10 Aralık 2014 Çarşamba

Emektar eskorta Türk talip yağıyor

10 binden fazla erkekle birlikte olduktan sonra hayatının aşkını aramaya başlayan Avustralyalı eskort Gwyneth Montenegro, Türkiye’den evlilik teklifi aldığını açıkladı.

1000’den fazla teklif
Avustralya’da eskortluk yaparken 10 binden fazla erkekle birlikte olduğunu açıklayan Gwyneth Montenegro’ya (36) Türkiye’den evlilik teklifi yağıyor. Montenegro hayatını Kitap haline getirdiğinden bu yana Türkiye, ABD, Çin ve Doğu Avrupa ülkeleri başta olmak üzere onlarca ülkeden 1000’den fazla evlilik teklifi aldığını söyledi

Hayatının aşkını arıyor
Anılarıyla büyük ses getiren Montenegro üç yıl önce eskortluğu bıraktığını ve artık hayatının aşkını aradığını söylemişti. Kitabıyla uluslararası basının dikkatini çeken kadın kariyerinin
zirvesindeyken saat başı 500 ile 1000 dolar arasında kazandığını belirtmişti. Mİlliyet

İşsize günde 25 TL!

Herkesin meslek kazanıp iş sahibi olması için düğmeye basıldı. Firmalar işsize meslek öğretirse primleri devlet ödeyecek. Kursiyere de günde 25 lira harçlık verilecek

Hükümet nitelikli eleman bulmakta zorlanan patronlara destek için önemli bir adım attı. Türkiye İş Kurumu'nca başlatılan 'İşbaşı eğitim Programı' ile işverenin kalifiye eleman bulması sağlanacak. Kendi işyerinde iş öğreten, meslek kazandıran işverenin sigorta giderini devlet karşılayacak. İŞKUR, aynı zamanda çalıştırılan sigortalıya günlük 25 lira ödeme yapacak, genel sağlık sigortası ile iş kazası ve meslek hastalığı primlerini de karşılayacak.

İşbaşı Eğitim Programı ile işveren aradığı elemanı maliyetsiz şekilde bulacak, sigortalı da vasıflı hale gelerek meslek öğrenmiş olacak. Program, işverene, kalifiye eleman bulmakta zorlandığı meslekte vasıfsız elemanı kendi işyerinde yetiştirmesi için destek sağlıyor. Programın işverene hiçbir maliyeti olmayacak, sigortalının tüm giderlerini İŞKUR karşılayacak. Uygulama hem işverene hem de işsiz gençlere fırsat yaratacak.

NASIL YARARLANILACAK?

İşkur bu elemanların sigortasını, iş kazası ve meslek hastalığı primlerini ödeyecek. Ayrıca elemanlara günlük 25 TL ödeme yapacak. Programdan yararlanabilmek için bir işyerinde en az 2 sigortalı çalışanın olması gerekiyor. Eğer 10'dan fazla çalışan varsa her 10 kişiye karşılık 1 kişi için bu destekten yararlanılacak. Yararlanacak gençlerin İŞKUR'a kayıtlı işsiz olması, işverenin birinci dereceden akrabası ve öğrenci olmaması ve 15 yaşını tamamlaması gerekiyor.  Takvim

7 milyon liralık güvenlik zafiyeti

Türkiye’ye giren Suriyelilerin kimlikleri ve biyometrik bilgilerinin kayıt altına alınması için Emniyet’in satın aldığı 7 milyon liralık bilgisayar programının işe yaramadığı ortaya çıktı... 
Yurda giriş yapan yabancıların aranma bilgisi ile giriş yasaklarını kontrol eden bir mekanizmaya sahip olmayan bilgi sistemi nedeniyle ‘sorunlu’ 5 bin Suriyelinin Türkiye’ye girdiği anlaşıldı...

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Türkiye giriş yapan Suriyelilerin kayıtlarının tutulduğu bilgisayar programının satın alınması ve kullanılmasında yaşanan usulsüzlük iddialarıyla ilgili adli soruşturma başlattı. Emniyet Genel Müdürlüğü’nde (EGM) kullanılan ve 6.8 milyon lira ödenen bilgisayar programında, yurda giriş yapan Suriyelilerin tutulan kayıtlarının, güvenlik kayıtlarıyla entegre edilmemesi nedeniyle ülke güvenliğinin zafiyete uğratıldığı anlaşıldı. Türkiye’ye girmemesi gereken yaklaşık 5 bin Suriyelinin ülkeye giriş yaptığı belirlendi. Savcılık, üç üst düzey emniyet yetkilisi için soruşturma izni istedi. Milliyet’in edindiği bilgiye göre; Suriye’deki iç çatışmalarla birlikte Türkiye’ye giriş yapan binlerce Suriyelinin kayıt altına alınması amacıyla Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanlığı’nın (AFAD) koordinesinde özel bir çalışma başlatıldı.

