22 Mart 2016 Salı

Dizi oyuncusu Gülay Bursalı cinsel saldırıdan kurtulmak için ölümü tercih etti

Dizi oyuncusu üniversiteli Gülay Bursalı, erkek arkadaşıyla gittiği günlük kiralanan apartman dairesinde ‘emlakçı’nın cinsel saldırısıyla karşı karşıya kalınca 10’ncu kattan atlayarak yaşamına son verdi.

İstanbul Başakşehir, dün korkunç bir cinsel saldırı girişimi ve ardından gelen intihara sahne oldu. Günlük kiralanan bir dairede dün sabaha karşı 04.00 sıralarında yaşanan olay şöyle gelişti: Aydın Üniversitesi öğrencisi dizi oyuncusu Gülay Bursalı (20), pazar gecesi erkek arkadaşı E.Ö. ile birlikte Avcılar’daki bir mekânda eğlendi. İddiaya göre ilerleyen saatlerde E.Ö., emlakçı arkadaşı C.İ.’yi arayarak günlük ev kiralamak istediğini söyledi. C.İ. de Başakşehir’deki daireyi kiraladı. Ardından beraberinde bir arkadaşıyla birlikte sevgililerini alıp kiralanan eve götürdü.

DÖVÜP TELEFONUNU ALDILAR

Ancak kısa süre sonra C.İ. de bir arkadaşıyla “Eşyalarımı alacağım” diyerek 10’uncu kattaki daireye gitti. İkili, Gülay’ın erkek arkadaşını dövüp cep telefonunu aldı. Ardından ilk olarak C.İ., genç kadını zorla bir odaya soktu. Daha sonra kimliği belirsiz arkadaşı da odaya girdi. Bir süre sonra çıplak halde pencereye çıkan genç kadın, “Yaklaşmayın atlarım” diye bağırdı. Saldırganlar durmadı, kendini pencereden boşluğa bırakan Gülay olay yerinde hayatını kaybetti.

POLİS ‘EMLAKÇI’YI ARIYOR

İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Masası tarafından başlatılan soruşturmada polis, dövüldükten sonra cep telefonu alınan erkek arkadaş E.Ö.’yü gözaltına aldı. Olayın ardındaki cinsel saldırıyı E.Ö.’nün ifadesi ortaya çıkardı. Polis emlakçı , C.İ. ile beraberindeki kimliği belirsiz arkadaşını yakalamak için çalışma başlattı. Cesedi Adli Tıp Kurumu’na kaldırılan Gülay Bursalı’nın tecavüze uğrayıp uğramadığı ise otopsi raporuyla kesinlik kazanacak. Hürriyet

Reza Zarrab'ı tutuklatan ABD'li savcı Preet Bharara kim?

İran asıllı Türk vatandaşı Reza Zarrab, ABD'de New York savcısı Preet Bharara tarafından yürütülen soruşturma kapsamında tutuklandı.


İran'a yönelik uygulanan yaptırımları ihlal etmekle suçlanan Zarrab aleyhindeki iddianameyi hazırlayan Bharara, ABD'de adını diplomatları, siyasileri ve 2008 küresel krizinin ardından 100'e yakın bankacıyı soruşturarak duyurmuş bir isim.

48 yaşındaki Hindistan asıllı Bharara, 2009'da New York savcısı olduktan sonra 25 farklı ülkeye gönderdiği güvenlik güçleriyle silah ve uyuşturucu ticaretiyle suçlanan kişileri New York'a getirtmiş ve hakim karşısına çıkartmıştı.

11 Eylül 2001 saldırılarının ardından ABD yargısının suç örgütlerine karşı daha proaktif bir tutum izlemesi gerektiğini savunan Bharara, Washington ve Moskova arasındaki ilişkilerin gerilmesine de yol açmıştı.

MOSKOVA-WASHINGTON ARASINDA GERGİNLİK

New York savcısı Bharara, 2011'de Moskova'da yaşayan ve 'terörist gruplara silah satmak' suçundan Interpol tarafından Tayland'da gözaltına alınan Viktor Bout adlı Rus vatandaşını New York'a getirtmiş, Bout yapılan yargılamanın ardından 25 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.

Rusya o dönemde Bout'un ABD'ye gönderilmesini uluslararası hukuka aykırı olarak nitelemiş ve kararı protesto etmişti.

Bharara'nın kamuoyunda tanınan bir isim haline gelmesi ise ABD'deki üst düzey bankacıları yargılamaya başlamasıyla gerçekleşti.

Time dergisi 2012'de savcıya "Wall Street'i suç üstü yakalayan adam" başlığıyla kapağında yer vermişti.

'Sokak Savaşçısı' başlığıyla verilen yazıda, "Savcı Preet Bharara şimdiden Wall Street'in önemli isimlerini saf dışı bıraktı. Daha yeni başlıyor" deniyordu.

İçeriden bilgi alınarak yapılan yasadışı piyasa işlemlerini (Insider trading) inceleyen Bharara ve ekibi, finans şirketi Galleon Group'tan yöneticiler Raj Rajaratnam, Rajat Gupta ve Anil Kumar dahil 60 kişi hakkında dava açmıştı.

O davalarda Raj Rajaratnam 14 yıl hapis cezasına çarptırılmış, Bharara ise "Savcılık dairemiz şirket suçlarının üzerine gitmede lider rol üstlenmeye devam etmiştir. Bu süreçte agresif soruşturma metotları ve daha önce hiç görülmemiş taktikler uygulanmıştır" demişti.

Üst üste 85 Wall Street davasını kazanan Bharara, Temmuz 2014'te bir davayı kaybetmiş, hüküm giyen Raj Rajaratnam'ın kardeşi Rengan, mahkeme tarafından suçsuz bulunarak beraat etmişti.
Bharara'nın içeriden alınan bilgi ile piyasa işlemi yapmakla suçladığı bir diğer isim de ABD'nin en büyük hedge fonlarından birisi SAC Capital'in başında olan Steven Cohen'di.

2013 yılında görülen dava, içeriden alınan bilgi suçlamalarında bugüne kadar görülmüş olan en büyük uzlaşma tutarıyla sonuçlanmış ve Cohen ABD'ye 1,8 milyar dolarlık ödeme yapmaya mahkum edilmişti.

Bharara'nın soruşturduğu ve para cezalarına çarptırdığı diğer finans kuruluşları arasında JP Morgan, Bank of America ve Citigroup da bulunuyor.

İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ ELEŞTİRİLERİ

Haziran 2015'te savcı Bharara, Reason (Akıl) dergisinin internet sitesinde yer alan 6 yorum nedeniyle dergi yönetimine mahkeme celbi göndermişti.

Bharara'nın iddiası, sitedeki söz konusu yorumların bir yargıca yönelik tehditler içerdiği şeklindeydi.
Savcı Bharara, yorumları yazan kişilerin bilgilerini dergi yönetiminden talep edip ve derginin konuyla ilgili kamuoyuna açıklama yapmasını da yasaklamıştı.

Sitede yer alan yorumların gerçekten tehdit olarak algılanması, ABD basını tarafından uzun süre eleştirilmiş ve savcı Bharara, ifade özgürlüğünü hiçe saymakla suçlanmıştı.

