ANAYASA Mahkemesi’nin (AYM) çocuğa tecavüz suçunda en az 16 yıl hapis cezası verilmesini düzenleyen TCK 103/2. fıkrasını iptal edip, 1 yıl süre vermesi uygulamayı karıştırdı. Tecavüz davalarına bakan ağır ceza mahkemeleri, AYM’nin iptal kararının ardından yeni yasal düzenlemenin beklenmesine karar vererek duruşmaları ertelemeye başladılar.
Bu gelişme üzerine Adalet Bakanlığı harekete geçti. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın talimatı üzerine bir yıl beklenmeden, AYM kararı ışığında, TCK’nın 103/2 maddesindeki “Çocukların cinsel istismarı” suçunda yeni düzenleme yapılacak. Bakanlıkta yürütülen çalışmaya göre, “failin de mağdur gibi küçük olması”, “birlikteliğin rıza ile gerçekleşmesi” ve “fiili birlikteliğin resmi evliliğe dönüşmesi” kriterleri dikkate alınacak. 103/2’deki iptal edilen, “Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, 16 yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur” düzenlemesindeki ceza miktarı bu kriterler ışığında, “ölçülü” ve “orantılı” olarak yeniden belirlenecek. AYM’nin iptal ettiği en az 16 yıl hapis cezası yerine çocuğu tecavüz suçunda kademeli bir cezalandırma modeli getirilmesi planlanıyor.
İLK CEZA YASASINDA YER ALACAK
Bozdağ dün gazetecilerin TCK’daki yeni düzenlemenin ne zaman yapılacağı sorusu üzerine, “Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararı biz de biliyoruz. Onun tayin ettiği süre 1 yıl, ancak bu konu 1 yıl gündemde kalacak bir konu değil. Talimat verdik, arkadaşlarımız çalışıyorlar. Mümkün olan en kısa sürede bu konudaki düzenlemeyi Meclis’e sevk edeceğiz, herhangi bir gecikmeye, sıkıntıya meydan vermeyeceğiz. Meclise sevk edeceğimiz ilk ceza yasasında yer alacaktır” dedi.
HUKUKA UYGUN DEĞİL
Doç. Dr. Devrim Güngör, AYM 1 yıl süre verdiği için iptal edilen hükmün hala yürürlükte olduğunu, mahkemelerin tecavüz davalarında durma kararı vermelerinin hukuka uygun olmadığını savunarak, “Kanun koyucuyu, bir yıl içinde yeni bir düzenleme yapmaya zorlayan bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle mahkemeler halen yürürlükte olan mevcut düzenlemeye göre bir karar vermelidir. Bu arada söz konusu suçun alt sınırını düşüren bir yasa değişikliği yapılırsa, hangi aşamada olursa olsun, daha önce verilmiş olan mahkumiyet kararlarının yeni yasaya göre uyarlanması mümkündür” dedi.
TCK 103
Türk Ceza Kanunu’nun çocuklara yönelik cinsel istismar suçlarını düzenleyen 103’üncü maddesi şöyle:
Çocukların cinsel istismarı(Değişik : 6545 - 18.6.2014 / m.59) (1) Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, sekiz yıldan on beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kalması hâlinde üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası verilir. Sarkıntılık düzeyinde kalmış suçun failinin çocuk olması hâlinde soruşturma ve kovuşturma yapılması mağdurun, velisinin veya vasisinin şikâyetine bağlıdır.
Cinsel istismar deyiminden;
a) On beş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış,
b) Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar,
anlaşılır.
(2) Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, on altı yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur.
(3) Suçun;
a) Birden fazla kişi tarafından birlikte,
b) İnsanların toplu olarak bir arada yaşama zorunluluğunda bulunduğu ortamların sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
c) Üçüncü derece dâhil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey ana, üvey kardeş veya evlat edinen tarafından,
d) Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından,
e) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle,
işlenmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(4) Cinsel istismarın, birinci fıkranın (a) bendindeki çocuklara karşı cebir veya tehditle ya da (b) bendindeki çocuklara karşı silah kullanmak suretiyle gerçekleştirilmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(5) Cinsel istismar için başvurulan cebir ve şiddetin kasten yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması hâlinde, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.
(6) Suç sonucu mağdurun bitkisel hayata girmesi veya ölümü hâlinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmolunur.
Oya Armutçu / hürriyet.com.tr