6.8 milyonluk ihale
Suriyelilerin kimlikleri ve biyometrik bilgilerinin kayıt altına alınması için afad’nın talebiyle EGM özel bilgisayar programı satın aldı. Ankara’da EGM merkezinde kurulması öngörülen bilgisayar yazılımı için Mayıs 2013’te özel bir firmanın kazandığı ihale karşılığı yaklaşık 2.7 milyon dolarlık anlaşma yapıldı. Firmaya Ekim 2013’de Başbakanlık’tan gelen ödenek ile yaklaşık 6.5 milyon liralık fatura bedeli karşılığında ödendi. İhale sonrasında ortaya çıkan yeni ihtiyaçların giderilmesi amacıyla yapılan ikinci ihale içinse, 165 bin dolar karşılığı olarak 390 bin lira ödeme yapıldı.
Sistemin kurulması sonrasında;  Türkiye’ye sığınan ve kamplarda yaşayanlardan yaklaşık 600 bin kişiye ait tüm kayıtlar veri tabanına yüklenmeye başlandı. Bu süreçte; emniyet teşkilatında başlatılan yeniden yapılanma çalışmaları kapsamında Suriyeli sığınmacıların verilerinin tutulduğu 6.8 milyon liralık sistemin kurulum aşamaları müfettişlerce mercek altına alındı. Yapılan incelemelerde; kurulumu ve işletimi sağlanan bilgi sisteminin yurda giriş yapan yabancıların aranma bilgisi ile giriş yasaklarının olmadığını kontrol eden bir mekanizmaya sahip olmadığı belirlendi.

Gizli kayıtlar çıktı
Tespitin ardından, sistemde kayıtlı yaklaşık 600 bin Suriyelinin kayıtları gerekli incelemelerin yapılması için emniyetin kullandığı Pol-Net ve Adalet Bakanlığı’nca kullanılan UYAP bilgi sistemindeki verilerle karşılaştırıldı. Kayıtlardaki Suriyelilerin aranan kişiler olup olmadığı ve yurda giriş yasaklarının bulunup bulunmadığının belirlenmesi amacıyla yapılan “sağlama” analizlerini sonucunda, çeşitli gerekçelerle ve ilgili makamlarca yurda giriş yasağının yanı sıra adli ve idari değişik nedenlerden haklarında arama kaydı bulunan yaklaşık 5 bin Suriyelinin ülkeye giriş yaptığı anlaşıldı. Şüpheli Suriyeliler hakkında terör, sağlık, kamu güvenliği gibi konularda yaklaşık 16 bin kayıt bulunduğu ortaya çıkarıldı.

Soruşturma izni istendi
Sistemin EGM’e kurulmasına karşın, emniyet görevlileri yerine sistemin başında firmanın sivil görevlilerinin çalıştığı belirlendi. Bu durumun ülke güvenliğinde zaafiyet yaratacağı iddiasıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı adli soruşturma başlattı. İçişleri Bakanlığı’nın resmi başvurusu sonra harekete geçen savcılık, yürüttüğü soruşturmanın ilk aşamasında ihaleyi gerçekleştiren ve sistemin kurulmasını sağlayan Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde görev yapan bir daire başkanı ve iki daire başkan yardımcısı hakkında İçişleri Bakanlığı’ndan soruşturma izni istedi. Ayrıca, İçişleri Bakanlığı da idari soruşturma başlatıldığı öğrenildi. Millliyet

9 Aralık 2014 Salı

Akacak kandan siz sorumlusunuz

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın Güvenlik Paketi hakkında yaptığı açıklamaya Başbakan Davutoğlu'ndan çok sert bir yanıt geldi. Davutoğlu "Bundan sonra şehirleri kan gölüne çevireceklerini söylüyorsa dökülecek her kandan Demirtaş sorumludur" dedi.

Başbakan Davutoğlu, Demirtaş'ın Güvenlik Paketi'ne tepki göstererek, "Yasayı miting ve eylemlerle engelleyeceğiz. Bu yasayı çıkarırsan ters teper. Korkmaz, sokağa çıkarlar" demesi üzerine çok sert bir cevap verdi. Davutoğlu, 'Çözüm süreci ile ilgili zihnimiz her zaman berrak oldu, tereddüt yaşamadık. Demirtaş'ın 'Güvenlik Paketini sokaklarda engelleriz' açıklaması çok sorumsuzca. 1 Ekim'de yaptığımız görüşmede böyle konuşmuyordu. Demirtaş'ı uyarıyorum; Bundan sonra şehirleri kan gölüne çevireceklerini söylüyorsa dökülecek her kandan Demirtaş sorumludur. Kamu düzeni herkese lazım, Demirtaş'a da lazım" dedi.