Bharara, New York savcılığının resmi Twitter hesabından konuya ilişkin atılan bir tweet'i, "Reza Zarrab yakında Manhattan'daki bir mahkeme salonunda Amerikan adaletiyle yüzleşecek" diyerek takipçileriyle paylaştı.
BBC Türkçe

Dış basın, Zarrab’ın tutuklanmasını böyle gördü

Reza Zarrab’ın ABD’nin ve uluslararası yaptırımları ihlal edip, İran hükümetine yardım ettiği iddialarıyla ABD’de tutuklanması dış basında da yankı buldu.


WALL STREET JOURNAL: TÜRK İŞ ADAMI İRAN YAPTIRIMLARINI İHLAL ETTİĞİ İÇİN TUTUKLANDI

ABD’li yetkililer, Türk iş adamı Reza Zarrab’ı ABD’nin ve uluslararası yaptırımları ihlal ettiği iddiasıyla tutukladı. Reza Zarrab, Cumartesi günü Miami’de gözaltına alınıp, Pazartesi günü New York mahkemesine sevk edildi. Federal mahkeme, iş adamının İran hükümeti ve diğer kurumlar adına 2010-2015 yılları arasında milyonlarca dolarlık kara para akladığını iddia etti. Zarrab ile birlikte İran vatandaşı Kamelia Cemşidi (29) ile Hüseyin Necafzade’nin (65) İran hükümetinin yararına olacak biçimde sahtekârlık yaparak yüz milyonlarca dolarlık bankacılık işlemi yürütükleri iddia edildi.

REUTERS: ABD , TÜRK İŞ ADAMINI İRAN YAPTIRIMLARINI İHLAL ETTİĞİ İÇİN TUTUKLADI

İran doğumlu Türk vatandaşı iş adamı Reza Zarrab, İran hükümeti veya diğer kurumlar için beraberinde başkalarıyla birlikte ABD'nin yaptırımlarının etrafından dolanarak yüz milyonlarca dolar para taşıdığı suçlamasıyla Florida'da tutuklandı.

ABD savcıları tarafından dün yapılan açıklamada 33 yaşındaki Reza Zarrab'la beraber, çalışanı olan Kamelia Jamshidy ve İran'daki Bank Mellat'ın üst düzey yetkililerinden Hüseyin Najafzadeh'nin Manhattan'da federal bir mahkeme tarafından düzenlenen iddianame üzerine suçlandığı belirtildi.
Polisler Zarrab'ı ilk olarak Cumartesi günü Miami'de gözaltına alırken, Jamshidy ve Najafzadeh ise yakalanamadı.

Zarrab'ın avukatı haberin yazıldığı sırada yorum isteklerine cevap vermedi. Jamshidy ve Najafzadeh'e bir yorum için ulaşılamadı.

Tutuklama, ABD ve Avrupa Birliği tarafından İran'ın nükleer programını kısıtlamasına karşılık yıllardır devam eden ekonomik yaptırımların kaldırılmasının iki ay sonrasına denk geldi.

BLOOMBERG: ALTIN İHRACATÇISI ABD’DE TUTUKLANDI

Reza Zarrab, ABD’de İran hükümetinin milyonlarca dolar kara para aklamasına yardımcı olmak ve ekonomik yaptırımları ihlal etmesi iddiasıyla tutuklandı.

Royal Holding A.Ş ve iki şirketin daha sahibi ve işletmecisi olan 33 yaşındaki Zarrab, beş yıl boyunca ABD bankalarına uluslararası İran yaptırımlarını ihlal ederek para gönderme ağı kurmakla
suçlanıyor.

BBC TÜRKÇE: İRAN ASILLI TÜRK VATANDAŞI RIZA ZARRAB, ABD'DE TUTUKLANDI

33 yaşındaki Zarrab'ın, İran'a uygulanan uluslararası yaptırımların yasadışı yollarla etrafından dolaşmakla suçlandığı belirtildi.

ABD'li savcılar, Cumartesi günü Miami'de Federal Soruşturma Bürosu (FBI) tarafından gözaltına alınan Zarrab'ın yanı sıra, Kamelya Camşidi ve Hüseyin Necefzade adlı iki İran vatandaşı hakkında daha tutuklama kararı çıkarıldığını açıkladı.

AP: İRAN YAPTIRIMLARI İHLALİYLE 3 KİŞİ TUTUKLANDI

ABD’nin İran yaptırımlarını ihlal ettiği gerekçesiyle 3 kişi tutuklandı. İçlerinden biri İran iş dünyası ve İran hükümeti adına yüz milyonlarca dolar kara para aklamakla suçlanıyor. 33 yaşındaki Türk vatandaşı Reza Zarrab, cumartesi günü Miami havalimanında gözaltına alıp tutuklandı.

Gözaltına alınırken Ebru Gündeş yanında mıydı

Türkiye’de 17 Aralık rüşvet operasyonunda yakalanıp 70 gün hapis yattıktan sonra serbest kalan işadamı Reza Zarrab, İran’a yönelik yaptırımları ihlal ederek ABD’yi dolandırmak, bankacılık sahtekârlığı ve karapara aklama suçlamalarından Miami’de tutuklandı. Savcılık Zarrab için 75 yıl hapis istedi. En çok merak edilen konulardan biri de Ebru Gündeş'in eşinin yanında olup olmadığıydı. Gündeş'in avukatı konuya açıklık getirdi.



Ebru Gündeş'in avukatın Şeyda Yıldırım konuyla ilgili olarak şunları söyledi:

"Gözaltına alma uçaktan indiği sırada yapıldı. O anlarda Ebru Gündeş ve kızları Alara da Reza Zarrab'ın yanındaydı. Ebru Gündeş hala Miami'de."

Öte yandan ünlü sanatçının Instagram hesabından son olarak dün Aşık Veysel için "Büyük Usta'yı saygı ve rahmetle anıyoruz..." mesajı paylaşıldı. Bu mesajların sosyal medya ekibi tarafından paylaşıldığı öğrenildi.
Çiftin Alara isminde bir kızları var.

Reza Zarrab ABD'de tutuklandı

Türkiye’de 17 Aralık rüşvet operasyonunda yakalanıp 70 gün hapis yattıktan sonra serbest kalan işadamı Reza Zarrab, İran’a yönelik yaptırımları ihlal ederek ABD’yi dolandırmak, bankacılık sahtekârlığı ve karapara aklama suçlamalarından Miami’de tutuklandı. Savcılık Zarrab için 75 yıl hapis istedi. Zarrab’ın Türkiye’deki şirketleri de Royal Holding A.Ş., Durak Döviz Exchange, Al Nafees Exchange, Royal Emerald Investments; Asi Kıymetli Madenler Turizm, ECB Kuyumculuk, Güneş General Trading LLC olarak iddianamede sıralandı.



Türkiye’de 17 Aralık Büyük Rüşvet ve Yolsuzluk Operasyonu’nun merkezinde yer alan Reza Zarrab, ABD’ye gidince İran yaptırımlarını ihlal ederek ABD’yi dolandırmak, bankacılık sahtekarlığı ve karapara aklama suçlamalarından FBI tarafından Miami’de 19 Mart Cumartesi günü yakalandı. Zarrab, pazartesi günü de yine Miami’de mahkeme tarafından tutuklandı.

