olacak

Tasarının birinci maddesi ile 3621 sayılı Kıyı Kanunu’nun yapılaşmaya ilişkin sınırlandırmalar getiren hükümleri de değiştirildi. Buna göre askeri yasak ve güvenlik bölgelerine yapılacak kamu ve özel sektöre ait, rafineri, petrokimya tesisleri ve eklentileri ile milletlerarası anlaşma hükümleri uyarınca yapılması öngörülen yatırımlara, Kıyı Kanunu’nun sınırlayıcı hükümleri uygulanmayacak. Yine milletlerarası anlaşma hükümleri uyarınca yapılması öngörülen üretim tesisleri için alınacak ruhsat ve diğer mevzuattan kaynaklanan inşaata izin, onay, lisans gibi belgeler, ilgili kurul tarafından belirlenen süre içinde sunulacak. Ancak üretim lisansı alınmadan önce üretim tesisiyle doğrudan ilgili olmayan yapıların inşasına başlanabilecek.

Milletlerarası anlaşma hükümleri çerçevesinde transit petrol boru hattı projelerinin inşa ve modernizasyonunu gerçekleştirenlere yapılan tüm teslim ve hizmetler KDV’ye tabi olmayacak. Bu kapsamda yapılan mal teslimleri ve hizmet ifaları nedeniyle yüklenen vergiler, vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan vergiden indirilecek. İndirim yoluyla telafi edilemeyen vergiler ise mükellefin talebi üzerine iade edilecek.

2019’a kadar çevre mevzuatından muafiyet

EÜAŞ veya bağlı ortaklıklarına, kamu üretim şirketlerine ve bunlara ait üretim tesisleri ile daha önceden özelleştirilmiş şirketlere, çevre mevzuatı açısından gerekli izinlerin tamamlanması amacıyla 31 Aralık 2019’a kadar süre tanındı. Tasarı uyarınca ayrıca Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı bünyesinde bir Nükleer Enerji Genel Müdürlüğü kurulacak.

Kaynak: Dünya

AA Fethullah Gülen'in kaldığı yeri görüntüledi

Anadolu Ajansı Fethullah Gülen’in kaldığı evi görüntüledi.


AA’nın geçtiği haberde, “bir zamanlar ziyaretçi akınına uğradığı söylenen Pensilvanya'daki malikanesinde sessizlik hakim” ifadeleri dikkat çekiyor. Haberde ayrıca AA muhabirlerinin, eve giren bir şoförün agresif tavırlarına maruz kaldığı öne sürülüyor… AA’nın haberinde, evin büyük ve sık ağaçlar nedeniyle etraftaki tepelerden tatmin edici şekilde görüntülenemediği vurgulanıyor. Fotoğraflardan birinde ise “Özel mülktür girilmez” yazan tabela dikkat çekiyor…






Paralel Yapıya karşı Karnabahar kürü.. Zaytung bombası

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanlığına getirilen bitki uzmanı İbrahim Saraçoğlu sosyal medyada günün konusu oldu. Mizah sitesi Zaytung'un Saraçoğlu haberi ise çok konuşulacak..


İŞTE ZAYTUNG'UN O HABERİ

Erdoğan'ın Başdanışmanlığına Atanan Prof. Saraçoglu'ndan İlk Açıklama: ''Paralelle mücadele için karnabahar kürü ve karabaş çayı...''

Botanik dünyasının sevilen ismi Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu, yeni atandığı Cumhurbaşkanı Başdanışmanlığı görevine hızlı başladı. Dün, görevi teslim almasının ardından Ak Saray’ın bahçesinde ve mutfağında ilk incelemelerini gerçekleştiren ünlü profesör, öncelikli hedefinin paralel yapıyla mücadele olduğunu ortaya koydu. ‘Paralelle mücadele için karnabahar kürü ve karabaş çayı, CHP zihniyetine karşı ılık hatmi şurubu’ formülüyle işbaşı yapan Saraçoğlu, dış mihraklar içinse 3.Köprü Şerbeti adını verdiği karışımını hazırlayacak.