Davutoğlu ayrıca şunları dile getirdi:

- Paralel yapı ile örgüt arasındaki görüşmeleri biliyoruz. Bu irtibatı kamuoyu bilmeli.

- 3.göze ihtiyaç yok, kamu önderleri ile konuşacağım. İyiniyetli oldukları sürece süreç devam eder.

- Nepotizme (kayırma, akrabacılık) her zaman karşıyım. Atamalar yasal yapılmışsa karşı çıkmayız. Dosya açtılarsa biz de dosya açarız. Kılıçdaroğlu kendi döneminde SSK'da kaç yakınını işe aldı acaba?

Üniversiteyi sarsan taciz skandalı!

Balıkesir’in Bandırma İlçesi’nde bulunan İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü’nde 16 kız öğrencinin, öğretim görevlisi A.N.Ö.’nün (50) kendilerini sözlü ve elle taciz ettiği iddiası üzerine soruşturma başlatıldı.

Milliyet'in haberine göre; Balıkesir Üniversitesi Rektörlüğü tarafından hazırlanan raporu inceleyen Danıştay, yeterli delil bulunduğu gerekçe göstererek, öğretim görevlisi A.N.Ö.’nün yargılanması için dosyayı ağır ceza mahkemesine gönderdi.

DANIŞTAY: YETERLİ DELİL VAR

Balıkesir Üniversitesi’ne bağlı olarak eğitim veren Bandırma İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü’nde okuyan 16 kız öğrenci, öğretim görevlisi A.N.Ö’nün kendilerini sözle ve elle taciz ettiği öne sürerek, geçen yıl Balıkesir Üniversitesi Rektörlüğü’ne başvurdu. Rektörlük iddialar üzerine olayla ilgili idari soruşturma başlattı. Rektörlük tarafından atanan muhakkikin hazırladığı raporu inceleyen Danıştay 1’inci Dairesi, tacize ilişkin somut ve yeterli delil bulunduğunu gerekçesiyle A.N.Ö.’nün ağır ceza mahkemesinde yargılanmasına karar vererek dosyayı Bandırma Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi.

Bekar olduğu öğrenilen ve Edincik Mahallesi’nde oturan A.N.Ö.’nün Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmasına önümüzdeki ay başlayacağı bildirildi.

Karı-kocayı oda spreyi bu hale getirdi

Mutfakta yemek pişirmek için yakılan ocak, yemek kokularını gidersin diye mutfağa konulan otomatik spreyin değişimi sırasında çıkan gazı alevlendirdi. Hemen ardından bir patlama oldu. Yemek pişiren kadınla, spreyi değiştiren koca 2’nci derece yandı.

Bakırköy’de bir evde eşine ender rastlanır bir ev kazası meydana geldi. Yemek kokularını gidersin diye mutfağa konulan otomatik spreyin gazı yanan ocağın aleviyle buluştu. Alev topuyla birlikte bir patlama oldu. O sırada yemek pişiren Nuray Gülay ev kadını ile güvenlik görevlisi eşi İsmail Gülay ciddi şekilde yaralandı. Hastanaye kaldırılan karı kocada 2’inci derecede yanık oluştuğu anlaşıldı. İsmail Gülay ve eşi Nurhan Gülay’ın Bağcılar eğitim ve Araştırma Hastanesi Yanık merkezinde altına alındılar. Milliyet

"Tacize uğradım" deyip istifa etti

İngiltere’nin AB ve göç karşıtı aşırı sağcı partisi UKIP’in en en ünlü yüzlerinden Natasha Bolter (35), cinsel tacize uğradığı gerekçesi ile partiden istifa ettiğini açıkladı.

South Basildon bölgesinden milletvekili adayı olması beklenen Bolter,  partinin milletvekili adaylarını seçmekten sorumlu olan UKIP Genel Sekreteri Roger Bird’ün Londra’daki bir klüpte onu taciz ettiğini söyledi.

Bird ile milletvekilli adaylığını konuşmak için bir araya geldiğini söyleyen Bolter konu ile ilgili yaptığı basın açıklamasında “Bird görüşmeye akşam özel bir klüpte devam etmek istediğini söyledi. Ben çok heyecanlı olduğum için beni rahatlatmak istediğini varsayarak bu teklifi kabul ettim. Ancak klübe gittiğimizde bir siyasetçi olarak neler önerdiğimle hiç ilgilenmediğini fark ettim. Beni klübün bilardo odasına götürdü ve beni çok çekici bulduğunu söyleyip o gece onunla ede dönmek isteyip istemediğmi sordu” dedi.