YÜZ MİLYONLARCA DOLAR SAHTECİLİK

Tutuklama açıklamasını New York’un büyük davaları takip eden yıldız başsavcısı Preet Bharara, ulusal güvenlik konularından sorumlu Adalet Bakan Yardımcısı John Carlin ve FBI Bölge Direktör Yardımcısı Diego Rodriguez yaptı. Zarrab, (33) ve iki İran vatandaşı Kamelia Cemşidi (29) ile Hüseyin Necafzade’nin (65) İran hükümetinin yararına olacak biçimde sahtekârlık yaparak yüz milyonlarca dolarlık bankacılık işlemi yürütükleri iddia edildi. Davada, savcılık her üç şüpheli için ABD’yi dolandırmaktan 5 yıl, İran’a yaptırımları ihlalden 20 yıl, bankacılık sahtekârlığından 30 yıl ve karapara aklamaktan 20 yıl olmak üzere toplam 75’er yıl hapis istedi.

‘BU SUÇLAMALAR GERÇEK ORTAKLARA BİR MESAJ’

Zarrab, dün Miami’de federal mahkemenin karşısına çıkarıldı. Savcı Bharara, Zarrab’ın işlediği iddia edilen suçların sıralandığı 21 sayfalık iddianamenin okunmasının ardından davayla ilgili şu açıklamayı yaptı:

“Bu sanıklar, yıllarca İran ve İranlı şirketlere yönelik yaptırımları ihlal ettiler ve dünya genelinde karapara akladılar.”

FBI Bölge Direktör Yardımcısı Rodriguez ise “2010’dan 2015 yılına kadar yaklaşık beş yıl boyunca zanlılar İranlı kuruluşlar adına finansal faaliyetler yürüterek İran’a karşı ABD’nin ambargosunu ve uluslararası ekonomik yaptırımları ihlal ettiler. Bugün ilan edilen suçlamalar, bu kişilerin gerçek ortaklarını gizlemeye çalışanlara bir mesaj göndermeli” dedi.

İddianamede Zarrab ve diğer zanlıların adlarına yürüttükleri işlemler sayesinde fayda sağlayan İranlı kuruluşların, ABD’nin kara listesinde yer alan Bank Mellat, İran İslami Devrim Muhafızları’yla bağlantılı İran Ulusal Petrol Şirketi (NIOC), Naftiran Intertrade Company Ltd. (NICO), Naftiran Intertrade Company Sarl (“NICO Sarl”) ve Hong Kong Intertrade Company (HKICO) ve İran inşaat ve enerji şirketi MAPNA Group olduğu belirtildi.

TÜRKİYE’DEKİ ŞİRKETLERİ LİSTEDE

Zarrab’ın bu ağa bağlı Türkiye’deki şirketleri ise Royal Holding A.Ş., Durak Döviz Exchange, Al Nafees Exchange, Royal Emerald Investments; Asi Kıymetli Madenler Turizm, ECB Kuyumculuk, Güneş General Trading LLC olarak iddianamede sıralandı.
---17 Aralık Operasyonu sonrasında savcıların değiştirilmesinin ardından şüpheliler hakkındaki suçlamalar düşmüştü. Reza Zarrab, eski bakan çocukları Barış Güler ve Salih Kaan Çağlayan ile birlikte 53 kişi hakkında, “usulüne uygun delil toplanmadığı, suçun unsurlarının oluşmadığı ve herhangi bir örgüte rastlanmadığı” gerekçesiyle, bu suçlardan kovuşturmaya gerek duyulmadığı açıklanmıştı.

BÜYÜKLERİN KÂBUSU

Başsavcı Preet Bharara, ABD’li politikacılar, uluslararası silah tüccarları, Wall Street yöneticileri ve hatta diplomatlara karşı açtığı davalarla ün yaptı. ABD’deki dört büyük bankayı mahkum ettiren ya da uzlaşmaya zorlayan Bharara, 2012 yılında Bank Of America’yı mortgage usulsüzlüğü ile hükümeti dolandırmakla suçladı. 1 milyar dolarlık tazminat talebiyle dikkat çeken davada, ilk kez bir banka ekonomik krizdeki rolü nedeniyle mahkum edildi. Açtığı yolsuzluk davalarıyla New York’lu politikacıların kabusuna dönüşen Bharara, New York’taki Hindistan Başkonsolos Yardımcısı Devyani Khobragade’ye açtığı dava nedeniyle iki ülke arasında diplomatik krize neden oldu.  


Reza Zarrab, FDC Miami Cezaevi’nde 09135-104 kayıt numarası ile yüksek güvenlikli hücrede. (Razi CANİKLİGİL - NEWYORK)

ALTIN KAÇAKÇILIĞI İLE SUÇLANMIŞTI

Reza Zarrab’ın merkezinde olduğu 17-25 Aralık operasyonlarının ardından kabine değişikliğinde görev verilmeyen AK Partili eski bakanlar Zafer Çağlayan, Muammer Güler, Egemen Bağış ve Erdoğan Bayraktar hakkındaki suçlamaları soruşturan Meclis Komisyonu, Zafer Çağlayan ve Erdoğan Bayraktar hakkında 2, Egemen Bağış hakkında 3, Muammer Güler hakkında ise 4 ayrı suçlamayı oylamıştı.

Zafer Çağlayan: Zarrab’dan sağlanan, miktar ve değeri tespit edilemeyen maddi menfaatler karşılığında: 1- Zarrab’ın İran’a altın ihracatı yapması işlerinde imtiyaz sağlamak. 2- Gana’dan kaçak yollarla yurda sokulmak istendiği iddia edilen 1.5 ton altınla ilgili adli ve idari soruşturmaları engelleyerek altının Dubai’ye çıkışını sağlamak.

Muammer Güler: 1- Zarrab’ın araçlarına trafikte emniyet şeridi kullanma imtiyazı vermek ve koruma polisi görevlendirmek. 2- Zarrab’la gözaltına alınan bazı şüphelilerin ve yakınlarının yasaya aykırı olarak istisnai yoldan Türk vatandaşlığına geçirilmesini sağlamak. 3- Zarrab’la ilgili adli ve istihbari çalışma olup olmadığının araştırılması için talimat vermek. 4- Zarrab’ın usulsüzlükleri hakkındaki haberlerin engellenmesi için girişimde bulunmak.

Egemen Bağış: 1- İran asıllı işadamı Reza Zarrab’ın turizm belgeli bir otel kiralama girişimi ile yakınlarına vize alınması işleri için aracılık etmek. 2- Zarrab’la ilgili soruşturma olup olmadığı yönünde kurum ve kuruluşlardan araştırma yapılmasını sağlamak. 3- Zarrab’ın usulsüzlükleri hakkında basında çıkacak haberlerin engellenmesi için girişimde bulunmak.

Erdoğan Bayraktar: 1- Bir suç örgütünün yönetici ve üyelerinin kendilerine sağlanan miktar ve bazı menfaatler karşılığında; kişiye özel imtiyazlı imar planlarını onaylatmaları, imar planlarına aykırı olarak yapılan bazı projelerin usulsüzlüklerine göz yummaları ve denetimlerden sorunsuzca geçmelerini sağlamaları ve bu eylemlerin bir kısmını Erdoğan Bayraktar’ın görevde olduğu sırada ve onun bilgisi doğrultusunda gerçekleştirmeleri. Bakanlıktan iş alan şirketlerin yemek işlerinin yakınlarının ortağı olduğu şirketlere verilmesi için aracılık etmesi. (hürriyet.com.tr)

21 Mart 2016 Pazartesi

Acı bakış! Yürek burktu

İzmir'in Basmane semtinde, bir mülteci kadın ile biri kucağında olmak üzere toplam dört çocuğunun tatlıcı dükkanının vitrinine odaklanan bakışları yürek burktu.



