AK Parti ve CHP'den 14 Aralık operasyonuna ilişkin açıklamalar yapıldı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu 'Bu bir darbe sürecidir' derken, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş 'Yapılan işlemin sonucunu göreceğiz' diye konuştu. Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu da 'Yanlış yapan bedelini öder' dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "14 Aralık operasyonu" ile ilgili olarak, “Zaten bir dikta yönetimi var dikta yönetimi baskısını her gün artırıyor. Ama hiç kimse korkmasın hiç kimse çekinmesin. Bu ülke CHP olduğu sürece diktatörler asla başarı sağlayamazlar" dedi.
Sabah saatlerinde polisin yaptığı operasyonla ilgili olarak sorulan soru üzerine CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
"17-25 ARALIK YOLSUZLUKLARINI YENİ OPERASYON YAPARAK KİMSE KAPATAMAZ"
"17-25 Aralık yolsuzluklarını yeni operasyon yaparak kimse kapatamaz. O operasyonlarla ortaya çıkan yolsuzluklar tarihe mal oldu. Aradan yüz yıl geçse de insanımız, çocuklarımız, torunlarımız onların torunları bunu öğrenecekler. Bir hükümetin bir devleti nasıl soyduğunu hep beraber göreceğiz. Şimdi önümüzde 17-25 Aralık süreci var, toplum tekrar hatırlayacak diye yeni bir operasyonla bunu kapatmak istiyorlar. Şunu açık ve net söyleyeyim. Mazlum adresi sorulmaz, mazlumun kimliği sorulmaz, geçmişte gazetecilere ve gazetelere nasıl operasyonlar yapıldı.
"GEÇMİŞTE ELEŞTİRDİYSEK AYNISINI BUGÜN DE YAPIYORUZ
Biz eleştirdiysek aynı eleştirileri bugün de yapıyoruz. Basın özgür olmalı, rahat yazabilmeli, korkusuzca yazabilmeli. Hükümetin baskısı altında bu tür operasyonları gerçekleştirmek demokrasiyle bağdaşmıyor.
"DİKTA YÖNETİMİ BASKINI HERGÜN ARTTIRIYOR"
Zaten bir dikta yönetimi var dikta yönetimi baskısını her gün attırıyor. Ama hiç kimse korkmasın hiç kimse çekinmesin. Bu ülke CHP olduğu sürece diktatörler asla başarı sağlayamazlar."
KURTULMUŞ: SONUCU GÖRECEĞİZ
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, operasyonun teferruatını ve hangi gerekçelerle yapıldığını şu an bilmediğini söyledi. Herkesin duruma bakacağını ifade eden Kurtulmuş, "Yapılan işlemlerin sonucunu göreceğiz. Bir şey söylemeyi bu aşamada uygun görmüyorum" dedi.
MÜEZZİNOĞLU: YANLIŞ YAPAN BEDELİNİ ÖDER
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu da Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu belirterek, "Gerekli değerlendirmeleri süreç içerisinde zaten kamuoyu da yapar. Yanlış yapan yanlışının bedelini öder. Ama şu anda daha çok yeni haberler, bakalım" diye konuştu.
MHP'Lİ OKTAY VURAL: ZAMANLAMA MANİDAR
İstanbul'da gazetecilerin de gözaltına alındıkları operasyonlar konusunda MHP'den ilk tepki, "zamanlama manidar" oldu. MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural Hürriyet'e yaptığı açıklamada, "operasyon 17-25 Aralık rüşvet ve yolsuzluk çetesinin yaptığı darbelerden biri. Amaç; halkın haber alma özgürlüğünü ortadankaldırmak" dedi.
Vural, şöyle konuştu;
"Daha önce hukuka darbe yapmışlardı. Adli kolluğa darbe yaptılar. parlamentoda milletvekillerinin rüşvet ve yolsuzluk dosyalarında inceleme yapmasını, soru sormasını engelleyerek egemenliğe darbe yaptılar. Şimdi de açıkçası medyaya baskı yapmak suretiyle doğrudan doğruya bu süreci halktan gizlemek istiyorlar. Halktan bilgi gizlemeye çalışanlar, halktan korkanladır. halkın bilgi almasından korkanlardır."
Vural, bugün yapılan operasyonların iki amacı olduğunu belirterek, bunları şöyle sıraladı;
* Rüşvet ve yolsuzluk çetesinin üstünü örtmek
* Özgürlük ve demokrasi düşmanı bir anlayışla doğrudan doğruya meydaya baskı kurup, korkutup sindirmek.