Bolter, Bird'ün buluşmalarından önce "kot giymesinden hoşlanmadığı için" ona 169 sterlinlik Ted Baker marka bir elbise aldığını da söyledi ve bu hareketten de çok rahatsız olduğunu belirtti.

UKIP iddialar üzerine Roger Bird’ü görevden uzaklaştırdıklarını açıklarken, Bird taciz iddialarını reddetti ve “Bolter ile bir ilişki yaşadığını” söyledi.

Bolter ise 41 yaşındaki siyasetçi ile aralarında duygusal ya da cinsel hiçbir ilişki olmadığı konusunda ısrar etti.

Bolter partide yaşadığı tek problemin Bird olmadığını, sürekli başka üyelerin de ırkçı ve seksit yorumlarına maruz kaldığını da söyledi. Genç siyasetçi bir keresinde parti üyelerinden birinin ona “Tek işinin güzel görünüp partiye oy kazandırmak olduğunu” söylediğini de dile getirdi. (hürriyet.com.tr)

14 yaşında kalp krizinden öldü

Van'ın Çatak İlçesi Yatılı Bölge Okulu 8'inci sınıf öğrencisi 14 yaşındaki Murat Eraslan, geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti.


Önceki gece yatılı olarak kaldığı pansiyonda aniden rahatsızlanan Murat Eraslan, öğretmen ve arkadaşları tarafından Çatak Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Burada yapılan müdahalede kalp krizi geçirdiği belirlenen Eraslan, Van YYÜ Dursun Odabaş Tıp Merkezi’ne sevk edildi. Tıp Merkezi’nde iki gün boyunca yoğun bakımda kalan Eraslan, bugün sabah saatlerinde yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.

Cenazesi bugün Çatak’a getirilen Murat Eraslan için tören düzenlendi. Cenazede Eraslan’ın ailesi, öğretmen ve öğrenci arkadaşları gözyaşlarına boğuldu. Cenazeye Kaymakam Uhut Umre Koyuncu, Emniyet Müdürü Niyazi İnanlı, İlçe Milli Eğitim Müdürü Salih Taş, İlçe Müftüsü Sezai Görentaş da katıldı. Eraslan’ın cenazesi, gözyaşları arasında ilçe mezarlığında toprağa verildi.

ABD'li rapçi eşini öldürüp intihar etti!

ABD'li rapçi Earl Hayes, kendisini ünlü bir şarkıcıyla aldatmakla suçladığı dansçı ve aktris eşi Stephanie Moseley'i öldürdü, ardından da intihar etti. Hayes, bu anları, telefonunun görüntülü görüşme özelliğini kullanarak, boks şampiyonu arkadaşı Floyd Mayweather Jr.'a izletti.

Kan donduran olay çiftin Los Angeles'taki evinde gerçekleşti.

Eşinin ünlü bir şarkıcıyla ilişkisi olduğundan şüphelenen Hayes, arkadaşı Mayweather Jr.'la görüntülü görüşme yaparken, önce Moseley'i vurdu. Daha sonra da silahını kendine yönelterek, hayatına son verdi. Telefonun diüer ucundaki Mayweather Jr. ise yaşanan her şeyi görüp duydu.

Hayes'in telefon görüşmesi sırasında eşini öldüreceğini söylediği, Mayweather Jr.'ın ise arkadaşını bunu yapmaması için ikna etmeye çalıştığı belirtildi.

Saat 07.30'da olay yerine giden Los Angeles polisi, evde çiftin cansız bedenleriyle karşılaştı. Komşular, olay esnasında bir kadın çığlığı ve yaklaşık 10 el silah sesi duyduklarını belirtti. Medyafaresi

8 Aralık 2014 Pazartesi

Aslanlara yem oldu

Barselona Hayvanat Bahçesi'nde aslanların bulunduğu bölüme atlayan adamın durumu ciddiyetini koruyor.

İspanya’nın Barcelona kentinde bulunan hayvanat bahçesine gelen 45 yaşındaki bir polis yüzlerce ziyaretçinin önünde kendisini aslanların bulunduğu bölüme attı.
Kafesleri açık bulunan aslanlar ilk önce olayı anlamadı ancak polis olduğu belirlenen Justo Jose isimli kişi aslanları tahrik ederek onları kızdırmaya başladı.
Bu durum karşısında harekete geçen 3 aslan İspanyol polise saldırmaya başladı. Olayı şaşkınlıkla izleyen hayvanat bahçesindeki ziyaretçiler ise aslanlara taş atarak onları uzaklaştırmaya çalıştırdılar. Yetkililer ise acilen itfayiyeyi çağırarak aslanlara tazikli su sıkılmasını istedi.Yaklaşık yarım saat süren ölüm kalım savaşı sonucu 45 yaşındaki polis vucuduna aldığı ağır darbeler sonucu acilen hastaneye kaldırıldı.