Basmane semtinde yoğun mülteci göçüyle birlikte yokluk görüntülerine de sık sık tanıklık ediliyor. Semtte, zorluklar içinde ayakta kalmaya çalışan, yapılan yardımlarla günlük yaşamlarını sürdüren yüzlerce mülteci ailesi var.

Bu ailelerden olan ve semte yeni geldiği anlaşılan bir kadının, dört çocuğuyla, tatlıcı dükkanının önündeki görüntüsü de objektiflere yansıdı.

Genç kadın ile biri kucağında olmak üzere dört çocuğuyla semtte barınacak bir yer bulma çabasındayken, bakışları, önünden geçtikleri tatlıcı dükkanın vitrinindeki tatlılara odaklandı. Genç kadının ve çocuklarının bu görüntüsü yürek burktu. DHA


3 ayda reformların yüzde 50’si, vaatlerin yüzde 82’i tamam

1 Kasım seçimlerinin ardından Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, açıkladığı 90 günlük eylem planında süre bugün doluyor. 3 ayın sonuna kadar hayata geçirilmesine yönelik söz verilen eylem planında 20 reformdan 10’u hayata geçirilirken, 44 vaadin 36’sı tamamlandı.


Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan başkanlığında yürütülen reform eylem planı için yeni hazırlanan torba tasarının ise bugün Meclise sunulması bekleniyor. Torba tasarının meclise sunulması ile birlikte reformların yüzde 50’si vaatlerin ise yüzde 100’ü tamamlanmış olacak. Faaliyete geçirilemeyen reform ve vaatlerin içinde, kıdem tazminatında yaşanan sorunların çözülmesi ve taşeronlara kadro verilmesi yer öne çıkıyor.
HAYATA GEÇİRİLMEYEN 10 REFORM VE 8 VAAT
REFORMLAR
1- Roman vatandaşların sorunlarının çözümüne yönelik yeni çalışmalar yapılması. 
2- Geleneksel irfan merkezleri ile cem evlerine hukuki statü tanınması.
3- Darbe döneminden kalan mevzuat gözden geçirilecek antidemokratik hükümlerin kaldırılması. 
4- Kıdem tazminatına ilişkin mevzuatın yeniden düzenlemesi.
5- Alt işverenlik çerçevesinde asıl işlerde çalışanların, kamuda istihdam edilmesi. Taşeron işçilere yönelik çalışma için süreç devam edecek.
6- Her türlü mevzuat düzenlemelerinde Düzenleyici Etki Analizi (DEA) uygulamasının etkili bir şekilde hayata geçirilmesi.
7- Siyasi etik kanunu çıkarılması. 
8- Siyasetin finansmanının şeffaflığının arttırılması.
9- İmar planı değişiklikleri sonucu ortaya çıkan değer artışından kamunun pay alması
10 İllerde yatırım izleme ve koordinasyon başkanlıklarının görev ve hizmetlerine ilişkin standartların belirlenmesi.
VAADLER
1- Göçer ve yarı göçerlerin çocuklarının okullaşması. Mevsimlik Tarım işçisi ailenin çocuklarının okula gidebilmesi için uygulanacak proje için çalışmalar tamamlanacak. Bu maddelerin Meclise sunulacak torba yasanın içerisinde olacak. 
2. 65 yaş aylığı alan yaşlıların kimin yanında yaşarsa yaşasın maaşlarını almaları ve maaşlarında kesinti ve duraksama olmaması. 
3. Yoksul ailelere internet erişimi sağlanacak.
4. Kentsel dönüşüm kapsamına girmek şartıyla, izinsiz yapılara elektrik, su bağlanması. 
5. Sosyal destek alanların istihdamı halinde işveren sigorta priminin karşılanması.
6. Gençlerin GSS prim borçlarının silinmesi. 
7. Öğrencilerin staj yapmalarının özendirilmesi. 
8. Gençlere ücretsiz internet erişimi sağlanacak.
HAYATA GEÇİRİLEN 10 REFORM
BİR HAFTADA YAPILDI
1. Reformların Koordinasyonu ve İzlenmesi Kurulu oluşturuldu. Başbakan Yardımcısı Elvan başkanlığında 10 kez toplandı. 
2. Çeyiz hesabı uygulaması başladı. Söz konusu hesaba aylık en az 100, en fazla bin lira ödeme yapılması ve ödemenin vadesine göre devletin değişen oranlarda katkı sağlaması hükme bağlandı. 27 yaşından önce ve ilk kez evlenen çiftler uygulamadan yararlanabilecek. 

İKİ HAFTA İÇİNDE YAPILDI
3. Tahkim merkezinin faaliyete geçmesi sağlandı. 
4. İmalat sanayii makine teçhizat yatırımlarının finansmanında Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi (BSMV) istisnası getirildi.

7 HAFTA İÇİNDE HAYATA GEÇİRİLDİ
5. Kişisel verilerin korunmasına ilişkin yasal düzenlemeler hayata geçirilecek reform paketi Meclis’te görüşülüyor.
6. Çalışma hayatına güvenceli esneklik sağlanması için yapılan çalışma Meclis’te görüşülüyor. 
7- Avrupa Birliği norm ve standartlarında özel istihdam bürolarının faaliyetlerinin geçici iş ilişkisini de içerecek şekilde geliştirilmesi amacıyla mevzuat düzenlemeleri tamamlandı. 

ÖĞRENCİLERE FIRSATLAR
8- Üniversite öğrencilerinin kısmi süreli çalışmasının önündeki engeller kaldırıldı. Düzenleme şubat ayında yapıldı.
9- Ticaretin kolaylaştırılmasına ilişkin anlaşma TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi.
10- Öncelikli dönüşüm programlarını etkin bir şekilde hayata geçirmek üzere tasarlanan koordinasyon ve yönlendirme kurulları kuruldu.
HAYATA GEÇİRİLEN 36 VAAT
GENÇLERE VERİLEN VAADLER İKİ HAFTA İÇİNDE YAPILDI
1. Gençlere 50.000 TL karşılıksız destek imkânı getirildi. Bu uygulama ocak ayında faaliyete girdi. 
2. Gençlere 100.000 TL kredi ve yüzde 85 kefalet imkânı getirildi. 12 Ocak’ta yürürlüğe girdi.

ÇİFTÇİYE DESTEK
3. Çiftçilere sera desteği sağlandı. Düzenleme kapsamında, çiftçiler 31 Aralık’a kadar 100.000 TL’ye kadar faizsiz kredi kullanabilecek. 
4. Genç çiftçilere proje karşılığı 30 bin lira karşılıksız destek sağlandı. 
5. Dövizle askerlik bedeli 6.000 Euro'dan 1.000 Euro!ya düşürüldü.
6. Asgari ücret net 1.300 TL’ye artırıldı. 

