Eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bakanlığı döneminde sorumlu olduğu TRT de dahil iktidara yakın televizyon kanallarının kendisine ambargo uyguladığını belirterek “Heyecanımı kaybettiğimi söyleyebilirim. Birilerine olan sevgimi de biraz kaybetmiş olabilirim. İnsan yol arkadaşlarını çok iyi seçmeli. Yola çıktıklarını, yolda bulduklarınla değişirsen işler yürümez” dedi.
CNN Türk’ün canlı yayınına katılan Arınç, özetle şunları söyledi:
YOL ARKADAŞINI İYİ SEÇMELİ
“Siyasette insanı motive eden şey biraz da heyecanıdır. İnsanlar sevgiyle ayakta durabiliyorlar. Ama burada bir azalma eksilme de olmuşsa kabahatin kimde olduğu önemli değil. Beraber siyaset yapayacağınız insanlarla aranıza buzdan duvarlar girmeye başlamışsa ara vermenin tam zamanı demiş olabiliriz. Her şeyi birlikte göğüslediniz, her zorluğa birlikte göğüs gerdiniz. Ama sonradan herhangi bir rüzgâr sebebiyle siz bir tarafta, arkadaşlarınız başka arkadaşlar buldular, onlarla birlikte yola devam ettiler.
KERBELA HATIRLATMASI
7 Haziran’da aldığımız sonuç hepimizin aklını başına getirmiş olmalı. Yola çıktığımızda şahsi meseleler bir kenarda kalmıştı ve önde kim varsa konuştuğumuz şuydu: Sen eşitler arasında birincisin, ben eşitler arasında birinciyim. Ama bütün siyasi hareketlerde sonradan farklılaşmalar olmuştur. Bugünlerde en çok Kerbala’nın acısını hissediyorum. Hazreti Hüseyin alçakça şehit edildi. Peygamberimizin vefatından 30 yıl sonra bu olay olduysa, yol ayrılıkları fikirlerin cinayete varacak olmasını örnek gösterebiliriz. Bizimki onların yanında milyarda bir değil. Hedeften şaşmadıktan sonra sıkıntı yok. Ama hedefe giderken, partimiz bakımından zorluklar çıkmışsa, böyle olmasın şöyle olsun diyebilirsin. Bu sözler kıymet bulmuyorsa, o zaman da size düşen davanın menfaatini düşünerek kenara çekilmek ve inşallah güzel şeyler olur diye dua etmektir.
YEZİD GÖRSEYDİ KISKANIRDI
(Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak’ın Twitter üzerinden yaptığı, “‘Hüseyin alçakça şehit edildi’ demek şuurlu mümin alameti değildir. Bize yakışan olanlara üzülmek ama dilimizi de tutmaktır” eleştirisi üzerine) Hazreti Hasan Hüseyin efendilerimizin yanlarında bulunan insanlar susuz bırakıldılar. Karşılarındakiler de evet mümindiler. Hazreti Hamza efendimizin kalbine mızrağı sallayan insan, daha sonra mümin olmuştur. Yezid için alçakça şehit edildi dememi kabul etmiyorsa o Albayrak’ın bileceği iş. Ben onun kadar mümin değilim. Ama ben Hazreti Hüseyin’in yanındayım. Müslümanlar cinayet işlemez mi? Ankara’daki bombayı kendi vücuduyla parçalayan insan da bir Müslüman idi. Valla bu nasihatları başkalarına yapsın. Onlar da Yezid kadar olmasa bile, bazı köşe yazarlarımız, Yezid’den daha fazla cinayet işliyorlar. Ama insanların haysiyetlerine, toplum içerisindeki konumlarına o kadar alçakla saldırıyorlar ki Yezid bunları görseydi kıskanırdı. Teşekkür ederim ikazları için. Seçimden sonra daha şuurlu bir Müslüman olmak için eşimle birlikte çalışacağız.