Akli dengesi yerinde olduğu belirlenen polisin durumunun ağır olduğu belirtiliyor. Justo’nun daha öncede Barcelona’da gerçekleşen kürtaj karşıtı eylemlere katıldığı ve Katalonya’daki bağımsızlık yanlısı girişimleri protesto ettiği için gözaltına alındığı açıklandı. İspanyol basını adı geçen İspanyol polisine “Şehir Rambo’su” adını verdi.


Erdoğan: İsteseler de istemeseler de Osmanlıca öğrenilecek

Cumhurbaşkanı Erdoğan 5. Din şurasında İslam dünyasına yönelik önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan son 200 yılda Türkiye'de Müslümanların baskı altında olduğunu, bunu yapanların da kendilerine din yerine yurttaşlık diye bir şey koyduklarını ve ona inandıklarını söyledi. Erdoğan Osmanlıca'nın da bazı kesimler istese de istemese de öğretileceğini söyledi.

Batı'da Hıristiyanlıktan boşalan yere yurttaşlık koydular, Türkiye'de de aynı şey yapılmaya çalışılıyor.

40 yıldır siyasetle iştigal eden biri olarak beni ilgilendiren vazifem pratik alandır. Dine ait meselelerin tüm meselelerin özgürce konuşulabilmeli. Tüm kesimleri de cesaretlendirmek benim görevim.

"DİNDARLAR 200 YILDIR TAHKİR EDİLİYOR"

Tanziamattan beri meseleler özgürce ele alınamadı. Din konusu objektif, mahalle baskısından uzak bir şekilde konuşulamamıştır.

200 yıldır dindarlar horlanmaya, tahkir edilmeye mazur kalmışlardır. Filmlerde, romanlarda, karikatürlerde dindarlıkla cehalet eş tutulmuştur. Din ve dindarlık yoksulluğun nedeni olarak görülmüştür. Din hep terakkiye mani olarak anlatılmıştır.

"İSLAMAFOBİA'YI İÇERİDEKİ YAZARLAR DA KÖRÜKLEDİ"

İslamafobia, faşizme eşit olan bu sorun Türkiye ve İslam coğrafyasında bizzat içeride, siyasiler, yazarlar bunu körüklemiştir.

Dine sistemli bir taarruz gerçeklemiştirler ki İslam'ı savunacak alimler kendilerini savunmaktan bir türlü ofansif pozisyona geçememişlerdir.

Bazı zihniyet mensupları akıl ve bilimden başka bir şey tanımamış vahye saldırmışlardır.

"BUNLAR VAHYE SALDIRDILAR"

Oku diye emredilen bir dinin mensubuyken sanki bunun karşısındaymış gibi gösterilmiş.

Yüce kitabımızda hep akledilmekten bahseder. Böyle bir dinin mensubuyken vahyi bi kenera atıp sadece akıl ve bilime yöneltilmek istenmesi manidardır.

"KUR'AN YASAKLANDI CAMİLER AHIR OLDU"

Kur'an yasaklanmış, Camiler ahır olarak kullanılmış, ezan yasaklanmış, sakal bırakanlar, başörtüsü takanlar hakir görülmüş.

Yazı, karikatür, film ve romanlarda din ve dindarlar hor görülmüş. Dindarlara cevap hakkı bile verilmemiş.

Dini savunan siyasetçiler dinci yaftası yapıştırılmış.

Sözüm ona alimler desteklenmiş sırtları sıvazlamışlardır. Dini özünden kopartmaya çalışanlar, ekranlar yoluyla imkanlarına imkanlar katmışlardır.

"DİNDAR NESİL DEDİK DİYE BİZE SALDIRDILAR"

Bunun yanında hasbi bir şekilde yazanlar, mücadele edenler en ağır eziyetlere maruz kalmıştır.

Ben de bu yüzden saldırılara uğradım ve uğramaya da devam ediyor. Biz bu millete cesaret aşılıyoruz. Biz 200 yıldır sorulamayan soruları sorduğumuz için içerden ve dışardan saldırıya uğruyoruz. Eğitim sisteminde Kur'an ve Siyer derslerini koyduk diye saldırıya uğradık. Dindar nesil dediğimiz için saldırıya maruz kaldık.