14 DÜZENLEME MECLİSTE
(Hükümetin 3 aylık dönemde gerçekleştirmeyi taahhüt ettiği vaatlerden 14’üne ilişkin düzenleme ise TBMM’ye sevk edildi.)
7. İş kuran gençlere 3 yıl Gelir Vergisi muafiyeti getirildi. 
8. İlk kez işe giren gençlerin ücreti 1 yıl boyunca karşılanacak.
9. Lise ve Üniversite mezunu gençlerin Genel Sağlık Sigortası giderleri 2 yıl boyunca karşılanacak.
10. 25 yaşını doldurmamış olmak şartıyla öğrencilerin pasaport harçları kaldırıldı. 
11. Muhtar maaşları 950 TL’den 1.300 TL’ye yükseltildi.
ANNELERE VERİLEN MÜJDELER TAMAM
12. Çalışan kadınların doğuma ilişkin izin ve hakları güçlendirildi. 
13. Doğuma bağlı olarak ilk çocukta 2 ay, ikinci çocukta 4 ay, üçüncü ve üzeri çocukta 6 ay yarı zamanlı ve tam ücretli çalışma hakkı ile çocuğun okula başlama yaşına kadar kısmî süreli kısmi ücretli çalışma hakkı tanındı. Söz konusu haklardan evlat edinenler de yararlanabilecek.
14. Doğum nedeniyle ücretsiz izinde geçen süreler memuriyet kıdeminde değerlendirilme imkanı getirildi.
ÖĞRENCİLERE MÜJDELER
15. Öğrenci bursları 330 TL’den 400 TL’ye yükseltildi.
16. Askeri öğrenci harçlıkları 400 TL’ye; er erbaş harçlıkların 100 TL’ye yükseltildi.
17. Sosyal Güvenlik Destek Primi kaldırıldı. Emekli olduktan sonra Bağ-Kur kapsamında çalışmaya devam edenlerden kesilen ve daha önce yüzde 15’ten yüzde 10’a indirilen Sosyal Güvenlik Destek Primi tamamen kaldırıldı. 
18. Polis ve uzman erbaşların 2200 olan ek göstergeleri 3000’e yükseltildi ve emniyet hizmet tazminatı yüzde 25 artırıldı. Bu düzenlemeden çalışan ve emekli toplam 457 bin kişi yararlandı.
29. Astsubay emeklilerinin intibak sorunu giderildi.
ÇİFTÇİLER İÇİN YENİ DÜZENLEMELER
20. Esnafa 30.000 TL faizsiz kredi imkânı getirildi.
21. Basit usulde vergilendirilen esnafın 8.000 TL’ye kadar kazançlarına vergi istisnası getirildi.
22. Yemde ve gübrede KDV kaldırıldı.
23. 5 dekar altında yetiştiricilik yapan çiftçilere destek sağlandı.Küçük aile işletmelerinin sürdürülebilirliğinin sağlanması amacıyla Çiftçi Kayıt Sistemine kayıtlı olan, İşletme büyüklüğü 5 dekar veya altında olan, Çay ve fındık ürünleri hariç meyve, sebze, süs bitkisi ve ıtri-tıbbi-aromatik bitki 100 TL dekar destek ödemesi yapılması sağlandı.
24. Kırsal kalkınma destekleri 81 ile yaygınlaştırıldı.
25. Mevsimlik tarım işçisi kadınlar ile ev eksenli çalışan kadınların sosyal güvenceden faydalanması için düzenleme yapıldı.
ŞUBAT AYINDA YAPILANLAR
26. 30 bin öğretmen ataması 10 Şubat tarihinde yapıldı.
27. Tüm işçi ve Bağ-Kur emeklilerine yılda 1.200 TL verildi. Uygulama 15 şubatta devreye girdi.
28. KOBİ’ler için kefalet limiti yükseltildi ve vadeleri artırıldı.
29. İşveren sigorta primi indiriminde 10 işçi çalıştırma zorunluluğu kaldırıldı.
30. Küçük ve orta ölçekli işletmelerin TSE ve patent belge maliyetlerinin Devlet tarafından karşılanması sağlandı.
KÜLTÜRE DESTEK
31. Tarihimizin önemli şahsiyetleri ve olayları ile masal, kahramanlarımızın belgesel, dizi ve çizgi filmlere dönüştürülerek tanıtımının yapılması desteklenecek. Çocukların sevebilecekleri ve sorumlu birer birey olarak yetişmelerini sağlayacak içeriğe sahip bilgisayar oyunlarının ve animasyonların üretilmesi teşvik edilacak.
32. Opera ve tiyatronun geliştirilmesine yönelik destek mekanizmaları oluşturuldu.
33. Gençlerin sportif ve kısa film, ilk film, kitap, dergi gibi sanatsal faaliyetlerine karşılıksız destek verilmesini sağlayacak olan GENÇDES programının hayata geçiriliyor.
34. Elektronik T.C. Kimlik Kartının dağıtımına 14 Şubat’ta başlandı. 
35. Konut Hesabı uygulaması başlatılıyor. Konut sahibi olmayan Türk vatandaşlarına, yurt içinde satın alacakları ilk ve tek konut için mevduat veya katılım bankalarının asgari 3 yıl boyunca sistemde kalmaları ve konutu satın almalarını müteakip ilgili bankaya başvurmaları hâlinde hesapta biriken toplam tutarın yüzde 20’sini ve azami 15.000 Türk Lirasını geçmeyecek tutarda ”devlet katkısı” ödenecek.
36. Sembolik bir kira bedeliyle, anahtar teslimi fabrika binası yapılması konusundaki madde 19 Şubat’ta bütçe kanunu tasarısına eklendi. (hürriyet.com.tr)

Yeni ehliyet başvurusu yapacak olanlar dikkat!

Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin yürürlüğe girmesiyle 5 yılda yaklaşık 25 milyon ehliyet değiştirilecek. Yeni ehliyetlerin dağıtımı 1 Ocak'tan bu yana devam ederken, ilk kez ehliyet başvurusu yapacak olanları için ise önemli değişiklikler söz konusu.


İstanbul Sürücü Kursları ve Eğitimcileri Federasyonu (İSKEF) Başkanı Murat Tekin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yönetmeliğin köklü değişiklikler getirdiğini söyledi.
Türkiye'deki yaklaşık 25 milyon ehliyetin 5 yıl içinde değiştirileceğini ifade eden Tekin, uluslararası ehliyet statüsünde olacak yeni ehliyetlerin 88 ülkede kullanılabileceğini bildirdi.

NELER YAPILACAK?

Tekin, "Ehliyetini değiştirecek kişinin öncelikle 5 yıllık süresinin olduğunu bilmesi gerekiyor. Sürücü, ehliyetini değiştirecekse aile hekimine gidip sağlık raporu alacak, iki adet biyometrik fotoğraf çektirecek, Halk Bankası ya da Vakıflar Bankası'na 15 liralık kart bedeli ve Emniyet Genel
Müdürlüğü'nü destekleme ücretini yatıracak" dedi.

Yönetmeliğin, ilk defa sürücü kurslarına müracaat edecekler için de çok önemli değişiklikler getirdiğini, sürücü kurslarında okutulmak üzere 4 saatlik "Trafik adabı" dersi konulduğunu dile getiren Tekin, dersin amacının trafik kurallarına uyulmasını sağlamak olduğunu vurguladı.