İLETİŞİM KANALIM YOK
Birileri bana diyor ki sen bazı şeyleri neden televizyonda söylüyorsun? Ben bu düşüncelerimi partimin büyüklerine konuşulması gereken kişilere ulaşarak konuşmaya çalışıyorum. MKYK, Bakanlar Kurulu bunlardan birisidir. Bu zeminlerde fazlasını konuşuyorum. Ama birileriyle benim iletişim kanalım yok. O iletişim kanalı sadece televizyon ve gazeteler. Benim kendilerine dost bildikleri kanallara ambargom vardır. Benim sorumlu olduğum TRT de dahil olmak üzere. 2 yıldan bu yana, diğerleri de 1 yıldan bu yana.”
‘NEDEN ADAY OLMADINIZ’ SORUSUNA ‘KIZILDERİLİ’ YANITI:O KADAR HIZLI KOŞUYORUZ Kİ RUHLARIMIZ GERİDE KALDI
BÜLENT Arınç, aday olmama gerekçesini açıklarken şunları söyledi: “Bir Kızılderili reisi arkasında bütün Kızılderilileri toplamış, atlarıyla koşuyorlar. Apaçi kabilesi diyelim. Rüzgâr gibi uçalım. Sonra
reisi elini kaldırmış, zınk diye durmuşlar. Hayrola reis ne oldu diye? ‘Bu kadar süratli koşuyoruz ki ruhlarımız geride kaldı’ demiş. Biz de 40 yılı-45 yılı devirdik ve her günümüz çok süratli geçti. Sorumluluktan omuzlarımız çöktü. Bütün bunlardan sonra biraz kendimize gelelim dinlenelim, biraz okuyalım, biraz kendimizi de dine diyanete verelim.”
CANLI YAYINDA SÖZ DÜELLOSU
Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak, Arınç’ın sözlerine Twiter’dan karşılık verdi. Albayrak, “Kusura bakmayın ama Ankara’daki vahşetin katilleriyle Kerbela’daki olayın müsebbiplerini bağdaştırmak oradakinden daha büyük bir faciadır...” mesajını paylaştı. Albayrak, Arınç’ın “yolda değişen yol arkadaşları” açıklamalarıyla ilgili ise “Sayın Arınç, ben 40 yıldır aynı çizgideyim. Düne kadar durduğum yeri taktir hatta teşvik ederken bugün yerenler ‘değişim’i kendinde aramalı” dedi.
‘PARTİ KURAMAZLAR’ DEYİP BİZİ İMTİHAN ETMESİNLER
SAYIN Gül de biz de çakma AK Partili değiliz, gerçek AK Partiliyiz. Birisi şöyle bir yazı yazdı, Murat Çiçek galiba, ‘Arınç+Gül=?’ Bu bize vicdansızlıktır, hakarettir. Onlar bilsin diye söylüyorum. Bizim parti içinde de toplumda da karşılığımız vardır. Arınç, Gül dendiği zaman ayağa kalkan insanlar vardır. Yeni yetmeler diye tabir ettiğim zıpır bir güruh, bunlar Ali Babacan’ı, beni, Hüseyin Çelik’i, Abdullah Gül’ü güçsüz hale getirmek için, trollerden de istifade ederek, sahip olduğu gazetelerden yaylım ateşine tutuyorlar. Çatapatlar göğsümüze geliyor bazen. Ama bunun ülkeye ve partiye hiçbir faydası yok.
(Gül ne yapacak sorusuna karşılık) Benim gibi yapacak, dua edecek Ak Parti için, AK Parti’yi sahiplenecek. Yalnız şununla bizi imtihan etmesinler: ‘Onlar zaten böyle bir şey yapmazlar’ diye üstümüze geliyorlar. Ama şunu söylerlerse etkili olurlar, tavsiye etmem de. ‘Zaten bunların toplumda bir karşılığı yok. Bir araya gelseler ne olacak, parti kursalar ne olacaklar’ demeye kalkarlarsa başka türlü bir tepki verebiliriz. Şüphe duyulacak insanlar, bir dönem AK Parti’ye, Recep Tayyip Erdoğan’a bombalar yağdıranlar, şimdi tamamen duygusal ilişkilerle sevgilerini ortaya çıkartıp şarjör boşaltmaya kalkanlardır. Biz yine buradayız, gidecek başka bir şeyimiz yok. Bu deveyi güdeceğiz gidecek başka bir diyar bizim için. Bizim nefsimize kötü gelecek şeylerle bizi imtihan etmesinler.