Amerika kıtasını Müslümanlar keşfetti dedik diye saldırdılar. Önce Türkiye'de sonrasında tüm mazlum milletlerin hakkını savunduğumuz için bizden rahatsız oluyor ve bizi hedef yapıyorlar.

"İSLAM DÜNYASINDA BİRLİK YOK"

Darbeyle iş başına gelmiş bir şahıs İnterpol'e talimat veriyor. İslam Alimler Birliği Başkanı Yusuf El Kardavi hakkında kırmızı bülten çıkartıyor.

İlim siyasetin emrinde olmaz. Siyaset ilmin emrinde olur. Bunlar dünyanın iyiye gitmediğini gösterir.

Diyanet İşleri Başkanlığımız burada alınan kararları İslam dünyasıyla paylaşması lazım. İslam dünyasında bir birlik yok. Türkiye bunun öncülüğünü yapabilir. Milliyet

Beş yıl erken emeklilik geliyor

4 yıl çalışan öğretmen 5 yıl çalışmış görülecek. 20 yıl sonra 5 yaş erken emekli olabilecek. İşte ayrıntılar...

Erken emeklilik imkanları genişliyor. Yıpranma payı alarak emekliliğini öne çekecek meslekler arasına öğretmenlik de katılıyor. Daha önce sağlıkçılara tanınan yıpranma payı imkanı öğretmenlere de tanınacak. Milli eğitim Bakanlığı'nca (MEB) düzenlenen 19. Milli Eğitim Şurası'nda öğretmenlere her dört yılda bir yıpranma payı verilmesi önerisi benimsendi. Buna ilaveten öğretmenlerin ek göstergesinin 3600 olması da karara bağlandı. Bu sayede öğretmenlerin özellikle emekli olduktan sonra maaş ve ikramiyeleri artacak. Yıpranma payı sayesinde 20 yıl görev yapan bir öğretmen 5 yıl kazanmış olacak.  Böylece 5 yıl daha erken emekli olma imkanına kavuşacak. Aynı hak sağlıkçılara da tanınarak onlara da erken emekliliğin yolu açılmıştı.

HER KESİM YARARLANIR

Erken emeklilik belli meslek gruplarına tanınsa da diğer vatandaşların da bu hakkı bulunuyor. Askerliğini sigortalı olmadan önce yapmış vatandaşlar bu süreleri borçlanarak ilk işe giriş tarihlerini öne çekiyor. Böylece en az 1 yıl erken emekli oluyor. Sigortalı olduktan sonra doğum yapan kadınlar yaş ve yılını tamamlamış ise 3 çocuğa kadar borçlanarak 2160 gün yani 6 yıl daha erken emekli olabiliyor. Yüzde 40 ve üzeri raporu olan engelliler de, erken emekli olabiliyor.

Yüzbinlerin beklediği kanun kabul edildi

Bedelli askerlik ve sözleşmeli er başvurularına ilişkin kanun teklifi, TBMM Milli Savunma Komisyonu'nda kabul edildi.

Askerlik Kanunu ile Sözleşmeli Erbaş ve Er Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Milli Savunma Komisyonu’nda görüşülmeye başlandı. Komisyona Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz da katıldı. Kanun teklifine önerge veren CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, geliri 12 bin TL’den az olan ve sosyal güvencesi olmayanların bedelliden faydalanmasını istediklerini belirterek, şöyle dedi:

"Bu kanun teklifinde geliri olmayanlar konusunda açıklayıcı bir ifade yok. Parası olanlar faydalanacak, geliri olmayanlar için böyle bir şey söz konusu değil. Öncelikle bu ayırımın yapılmaması gerekiyor. Bizim teklifimizde yıllık geliri 12 bin liradan az olanların herhangi bir ödeme yapmadan bedelli askerlikten faydalanmalarını istiyoruz. 12 bin liradan fazla 25 bin liradan az geliri olanların 10 bin lira ödemesini öngörüyoruz. 25 bin liradan fazla 60 bin liradan az geliri olanların 15 bin lira, 60 bin liradan fazla olanların ise 25 bin lira ödemesini uygun olduğunu düşünüyoruz. Öncelikle de altını çiziyorum yıllık geliri 12 bin liradan az olanların, geliri olmayanların şuan bir bedel ödemeden aynı yaş grupları gibi yararlanmaları gerekir. Yaş konusunda da yüksek tutulmuş. 26-28 yaş arazında bekleyen binlerce insan var. Yaşında daha alta çekilmesi gerekiyor. Yasada bir taksitlendirme ön görülmemiş, bir taksitlendirmede eklenmeli."