İSKEF Başkanı Tekin, şöyle konuştu:

"Uymamız gerektiğini bildiğimiz kurallara uymuyoruz. Örneğin; kırmızı ışıkta durmamız, emniyet şeridini işgal etmememiz gerektiğini biliyoruz ama buna bile bile uymuyoruz. İnsanın iç denetim mekanizmasının geliştirilmesi için ona dokunabilecek eğitimler veriyoruz. Bu kapsamda sürücü adaylarına, 50 soruluk testin içinde trafik adabıyla ilgili sorular da geldi. Trafik adabı bizim kültürümüzle Avrupa standartlarının ve hukuki kuralların harmanlandığı bir sistem."

DİREKSİYON SINAVLARI 35 DAKİKAYA ÇIKARILDI

Teorik derslerde başarılı olanlar için daha önce 30 dakika olan direksiyon sınavının 35 dakikaya çıkarıldığını, sınava girecek kursiyere ilk 5 dakikada 14 teorik soru sorulacağını ve adayın 4 yanlış hakkının bulunduğunu ifade eden Tekin, adayın sınavının 5. yanlışta başlamadan sona ereceğini aktardı.

Tekin, "Kursiyer bu 5 dakikada öncelikle aracın kaputunu açacak, akünün nerede olduğunu, radyatöre suyun nereden konulduğunu, silecek suyunun nasıl tamamlandığını, stepne ve ilk yardım çantasının nerede olduğu gibi bilgileri sınav yapıcıya gösterecek. Aracın içerisinde de sinyaller nereden veriliyor, araç kaç vites, klima nasıl çalıştırılır, göstergeler ne işe yarar, ısı hararet göstergesi nedir, yükseldiğinde ne yapılması gerekir gibi teorik sorular soruluyor. Bunda başarılı olduktan sonra direksiyon sınavı başlıyor. Bu çok önemli ve buradaki amaç adayın heyecanını yenmek, araçla ilgili donanım bilgisine sahip olmasını istemektir. Sınav başladıktan sonra da 30 dakikalık kısımda da çok katı kurallar var. Burada puan usulü yok ya kursiyer başarılıdır ya da başarısızdır" diye konuştu.

AKAN TRAFİKTE EN AZ 14 SAAT EĞİTİM

Tekin, bu değerlendirmenin yapıldığı sarı, kırmızı ve mavi olmak üzere üç renkli ek 4 formunun olduğunu belirterek, sınavda mavi renklerin 5 dakikalık kısımdaki teorik sorular, sarı rengin kursiyere iki istop hakkı tanınması, kırmızı rengin ise ilk yanlışta kursiyerin bırakıldığını gösteren formlar olduğunu aktardı.

Tekin, şöyle konuştu:

"Bunun içinde sinyalini vermek, aracın bir buçuk boy büyüklüğü alana bir hamlede girip, diğer hamlede düzeltecek şekilde park etmek, yokuşta kalkarken aracını en fazla bir kez istop ettirerek daha sonra hareket ettirmesi, 25 metre geri geri gelmesi gibi şartlar aranıyor. Bu şartların hepsini yerine getiren aday başarılı sayılıyor ve ehliyetini alıyor. Orada da işlem bitmiyor. Ehliyetini aldıktan sonra 2 yıl süreyle kursiyerin 75 ceza puanını aşmaması gerekiyor. Bu puanı aşarsa önce psiko-teknik muayene yaptırarak sürücü kursuna müracaat ederek, süreci tekrar baştan görüyor. Sürücü kursu kursiyere en az 14 saat akan trafikte, iki saat de simülatörde ya da pistte defansif eğitim verecek. Sürücü kurslarına müracaat edenlerin bunu bilmesi lazım. Bu onların hakkı. Adayların gittikleri sürücü kursunda toplam 16 saat direksiyon eğitimlerini mutlaka istemeleri gerekiyor. Bunun karşılığında olan ücretleri de her ilde oluşturulan komite belirliyor. İstanbul'da bir saat ücreti 70 lira, çok büyük bir rakam değil."

Tekin, bu eğitimleri vermeyen, ücretle ilgili esneklik yapan kurumların tespiti halinde kurumlara kapama, dönem açtırmama cezası verildiğini kaydetti.

Sürücü adayının direksiyon sınavında başarılı olduktan sonra ehliyetini aldığını ve iki yıl stajyer sürücü döneminin başladığını belirten Tekin, sürücünün bu süre içerisinde 75 ceza puanını aşmaması gerektiğini kaydetti. Milliyet

İmam babanın en zor görevi

Şırnak’ta terör örgütü PKK’ya yönelik operasyonda şehit olan polis memuru Emre Beker'in cenazesi, memleketi Çorum'da, imam olan babasının kıldırdığı cenaze namazının ardından toprağa verildi.

Evli ve bir çocuk babası şehit Beker'in (28) naaşı, Şırnak'taki resmi törenin ardından uçakla Amasya Merzifon Havaalanı'na, buradan da konvoy eşliğinde karayoluyla Çorum'un Mimar Sinan Mahallesi'ndeki babaevine getirildi.

AYAKTA DURMAKTA GÜÇLÜK ÇEKTİ

Beker'in cenazesi için burada helallik alındı. Şehidin babası Uğur, annesi Urkiya ve eşi Sümeyye ile yakınları, şehidin Türk bayrağına sarılı tabutuna sarılarak gözyaşı döktü. Bu sırada fenalık geçiren şehidin annesi ile eşine, sağlık ekiplerince müdahale edildi.
Ayakta durmakta güçlük çeken şehidin imam olan babasını, İl Müftüsü Ahmet Akın teselli etmeye çalıştı. Şehidin 4 yaşındaki oğlu Emir de bir yakınının kucağında törene getirildi.

İMAM BABA KILDIRDI

Şehidin cenazesi, helallik alınmasının ardından doğum yeri olan merkeze bağlı Boğabağı köyüne götürüldü. İkindi namazını müteakip mezarlık yanındaki alanda düzenlenen cenaze töreninde, şehidin özgeçmişi okundu. Beker'in cenazesi, Fatih Sultan Mehmet Cami İmamı olan babası Uğur Beker'in kıldırdığı cenaze namazının ardından köy mezarlığında toprağa verildi. 


Mezarlıkta Emre Beker için meslektaşları saygı atışı yaparken, şehidin eşi ve çocuklarını polis memurları teskin etmeye çalıştı. 

Cenaze törenine şehidin ailesi ve yakınlarının yanı sıra Çorum Valisi Ahmet Kara, TBMM İdare amirleri Salim Uslu ve Tufan Köse, AK Parti Çorum Milletvekili Ahmet Sami Ceylan, Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, Çorum Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, Garnizon ve İl Jandarma Komutanı Jandarma Kıdemli Albay Ahmet Çelik, Cumhuriyet Başsavcısı Ömer Faruk Yurdagül, İl Emniyet Müdürü Murat Kolcu, Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.

Kahramanmaraş'tan geçici görevle Şırnak'a giden özel harekat polisi Emre Beker, kent merkezinde 14 Mart'ta başlatılan "Şehit Jandarma Üsteğmen Mehmet Çiftçi Operasyonu"nda teröristlerle çıkan çatışmada şehit olmuştu.