“Osmanlı’da da var”

Ak Saray’da düzenlediği basın toplantısıyla ilk kez Cumhurbaşkanı Başdanışmanı sıfatıyla gazetecilerin karşısına çıkan Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu, göreve getirilmesine ve yapacaklarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Roma döneminde Galya’dan bu yana bitkilerden anlayıp karışımlar elde eden danışmanların varlığına dikkat çeken Saraçoğlu “Biliyorsunuz Asterix gibi, Obelix gibi büyük liderler de hep bitkiyle haşır neşir olanlara akıl danışmışlardır. Ayrıca Osmanlı’da da padişahın baharatçıbaşısı kuvvet şuruplarıyla olsun, Mesir macunlarıyla olsun özellikle soyun devamında çok kilit rol oynamıştır” sözleriyle getirildiği pozisyonun tarihsel öneminin altını çizdi.

Kalbin düşmanı: Maklube

Paralel yapılanma nedeniyle toplum sağlığının gün geçtikçe bozulduğunu da kaydeden başdanışman, Gülen hareketinin yargıya sızdığı gibi kalp ve damar yollarına da yayılmış olduğunu sözlerine ekledi. Saraçoğlu, içinde bulunan pirinç ve etle maklubenin bir numaralı kalp düşmanı olduğunu aktarmasının yanısıra, sık sık gözyaşlarıyla gündeme gelen Fettullah Gülen’de de D vitamini eksikliği olabileceğine vurgu yaparak kendisinin derhal az güneş alan Pensilvanya’dan Türkiye’ye iade edilmesi gerektiğini kaydetti.

Hangi bitki neye iyi geliyor?

Basın toplantısının son bölümünde, siyasi arenada hangi bitkinin hangi soruna iyi geldiğine ilişkin de önemli bilgiler veren Prof.Saraçoğlu’nun kamuoyuyla paylaştığı son derece kritik ipuçları şöyle;

Karakulak otu: Dinlenmelere karşı iyi geldiği bilinen ot, kaynatılarak içilmesi halinde 8 ila 12 saat arasında dinleme aygıtlarını paralize etme özelliğine sahip.

Allium neapolitanum: Halk arasında ‘osuruk otu’ olarak da bilinen neapolitanum, kapatma kararına rağmen bulundukları yerleri terk etmemekte direnen dersane olursa kullanılacak. Havanda hafifçe ezilen osuruk otlarının dersanelerin içine atılıp atılıp kaçılması hedefleniyor.

Sumak: Ekşimtrak ve karakterli tadının yanında düzenli tüketildiğinde kredi faizlerini de %1 düşürdüğü gözlendi.

Cezayir menekşesi: Kaynar suya koyulup 1 gece bekletilmesinin ardından başta Cezayir olmak üzere Afrika’daki Gülen cemaati okullarını kapatma etkisi bulunuyor.

Mercanköşk: Köşk üzerinde vesayet bitirici etkiye sahip ot, seçilmiş ilk cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından da geçtiğimiz yıl kullanıldı.

Hatmi çiçeği: Antioksidan, antialerjik ve antienflamatuar etkisinin yanısıra bitki aleminin en antidemokratik çiçeği olarak bilinen hatmi, CHP zihniyetine karşı birebir.

Sarımsak: C vitamini deposu olarak bilinen sarımsak, yarın öbür gün gerek fazla uzayan MGK toplantılarını erken sonlandırmak için, gerekse Yunanistan Başbakanı gibi misafirliğinin kısa sürmesi tercih edilen konuklar için kullanılacak.

Kereviz Sapı: Kerevizin en değersiz kısmı olarak görülen sap bölgesi, ayıklandıktan sonra yaygın kanının aksine çöpe atılmamalı. Çünkü kereviz sapı paralel yapı, dış mihrak dövmekte bire bir. Özellikle ıslak ıslak kullanıldığında acayip yakıyor...