Teklif hakkında bilgilendirme yapan Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, yoklama kaçakları ile bakaya sayısının her geçen yıl artığını bu birikimin engellenmesi amacıyla teklif ile 28 yaşından gün alanlar 18 bin lira bedeli 2 ay içinde ödemek kaydıyla temel askerlik eğitimine tabi tutulmadan askerlik hizmetini yerine getirmiş sayılacaktır. Haklarında saklı, yoklama kaçağı ve bakayadan dolayı idari ve adli soruşturma ve kovuşturma yapılmayacak, başlatılmış olanlarda sona erdirilecektir. Bu uygulama ile elde edilecek gelir savunma sanayinin finansmanında kullanılacaktır. Böylelikle silahlı kuvvetlerimizin teknolojik yönden üstün olması sağlanacaktır" diye konuştu.

Sözleşmeli Erbaş ve Er alımıyla ilgili de bilgi veren Bakan Yılmaz, bir diğer düzenlemenin sözleşmeli erbaş ve er kaynak ve teminine ilişkin olduğunu anlattı. Bakan Yılmaz, sözleşmeli erbaş ve er kadrosunun Kara Kuvvetleri Komutanlığı için kadronun 62 bin 585, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı için 4 bin 251, Hava Kuvvetleri Komutanlığı için 5 bin 75 ve Sahil Güvenlik Komutanlığı için 144 olmak üzere 72 bin 55 olarak belirlendiğini açıkladı. Bakan Yılmaz, şöyle konuştu:

"Şu ana kadar 4 bin 628 sözleşmeli er temin edilmiştir. Teklif ile temin faaliyetinde arzu edilen seviyeyi ulaşmak maksadıyla sözleşmeli erbaş ve erliğe başvuruda ortaöğretim mezunları için başvuru yaşının 20’ye indirilmesi ve askerlik yapma şartının kaldırılması, askerlik öncesi sözleşmeli erbaş ve erliğe müracaat edenlerin sevk teyil işlemleri ile erbaş ve er olarak yapılan hizmetlerin 3/1 inin askerlik hükmünden sayılması amaçlanmaktadır."

Çarşamba günü TBMM Genel Kurulu’nda bütçe görüşmesi olduğunu hatırlatan Bakan Yılmaz, halkın da bu konuda beklentisinin bulunduğunu ifade ederken, "Herkes bir sonraki sevke giderken acaba bu yaş, bedel değişir mi diye kendisini askerlik hizmetine gitmekten alıkoyacak. Bunu önlemek ve sürüncemeye yol açmamak için bugün komisyondan geçirip, yarın da Genel Kurul’a gelir ve yasalaşır diye düşünüyorum" dedi.

Bedelli askerlik uygulamasından kimler, nasıl yararlanacak?

Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte fiili askerlik hizmetine başlamamış 1 Ocak 1988 tarihi de dahil önce doğan yükümlüler yararlanabilecek. Bedelli uygulamasından yararlanmak isteyen yükümlüler kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki ay içinde askerlik şubelerine veya yurtdışı temsilciliklerine başvurmaları ve 18 bin TL veya Merkez Bankası döviz satış kuruna göre ödeme tarihindeki karşılığı kadar yabancı ülke parasını defaten ödemeleri şartıyla temel askerlik eğitimine tabi tutulmaksızın askerlik hizmetini yerine getirmiş sayılacaklar.

Kaç yükümlünün yararlanması bekleniyor?

Uygulamadan yararlanabilme şartını taşıyan yaklaşık 640 bin askerlik yükümlüsü bulunuyor. Önceki bedelli uygulamaları göz önünde bulundurulduğunda, 100 binin biraz üzerinde yükümlünün uygulamadan yararlanmak için başvurması bekleniyor. Ancak ücretin önceki uygulamalara göre daha cazip olması nedeniyle, uygulamaya başvuracak yükümlü sayısının 200 bine yaklaşabileceğine yönelik hükümet çevrelerinde bir beklenti bulunuyor.

Elde edilecek gelir nereye harcanacak?

Uygulama kapsamında elde edilecek gelir, Savunma Sanayi Destekleme Fonu adına T.C. Ziraat Bankası, T. Halk Bankası ve T. Vakıflar Bankası’nda açılacak hesaba yatırılacak. Başvurma koşullarına haiz tüm yükümlülerin yararlanması durumunda 11 milyar TL’ye yakın bir gelir elde edilecek. Kulislerde elde edilecek 3 milyar TL’yi bulması öngörülüyor. Elde edilecek gelir, halen yürürlükte savunma sanayi projelerine aktarılacak. Son yasal düzenleme ile MİT’in de ilgili fondan yararlanma hakkı bulunması nedeniyle, fonun bir kısmının istihbari amaçla kullanılabileceği belirtiliyor.

Bu kez de zehirli saat alarmı!