10 çocuğa tecavüzle suçlanan öğretmenin 600 yıl hapsi isteniyor

Karaman Barosu Başkanı Oktay Yılmaz, bir sınıf öğretmeninin 10 öğrenciye cinsel istismarda bulunduğu iddialarına ilişkin, "Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcımız tarafından iddianame hazırlanmış, 16 Mart'ta 'çocuğun nitelikli cinsel istismarı, hürriyeti tahdit, kasten yaralama ve müstehcen görüntüleri izletme' suçlarından, 600 yıla yakın bir süre ile sanığın cezalandırılması için Karaman Ağır Ceza Mahkemesinde kamu davası açılmıştır" dedi.


Yılmaz, Karaman Barosunda düzenlediği basın toplantısında, Cumhuriyet Başsavcılığının gizlilik ve yayın yasağı hükmüne uyulmasının, hukukçular olarak ilk başta kendi vazifeleri olduğunu söyledi.
Öte yandan suçlunun cezasının en ağır şekliyle verilebilmesi adına dosyanın seyrini titizlikle takip ettiklerini belirten Yılmaz, "Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcımız tarafından iddianame hazırlanmış, 16 Mart'ta 'çocuğun nitelikli cinsel istismarı, hürriyeti tahdit, kasten yaralama ve müstehcen görüntüleri izletme' suçlarından, 600 yıla yakın bir süre ile sanığın cezalandırılması için Karaman Ağır Ceza Mahkemesinde kamu davası açılmıştır. Baro avukatları olarak, mağdurlar ve aileleri ile görüşerek, gönüllü savunuculuğunu yapacağız" diye konuştu. Hürriyet

Annenin sağlık durumu iyi, Asya halen uyutuluyor

Taksim’deki canlı bomba saldırında yaralananlar arasında bulunan 2.5 yaşındaki Asya Başaran’ın yoğun bakımdaki tedavisi sürüyor. Ameliyattan sonra uyutulan Asya’nın uyandırılıp uyandırılmayacağına tomografi sonuçlarına göre karar verileceği belirtildi.


İstiklal Caddesi’nde 4 kişinin ölümü, 37 kişinin de yaralanması ile sonuçlanan canlı bomba saldırısında ailesi ile birlikte yaralanan küçük Asya, Şişli Hamidiye Etfal Eğitim Hastanesi’nde tedaviye alındı. Beyin ameliyatı geçiren Asya’nın bu sabah saatlerinde tomografisi çekildi. Ameliyattan sonra uyutulan Asya’nın uyandırılıp uyandırılmayacağına gün boyu yapılacak tetkikler sonucunda karar verileceği belirtildi. Asya’nın annesi Çilem Başaran’ın ise sağlık durumunun iyiye gittiği ve yoğun bakımdaki tedavisinin ardından normal servise alınacağı söylendi. Asya’nın 7 yaşındaki ablası Elçin ise dün taburcu edilmişti.

Öte yandan anne ve kızının sağlık durumu ile ilgili ilerleyen saatlerde hastaneden yazılı bir açıklama yapılması bekleniyor. DHA

İrem Aktaş AK Parti'den istifa etti

İstiklal Caddesi’ndeki patlamanın ardından, yaralı kurtulan İsrailliler için “Beter olsun İsrail vatandaşları. Keşke yaralanmayıp hepsi ölseydi” diye tweet atan AK Parti Eyüp Kadın Kolları Tanıtım ve Medya Birim Başkanı İrem Aktaş, görevinden istifa etti.


İlçe yönetiminden bir yetkili “Kardeşi patlama sırasında yakınlarda bir yerdeymiş. O infialle mesajı atmış. İstifasını aldık. Yarın (bugün) partiden ihracı için disiplin kuruluna sevk edilecek” dedi. AK Parti Eyüp İlçe Kadın Kolları Başkanı Hatice Yücel de önceki gün Twitter mesajında Aktaş’ın partiden ihracı için ilçe yönetiminin işlemleri başlattığını duyurmuş, mesajın AK Parti’nin görüşlerini yansıtmadığını açıklamıştı. Hürriyet

Nusaybin'de hain saldırı! Şehit sayısı 4'e yükseldi

Mardin’in Nusaybin ilçesinde devam eden operasyonlar kapsamında güvenlik güçleriyle PKK’lı teröristler arasında çıkan çatışmada 3 asker şehit oldu... Operasyonlarda bu sabah bir özel harekat polisi de şehit olmuştu.

Sabah saatlerinde, yola döşenen patlayıcının infilak ettirilmesi sonucu özel harekat polisi Gökhan Osman Karaduman'ın şehit olmasının ardından devam eden operasyonlarda, PKK'lılar ile sıcak temas sağlandı.

Çıkan çatışmada; PKK'lıların patlayıcı ve silahlı saldırısında 3 asker daha şehit oldu.

TANKLAR DAĞLIK BÖLGEYE ATIŞ YAPTI

Çatışmalar devam ederken, Durucu Mahallesi üst tarafında bulunan dağlık bölgeye, tanklar tarafından top atışı yapıldığı öğrenildi.

Nusaybin'de patlayıcı tuzaklanan hendek ve barikatların imha edilmesi, PKK'lıların etkisiz hale getirilmesi amacıyla başlatılan operasyonlar devam ediyor.
Operasyonlarda dün akşam ve bu sabah olmak üzere 2 polis memuru da şehit olmuştu.

ŞIRNAK'TA 5 TERÖRİST ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ

Şırnak'ta da terör örgütüne yönelik operasyonlar sürüyor. AA'nın haberine göre Türk Silahlı Kuvvetleri ve emniyet güçlerinin müşterek operasyonunda 5 terörist daha etkisiz hale getirildi. Operasyonun başladığı tarihten itibaren etkisiz hale getirilen terörist sayısı 33'e yükseldi.
Güvenlik güçleri, teröristler tarafından oluşturulan 6 barikatı kaldırdı, 3 çukuru kapattı, 48 el yapımı patlayıcıyı imha ederken, çok sayıda el yapımı patlayıcı ele geçirdi.

Operasyon bölgesinde, jandarma özel harekat ve polis özel harekat timleri ile teröristler arasında çatışmalar yoğunlaşırken, güvenlik güçleri toplam 748 evde arama tarama çalışması yaptı. Evlerde teröristlere ait çok sayıda yaşam malzemesi bulunurken, PKK'lı teröristlerin kaçışı kolaylaştırmak için evlerin duvarlarında delikler oluşturduğu görüldü.

EVLERDEKİ SİPERLERDEN ATEŞ EDİYORLAR 

Yeşilyurt Mahallesi'nde yoğunlaşan operasyonda, teröristler, güvenlik güçlerine evlerin duvarlarında açtıkları deliklerden ve odalarda oluşturdukları siperlerden ateş ediyor. İl merkezine giriş çıkışa izin verilmezken, teröristlerin kaçma ihtimaline karşı kırsalda da önlemler artırıldı. DHA

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli açıklamalar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Yıldız Sarayı'nda gençlerin sorularını yanıtlıyor.



Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TRT ekranlarında Türkiye ve dünyada yaşanan gelişmelerle ilgili gençlerin sorularını yanıtlıyor. Program, Yıldız Sarayı Silahhane'de gerçekleştiriliyor.

İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:

MİLLET SİZİ İLK FIRSATTA CEZALANDIRIR

'Ircıca Kütühanesi bizim için önemli bir yer. Yıldız Sarayı, Cumhurbaşkanlığı'nın Külliyesi olsun dedik.