Daha önce de 17-25 Aralık süreciyle ilgili TBMM'de kurulan Meclis soruşturma komisyonu çalışmaları ile ilgili olarak yayın yasağı koyulduğunu da hatırlatan Vural, "meclis soruşturmasıyla ilgili yayın yasağı koyan siyasileştirilmiş yargı, yine aynı şekilde, bu süreci unutturmak için bu operasyonu. Zamanlaması açısından manidar" dedi.
HDP: CUMHURBAŞKANI İŞARETİNİ VERMİŞTİ
Türkiye'de bugün aralarında gazetecilerin de bulunduğu pekçok kişinin gözaltına alınmasına ilişkin operasyona HDP'nin tepkisi, "rakip muhalifleri susturuyorlar" şeklinde oldu. Kaplan, "Bir zamanlar KCK'ya operasyon yapıp, basını bölücülükle suçlayanlar, şimdi kendi sıralarının geldiğini görüyorlar" diye konuştu.
HDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan Hürriyet'e yaptığı açıklamada, daha önce Twitter'da böyle bir operasyon yapılacağını yazan "Fuat Avni" adlı hesaba atıfta bulunarak, "Fuat Avni Türkiye'yi iyi biliyor. Hükümetin yalanlamasına rağmen, ne kadar haklı olduğu ortaya çıktı" dedi.
Operasyonun 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonunun yıldönümü yaklaşırken gerçekleşmesine de dikkat çeken Hasip Kaplan, "aslında Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'inlerine giriyoruz' diyerek operasyonun işaretini vermişti" dedi.
"DERİN DEVLET HÜCRELERİ UYANIYOR"
Kaplan, şöyle konuştu;
"Derin devlethücelerinin uyanmaya başladığına ilişkin bir işaret. Salt paralel değil, derin devletin de uyanmaya başladığına ilişkin Ankara'da, Meclis kulislerinde duyumlar alıyorduk. Derin devletin sık sık toplantılar yapmaya başladığı fısıltı gazetesi ile yayılmayabaşlamıştı. Farklı kesimlerden aldığımız duyumlar, önümüzdeki günlerde farklı hareketler de olabileceğini gösteriyor. Hükümetin, asker, polis, güvenlik güçleri üzerinde yüzde 100 kontrolü olmadığını, hükümetin atadığı vali, emniyet müdürünün, güvenlik güçlerinin ancak yüzde 55'ine hakim durumda olduğunu gösteriyor".
'ÖRTME GAYRETLERİNİN SONUCU'
İstanbul Milletvekili Bihlun Tamaylıgil'in annesinin cenazesine katılan TBMM Başkan Vekili Meral Akşener, "14 aralık operasyonu" sorularıyla karşılaştı. Akşener soru üzerine "Operasyonla ilgili bilgim yok. 17 ve 25 Aralık'ı örtme gayretlerinin somut bir sonucu" şeklinde konuştu.
'HERKES RAZI OLMALI'
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci 14 Aralık operasyonu için, "Herkes hukuka inanmalı, hukuka saygı duymalı. Eğer hiçbir sıkıntısı yoksa hukuka güvenmeli ve inanmalı, sonuçlarına herkes razı olmalı" dedi. Zeybekci, partisinin Hasan Güngör Spor Salonu'nda düzenlenen Ak Parti Pamukkale İlçe Kongresi öncesinde gazetecilerin gündeme ilişkin sorusunu yanıtladı."Hayat tarzı benimseyemez derken devletle, toplumla olan ilişkilerinde hukukun dışında bir hayat veyahutta böyle bir şey benimseyemez. Her şey hukuk içinde olmalı. Bence sonuçlarını görmek lazım, beklemek lazım. Benim burada endişe ettiğim şu olur, yanlış yorumlanan, yanlış şekilde yönlendirilen veya yanlış şekilde gereğinden fazla önemsenen bazı şeyler olması halinde, gereksiz yere bir ucuz bedava kahramanlar ortaya çıkarırız. Bundan endişe ederim. Herkes hukuka inanmalı, hukuka saygı duymalı. Eğer hiçbir sıkıntısı yoksa hukuka güvenmeli ve inanmalı, sonuçlarına herkes razı olmalı diye düşünüyorum."