"Zehirli ayakkabıdan" sonra Afrikalı göçmenlerin sattıkları saatlerde sağlık açısından çok risk oluşturan metaller bulundu.


Sokaklarda özellikle Afrikalı  göçmenler tarafından satılan ucuz ve kalitesiz saatlerin, son günlerde tartışma  konusu olan tehlikeli kimyasal madde içeren ayakkabılardan daha çok risk oluşturabileceği belirtiliyor. İstanbul Saatçiler Esnaf Odası (İSEO) Başkanı Sedat Güngörür, sokaklarda satılan ucuz ve kalitesiz saatlerin  tehlike saçtığını belirterek, bu duruma karşı önlem alınmadığını savundu. Son günlerde medyada yer alan “zehirli ayakkabı” haberlerini  hatırlatan Güngörür, şöyle devam etti: “Çin üzerinden yurda sokulan ucuz ve kalitesiz ürünlerin çoğunda insan  sağlına zarar veren maddeler bulunuyor. Zehirli ayakkabılar sadece gündemde olan  bir ürün.

NİKEL ÇABUK ÇÖZÜLÜYOR

Asıl tehlike; hemen hemen her sokakta satılır hale gelen ve insan  sağlığını son derece tehdit eden saatlerdir. Çünkü ayakkabıyı çorap üzerine giyiyoruz. Oysa saatlerimiz doğrudan vücudumuza temas ediyor. Sokakta satılan saatlerden aldığımız numuneleri, İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Metalurji Fakültesi’ne gönderdik. Bize gönderilen raporda, saatlerde kullanılan ve vücut ile temas eden malzemelerin ‘EN 1811’ standartlarına uygun olmadığı yer alıyordu.” Güngörür, rapora göre, nikel çözülme değerleri dikkate alındığında bu  malzemelerin insan sağlığı açısından zararlı olduğunu belirterek, numunelerdeki nikel çözülme oranının standartlara göre yüksek ölçüldüğünü dile getirdi.

Çin’den getirilen ve ucuza satılan saatler için vatandaşları uyaran Güngörür, “Saatlerdeki kalitesiz metaller, terleme ve tuzlanmanın etkisiyle vücuda giriyor. Vücuda giren kimyasallar da yayılarak kansere  neden oluyor” dedi.

7 Aralık 2014 Pazar

"Köpekleştirme" sözüne soruşturma

MECLİS Başkanı Cemil Çiçek, Ömer Tuğrul İnançer’in “İnkilap mı? İnkilap ne demek biliyor musunuz? ‘Köpekleştirme’ demektir. Bu memlekette inkilap (köpekleştirme) yapılmıştır” dediği Meclis personelini eğitim konferansıyla ilgili gelişmelere el koydu. Resmi ziyarette bulunduğu Umman’ın başkenti Muskat’tan İnançer’in değerlendirmelerine tepki gösteren Çiçek, soruşturma başlatacaklarını belirterek şunları söyledi:

''CHP-MHP HAKLI OLABİLİR''

Hürriyet'in haberine göre; “CHP ve MHP eleştirilerinde haklı olabilir, ‘Haksızdır’ diyemem. Ben buraya geldiğimde öğrendim, dün gece (önceki gece) de Genel Sekreteri aradım. Konuyla ilgili inceleme ve soruşturma başlatıyoruz. Pazartesi günü yapacaklar. Ne gerekiyorsa yapacağız. Türkiye’nin kazanımlarını kimsenin yok farz etmeye hakkı yoktur. Bizim bugün birçok şeye Cumhuriyet sayesinde, Cumhuriyet’in değerleri sayesinde sahip olduğumuzun farkında olmamız lazım, hepimizin farkında olması gerekir. Bu düşünceyi paylaşıyoruz. İnsanların bir kısım fikirleri ve düşünceleri olabilir ama bunların gelişigüzel Meclis çatısı altında söylenmesini şahsen doğru bulmam. Bu türlü faaliyetler doğrudan bana gelmiyor. Basın yoluyla bilgi sahibi oldum ama bir inceleme başlatıyoruz, talimatını verdim. Gereği neyse yaparız.”

İDARİ TEŞKİLAT ÖVMÜŞTÜ

Önceki gün ‘TBMM İdari Teşkilatı’ adıyla yapılan açıklamada ise İnançer, “Ülkemizde Hazreti Mevlana konusunda en yetkin fikir adamlarından biri” olarak övülmüştü. Açıklamada, “Konuşmacının söz konusu haberde öne çıkarılan ve konferansın konusuyla bağlantılı olmayan ifadeleri tamamen şahsi değerlendirmelerini yansıtmaktadır” denilmişti.