Terörün bedelini ağır ödedik. Başbakanlığım döneminde demokratik açılım süreci başlatalım dedik. Baktık ki karşı taraftan tepki alamıyoruz. Bu defa bizler geniş kapsamlı çözüm süreci başlatalım dedik. Süreci tahrik edenler, yazar-çizerler tarafından takdir edildi. Millete rağmen siyaset yapmaya kalkarsanız millet sizi ilk fırsatta cezalandırılır.

DERBİ AÇIKLAMASI: CİDDİ İSTİHBARAT BİLGİLERİ ÜZERİNE...

Kabir diye açtıkları yerden silah depoları çıktı. Operasyonlar başladı. 300'ü aşkın şehidimiz var. 1'e 10 onlardan etkisiz hale getirilenler oldu. Süreç kararlılıkla devam edecek. Yani buradan asla taviz vermemiz mümkün değil.Ankara'da yaşananlar var. İstanbul'da yaşananlar var. İşte en son şu anda Galatasaray-Fenerbahçe maçıyla alakalı da aldığımız bazı ciddi istihbarat bilgileri üzerine, önce bir seyircisiz oynatmayı düşündük ama daha sonra yeni bazı istihbaratlar gelince, bu istihbaratla ön alınan bilgilerle örtüştüğünü görünce, bunu her iki kulübün başkanlarıyla da arkadaşlarımız görüşmek suretiyle, 'bunu ileri bir tarihe erteleyelim' dediler ve böylece bu maçı da ileri bir tarihe ertelemiş olduk.Türkiye genelinde 2 milyon 700 bin Suriyeli, 300 bin Iraklı var.

OPERASYONLARIN FAYDASI ÇOK FAZLA OLDU

(Çözüm Süreci) Bu iyi niyet, ne yazık ki ciddi manada istismar edildi ve o süreç içerisinde ülkemize ciddi manada bir silah girişi oldu. Çünkü bizim sınırlar biliyorsunuz, çok çok uzun. Sadece Suriye sınırı 911 kilometre. Irak sınırına bakıyorsunuz, Irak sınırı hakeza 350 kilometre, İran sınırı var, bütün buralardan girme şansı var. Bunu da bunlar bu şekilde değerlendirdiler. İşte şimdi bu bütün operasyonlar yapılırken, evlerin bodrumlarından olsun, rögarların altından nasıl silahlar çıktığı, hepsi şu anda ortaya çıkıyor. O bakımdan bu operasyonların faydası çok fazla oldu.

Suriyelilere seçme ve seçilme hakkı

29 Nisan'da Suriyeli vatandaşlarımız oluyor.


Savaştan kaçarak Türkiye’ye gelen ve sayıları 3 milyona yaklaşan Suriyeli mültecilerden bir bölümü, 29 Nisan 2016 tarihinden itibaren Türk vatandaşlığı hakkı kazanacak. Suriye’den 252 kişilik ilk mülteci kafilesi, 29 Nisan 2011′de Türkiye’ye giriş yaparak kamplara yerleştirilmişti.
CHP İstanbul milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Erdoğan Toprak bu konuda hazırladığı raporu SÖZCÜ’ye açıkladı. Toprak, ”Suriyeliler, 29 Nisan’dan itibaren vatandaş olabilecek. Birçok ilde demografik yapı da değişecek. Üç beş yıl sonra bazı illerde belediye başkanları Suriye kökenli TC vatandaşları olabilir, hatta bunlar arasından milletvekili bile seçilir” dedi.

5 YIL ŞARTI

Suriyelilerden oluşan ilk kafiledeki 252 kişi, 29 Nisan’da Türk vatandaşlığı hakkı elde edecek. Daha sonra da 5 yılını tamamlayan Suriyeliler, Türk vatandaşı olabilecek. 5901 sayılı Türk vatandaşlığı kanununun 11. maddesi, vatandaş olmak isteyen yabancı uyruklu bir kişide, ‘’Başvuru tarihinden geriye doğru Türkiye’de kesintisiz 5 yıl ikamet etmiş olma’’ şartı arıyor. Bu şartı taşıyan da Bakanlar Kurulu kararı ile TC vatandaşı oluyor.

152 BİN ÇOCUK DA VATANDAŞ

2011’den bu yana Türkiye’ye gelen Suriyelilerin 152 bin çocuğu da ülkemizde doğdu. Kanunun 8. maddesine göre de, Türkiye’de doğan ve yabancı ana-babasından dolayı, herhangi bir ülkenin vatandaşlığını kazanamayan çocuk, Türk vatandaşı sayılıyor. Böylelikle Türkiye’de doğan 152 bin Suriyeli çocuk ve bundan sonra doğacaklar da, aileleri savaş nedeniyle ülkelerindeki resmi makamlara başvurup çocuklarını Suriye vatandaşı yapamadıkları için, Türk vatandaşlığını elde edebilecek.

4 MİLYON ARTABİLİRİZ

Halen Türkiye’de yaşayan ve sayıları 2 milyon 720 bine ulaşan Suriyeli mültecinin yanı sıra, 170 bin de Irak’lı mülteci var. Türkiye’de doğan 152 bin çocukla sayı 3 milyon 42’ye ulaşıyor. Geri kabul anlaşması ile Türkiye’ye gönderilmesi planlanan, kaçak göçmenler de ilave edilince, sayı 4 milyona dayanıyor. Bu durum da, Türkiye nüfusunun önümüzdeki 5 yıllık bir dönemde toplam 4 milyon artması sonucunu doğuruyor. CHP’li Toprak ”Geri kabul anlaşması büyük bir hatadır. İntihar anlaşmasıdır” dedi.

BİR MİLYON YENİ OY

AKP’nin, Türkiye’deki siyasi dengeleri etkilemek istediğini de savunan Toprak, ‘’2019′da yapılması öngörülen üç seçime milyonu aşkın mültecinin, yeni seçmen olarak katılımı söz konusu… Suriyelilerin vatandaşlığa kabulü ile seçmen dengeleri değişecek. Bu yıl sonlarında yapılacak olası bir erken seçim de dahi, 29 Nisan 2011’den sonra yurda giren 400-500 bin mülteci Türk vatandaşı olarak oy kullanabilir” dedi.

TBMM’DE SURİYELİ VEKİL

Toprak, “Mültecilerin yoğun olarak yerleştikleri sınır illerinde siyasi tablo daha da derinden etkilenecek. 90 bin nüfuslu ve 120 bin Suriyeli mültecinin yaşadığı, Kilis’te, gelecek seçimlerde Suriye asıllı bir belediye başkanı seçilebilir. Ya da TBMM’ye Suriye asıllı TC vatandaşı vekiller girebilir. Şanlıurfa, Gaziantep, Mardin, Hatay, Adana, Mersin gibi illerden, Suriye asıllı TC vatandaşı milletvekilleri çıkabilir’’ dedi. Toprak raporunda, “AKP hükümeti, mülteci yerleşim planıyla mültecileri bölge illerine dağıtarak, Kürt nüfusun yoğun olduğu yerlerde, demografik değişime gitmeyi düşünüyor olabilir ki, bunun ipuçlarını da görüyoruz” tespitine de yer verdi. (Kaynak:sözcü.com.tr)